Hazan Vakti| 40

39.7K 2K 1.7K
                                    

🖇️Herkese keyifli okumalar dilerim..

🖇️Satır arası yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen..

40.Bölüm

Yazarın anlatımından,

Alparslan sorgu odasında camın ardından dün ele geçirdikleri teröristin sorgusunu izliyordu yumruğunu sık sıka. Kartal bile bile Alparslan'ın içeri girmesine izin vermemişti. Çünkü biliyordu, dayanamayıp adamların ağzını burnunu kırardı Alparslan. Ancak daha yeni iyileşme aşamasında olduğu için buna izin veremezdi. O yüzden sorguya bizzat kendisi girmiş, Alparslan'a da dışarıdan izlemesi gerektiğini söylemişti.

"Başınızdaki adam kim? Kimden emir alıp o notları yolladınız?" Kartal adamdan bir cevap beklerken karşısındaki adam hiç cevap vermeyip yalnızca Kartal'a bakmaya devam etti. "Buradan çıkışın yok biliyorsun değil mi? Ya konuşacaksın, Ya konuşacaksın. Başka seçeneğin yok."

Kartal artık sinirlenmeye başlıyordu, dün gencecik bir kadının hayatını tehlikeye atmıştı. Bunun karşılığını da alması gerekiyordu. İçten içe böyle tehlikeli bir görevde Hazan'ın yer almasına izin verdiği için kendine kızıyordu. O kurşun çelik yeleğe değil de kafasına gelseydi şimdi neler olacağını düşünmek bile istemiyordu.

"Emri size kim verdi?" Son kez sakin bir biçimde soruyu sorarken adamın başını çevirmesiyle oturduğu yerden aniden kalkarak adamın çenesini sertçe tuttu ve kendine çevirdi. "Bana bak! Ya adam akıllı konuşursun ya da seni dışarıda bekleyen adamın eline bırakırım eşek sudan gelinceye kadar dayak yemeni zevkle izlerim."

Adam hala cevap vermezken Kartal adamın çenesinde duran elini çekerek kolundaki sargı bezinin üstüne sertçe bastırdı. Adam inlerken Kartal elini bastırmaya devam etti. "Tamam, Tamam konuşacağım bırak kolumu." Adam inleyerek zoraki bir şekilde konuştuğunda Kartal elini hafifçe çekti. "Konuş."

"Emri Muhsin adında birinden aldık, her şeyin başındaki o adamın yardımcısı. Eskisi tutuklandıktan sonra yerine o geçti." dediğinde Kartal konuştu. "Kızı ne yapacaktınız?" 

"Ben hiçbir şey bilmiyorum, Muhsin kızı alın getirin dedi sadece. Komutanın notunu da doktora giden notu da onların söyledikleri şekilde yazdım." dediğinde Kartal konuştu. "Bu Muhsinle yüz yüze mi haberleştiniz?" dediğinde adam başını iki yana salladı. "Yok, telefonla ulaştı bana." dediğinde Kartal bıkkın bir nefes verdi. Bulmaları zordu o adamı.

Düşüncelerinden sıyrılarak tekrar konuştu. "Peki kızın ailesi hakkında dedikleriniz?"

"Onlar ne dediyse onu yazdım ben, hiçbir şey bilmiyorum." dediğinde Kartal adama doğru yaklaşarak elini yarasanın olduğu koluna götürüp pat pat vurdu. "Bak gördün mü, isteyince nasıl ötüyorsun bülbül gibi." Adam acıyla yüzünü buruştururken Kartal keyifle sırıttı.

Ardından sorgu odasından çıkarak direkt olarak Alparslan'ın yanına doğru ilerledi. Alparslan'da sorgunun bitmesiyle birlikte odadan çıkmış ve Kartal'ı beklemeye başlamıştı. Koridorda yüz yüze geldiklerinde Kartal konuştu.

"Dinledin mi sorguyu? Amaçları belli ki bu patron dedikleri adamın yardımcısını almak. Bunun içinde Hazan'ı kullanacaklardı." dediğinde Alparslan başını iki yana salladı. "Bu işte başka bir şey var. O adamı biz ele geçirdik tamam bundan dolayı bana diş bicileyip Hazanla tehdit ediyorlar ama takas için daha üst rütbeli birinin sevdiği daha kolay olmaz mıydı?"

Kartal, Alparslan'ın dediklerini dikkatle dinledikten sonra duraksadı. Haklılık payı vardı ama tam bir şey söylemek mümkün değildi buna.

Hazan Vakti| Asker&DoktorWhere stories live. Discover now