Elyas & Taha - Gülüşlerimde Saklı Bir Peri
29.01.2021
Kelimelerle konuşmak istemezsin bazen, bazen karşındaki gözlerinin içindeki heyecanı o saf duyguyu hissetsin istersin çünkü bazı kelimeler bazı cümleler öyledir ki kelimelere döküldüğünde o büyüsünü kaybeder o hissi tam anlamıyla yaşatamaz çünkü insana. İşte gözlerin işte duyguların önemi burada ortaya çıkıyor...
Gözlerimi bu kış gününde az da olsa yüzüme vuran güneş ışığı ile araladım ne bir sıcaklık veriyordu tenime ne de bir titreme hissi öyle hoş bir his. Kafamı yavaş hareketler ile döndürdüğümde yan tarafımda yatan Karan'ın yüzü ile karşı karşıya kalmıştım. Öylece seyretmek istedim çünkü çok masum bir ifade vardı yüzünde yatarken. O kadar hoştu ki yüzü o sessizlikte, o anın içine hapsolmak istemiştim.
Onu uyandırmadan kalkmaya çalıştım fakat bunda tam kalkacakken ki işittiğim ses ile başarısız olduğumu anladım ve tam olarak ayağa kalkıp gövdemi dikleştirip ona doğru döndüm.
"Günaydın," benden önce davranarak ilk o konuşmuştu. Bir yandan da benden gözlerini kaçırmayı unutmuyordu tabii, dün yatmadan önceki elimi tutuşu sebebiyle çekiniyordu. Aslında ben de ondan, pek farklı sayılmazdım şu an.
Bugün iki büyük olayın gerçekleşeceği büyük gündü, hem son kez hâkim karşısına çıkarılacaktım hem de bugün hayatım boyunca cesaret edemediğim müzik yarışması vardı. Eğer bugün mahkemeden çıkmayı başarırsam o yarışmaya gidebilecektim.
Daha fazla oyalanmamız için vakit yoktu çocuklarla kahvaltımızı yapıp hep birlikte mahkemeye gidecektik. Bugün onların da konuşması gerektiğini söylemişti avukat. Ben önce davranarak içeriye geçtim bir süre sonra ise arkamdan Karan gelmişti.
Ben ilk iş olarak hemen mutfağa geçtim fakat tam o an bir ses işittim.
"Bugün oradan birlikte ayrılacağız bu yüzden çıkınca dışarıda kahvaltı edeceğiz. Kahvaltı hazırlama Alya, direkt hazırlanın ve gidelim." Demişti ve ben de buna itiraz etme gereği duymadan çocukların yanına gittim.
"Hazırlanın bakalım hep birlikte bir an önce çıkmamız lazım," diyerek yanlarından uzaklaşarak ben de hazırlanmaya başladım.
********
Gökyüzünde uçuşup birbirinden kaçan kar taneleri gibiydi içim. Gökyüzünden başkası dokunamazdı zihnime, aklıma veya kalbime...
Ne de olsa olmuyor diye pes de edemiyorum biliyor musunuz? Her ne kadar kırılıp üzülsem de yeniden deniyorum. İçimde bitmek bilmeyen bir ümit ışığı var sanki, her ne kadar gözlerim karanlığa alışmış olsa da aydınlığa hasret bırakılmış bir yarasa gibiyim. Ne olursa olsun ne yaşamış olursam olayım yaşamaktan vazgeçmediysem eğer hep umutlu hissedeceğim. Şayet bir gün yaşamıma son vermek isteyip elime aldığım bir halat veya bir neşterle nefesimi kesiyorsam, anlayın ki umutsuzluk kapımı çalmıştır. Anlayın ki o son raddeye gelmişimdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlığın Senfonisi
RomanceÇok insanla tanıştım ama hiç anlaşılmadım. Kivi yerken suratımı ekşittiğimi, merdivenlerden inerken şarkı söylediğimi, en büyük hobimin uyumak olduğunu ve binlerce benliğimi kimseye anlatmadım, yada anlamadılar. En küçük bir hata kurduğum güven dağl...