23.Bölüm BİR ÖMÜR

6.7K 304 8
                                    

Asel uyandığında kahvaltı hazırlamak için mutfakta hızlı hızlı hareket ediyordu.

Bugün bora'yı kendi evine çağıracak ve onunla güzel bir kahvaltı yapacaklardı.

Bugün pazar günü olduğu için bora ve o çalışmıyordu. Aslında bugün çoğunlukla bütün insanların izin günüydü.

Galata kulesinde geçirdikleri günden sonra yoğun bir hafta geçirmişti Asel.

İyileştiği için işine geri dönmüştü ve kendini yoğun geçen bir haftaya teslim etmişti.

Bora ile sadece işe giderken ve eve dönerken görüştükleri için onu çok özlemişti.

Kahvaltı hazır olduğunda kendine çeki düzen verdikten sonra boraya mesaj atmak için koltukta ki telefonunu eline aldı.

"Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan
Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan
Özlenen sen, özleyen sen, özleten sen
Varken doyulmayansın, yokken dayanılmayan"
(Ümit Yaşar Oğuzcan)

Asel aklına gelen şiiri boraya gönderdi.
Daha sonra kahvaltıya çağırmak için evlerine gitmek yerine mesaj atmaya karar verdi.

"Kahvaltıya bekliyorum canım." Mesajı gönderip telefonu bıraktı.

Boranın gelmesini beklerken son kez hazırladığı masaya göz atıp herşeyin hazır olduğuna emin olduktan sonra bora'yı beklemeye başladı.

Bora ise duştan çıktıktan sonra üstünü giyinip odadan çıkmadan önce şarjda olan telefonunu aldığında mesaj geldiğini gördü.

Mesajı açtığında aselin ona attığı şiiri ve kahvaltıya çağırdığını görünce yüzünde özlem dolu bir gülümseme oluştu.

Onu bir hafta da o kadar çok özlemişti ki.
Kendi evlerinde kaldığı zamanlarda onunla hep yan yanaydı. Onunla her zaman sohbet edip o güzel yüzünde ki hasret kaldığı gülümsemesini doya doya izliyordu.

Ama Asel cadısı iyileştiği için evine dönmek istemişti. Onu ikna etmek için konuştuğunda ise boraya kesin bir dille evine gideceğini söylemişti.

Şimdi ise bora ona hasret kalmıştı ve bu durumu hiç istemiyordu. Onunla bir ömür yan yana olmak ona daha güzel geliyordu.

Asel'i daha fazla bekletmek istemediği için düşüncelerine ara verip evden çıktı.

Onu göreceği için kalbi heyecanla atıyordu. Sanki liseli ergenler gibiydi bu haline gülümseyip asel'in evinin kapısını çaldı.

Kapı bir kaç saniye sonra açıldığında meleği tam karşısında ona gülerek bakıyordu.

Asel ise bora'yı gördüğü ilk anda mutlu olmuştu ve kalbi deli gibi atmaya başlamıştı.

Boranın geçmesi için ona yol verdiğinde bora ayakkabılarını çıkarıp içeri girdi.

"Hoşgeldin canım." Dediğinde bir kaç saniye içinde kendini boranın kollarında bulmuştu.

"Şimdi hoş buldum güzelim."

Boranın bu sözüne içten bir şekilde gülümsedi.
"Seni özledim."
"Seni çok özledim."

İkisi de aynı anda konuştuğunda Asel ufak bir kahkaha atıp bora'dan ayrıldı.

"Hadi gel kahvaltımızı yapalım çay soğumadan." Dediğinde bora ayrıldıkları için huysuz bir şekilde mırıldanarak birşeyler söylemişti.

Birlikte mutfağa geçip masada ki yerlerine oturduktan sonra asel çayları bardağa doldurdu.

TUT ELİMDEN Where stories live. Discover now