24. Bölüm: Aidiyet

37.8K 2.5K 1.4K
                                    

Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz🌺

Bu bölüm benim gözbebeğim sayılır, şimdi sizlere bırakıyorum.
Keyifle okunsun♥️

Edit; xmorbidezza 🌿

Rất tiếc! Hình ảnh này không tuân theo hướng dẫn nội dung. Để tiếp tục đăng tải, vui lòng xóa hoặc tải lên một hình ảnh khác.

Edit; xmorbidezza 🌿

Bölüm şarkısı: Sezen Aksu, İstanbul İstanbul Olalı. (Baştaki Devin sahneleri için.)
Sam Tinnesz, Play With Fire.

🗝

"Geberiyorum aşkından,
Kalmadı bende, gururdan eser."

🗝

"Altı gün oldu." dedim fıstıklı kadayıftan aldığım çatalı ağzıma götürmeden önce. Hırsla çiğnedim ağzımdaki lokmayı ve fütursuzca sitem etmeye devam ettim. "Altı gündür hiç mi merak etmedin be adam? Hiç mi ben bu kızı öptüm, bari umurumda değilse bile bi' özür dileyeyim diye de mi geçmedi aklından?" dedim parmağımla bir işareti yaparken.

Başını tabağına eğmiş olan Gökçe, gözlerini tatlısından çekmeden mırıldandı. "Teknik olarak beş... Ama tabii sen ne dersen o." dediğinde çatalının ucundaki tatlıyla oynuyordu.

"Neyse ne?!" diye yükseldim. "Bu bir bahane mi, değil."

Gökçe de başını iki yana sallayıp benimle birlikte mırıldandı. "Değil tabii."

Ağzımdaki lokmayı yuttuktan sonra çay bardağımı elime aldım ama çaydan yudum almadım. Ellerimi hafifçe öne uzattım ve çay bardağı içindeki demli çayla birlikte sallanırken ben de ellerimi onunla hareket ettirdim. "Hayır, insan bir arar. Aramıyorsun, mesaj at bari." Telefonumu gözümün hizasında kaldırdım.

"Yok!" dedim hayret eder gibi. "Aramıyor!"

"Belki işleri çıkmıştır, gelecektir... Gelemiyordur?" dedi Gökçe mıy mıy bir sesle. Sanki kızmamdan korkuyordu ama diline gelenleri de söylemekten geri durmuyordu. Bakışları özellikle... Asla bana değmiyordu. Kızacağımdan ya da tersleyeceğimden falan mı korkuyordu, nedir?

Gerçi şu duruma bakacak olursak... Zaten ne dese tersliyordum. Kim ne derse sinirleniyordum.

Şu dört gündür izlemediğim film, okumadığım kitap ve yemediğim dondurma çeşidi bırakmamıştım. Kaç tane yeni tatlı çeşidi keşfettiğimi de sayamamıştım. İşin garibi stresim ve gerginliğim yüzünden yediklerim sanki uçup gidiyor, ilk kez elektrik, yol, su ve kilo olarak bana geri dönmüyordu. Sürekli beslenmemi dengede tutmaya çalıştığımın en büyük şahidi olan midem, bu durum karşısında en az benim kadar şaşkındı.

12:30 SEANSINơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