4

4.1K 490 345
                                    

bu arada üyelerimiz reşit olmadıkları için ağıra kaçıcak şeyler yazmıyacağım, çünkü bundan bende hoşlanmıyorum.
____

jungwon maçı izlerken, izlediklerini ve duyduklarını aklında tutmaya çalışıyordu. herkes kendi takımına ayakta, bağırarak tezahürat ederken yanındaki çocuk oturmuş sadece izliyordu.

jungwon bir süre ona bakmıştı. küçük burnu, kahve rengi gözleri, arkaya doğru yatırdığı sarı saçları ve kurumuş dudakları...

"hey basketbolu sever misin?"

jungwon'nun sorduğu soru ile oğlan ona dönmüştü.

"sevmesem niye böyle bir yere geleyim?"

"ben sevmem, bana hitap etmiyor."

sarı saçlı, kendi ellerini birbirine kenetledi dudaklarını yalayıp yanında ki çocuğa döndü.

"niye burdasın öyleyse, kızlarla voleybol oynamalısın bence."

jungwon onunla daha fazla konuşmak istemedi bu yüzden önüne döndü. dikkatle izlemeye devam etti.

"junghoun bir üçlük attı!"

yanındaki çocuk birden ayağa kalkarak herkes gibi bağırmaya başladığında jungwon ürkmüştü. bacaklarını itemsizce kendisine çekti ve şuan gerçek çok şirin duruyordu.

bağırmasının ardından yerine oturdu, tribünde onun oturmasıyla sesizleşmişti resmen. yan tarafında korkmuş olan jungwon'u görünce ne yapıcağını şaşırmıştı.

"hey, iyi misin?"

"ne, ah hıım."

jungwon duraklamış, her hangi bir yere sabitlediği gözlerini yanındaki çocuğa dikmişti.

"sadece alışık değilim böyle yerlere, o yüzden korktum biraz."

önüne döndü dikkatle maçı izlemeye devam etti jung. bir süre sonra başı ağrımıştı, topun yere vuruş sesi bile canını sıkıyordu. ayrıca topa vuruş hareketlerinin ismini öğrenmesi gerekti.

'maça gelmek yerine bana hızlıca öğreticek birini bulmam daha iyi olurdu.'

can sıkıntısından etrafına bakınırken, futbol maçı izleyen dayılar gibi sahaya bakan yanındaki çocuğa döndü.

basketbolu iyi biliyordu, bilmese burda olmazdı zaten. jungwon kollarını birbirine dolayıp bir süre ona baktı.

"bana öğretir misin?"

oda jungwon'a döndü.

"neyi?"

"basketbolu."

basketbol | jaywon Where stories live. Discover now