KOMUTAN | BXB

By kanasshii

2M 129K 74.5K

|Tamamlandı.| Askeri ve eşcinsel bir kurgudur. More

•Bir
•İki
•Üç
•Dört
•Beş
•Altı
•Yedi
•Sekiz
•Dokuz
•On
•On bir
•On iki
•On üç
•On Dört
•On beş
•On Altı
•On Yedi
•On Sekiz
•On Dokuz
•Yirmi
•Yirmi Bir
•Yirmi İki
•Yirmi Üç
•Yirmi Dört
•Yirmi Altı
•Yirmi Yedi
•Yirmi Sekiz
•Yirmi Dokuz
Final
ÖZEL BÖLÜM
Özel Bölüm

•Yirmi Beş

51.5K 3.2K 2K
By kanasshii



"Baaatuuuuuuu." Birinin yüzüme doğru fısıldaması ile gözlerim yavaşça açıldı ama karanlıktan başka hiçbir şey göremedim. Gerçekten o kadar karanlıktı ki hiçbir şey görünmüyordu.

"Baaaattuuuu." Kulağımın dibinden gelen değişik sesli bir fısıldama ile elim yorganıma gitti ve hızla yorganı kafama çekerek cenin pozisyonu aldım.

"Allahım, sen günahlarımı affet yarabbim. Nolur geri gönder odamdaki cinler yarabbim." Bir el üzerim de gezmeye başlarken yutkundum.

"K-kim o?"

"Cinim ben." Batıkanın sesi gelirken nefesimi bırakarak yorganı hızla üzerimden ittim. Gözlerimi açtım ama her yer hala karanlıktı.

"Noluyor amına koyayım kör mü oldum." Batıkandan bıkkınlık dolu bir ses yükseldi.

"Salak, uyku bandı var gözünde." Elim yüzüme doğru giderken bandı kavrayarak yukarı çektim ve saçlarımın arasına doğru bıraktım.

"Ne salak salak geliyorsun amına koyayım?"

Gözleri sinsice parlarken dudaklarının arasından alaylı bir gülüş geçti. "Ne kadar gerizekalı olabilirsin onu test ettim. Beni yanıltmadın." Göz kırparak yanımdan geçti ve odamın kapısının önünde durdu.

"Babam iki dakika içinde o pezevenk bu masada olmazsa onu masaya gömerim dedi." Gözlerimi devirerek ayağa kalktım ve ona kış kış hareketi yaptım.

Hiçbir şey demeden odamdan çıkıp gitti. Odamdaki banyoya girerek elimi yüzümü yıkadıktan sonra aynadan kendime baktım.

Berbat gözüküyordum ama yine de bir şekilde mükemmeldim be.

Senin ben düşünce yapını sikeyim aq

Bak beni kırıyorsun yazarcım bebeğim

Defoool

Elime bir avuç su doldurarak saçlarımın arasından geçirdim. Saçlarımdan akan su yüzümü akarken elimi havluya sildim ve odamdan çıktım.

Kendimi çok yorgun hissediyordum. Acaba piç kurusu yüzbaşı ne yapıyordu. Nefesimi dışarıya vererek ellerimi cebime soktum ve merdivenlerden inmeye başladım. Salonun önüne geldiğimde yüzüme bir tebessüm kondurarak bağırdım.

"HEEELLLOOOOOOĞ PRENS ONLİNE!!"

Annemlerin ve teyzemlerin bakışları bana dönerken babam sırıttı. "Kral çoktan online oldu aslanım sana gerek yok."

Hissettiğim laf ile olduğum yerde donup kalırken yavaş yavaş dizimin üzerine çökmeye başladım. Kuzenimin ve annemlerin kahkahaları salonda yankılanırken kendimi bir anda arkaya atarak bacaklarımı çarpık bir şekilde yere uzattım.

"Bir süre yerde kal, zaten hiç kalkamıyorsun da." Batının da soktuğu laf ile kalbim daha fazla acırken annem kahkahasını anında durdurarak Batı'ya zeytin attı.

