Önceki bölümlerden bağımsız olarak yazılmış bir bölümdür, herkes okuyabilir. Tabii, spoiler da içerebilir tabi...
Asef...Onun için yazıldı bu bölüm.
Asef'in Şarkısı:
Kayahan&İpek Açar-Ninni.
🎂
Kepçe kulaklı oğlan çocuğu, okuldan çaldığı tebeşirle, henüz yeni asfalt dökülmüş yola seksek oynamak için dokunurken, aslında bugünün en sevdiği günlerden biri olduğunu biliyordu.
Bugüne karşı, küçücük ellerine sığdıramayacağı kadar büyük bir heyecanı vardı. Bugün doğum günüydü, on üçüncü yaşına girecekti bugün.
İleriden bir araba belirince hızla yoldan çekildi ve kaldırıma çıktı, araba asfaltı ezer gibi büyük bir hızla estiğinde, "Koca koca adam olmuşlar. Daha mahalle arasında son hız araba sürülmeyeceğini bilmiyorlar. Kötü insanlar." diye sessizce mırıldandı, oğlan çocuğu.
Alçıdan yapılma gecekondularına çevrilen gözleri sevgiyle kısıldı, amcasının onun için bir hediye alacağını düşünüyordu. Elindeki tebeşiri kenara attı, sekseğini oynayamadı ve içindeki kocaman heyecanla, gecekondunun kahverengi demir kapısını açarak küçük evlerine koştu.
Koca adam olduğunda, amcasını buradan kurtarıp kocaman evlerde yaşatacaktı. Oysa amcası, o ne zaman nefes alsa, onu öldürmek için didiniyordu.
Bahçenin demir kapısını örtüp evin tahta kapısına koştu ve iki elini de bastırarak kapıyı araladı. "Amcacığım." Doğum günlerini çok severdi, çünkü yaşlanınca ölecekti ve hiç sevemediği, öpemediği babasının yanına, cennete gidecekti.
Doğum günlerini ölmek için seven bir çocuğun, o güzel kalbini daha ne kadar parçalayacaklardı ki?
Kapıdan çektiği ellerini birbirine bağladı ve iri yeşil gözlerini daha çok açarak, sobanın yandığı küçük odaya doğru yürüdü. "Amcacığım." Odaya girdiğinde, sobanın yanındaki mindere oturmuş bir şekilde sigara içen amcasını gördü.
İçi hüzün dolmuştu, ev yine sigara kokuyordu. Neden bir kez annesi kokmuyordu?
Sobaya ayaklarını dayayarak ısınmaya çalışan amcası, izlediği haberden aldığı gözlerini Asef'e çevirdi. "Ne istiyorsun yine?" Oğlan çocuğu tebeşirle kirlenen ellerini amcasından gizleyerek giydiği kahverengi süveteri izlemeye koyuldu.
Yine kırmışlardı işte. Yine kırılmıştı.
"Bir şey yok amcacığım. Bana hediye almayacak mısın yine?" 13 yaşına kadar, hediye istemişti, kimse almamıştı. Canlarının sağlığı yeter deyip önemsememişti, ama neden ona bir tane kitap almıyorlardı? Parası kalmamıştı, sokağın başındaki yavru köpeklerle beraber okuyacak kitap da kalmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELEM: ÖLÜM YEŞİLİ
ChickLitOnunla aynı yaranın kanamasıydık. Geçmiş bizim kalpteki yaramızdı, ve ben onunla aynı yaranın en orta yerinden kanıyordum. En acısı da, onu seviyordum. * Başlangıç: 19 Temmuz 2020.