GÖLGE KANI

S2- BÖLÜM 21: KAN GÖLETİ

Hellooooooooo!!!!

Nasılsınız bakkeeeemmmm???

İyi olduğunuz düşünmek istiyoruummm!!

Ben de hallice diyelimm!!

Sizlere biraz kan içeren bir bölümle geldim... Umarım beğenirsinizzz!!

Lütfen yorum ve oylaaarrrrrr!!!

İyi okumalarr!

🌜🌚🌛

"Herkes kendi öyküsünün kan dolu göletinde yıkanıyordu. Herkes ruhundaki o boşluktan akan oluk oluk kanı yudumluyordu."

🌜Marcus Alaric Russel🌛

Zihnimi kendi içinde sıkışmış gibi hissediyordum. Bu o kadar berbattı ki...

Bir şeyler eksikti, bir şeyler boştu. Kendimle kaldığımda çoğunlukla hissizlik etrafımı sarıyordu. Başıma devamlı ağrılar nüksediyordu. Öldürmek istiyordum.

Bu isteği dindirebilen tek bir kişi vardı ve o şu an burada değildi, yanımda değildi. Ve belki de... Ve belki de ben artık onun kalbinde bile değildim.

Dişlerimi birbirine daha sert geçirip kum torbasına daha sert vurdum. Tüm orantımı kaybettiğim için elim kum torbasına girdi ve içindeki her şey yere döküldü. Bana dönmemek için çırpınan herkes sonunda buldukları fırsat ile gözlerini bana çevirmişlerdi. Sadece kurt adamlara ait salona gelmiştim. Genelde burada kurt adam eğitimi oluyordu. Gözüm ringlerin etrafında dolanan hocalarda gezindi. Tahmin edin biri kimdi? Brendon.

Dudağımı yalayıp elimi silkeledim. Bana bakanlara öylesine bakıp Brendon'ın yanında durduğu hafif yükseltili sahanın yanına doğru yürüdüm. Bir şeyleri hatırlamak istiyordum. Biri zihnime girmişti.

Öylece. Sessizce. Ve benden anılarımı almıştı. Belki de benden Eleanor ile ilgili olan bir anımı almıştı. Bende bir boşluk bırakmıştı. Ve o boşluk kanla dolmak istiyordu.

Elimdeki bezle yüzümü sildim. İfadesiz bir biçimde Brendon'ın tam karşısına geçtim. Casey benim sevgilimin zihnine girmeye çalışmıştı.

Benim de onun sevgilisini mahvetmemde bir sorun olamazdı.

Gözlerimiz buluştuğunda es vermese de o titreşimi görmüştüm. Onu baştan aşağı süzdüm. Üzerinde kısa kollu, V yaka, lacivert bir t-shirt; Altında ise siyah bir kot vardı. Kan pek belli olmayacaktı demek.

Bu canımı sıkmıştı.

Lacivert tablo olur muydu hiç?

Gözlerimin üzerinde olduğunu biliyordu. Tamamen gerilmişti. O güçsüz bir kurt adam değildi ama benim karşımda şansı olamazdı. Kimin benim karşımda şansı olabilirdi ki?

Eleanor'un.

Öylece dimdik ona bakmaya devam ettim. "Daha sert olun!" dedi sert bir sesle. Benimle ilgilenmiyormuş gibi görünüyordu. Ben onunla çok güzel ilgileneceğim.

Gözlerim en fazla 14-15 yaşında olabilecek iki oğlan çocuğunda gezindi. Daha çok gençlerdi ve buradalardı. Buna zorlanıyorlardı. Ya aileleri yoktu ya da aileleri onları bir cehenneme atmayı tercih etmişti. Birçoğu gibi.