-10-

274 15 14
                                    

Herkese merhaba arkadaşlar.
Biliyorum uzun bir süre değil yeni bölüm atmak hesabıma bile giremedim.

Tatilde yeni bölüm atacağıma dair söz verdim ama tutamadım çünkü Wattpad'de hesabımda bir sorun vardı. Şifremi doğru yazmama rağmen error veriyordu. Dedim herhalde hesabım hacklendi ya da bilgisayarda sorun var. Telefonda denedim olmadı. En son modemi resetledim ancak düzelecebildi ve ben bunu bugün fark edebildim. Ve diğer hikâyemi sildim. Çünkü  hem yeni bölüm yetiştiremiyordum hem de böyle olacağını tahmin etmiştim. 

Edit: Ince giyindiğim gün kar yağınca bn (bugün oldu)

Neyse bahanelerimle başınızı daha fazla şişirmeden konuya geçeyim.

¤ Hikayelerde canımı sıkan şeylerden biride tabirler. Mesela göz renkleri asla ve asla yeşil, mavi veya kahverengi diye adlandırılmazlar. Onlar Alp dağlarının eteklerindeki çimlerdir. Bazense Meb'in verdiği mavi poşetin rengi, hatta bazen Semiha teyzenin günlerde getirdiği aşurenin içindeki badem kahverengisi rengidir. Çünkü yeşil demek göze hakarettir. Ama olay sadece bu değil. Dahası:

~ "Elleri sırtımda küçük bir keşfe çıktı" oldu o zaman hazır çıkmışken bizim bakkaldan alacaklarımız vardı. Onları da alsın gelsin.

~ "Hayatımda hiçbir zaman yapamayacağım bir mimik yapti" dostum sadece tek kaşını kaldırıp balık dudak yaptı. Maksimum 3 saat ayna karşısında yapsan yaparsın. Ve bilimum bu tarz tabirler.

¤ Bazen hikayenin adının yabancı dilde olması okuyucuda ufak bir "Hikaye Türkçe mi yabancı dil mi?" sorusunu uyandırıyor. Mesela ben bir hikayenin adı "Jar of roses" olunca büyük ihtimalle İngilizce olduğunu düşünürüm ama sonra bir açarım ve "Türkçe'ymiş lan bu!" tepkisini direkt veririm.

¤ Hikayelerde okuyucular karakterleri gerçekten seviyor (ki ben de) ama bunu sizce de hikaye de veya tadında bırakmak gerekmez mi? Ne zaman Vini Uehara'nın ve Francisco(Böyleymiş, h yokmuş) Lachowski'nin Instagram gönderilerine baksam yorum atanların % 99'u Wattpad'deki hikayelerden gelen veya Mavi reklamlarını gören Türk kızları. Gerisi ya kendisi ya da yabancı kızçelerimiz. Tamam sevebilirsiniz, yukarıda Allah var ikisi de heykel gibi herif, sevginizi göstermek için yorum da atabilirsiniz ama yorumlarda "aylavyu Meriç Tuna" yazmak bence biraz aşırı. Hatta bazen Francisco'nun zevcesinin adı neydi... hah Jessiann'a ana bacı girişenleri gördüm. Tadında bırakmak yine en mantıklısı...

Not: Bu yorumumdan sonra gerek mesajdan, gerek buradan "sen ne bilirsin mal, kezo" gibisinden aşağılayıcı tepki vermeyelim arkadaşlar.

¤ Hikayelerde paragraf veya aralarda boşluk olması önemli. 3-4 sayfalık hikayeyi paragrafsız, boşluksuz yazarsan okuyucunun gözleri error verir. Benim gibi gözlük kullananları da düşünmekte gerek.

¤ Korku-gerilim içerikli kurgularda da her zaman "Sarışın veya pislik, şımarık kızlar önce ölür" tabirinin çürütülme vaktinin çoktan gelipte geçeceğini düşünüyorum. Ne yani doktorlar veya arkadaşları ölüm sebebine "Sarışındı" diye mi yazacak?

¤ Hikayelerin açıklama kısımlarına "Can sıkıntısından yazılmıştır,  işsizlikten yazılmıştır" gibi saçma sapan şeyler yapanlara baştan ayar oluyorum. İsterse 637362536 -hiçbiriniz sayıyı okumadı- okuyucusu olsun umrumda olmaz. Yazar önem veriyorsa veya hikayeyi öylesine yazmıyorsa bence daha iyidir. Bu yüzden açıklama kısımlarına birazcık önem verelim

¤ Gündemde olan her ünlüyle ilgili fanfic yapılmasından da bıkkınlık geldi. Valilerimiz bizim için o kadar tatil yaptı, where is fanfics? Bir umut bizim valinin adını falan yazıyorum bari onu yapmışlardır diye. Aradığınız hikaye bulunamadı diyor. Neden? Selena'ya, ona buna yapılıyor halbuki.

¤ Herhangi bir 1D üyesi karakter kızçemizle Nandos' ta çarpışıp menülerini düşürerek tanışıyor.

Yıl olmuş 2015 ilkbahar-yazı -yaz diyorum çünkü Survivor başladı ve en kısa zamanda hava sıcaklığı 40 °C yi bulabilir. İnancım tam- yani yapmayın etmeyin. Adamlar kaç yaşına geldi hala yemek, havuç, kedi, ayna, kaşık eleştirmesinin cıvığı çıktı.

¤ Bu arada geçen yıl hesaplamıştım cinsel içerikli bölümler veya hikayeler çoğunlukla mart ayında yayınlanıyordu. Acaba neden? (anladı, keşke anlamasaydı)

Bu da uzun zaman sonra gelen orta dırdıriyeli bir çarşambaydı. Bu havalara kanmayın arkadaşlar "Mart kapıdan baktırır" hesabı oldu şu aralar burnum felç.

-Purroar

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 05, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Bıktıran Basmakalıp HikayelerWhere stories live. Discover now