9.Bölüm

10.6K 940 24
                                    


Kendi iç dünyam ile konuşmam biter bitmez kendimi nerede buldum?

Ahh nerede olacak, sıra sıra evler gibi dizilmiş olan Tahtlarında oturmuş, 12 Olimpos Tanrı'sının karşısında.

Aa, tabiki tek başıma değilim.
Bizzat haddinin bildirdiğim Layla ve Lisa ile, Yemekhanede olaylara çok yakından şahitlik eden veliaht Tanrı çocukları da buradaydı.

Ve kendini heybetli tahtından huzursuz bir şekilde kımıldatarak, öfkeli bir ses ile konuştu, şu bizim yüce Zeus'umuz(!)

"Bu yaptığınız saçmalıklar da ne böyle!
Hem de akademinin ilk günü, ve özellikle akademiye daha giriş bile yapmamışken!"

Sonra da o cırtlak sesi ile babasının kızı konuştu.

"Tek suçlu olan kişi Nora, baba. Kendisine herhangi bir şey yapmadığımız halde, Lisa ile beni birbirimize düşürdü."

Ne de güzel konuşuyor.
Bakın hele şuna.

Zeus durur mu?
Hemen kızının yaptığı savunmaya karşı, o yılan gözlerini ve öfkeli sesini bana çevirdi.

Fakat o daha konuşmadan önce araya giren poseidon ile, sözlerini ertelemek durumunda kaldı.

"Tam olarak ne yaptı da sizi birbirinize düşürdü?
Bize açıklar mısın Layla?"

Tabi bu kibar Tanrı'mızın sözlerine karşılık, Layla hanım da olayı kendi kem gözleri ile detaylara girmeden gördüğü gibi anlattı.

Ama aslında büyük şeyler küçük detaylarda saklıdır.

"Biz arkadaşlar ile yemekhanede oturmuş, kahvaltı yapıyorduk.
Sonra Lisa biranda bana gerçeklik payı olmayan hakaret dolu cümleler söylemeye başladı.
Biranlık öfkeyle ben de o cümlelere sinirlenip karşılık vermeye başladım.
Sonra Ortaya Nora çıktı ve bu çıkan olayda kendi payının olduğunu ima edince, bu sefer ise onunla sözlü bir münakaşaya girdik.
Sonra beni gerçekten sinirlendirince de,bona kontrol dışı güç kullanmak zorunda kaldım. Fakat o bu hamlemi güçlü bir kalkan ile engelleyip, bana saldırdı.
Olay bundan ibaret."

Evet, şimdi de herkes eksiksiz bir şekilde bana bakmaya başladı.
Tabiki bir savunmam vardı.

Ama önce herkesin söyleyeceklerini söylemesi, ve konuşma sırasını bana devretmesi lazımdı.
Birde onlarla burada tartışmaya girerek zaman kaybetmek istemezdim.

O sırada başımda küçük bir sızı eşliğinde, babamın sesi yankılandı.

"Nora, sevgili prensesim. Ne yapmaya çalıştığını bilmesem de, her zaman arkanda olduğumu biliyorsun.
Yardıma ihtiyacın var mı?"

Babamla iletişim şeklimize bayılıyordum.
Ve her zaman arkamda olduğunu bilmek, bana büyük bir mutluluk veriyordu.

"Hayır baba. Yardıma ihtiyacım yok. Her zaman arkamda olduğunu biliyorum.
Ama bu sefer, kimilerinin aksine bazı şeyleri yardım almadan, ve hareketlerimi kimsenin gücü arkasına sığınmadan yaptığımı göstermem gerekiyor.
Sadece izleyin ve görün sevgili Tanrım."

Ve babam o muhteşem kahkahası ile zihnimden çıkarken, ben Zeusun aptal sesi ile karşı karşıya kaldım.

Kesin bilerek yapmıştı. Kahkahasına hayran olduğumu biliyordu.
Ama ben sana yapacağımı biliyorum baba.
Anneme kuçük bir ziyarette bulunayım da, gör bakalım.

Karanlıklar Tanrıçası" Hades Kızı Nora"Where stories live. Discover now