3. BÖLÜM

1.4K 44 11
                                    

Gece saat 3' gelirken elimdeki kitabı okumaya hala devam ediyordum.

En sonunda gözlerim yanmaya başlayınca kitabı kapattım. Gözlerimi ovalayıp banyoya girdim. İşlerimi halledip aleyna'ya mesaj attım.

Belki uyumuştu ama şuan ihtiyacım olan şey onunla konuşmaktı. Kimseye anlatmadığım dertlerimi ona anlatmayı istiyordum. Omzumdaki bu yükten kurtulmak istiyordum. Artık içimdeki bu savaşın sonlanıp yepyeni bir sayfa açmak istiyordum.

Derin bir nefes alıp parmaklarımı klavyede gezdirdim.

Poyraz :aley uyudun mu?

Mesajı atmamın ardından telefonumu kilitleyip ellerinle başımı ovup gözlerimi kapattım.

Birkaç dakika sonra telefonum titrediğimde hızla elime aldım telefonumu.

Aley: hayır uyumadım. Bir şey mi oldu? İyi misin?

Endişesi beni gülümsemişti. Birkaç dakikalığına bedenimi terkeden garip mutluluğum tekrar yerini almıştı.

Poyraz: hayır hayır iyiyim. Sadece biraz sıkıldım o yüzden.

Typing yazısı çıktığında derin bir nefes daha aldım.

Aley: gelsene.

Gülümsedim.

Poyraz: geliyorummm.

Telefonumu ve anahtarımı alıp evden çıktım.

Hemen yan dairenin ziline bastığımda kapı hemen açılmıştı.

Gülümseyerek içeriyi gösterdi.

İçeriye geçip koltuğa oturdum. Aleyna da karşımdaki tekli koltuğa otururken kollarını dizlerine yaslayıp ellerini önünde birleştirdi.

"iyi misin?"

Koltukta dikleşip bağdaş kurdum.

Poyraz: iyiyim fakat bazı şeyleri artık birilerine anlatıp rahatlamam gerekiyor. Beni dinler misin?

Gülümsedi. Başını sallayıp önüne düşen bir tutam saçı kulağının arkasına yerleştirdi.

" bundan 1 yıl önce bir sevgilim vardı. Adı elif. Onu gerçekten çok sevdim aleyna. Onunda beni benim gibi sevdiğini düşündüm. Bak beni kimse önemsemedi bu zamana kadar. Kimse halimi hatrımı sormadı. Hasta olduğumda şu lanet evimde yapayalnızdım. Elifte diğer herkes gibiydi. Birgün beni yalnız bırakıp gitti. Ama ben o zaman anladım her zaman yalnız olduğumu. Sonra toparlayamadım. Mutlu olmayı unuttum. Aylarca evden çıkmadım. En son survivora başvurdum. O başvuru benim için uzun bir süre sonra ilk evden çıkışımdı."

Boğazımı temizleyip devam ettim.

" aylarca uyumadığımı hatırlıyorum. Başımın ağrısından yataktan çıkamadığımı. Kimse yoktu yanımda. Tek başımaydım. Survivora başvurduktan sonra hayatımı düzene sokmaya çalıştım. Uyku düzenimi oturtmaya çalıştım. Hala çalışıyorum. Ben uzun bir zaman sonra mutlu olduğumu hissettim. Birinin yanımda olduğunu hissettim."

Ellerimle oynamaya başladığımda Aleyna oturduğu koltuktan kalkıp tam önüme yere oturdu.

Ellerimi tutup kendi elleriyle beraber dizlerime yasladı.

Benimle göz teması kurduğunda konuşmaya başladı.

"herşeyi atlatacağından eminim. Ve ben her zaman yanındayım. Bunu unutma."

Gülümseyip başımı salladım.

O kadar rahatlamıştım ki. Omuzlarından tonlarca yük kalkmıştı sanki. İlk defa birine kendi dertlerimi anlatıp destek görmüştüm.

Çünkü genelde ben dinler ve ben teselli ederdim. Bu bügüne kadar değişmemişti. Bugüne kadar.

Aleyna ellerimi bırakıp benim gibi bağdaş kurdu oturduğu yerde.

" seni aradılar mı? 2 gün sonra gidiyoruz."

Başımı sallayıp koltukta biraz daha yayıldım.

"evet aradılar. Gerçektende gidiyoruz."
yarın birşeyler mi yapsak özgür hayatlarımızda son son."

"ama dominiktede 3 gün duracağız sonuçta.

Aleyna: türkiye başka. Ama sen bilirsin tabi.

Yine bir ilki yaşıyordum. Bir yere gidilecekken yada yapılacakken fikrim soruluyordu.

Aleynanın yüzünün düştüğünü görünce kahkaha atıp ona baktım.

"tamam üzülme ya yaparız birşeyler seni mi kıracağım."

Aleyna sevinçle ellerini çırptığında istemsizce gülümsedim.

Oturduğu yerden kalkıp mutfağa ilerledi.

"Birşey içer misin?"

"Su olabilir."

"Tamadırr."

Koşar adımlarla mutfağa giderken ayağa kalkıp evi incelemeye başladım.

Televizyon ünitesinjn raflarına süslü çerçeverlere donatılmış ailesiyle çekilmiş fotoğraflar vardı.

Birtanesini elime alıp incelerken tüm ailenin nasıl güzel güldüğü gözüme çarptı.

Ailem aklıma gelince yüzümde buruk bir gülümseme oldu.

Tam  sırada aleyna elinde iki büyük su bardağıyla geldiğinde bir tanesindeku suyu tek nefeste bitirdim.

Garip bakışlarla beni izlerken kahkaha attım.

"Ne bakıyorsun ya susamışım."

"Koskoca bardaktaki suyu nasıl tek yudumda içtiğini düşünüyorum."

Birşey demeden bardağı mutfağa bırakıp mutfağın ortasında duran küçük masaya oturdum.

Eşofmanımın cebine koyduğum telefonumu alıp öylesine gezinmeye başladım. Ailemden ve akrabalarımdan gelen mesajları kısaca cevaplayıp Instagramda dolaşmaya başladım.

Adıma açılmış birkaç fan sayfasını gördüğümde mutlu olmadan duramadım.

Birinin sizi desteklediğini hissetmek, bedenen ve ruhen  yanınızda olduğunu görmek mükemmel bir duyguydu.

Mükemmel safarimi bölen aleyna'nın dönerek mutfağa girmesiydi.

Bardağını benimkinin yanına bırakıp yanımdaki sandalyeye oturdu.

Yanımdaki sandalyeye esneyerek yayılırken gülümseyerek ona döndüm.

" ben gitsem iyi olacak."

Kapalı gözlerinin ardından birkaç mırıltı çıkarıp öylece durmaya devam etti.

"Burda uyuma ölürsün."

Yine bir öncekine benzer bir mırıltı çıkarıp başını salladı.

Az önce dönerek geldiğini düşününce hızlı ruh hali değişimi beni güldürmüştü.

Aleynaya görüşürüz dedikten sonra evden çıktım.

Elimdeki anahtarı deliğe oturtup evime girdim.

Anahtarı bir kenara bırakıp direk olarak yatak odama gittim.

Kendimi yatağıma bırakıp tavanı izlemeye başladım.

Gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım.

Aym kaming hehe. Sınavım vardı geç kaldım o Yüzden parddoonn. Hadi baybay yorum ve vote bekliyom muahhh.

DÜN GECE- PoyAlOnde histórias criam vida. Descubra agora