13.Bölüm KAHVALTI

9.7K 446 21
                                    

Üstüme bir ağırlık çöktüğünü hissettiğimde usulca gözlerimi açtım. Ağırlığın sebebini anlamak için baktığımda gözlerim yuvalarından çıkacaktı.

Bora resmen üstümde uyuyordu. Biraz daha ağırlığını verdiğin de nefes almakta zorlanmaya başladım.

Onu üstümden atmak için itirdiğimde bir cm bile kıpırdamamıştı yerinden.

"BORA !" Ona seslenip uyanmasını beklemiştim ama o hâlâ uyuyordu.

"Boraa nefes alamıyorum kalk üstümden hemen."

Boraya bağırmam işe yaramış gibi irkilip gözlerini açtı. Sert bir şekilde uykulu gözleriyle bana bakıyordu.

"Sabah sabah ne bağırıyorsun kızım o cırtlak sesinle."

Boranın sözleriyle kaşlarımı çattım.
"Hayvan mısın sen az daha o koca bedeninle beni öldürecektin nefessizlikten."

Bora hâlâ üstümde yatarken onu itekledim.
O yerinden oynamazken yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

"O hayvan diyen dilini ısırmamam için bana bir sebep söyle."

Boranın sözleriyle kocaman gözlerle ona bakmaya başladım. Bu adam gün geçtikçe edepsiz birisi olmaya başlamıştı.

"B-bora hemen üstümden kalk nefes alamıyorum."

Kekelediğim için kendime kızarken bora bana daha çok yaklaştı. Ben ne yapacağımı bilemez şekilde panikle gözlerimi kapattım.

Dudaklarımız nerdeyse bir birine değecek şekildeydi. Boranın yanağımı öpmesiyle yavaşça gözlerimi açtım.

Onun sırıtarak beni izlediğini gördüğümde kendime kızdım. Öpüşeceğiz sanmıştım ve o panikle gözlerimi kapatmıştım aptal kafam.

Ben utançla bakışlarımı kaçırdığımda bora yavaşça üstümden kalktı. Onun kalkmasıyla derin bir nefes aldım ve yerimden doğrulup yatakta oturmaya başladım.

"Nasıl hissediyorsun kendini, iyi misin?"

Boranın sorusuyla dün ki olan olaydan dolayı bunu sorduğunu anlamıştım.

"Daha iyiyim. Bora dün beni yalnız bırakmadığın için teşekkür ederim."

O anları hatırlayınca gözlerim dolmaya başlamıştı. Bora görmesin diye bakışlarımı kaçırıp başımı öne eğdim.

Bora elini çeneme uzatıp başımı kaldırdığında ona baktım.

"Saklama o güzel gözlerini benden. Sana başını eğmek yakışmıyor."

Boranın sözleriyle karnıma kramp girmiş gibi hissettim. Ona tebessüm edip gözlerimi kaçırdım.

"Sen gülünce kalbimde ki solmuş çiçeklerim can suyuna kavuşuyor."

Boranın sözleriyle kocaman olmuş gözlerle ona baktım. Bu adam beni kalpten götürecekti birgün.

Neden böyle şeyler söylüyordu ki bana. Beni sevmesi imkansızdı sonuçta kim severdi ki benim gibi bir kızı.

Belkide beni sevdiğini sanıp hevesi geçince bırakıp gidecekti.

Bu yüzden de bana böyle şeyler söyleyip beni sevdiğine inandırmaya çalışıyordu kim bilir.

Bu düşünce kalbimin parçalanmasına sebep olurken ağlamamak için kendimi zor tuttum.

Hızla yataktan kalkıp banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra kendime gelmek için bir kaç dakika bekledim.

TUT ELİMDEN Where stories live. Discover now