BÖLÜM 10 - TUTSAK

3.3K 312 69
                                    

Ragnar bu sözler karşısında donup kalmıştı. Onun haklı olduğunu kabul etmek zorundaydı. Venire her zaman haklı olurdu. O çok zeki bir adamdı. 15-16 yaşlarındayken girdikleri zorlu bir savaşta bulmuşlardı birbirlerini, orada defalarca birbirlerinin hayatlarını kurtarmışlardı ve eve döndükleri zaman Tanrıların huzurunda bir yemin etmişlerdi. Son nefeslerine kadar birbirlerini koruyacaklar hatta gerekirse canlarını bile vereceklerdi.

Ragnar Venire'in yüzünü kaşından itibaren yanağına kadar kaplayan yaraya baktı. O yaranın olduğu günü dün gibi hatırlıyordu. Ragnar'ı boynuna inecek bir balta darbesinden kurtarırken almıştı. Ragnar bunun üzerine hüzünlendi...


Asya Ragnar'ın belinde asılı duran baltayı tek bir hareketle aldı ve Ragnar'a uzattı. Bu hareketi Ragnar'ın düşüncelerinden aniden sıyrılmasına sebep olmuştu.

"Ragnar bir karar vermek." dedi Asya ve öylece bekledi.

Venire hayatı boyunca böyle bir şeye şahit olmamıştı. Kadının bu hareketi karşısında inanılmaz derecede afallamıştı. Bırakın Ragnar'a kafa tutmayı ona cevap bile vermeye korkan kadınlara o kadar alışkındı ki... Bu kadın hem ona kafa tutmuş hem de ölüme meydan okumuştu.

Ragnar'a baktı. O da en az Venire kadar şaşkın görünüyordu. Venire bu kadına hayran kalmıştı.

Ragnar da bunu fark etmiş olacaktı ki ona bakarak sertçe boğazını temizledi ve gitmesi için kapıyı işaret etti. Bu kadınla tek başına uğraşacaktı.

Bunun üzerine Venire istemeye istemeye evi terk etti. Ragnar kardeşinin kadına bakışlarından rahatsız olmuştu fakat bu sonra çözmesi gereken bir sorundu. Şimdi çok daha büyük bir problemi bulunuyordu. Gerçi Venire onun yerine bu problemi çözmüş sayılırdı ama yine de Ragnar bu kadınla ne halt edeceğini bilmiyordu.


Ragnar ilk olarak Asya'nın elinden baltasını aldı. Zavallı kadın o kadar komik görünüyordu ki hayatında hiç balta tutmamış olduğu her halinden belliydi ve kendini sakatlayacaktı. Baltasını yerine koyarken onu bu hareketi karşısında azarlaması gerektiğini biliyordu.

"Bir daha asla bana ait olan bir şeye dokunmaya cüret etme. Anlaşıldı mı kadın!"

Asya buna karşılık olarak başını sallamakla yetindi. Ragnar sözlerine devam etti.

"Gidin ve Tanrılara canınızı bağışladıkları için şükranlarınızı sunun. Ama bu sizi rahatlatmasın. Hayatlarınızın benim için hiç bir kıymeti yok ve yaşayacaklarınız ölmekten daha iyi şeyler olmayacak..."

Ragnar bir süre düşündükten sonra sözlerine devam etti.

"Şimdi beni iyi dinle. İkiniz de gözüme gözükmeyeceksiniz. Bu evde yaşayacaksınız ve diğer kadınlar gibi siz de benim hizmetimde çalışacaksınız. Ta ki ben sizden kurtulana kadar.. O gün gelinceye dek en ufak bir sorun çıkarırsanız..."

Ragnar duraksadığında Asya hayır anlamında başını iki yana salladı.

Bunun üzerine Ragnar devam etti.

"Güzel... Ve sana gelince küçük hanım"

Pencereye yönelmiş dışarıya bakarak konuşuyordu. Eliyle kasabayı işaret etti

"Onların yanında benim karımsın ve buna uygun davranacaksın ama hepsi bu...

Endişelenme, çok yakında bu saçmalığa da bir son vereceğim. Ama o güne kadar bana aitsin."

Ellerini arkasında birleştirmiş Asya'ya doğru yürüyordu. Yanına yaklaştığında kızın suratına doğru eğildi. Asya onun nefesini yanağında hissedebiliyordu. O kadar yakındı ki...

VİKİNG SAVAŞÇISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin