Moon Pack /Thiam/

Katil Değilim /15/

Liam gece olanlardan sonra koltukta uyumuştu, Theo ise ne kadar çabalasada uyuyamadı. Eline bir kalem aldı ve dosyaların bulunduğu bölümden bir A4 kağıdı aldı.

___

Elinde ki kağıtı tekrar tekrar okudu. Bazı yerleri silmek isterdi fakat sonradan bunu istiyiceğini bildiği için mürekkepli kalem ile yazmıştı.
Dönen sandalyeyi çevirdi ve yarım ay ışığı altına yatan Li'a baktı.

Normalde o kadar erken uyumazdı fakat bugün yaşananlar biraz yordu onu.

Theo normalde bunu yapmaması gerektiğini biliyordu ama şu an kliniğin duvarları dört bir yandan kendisine hücum ediyor gibi hissediyordu.
Askılıkta duran montu geçirdi üstüne, elinde kağıdı 2 kere katlayıp cebine sokuşturdu.

Soğuk hava yüzüne değdiği gibi Theouzun bir aradan sonra yaşadığını hissetti.
Nereye gittiği hakkında bir fikri yoktu.
Garip ama belki Derek? Nedense Derek diğerlerine gör daha yakın geliyodu kendine. Derek'in kendisini sevdiğini pek düşünmüyordu ama Scott ona bir şeyler anlaadıysa pek umurunda olmayıp sorgulamadan yıkık bir odasını kullanabilirdi.

Ellerini cebine soktu ve ağızını montuna doğru sakladı. Yarım saat saçma sapan dolaşarak geldiğinde evde Derek'in yanlız olmadığı net şekilde duyuluyordu.

Theo gözlerini kapattı ve dinlemeye başladı.

"Anlamıyorsun Derek! Liam'ın da onun yanında yanmasına izin veremem. Nefsi müdafa ya da her ne olursa olsun o bir katil!"

Theo elini sıktı, gözlerini yumdu.

"Liam'da istiyorsa karışamazsın." dedi Derek her zman ki dominant sesini koruyordu.

"Sorunda bu, istememesi lazım."

Theo'nun mavi gözleri sinirle parladı.

"Liam'ı tehlikeye atmak istemiyorum Derek." dedi Scott fakat bu sefer ki cümlesi diğerlerine göre daha sakindi.

Theo sinirle arkadaşını döndü ve tırnaklarını ilk bulduğu ağaca geçirdi.

Yol boyu hızlı hızlı nefesler aldı ve sinirini dindirmeye çalıştı ama Scott'ın sözleri durmadan kulaklarinda yankı yapıyordu.

Klinik neredeyse yarım saat uzaktaydı, ve siniri saniye saniye artıyordu. Dişleri iyice sivrildi tırnakları eline tam oturdu. Tam kurt formunda değildi ama bir kurt gibi hızlı hızlı koşuyordu.

Kliniğin önüne geldiğinde uzun tırnakları ve titreten elleri ile zorlansada anahatarla içeri girdi.
Liam hâla uyuyordu ki birazdan sese uyanıcaği kesindi.
Bulduğu her boş şişe yi cebine, koltuk altlarına, ne kadar fazla alabiliyorsa aldı.

Liam uzandığı yerden gözlerini avuşturarak kalktı, ve gördüğü manzara garipti. Theo alel acele masada ne bulursa alıyo, arada kalemler yerlere düşürüyordu.

Konuşmaya fırsat bulamadan klinikten çıktı.
Liam şaşkınlıkla kapıya yönelmişti ki kapıya stılan cam bir şise ile kapının metal kısmına saklandı.

"Korkuyorsun!" Theo ona bağırıyordu.

Liam ne olduğunu hâla anlamıyordu.

"Ben katil değilim!" bir şise daha.

Liam o zaman anladı Theo'nun derdini.

"Sakinleşmelisin!" diye bağırdı hâla saklanırken.

"Ben Katil Değilim! Benden korkuyorsun!" Liam deli gibi bağıran Theo ile kendi baş edemeyeceğini anladığında hâla eğilirken telefonu eline aldı.

"Scott buraya gelmelisin."

"Sorun ne?" dedi korkuyla.

"Theo çıldırcı, katil değilim diye bağırıp etrafı dağıtıyor."

Scott kısa bir küfür savurup telefonu kapadı.

Liam geri dönüp camın köşesinde Theo'ya baktığında kırılan camların heryere bağıldığını ve ağladığını gördü, hâla sinir kokusu buram buram geliyordu.

"Bana güvenmiyorsun dimi?" dedi elinde şişelerden birini daha fırlatırken.

O sırada Derek ve Scott geldi.
Scott Theo'ya yaklaşmak için adımladı ama Theo'nun ona bağırıp şiseyi biraz köşesine fırlattı.

"Sorun yok katil olduğunu söylemiyoruz, bir kaza çıkmadan bırak onları Theo. " dedi Derek Scott'u geri iterken.
"Onunda gözleri mavi!"

Theo arkasından gelen sesle, döndü arkasını Liam korkar adımlar kapıdan iki adim uzaklaştı. Theo Liam'ı kendinden korkuttuğu için içi acıdı.

"Sorun yok Theo."

Theo boş ama biraz daha huzulu gözlerle ona bakarken Derek arkasından ona yaklaştı ve kolları altta kalıcak şekilde tuttu onu.
Elinde ki son iki şisede yere düşüp kırılırken Theo neredeyse zarar vericek derecede çırpınıyordu.

Liam Theo'ya doğru yürüyorken Derek'e bırak der gibi bir bakış attı.
"Lütfen." Derek hâla çırpınan çocuğu Liam'a bıraktı.

"Katil değilim."

Liam çocuğu kollarının arasina aldığında konuştu.

"Biliyorum. Sadece endişeliler, ben sana inanıyorum."

"Sorunda bu L. ben sana asla zarar vermem."

Liam biliyordu. Kafasını omzuna doğru sallarken yanlarinda Scott vardı.

Liam ona gitmesi gerektiğini söyleyecekken Scott ona fırsat vermedi.

"İkinizde iyisiniz değil mi?"
Liam kafasını salladı.

Scott eminsiz adımlarla Derek ile birlikte geri döndü.
Derek ona Theo'nun haklı olduğundan bahsetti.

"Bana acımanı istemiyorum. Ben sadece yanlış anlaşılmaktan bıktım." dedi Theo hâla Liam'ın gözlerine bakmıyordu.

"Sana acımıyorum, ben sadece seni seviyorum." dedi Liam emin bir şekilde.

Theo şaşkınlıkla gözlerini buluşturdu.

"Hayatı hatasız yaşamıyoruz Theo." dedi gülümseyerek.