24. BÖLÜM

63 2 0
                                    

24.Bölüm

yazar : hayalet yazar M.T

Eski başbakan Cho Bom Myong kendisi için hazırlanan daireye geçer tek kelime dahi etmeden Min Hoo ya öylece öfkeli gözlerle bakar ve birden Min Hoo ya tokat atar . Tam o sıra da içeriye Ji Hoo girer - '' amca ? '' diye çıkışır .

Cho Bom Myong bu sefer öfkeli bakışlarını ji Hoo ya çevirerek '' sen karışma , seninle daha sonra görüşeceğim '' der .

Min Hoo yediği tokata karşı tepkisiz kalır , tek bir söz dahi etmez . Cho Bom Myong tekrar Min hoo ya dönerek

- '' tebrik ederim evleniyormuşsun '' der manidar bir şekilde sonra da - '' ben sizi bunun için mi gönderdim hah Prenseslerle gönül eğlendiresiniz diye mi ? onca yıl monarşiyi yıkmak için uğraştım ama siz ne yaptınız onları daha da güçlendirdiniz ama bende Cho Bom Myong isem bunu sizin yanınıza bırakmam '' der .

Min Hoo babsının sözlerini hiç duymamış gibi ;

- '' o tabloyu göndermekteki amacınız neydi , ne yapmaya çalışıyorsunuz '' diyerek babasına belki de ilk defa bu şekil de bağırır sonra da - '' veliaht Prenses Yona ya suikastı düzenleyen de sizdiniz değil mi ? '' der kısık bir ses tonu ile ...

Cho Bom Myong iyice küplere biner tekrar elini tekrar hava ya kaldırarak Min hoo ya vurmak ister tam o sıra da Min Hoo babasının elini tutarak - '' seni en başından durdurmalıydım böyle çılgınca bir şeye nasıl alet oldum ben '' der üzgün bir ses tonu ile sonra da sözlerine devam eder - '' ama ben hayatta olduğum sürece onların kılına dahi dokunamayacaksınız buna asla izin vermeyeceğim '' der ve odayı terk eder . Eski başbakan Cho Bom Myong arkasından '' Min Hoo seni aptal '' diyerek bağırır ...

Min hoo arkasına dahi bakmadan Onursal Kraliçe Sona nın dairesine doğru yürümeye başlar ...

Sona , Min Hoo ile Cho Bom Myongu birlikte gönderince biraz huzursuz olur içinden ;

- '' umarım Min Hoo ondan habersiz böyle çılgınca bir şey yaptığım için bana kızmamıştır , cidden yüzü çok kötü görünüyordu '' der sonra öyle tek başına dikilirken yerde duran küçük bir kutuyu fark eder , eğilip alır içini açtığında iki tane yüzük görür , yüzünde bir tebessüm oluşur . Yüzüklerin içinde Min Hoo ile Sona yazısını görür ;

- '' aigoo seni budala Min Hoo , düşürmüş olmalı cidden çok hoşlar '' diyerek gülmeye başlar ...

Veliaht Prenses Yona , Sona nın yanına gelerek - '' burda dikilmiş kendi kendine ne gülüyorsun , ben yüzün mahkeme duvarı gibi olur diye düşünüyordum ama sen gayet iyi görünüyorsun , anlaşılan eski başbakanla görüşmen iyi gitmiş '' der ...

Sona elindeki yüzükleri gösterek - '' işte bu yüzden gülüyorum ''

- '' wuahh cidden çok hoş yüzükler '' Yona derinden bir iç çekerek - '' acaba Ji Hoo ile biz ne zaman evleneceğiz , sayende konusu bile açamıyorum ne vardı şu mektubu biraz daha geç yazsaydın hah şimdi herkes barut gibi '' der çocuksu bir üzüntü ifadesi takınarak ...

- '' endişelenme her şeye bir çözüm bulan ben buna da bir yol bulurum , bakarsın çifte düğün yaparız '' der iki kardeş gülerek sohbet ederlerken Min hoo gelir ...

Min Hoo , Veliaht Prenses Yona ya aldırmadan öfkeli yüksek bir ses tonu ile Sona ya çıkışır ;

- '' Kraliçem siz ne yaptınız hah , bir sorununuz mu var diye size ısrarla sormama rağmen siz ağzınızı açıp tek kelime etmediniz , sizin korumanız olmamı geçtim yakında eşiniz olacağınız bir adamdan bunları nasıl saklarsınız ''

İki PrensesWhere stories live. Discover now