14. BÖLÜM

4K 185 35
                                    

1000 okunmayı geçmişizzz 🎉🎉🎉🥳🥳🥳

Okuyan herkese çok teşekkür ederimm

Bölüm Şarkısı:
Mabel Matiz - Fan
Demet Akalın - Nazar

İyi okumalarr <3

Bana ulaşmak için:
ig: sevgleal / x: leyalchase

------------------------------------

Gördüğüm mesajla kalbim hızla atmaya başlarken yanaklarımın, hatta tüm yüzümün yandığını hissediyordum. Ne yazacağımı düşünürken arka taraftan, Nisan'ın kucağından bir ses yükseldi. "Anne" Uykucu uyanmıştı. "Annesinin bebeği?"
Kucağımda oturmak istediğinde
Engin Çavuş kenara çekti. Arkadaki üçlü hâlâ uykudaydı.

Nisan'ın kucağından Aybüke'yi alıp kucağıma oturttum. Saçlarını okşarken o koca bal gözleriyle bana baktı. "Kiminle mesajlaşıyorsun sen öyle anne?" Al başına belayı. Ben bunu ona nasıl anlatabilirdim ki?  "Eski bir arkadaşım güzelim." Bana bilmiş bilmiş baktı, ardından sanki cilve yapıyormuş gibi gülümsedi. Dudaklarından beklemediğim bir soru döküldü.
"Sadece arkadaş mı anne?"

Kesinlikle teyzelerinin yeğeni.

"Kim öğretiyor böyle şeyleri sana kız cadı?" dediğimde kıkırdayarak arka tarafta, başını Miraç'ın omzuna koyarak uyuyan Nisan'ı gösterdi. Kıkırdarken elini ağzına kapatıyordu. "Teyzemlerim" Bu beklediğim bir şeydi. Başka kim daha doğrusu kimler öğretebilirdi ki? Onun karnını gıdıkladığım sırada seslere arka taraf üçlüsü, Miraç,Elif ve Tahir uyanmaya başladı.

"Kız, Fındık kurdu, sen ne ara oraya kaçtın?" Bunu soran Miraç'tı. Yeni uyandığı sesinden oldukça belliydi. Hâlâ Nisan'ı kendine yakın tutuyordu, şaka maka acaba bunlar gerçekten aşık mıydı? Çok farklı davranıyorlardı benim kızlarıma karşı. Özellikle Çağrı. Tam bir beyefendiye dönüşmüştü. Miraç ise en sevdiği şeyden mahrum bırakıyordu yani küfretmekten, sırf Nisan için.

"Ben kaçarım" Yeniden kıkırdadı, bir çocuk en fazla ne kadar sevimli olabilir sorusunun cevabı gibiydi resmen. Beni annesi olarak kabul ettiği için ne kadar şanslıydım böyle. "Gel fındık kurdu" Onu arkada oturan Tahir'e uzattığımda Nisan çantalardan birinde duran sandviçi çıkardı ve onun karnını biraz doyurdular. O esnada ben mesaja cevap verecek kadar rahatlamıştım.

Asker Hanım:
Ne?
(

10.48)

Çınar:
Buluşalım
(10.49)

Çınar:
Lütfen
(10.49)

Çınar:
Sen nerede ve ne
zaman istersen
(10.50)

Asker Hanım:
Neden?
(10.52)

Çınar:
Konuşalım
(10.53)

Çınar:
Olmaz mı?
(10.53)

Çınar:
Sadece on dakikanı
istiyorum Umay
(10.54)

Çınar:
Ondan sonra konuşmak
istemezsen söz veriyorum
seni rahat bırakırım
(10.55)

Asker Hanım | Yarı TextingWhere stories live. Discover now