"Sus lan, oğlumla tek ben ve kocam dalga geçebiliriz." Bu sefer annem ile babam kahkaha atarak yumruklarını tokuştururken yüzümü buruşturarak ayağa kalktım.

Batıkan hiçbir şey demeden kahvaltısını yapmaya devam etmişti.

"Neyse, kahvaltı edeyim bari."

"Yediğin laflardan sonra doyacağını düşünmüştüm ama amensizsin anlaşılan."

Gözlerimi bayarak babama baktım. "Baba sıktı bence artık."

Yüzünü buruşturarak kahvaltısına dönünce ağızımın ucuyla sırıtarak kahvaltılıkları tabağıma doldurmaya başladım.

"Oğluşum nasılsın?" Annemin sorusuna kafamı kaldırdım. Anlam veremediğim bir ifade ile bana bakıyordu. Tek kaşım havaya kalkarken ağızımdaki lokmayı yuttum.

"İyiyim?" İmalı bir şekilde bakarak kafasını salladığında ne oluyor anlamında Batı'ya döndüm. Ben bilmem dercesine omuzlarını silkip yemeğini yemeye devam etti.

Fazla takmayarak ben de yemeğime geri döndüm.

Çıkardı kokusu.

Bol sohbetli ve laf sokmalı bir kahvaltıdan sonra günün yarısını odamda geçirerek kitap falan okumuştum. Sonra Batıkan odama gelerek bara gideceğimizi, on dakika içerisinde hazırlanmam gerektiğini söylemişti.

Hiç itiraz etmeden hazırlanmaya başlamıştım ben de. Basmaya başlamıştı çünkü beni odam.

Altıma siyah fakat gündelik tarzı kumaş bir pantolon giydikten sonra üzerime düz siyah bir tişört geçirdim. Ardından da bunu bedenime hafif bol gelen siyah deri bir ceketle kombinledikten sonra ayakkabı olarakta siyah postal giydim.

Kumaş pantolonumu botlarımın içerisinden çıkardıktan sonra aynamın önüne geldim ve önünden sıklıkla kullandığım parfümümü boynumun iki yanına sıktıktan sonra hazırdım.

Cep telefonumu da cebime soktuktan sonra odamdan dışarı çıktım ve merdivenlerden aşağıya indim. Batıkan genelde düzenli bir insan olduğu için her sweati pantolona uygundu.

Manyak öyle düzen hastasıydı ki her hafta Pazar günü bütün kıyafetlerini gardırobundan çıkartarak değişik değişik kombinler ona göre giyinirdi o gün.

Ben ise hemen o an gördüğüm iki şeyi üzerime geçirir öyle kombinlerdim. Çok değişik karakterli ikizlerdik.

Annemler büyük bir ihtimalle bahçede olmalılardı ki onları görmedim. O yüzden de direkt evden çıkarak evin önünde beni bekleyen Batıkanın arabasına yürümeye başladım. Arabanın önüne geldiğimde kapıyı açtım ve koltuğa oturarak kapıyı kapattım.

Batı geri geri gelerek evin bahçesinden çıktıktan sonra arabayı genelde gittiğimiz bara sürmeye başladı.

"Nereden çıktı bu bar işi?" Sesim cansız çıkıyordu. Çünkü gerçekten hiç canım istemiyordu ama her halükarda evden daha iyiydi.

"Keyfim ve kahyası öyle istedi." Direksiyonu sağa doğru kırarak sağdaki sokağa saptı.

Camı araladım ve derin bir nefes aldım. Senin kahyanı sikeyim.

Yaklaşık 10 dakika sonra işlek bir sokakta durdu. Bar çarşıdaki sokaklardan birinde olduğu için kalabalık ortamdan geçmemiz gerekiyordu.

Arabadan inerek ellerimi cebime soktum ve Batı'yı beklemeye başladım. O da indikten sonra beraber yürümeye başladık. Baya kalabalıktı.

Kahkaha atarak yanımızdan gelip geçen genç grubu,kulaklıklarını takarak bu dünyadan soyutlanmış bir sürü insan ve daha çeşit çeşidi.

