~13~

4.3K 253 108
                                    

Medya: Sude

Okulun en üst katındaydım. Burası pek kullanılmazdı zaten sadece konferans salonu buradaydı.

Koridorun en dip köşesine geçmiş sabah yerde bulduğum topu duvara atıp geri bana gelmesini izliyordum.

Benim Max eğlence seviyesi de buydu işte.

O kadar sinirliydim ki kendime. Sadece kendime de değil şu ana kadar tanıdığım herkese... Yaşadığım her anıya...

Dün geceyi unutamıyordum. O kadar sinidliydim ki kendime. Kendimi geriye çekememiştim. Sonra ona kızmak istesem de kızamamıştım. Dilim tutulmuştu. Ne olmuştu bana cidden dün gece?

Direk odama çıkıp sabah erkenden de yürüyerek okula gelmiştim. Yamaç'ı beklememiştim.

Cidden kendimi parçalayasım geliyordu artık. Nasıl böyle bir şey olur da ben bir kelime dahi edemezdim? Hangi akla hizmet bir davranıştı ki bu?

Telefona gelen bildirim sesiyle elime telefonu aldım. Enis mesaj atmıştı gruba. Dünde atmıştı gerçi nasıl olduğumu sormak için.

Ya kızım neredesin sen? Yamaç erkenden okula geldiğini söyledi her yere baktık ama yoksun?

Ardından Savaş'tan da mesaj geldi.

Bak eğer okul diye çıkıp başka bir ülkeye kaçtıysan söyle de bilelim kızım. Aramadığımız yer kalmadı.

Ardından gelen Enis'in mesajıyla gülümsedim.

Bak abi ben diyeyim bu kız cidden kaçtı görüldü filan da atıyor. Gidelim de otogarlara bakalım bari.

Tam mesaj yazıyordum ki Yamaç'tan gelen mesajla telefonu geri kapadım.

"Adel?"

Bir kaç dakika sonra telefonumun çalmasıyla bu sefer telefonu elime aldım.

Yamaç arıyor...

Telefonu meşgule atıp geri cebime koydum. Arkadan gelen sesle yerimden sıçradım zaten karanlıktı hiç bir şey göremiyordum.

"Demek meşgule atmak?" Bir an ses gelince çok korkmuştum.

"Yamaç psikolojik sorunların mı var?" Korktuğumu anladı.

"Asıl senin mi var? Burada ne işin var Allah aşkına." Bir de bana kızıyor ya.

"Doğru ya senden izin almam gerekiyordu değil mi?" Sinirlerimi bozuyordu.

"Her zaman bir kavga çıkarma peşindesin biliyor musun? Kavgasız bir günümüz yok." Oturduğum yerden kalktım.

"O zaman saçma sapan hareketler yapma!" Önüme geçip aramızdaki mesafeyi kapadı. Abi bari aramızda 10 santim filan olsaydı 30 santim neydi? Tamam bir tık abartmış olabilirdim ama öyleydi yani. Görmek için kafamı kaldırmam gerekiyordu.

"Demek saçma sapan hareketler yapıyorum öyle mi?" Aynı ciddiyetle cevap verdim.

"Evet öyle zoruna mı gitti?" Sırıttı aklıma ne geldi kim bilir?

"Dün geceden mi bahsediyoruz acaba?" Dün gece kelimesini duyar duymaz kendime kızgınlığım aklıma geldi.

"Genelden bahsediyorum." Tam yanında geçip gidecekken geri önüme gelip yolumu kesti.

"Tüm hayatın boyunca geçmişi yüzüme vurup duracaksın değil mi?" Cevap vermedim. Devam etti.

"Bana değil kendine kızgınsın sen." Ne diyordu bu? Yine dünkü olay mı? Hızlıca yine ondan kurtulup aşağı indim.

ÇıkmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin