# Bölüm 11 # DongHae!

11K 952 395
                                    

Y/N: Öncelikle üzgünüm.... Dün bölüm atacağımı söylemiştim ama felaket hastaydım ve hala hastayım bu yüzden bölümün nasıl olduğu hakkında pek bir fikrim yok. Sizi uzun süre beklettim haftaya bunu telafi etmeyi deneyeceğim. Siz yeter ki bol bol yorum yapın. Sadece yorumları okumaya bayılıyorum.>.<

Sehun ayağını duvara çarptığı için sızlanan Luhan'a gözlerini devirdi ve onu içeri itekledi. Şirkete girdiklerinden beri gereksiz - kendince gereksiz- bir heyecanla Luhan her tarafa çarpıyor ya da boş konuşuyordu. 

"Hey iyi misin?" Eunhyuk Donghae'nin sırtında sırıtırken Donghae endişeli bir ifadeyle sordu. 

"Sehun bu kim?" Donghae kendine gözlerini büyütüp bakan Luhan'ı göstererek Sehun'a döndü.

"Arkadaşım. Bugün benimle dans edecek" Sehun kolunu Luhan'ın omzuna atıp onun şoktan çıkmasını sağladığı anda Luhan büyük bir hızla eğilmiş ve konuşmaya başlamıştı. 

"DongHae! Lee Donghae! Super Junior üyesi Donghae" Luhan yerinde zıplayarak bağırmaya başladığında Sehun kaşlarını çatarak ona baktı. 

"Hani idoller ilgini çekmiyordu?" Donghae Sehun'un bu tavrına gülerken Luhan dudaklarınız büzdü. 

"O bir idol değil, o bir tanrı! Çook yakışıklı" Luhan büyülenmiş gibi gülümseyerek Donghae'ye bakmaya devam ederken bu sefer Sehun bir şey diyemeden Eunhyuk atılmıştı. 

"Evet o bir tanrı, ama benim tanrım" Ayağıyla Donghae'nin poposuna tekme attığında onun irkilmesini sağlamıştı. 

 "Siz gidin ve dans edin ben de az sonra şu hamsiden kurtulup geleceğim" Donghae Sehun'a omuz attı ve Eunhyuk sırtında zıplattıktan sonra ilerlemeye devam etti.

"O bör idöl döğöl ö bör tönrö" Sehun Luhan'ın söylediklerini ağzını garip bir şekle sokup taklit ettiğinde Luhan yumruğunu Sehun'un yüzüne tuttu ve sırıttı. 

"Senden daha yakışıklı" Sehun az önceki halinin aksine sevinçle koşturan Luhan'ı gördüğünden gözlerini devirdi.

Kesinlikle Luhan'ın ilgilendiği tek idol Donghae'ydi. Gerçekten de idolden çok Luhan için 'tanrı' gibiydi. Evet, poster ya da albüm almıyordu ama şarkılarını her zaman takip ederdi ve elbette ki 'Oppa Oppa'yı yüksek sesle söylememişti, nereden çıkarttınız? Dürüst olması gerekirse SM'e gelirken çok gergindi. Sehun'u çok uzun süredir tanıdığı söylenemezdi. Tamam ona güveniyordu ama yine de...bir şekilde tedirgindi işte. Onu rahatlatan kesinlikle Donghae'yi görmek olmuştu. 

"Hangi şarkı?" Luhan neşeyle yere oturdu ve çantasını kenara koyan Sehun'u izledi.

"Aslında break dance yani özel bir şarkı değil" Luhan onayladı. 

"Buraya gel" Sehun üstündeki uzun kollu tişörtü çıkartıp kolsuz atletle kaldığında söyledi. Luhan'ın kendisine yaklaşırken gergince yutkunduğunu fark etmişti.

"Ne? Yoksa vücudumdan hoşlandın mı?" Sehun sırıttığında Luhan ifadesini bozmadı ve kendi tişörtünü tutup çıkardı. Sehun'un aksine onun tişörtünün altında herhangi bir şey yoktu. 

Sehun cesurca yarı çıplak bir şekilde kendine gelen Luhan'ı gördüğünde az önce Luhan'la dalga geçtiği şekilde yutkundu. 

"Ne? Yoksa vücudumdan hoşlandın mı?" Luhan Sehun'un söylediklerini tekrar ederken utandığını mümkün olduğunu belli etmemeye çalıştı. Tanrım...Luhan fazla utangaç biriydi ama eğer karşısında gıcık olduğu ya da inat yapmak istediği biri varsa dünyanın en cesur insanı da olabilirdi. 

"Hey- vahh çocuklar eğer bir şey varsa ben gideyim?" Donghae kapıdan aniden içeri girdiğinde yarı çıplak Luhan ve ona salyaları akarak bakan Sehun'u gördüğünde söylediğinde Sehun sadece gözlerini devirmekle yetindi. 

SHE Has Got A &quot;Thing&quot;Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin