Ne zaman sarhoş olsam vücudumdaki uyku isteği artıyordu. Tekrar uyumak için yorganın altında kendime sağladığım karanlık güzeldi. Ta ki nefessiz kalıp sıcaktan boğuluncaya kadar. Oflayarak üzerimdeki yorganı açtım.
Masamın üzerindeki çantama uzanıp telefonumu aldığımda dünden beri açmamıştım. Açtığımda da gelen mesajların sayısına ve içeriklerini okuduğumda ağzımdan çıkan küfre engel olamamıştım.
Öğrenci Birliği başkanı seçilmiştim. Sosyal medyadan, telefondan tebrik için gelen mesajlar vardı. Dün restoranda en son içtiğimizi hatırlıyordum. Çoğu şey rüya gibiydi. Başımın ağrısı sanki hatırlamam için engeldi. Restoranda neler olmuştu eve nasıl gelmiştim hiç hatırlamıyordum.
Kızlardan nerede olduğumla ilgili mesajlarda vardı. Bir de Kun'dan.
"Günaydın. Nasılsın? "
Nasılım? Dün okuldaki tartışmamızdan beni bırakıp gitmesinden sonra nasıl olabilirdim ki? Sen nasılsın neden bırakıp gittin diye sormak istiyordum.
Çalan kapıyla mecburen telefonu bırakıp aşağıya indim. Kapıyı açtığımda Jaemin önümde bekliyordu. Gözlerimle onu süzdüm. Kendi tarzının dışında oldukça değişik giyinmişti. Saçlarını farklıydı. Onun bu hali gerçek miydi bilmiyordum ama çok komikti. Kendi etrafında bir tur dönüp ellerini açıp meraklı gözlerle bana bakmaya başladı. Daha fazla kendimi tutamadım gülmeye başladım
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
-Nasıl olmuşum?
-Umuyorum ki bu gördüğüm rüyadır.
-O kadar kötü yani?
Benimle böyle konuşması aslında garipti. Hatta komik olan onun dış görünüşü değil benimle olan konuşma şekliydi.
-Yok sadece garip geldi. Hem kıyafetin hem tavrın?
-Sonuçta artık başkanımsın Byeol. Ben de yardımcınım. Aramızdaki buzları eritebiliriz. Yani yanlış bir şey yok gibi. Kıyafet de annemin zorlaması. Sabah erkenden geldi beni hazırladı. Sanki ülkenin başkanı seçildim. Okula gittim ama yoktun. Dersim bitti seni almaya geldim.
-Beni almaya geldin Jaemin?
" Hayır bu kıyafetler anlaşmamıza engelse gidip değiştirip geliyorum," diyip evine doğru adımlayınca aklımda Kun'la burada yaptıkları konuşma canlandı. Başımın ağrısı tekrar yükselince duvara tutundum.
-Byeol iyi misin?
-İyiyim. Sorun yok. İçtikten sonra bende uyku ve baş ağrısı artıyor ondan.
-Fark ettim dün.
Sanki bir şeyler daha diyecekti ama susmuştu. Aklımda canlanan anılarla cidden başım beni kötüleşiriyordu.