Bir süre daha yürüyerek barların olduğu sokağa sapacaktık ki gözüme çarpan şey ile duraksadım. Küçük bir kız çocuğu hemen kaldırımda ağlayarak oturuyordu.

Batı'yı dürtmek için ona döndüğümde onun zaten çoktan küçük kıza doğru ilerlemeye başladığını gördüm.

Ben de fazla beklemeden küçük kızın yanına giderek aynı batı gibi diz çöktüm. Küçük kız kafasını kaldırdı ve bize baktı. Bedenim şaşkınlıkla dona kalırken gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım.

Karşımda Alin duruyordu.

Evet, karşımdaki Alin'den başkası olamazdı.

Tak diye kessem bölümü ne yapabilirsiniz ki?

Bölüm sonu.

Şaka

Şaka

ALCŞEŞVĞEVÖELVÖELGELVŞE

HADİ HADİ DEVAM EDİN

BAAAAYY

Karşımda ki küçük kız Alinin resmen birebir kopyası gibiydi. Gözlerim yavaşça Batı'ya çevrildiğinde gördüğüm şey ile bedenime korkunç bir acı saplandı.

Donup kalmıştı adeta. Gözleri şaşkınlıktan dolayı büyümüştü. Bir süre olduğu yerde kalakaldı, ardından hafifçe boğazını temizledi ve şaşkınlığını üzerinden atmaya çalıştı.

"Ne-" sesi kısık çıkarken kendine gelmek için öksürdü.

"Ne oldu sana küçük?" Gözlerinde hayranlık görmüştüm. Bu kesinlikle masumane bir hayranlıktı. Kaybettiği sevgilisi sanki karşısındaymış gibi hissediyordu büyük bir ihtimalle.

(Lütfen burayı yanlış anlamayın.)

"A-annemi kaybettim ağabey!" Hıçkırarak yüzünü dizlerine gömdü. Batıkan telaşlanarak küçük kızla konuşmaya çalıştı.

"Ağlama, annenin numarasını biliyor musun?"

Küçük kız heyecanla başını kaldırarak kafasını salladı. "Evet, biliyorum."

Batıkan kafasını sallayarak kızdan numarayı aldıktan sonra annesini aradı ve durumu bildirerek yeri söyledi. Ardından birkaç şey daha söyleyerek telefonu kapattı ve bana döndü.

"Sen geç ben bu küçüğü annesine teslim ettikten sonra geleceğim."

İlk başta tereddüt ettim fakat sonra kafamı sallayarak onlara arkamı döndüm ve yürümeye başladım. Barın önüne geldiğimde kapının önünde bekleyen korumalara kimliğimi gösterdikten sonra bara girdim ve koridorda yürümeye başladım.

Sonunda koridor bittikten sonra geniş kapıları ittirerek içeri geçtim ve etrafa baktım. Yine bildiğim gibiydi. İçen içene, dans eden edene, yiyişen yiyişene.

Yüzümü buruşturarak gözüme kestirdiğim masaya doğru yürümeye başladım. Birkaç kişinin hayvan gibi üzerime çıkmasından sonra nihayet masaya oturarak içkimi söylemiştim.

Garson buzlu viskiyi önüme koyduğunda baş selamı vererek viski bardağını aldım ve dudaklarımın arasına götürdüm.

Viskiden bir yudum aldığımda boğazımı yakıp geçen sıvıyla gözlerimi kapatarak dudağımı yaladım. Bu tadı da baya özlemiştim.

Bir süre sakince viskimi yudumlayarak bitirdim. El işareti ile garsona yenisini getirmesini işaret ederek bacak bacak üzerine attım ve kafamı arkaya atarak gözlerimi kapattım.

Bir süre kafamdaki düşüncelerle baş başa kaldığım vakitte, hiç beklemediğim bir el karnımın üzerine konuldu. Gözlerimi hızla açarak bunu kimin yaptığına baktım. Kumral, minyon tipli bir kadın
bana bakıyordu.

Yüzüne düz düz bakmaya başladım.

"Çok yakışıklısın." Dudağını dişleyerek fısıldadığında seksi olma çabasına sırıttım. Ama o bu sırıtışımı yanlış anlayarak elini daha da aşağıya indirdi.

"Sana yaşayamayacağın bir zevki yaşatabilirim."

Gözlerimi bayarak elini tuttum. "Elimin senden daha çok zevk vereceğine eminim."

Hızla elini ittirerek alayla yüzüne baktığımda sinirlenerek yanımdan kalktı ve gitti.

"Ben emin değilim." Yanımdan gelen ses ile bütün bedenim titredi. Bir haftadır görmediğim, köpek gibi özlediğim kişiydi.

Tepki vermeden arkama yaslandım ve viskiden büyük bir yudum aldım.

"Niye geldin?"

Gözlerim Araf'a çevrilirken dudaklarının arasındaki sigarayı ellerinin arasına aldı ve dudaklarındaki dumanı yüzüme üfledi. Fakat yine tepki göstermedim.

"Nişanlının yanına git Araf."

"Olmak istediğim kişinin yanındayım ben Batuhan." Gözlerini gözlerimle buluşturduğunda yoğun bir öfkeyle bana baktığını gördüm.

"Niye beni hiç dinlemeye çalışmadın?"

Dediği şeyle elimdeki viski bardağını hızla mermere vurdum. Bardak kırılarak yere düşerken bedenimi yan tarafa çevirdim ve ona doğru döndüm.

"Ne aşağılık bir adamsın lan sen? Bir de beni dinlemeye çalışmadın diyorsun bana. İki kişiyi aynı anda yürüten bir adamsın sen, neyini dinleyeceğim ben senin?"

Sinirle bağırdığımda Araf'ın her duyduğu kelimeyle yüz hatları gerildi.

"Ben iki kişiyi aynı anda yürütmedim! Laflarına dikkat et!"

O da bana sinirle bağırdığında, gözlerimi kapattım birkaç saniye sakinleşmek adına. Ardından yerimden kalktım ve son kez öfkeli suratına baktım. 

"Sende bu siktiğiminin egosu olduğu sürece, biz diye bir şey olmaz Araf. Bir kere bile özür dilemedin, kalkmış bana hâlâ beni dinlemedin diyorsun. Benim senin gibi bir adamla işim olmaz bu saatten sonra."

Bir şeye demesine müsaade etmeden hızlı adımlarla barın çıkışına yürümeye başladım. Saniyeler geçerken, bedenim bedeninden uzaklaşıyordu.

Ve lanet olsunki ben hâlâ onun beni durdurmasını bekliyor, özür dilemesini bekliyordum. Ancak olmadı. Araf beni ne durdurdu, ne de başka bir şey yaptı.

Yüzümdeki kırgınlık açığa çıkarken, dudaklarımın titremeye başlamasıyla hafifçe yutkundum ve ağlama isteğimi zorlukla bastırarak bardan dışarı çıktım.

Eş zamanlı olarak Batıkan'da arabanın kapısını kapatmış, bara doğru ilerliyordu. Ona doğru yaklaşan beni görünce duraksadı.

"Gidelim Batıkan, başka bir yerde geceye devam ederiz."

Continue Reading

You'll Also Like

832K 57.6K 78
[TAMAMLANDI] Dağa kaçırılmasıyla başlamıştı onların hikayesi... Onlar herkes gibi normal tanışmamışlardı. Hatta onlarınki çok zalimce bir tanışmaydı...
1.6M 53.1K 24
"Zorla evlendik farkındasın değil mi?" dedim dehşetle. Umursamadı ve gözlerimin en derine bakıp, belimde olan eli belimi okşamaya başladı. "Evet kar...
1.2M 65.8K 45
Asi bir lise son sınıf öğrencisi, Onu takıntı haline getiren bir iş adamı. {TAMAMLANDI}
2.5M 121K 40
[TAMAMLANDI] Ali, benim sevgili katilim. '+18'dir, olumsuz hareketler fazladır.'