"tek hatalı ben değilim. Sen değil miydin sırf abime gıcık olduğun için o ses kaydını alan? şımarık kız çocuğu sensin." demişti yeji kendini savunurcasına. "bak bizimki hemen olacak bir şey değil. Öylesine bir şeydi belki de."

"bana yaklaşan sendin. Randevu isteyen de sensin. Beni suçlu konumuna düşürmek dışında hiçbir şey yapmıyorsun."

"evet ben istedim çünkü ciddiydim. Seni kullanmadım ama bana farklı yaklaşan sensin."

"benim yerimde olsan sen de o an öyle düşünürdün. Jisung konusunda haksız olduğumu kabul ediyorum ama bunları yapmamın nedeni sensin, bu durumda burda tek bir suçlu yok."

ryujin derin bir nefes vermiş ve yejiyle göz teması kurmuştu. En sonunda yeji kaşlarını çatmış neden böyle baktığına anlam verememişti, "neden öyle bakıyorsun?"

ryujin yejinin çenesini tutmuş ve kendine çekip dudaklarını birleştirmişti. Yeji bir an afallasa da karşılık vermiş böylece ilk öpüşmelerini gerçekleştirmişlerdi.

■ ■ ■

"hyunjin aç şu telefonu artık!" jeongin uykulu uykulu hyunjini dürtmeye başlamış ama hyunjin uyumaya devam etmişti. "bebeğim boşver çalar çalar susar." hyunjin gözlerini açmadan konuşmuş ve jeongine daha sıkı sarılmıştı. Telefon tam susmuşken tekrar çalmış ve jeongin sinirle hyunjini yataktan itmişti, "telefonu susturmadan dönme."

hyunjin yere düşmenin acısıyla yüzünü buruşturmuş ve zar zor gözlerini açıp telefonunu almıştı. Arayana baktığında ısrarla arayan kişinin chan olduğunu fark etmişti. Düştüğü yerden kalkmış ve aşağı inip chanı geri aramıştı, "umarım sevgilimle olan uykumu bölmenin geçerli bir sebebi vardır."

"ben çok kötü boka battım."

"noldu lan?"

"lisede sürekli gittiğimiz parkın oraya gelsene."

"peki birazdan görüşürüz."

hyunjin telefonunu kapatmış ve oflayarak yukarı çıkmıştı. Yatağa geri dönmüş ve sevgilisinin yanağına bir sürü öpücük bırakmıştı, "bebeğim ben gidiyorum." jeongin ters bakışlarıyla gözünü açmıştı, "nereye?"

"chan'ın biraz derdi varmış sanırım, onunla konuşacağım ama dönünce seninle ilgileneceğim söz." hyunjin dudaklarını jeonginle buluşturmuş ve kısa bir öpücükten sonra ayrılmıştı. Yataktan kalkıp dolabın içinden giyeceği kıyafetleri ayarlamıştı.

"sabah sevişmesi yapabilirdik." demişti jeongin uykulu uykulu. Hyunjin üzerini değiştirirken sırıtmıştı, "öyle bir şey yaşanmayacağını ikimiz de biliyoruz."

"çabuk dön ve yakışıklı olma."

"emredersiniz." hyunjin gitmeden jeongini tekrar öpmüş ve gerekli işlerini halletikten sonra evden çıkmıştı.

chan'ın dediği parka geldiğinde chan çoktan bankta oturmuş onu bekliyordu, "lütfen başını büyük bir belaya sokmamış ol." chan derin bir nefes vermişti, "jisoo..."

hyunjin kaşlarını çatmıştı, "lütfen kötü bir şey yapmadım de jeonginden bir şey saklayamam bak." chan derin bir nefes vermişti, "hyunjin sana bir şey soracağım ve bana doğru cevap vereceksin tamam mı?"

"tamam, sor."

"seungmin benden mi hoşlanıyor?" chan'ın sorusuyla hyunjin öksürmeye başlamıştı. "hyunjin bana doğru bir cevap ver." hyunjin yutkunmuş ve bir süre duraksamıştı, "nerden çıkardınki bunu?"

Childhood Friends | hyuninWhere stories live. Discover now