19.Bölüm YARALI

8.4K 368 7
                                    

》BORA YILDIRIM《

Polise ihbar geldiğinde günlerdir haber beklediğim sandalyede oturuyordum.

Polisler aseli bulduklarını söylediklerinde kalbimde çiçekler açmıştı.

Hızla karakoldan çıktığımızda aselin verdiği adrese doğru süremeye başlamıştım.

Onu bulduğumuz için sevinsemde, günlerce onu arayıp bulamadığım için içten içede utanıyordum.

Kendime duyduğum öfkem çok fazlaydı.
Nasıl olurda onu bulamazdım.

Kim bilir nasıl acı çekmişti ve benim onu bulmamı beklemişti.

Ona her zaman yanında olacağıma söz vermiştim ama sözümü tutamamıştım.

Kendimi suçlu hissediyordum.
Onu her yerde arayıp bulamamıştım.

Asel beni beklerken ben karakolda ki koltukta günlerce oturup haber beklemiştim.

Mahallede ki gençlerle her yere baksakta hiç bir işe yaramamıştı.

Onu bulmayı başaramamıştım. Bu kendimi aciz hissetmeme sebep oluyordu.

Aseli göreceğim için sevinsemde bir yanım onun ne halde olduğunu bilmediği için korkuyordu.

Ya ona birşey olduysa, o adam ona birşey yaptıysa o zaman ne yapacaktım nasıl bakacaktım yüzüne.

Onu perişan bir halde görmeye kalbim dayanmazdı.

Bunları düşünmek bile beni kahrediyorken o nasıl baş etmişti o adamlarla.

Ben nasıl adamdım ki onu bulamamıştım.
Belkide bana çok kızgındı onu bulamadığım için.

Yüzüme bile bakmazdı belki kim bilir.

Kalbim korkuyla atmaya başladı.
Onun beni istememe düşüncesi beni mahvederdi.

Polislerin verdiği adrese geldiğimde arabadan indim.

Sokağın başında yerde yatan bir beden gördüğümde kaşlarımı çatıp ona doğru yürüdüm.

Yaklaştıkça asel olduğunu anladım. Koşarak onun yanına gidip kucağıma almak için hamle yaptığımda.

"Lütfen beni onlara verme" demişti.

Bana bu sözleri söylediğinde yutkunamayacak hale geldim.

Gözlerim dolduğunda kendime kızdım. Şimdi sırası değildi ağlamanın öncelik olarak aseli düşünmem gerekiyordu.

Hızla onu kucağıma alıp gelen ambulansa gidip aseli bıraktım. Bende yanına oturduğumda onu incelemeye başladım.

Perişan bir halde karşımda cansız bir şekilde yatıyordu. Eli yüzü morluklar içindeydi.

Eminim ki bedeninin her yeri bu şekildeydi. Nasıl kıymışlardı ona, neden yaptılar bunu benim masum meleğime.

Gözümden bir damla yaş aktığında kendimi tutmaya çalıştım. Eğer şuan güçlü durmazsam hiç duramazdım.

Bir süre sonra ambulans durduğunda yakın bir hasteneye gelmiştik. Hemşireler aseli sedyeyle indirdiğinde bende onları takip etmeye başladım.

Acile geldiğimizde doktorlar aseli içeri alacakları zaman doktorun kolunu tuttum.

"Bende geleceğim onu yalnız bırakamam." Dediğimde olumsuz anlamda başını salladı.

"Olmaz beyfendi sizin burda beklemeniz gerekiyor." Demişti.

"Bende geleceğim dedim size onu bırakamam bir daha anladın mı. Bir kez yanından ayrıldım ve şuan bu halde." Öfkeyle bağırdığımda doktor kaşlarını çatıp bana baktı.

TUT ELİMDEN Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora