Yaygın inanışların biri Mary'nin orta çağda yaşamış, kara büyüyle uğraştığı için yakılmış bir cadı olduğudur. İkincisi yakın zamanda Pine Road ilkokulunun arkasındaki ormanlık alanda öldürülmüş, yüzü fena halde parçalanmış bir kadın olduğudur. Gerçeğe en yakın inanış ise Mary'nin 1553-1559 yılları arasında İngiltere'de hüküm süren Kraliçe 1. Mary olduğudur. Tahta geçtiği sırada İngiltere protestandı. Koyu Katolik olarak yetiştirilen Kraliçe Mary, Protestanları infaz ettirdi, canlı canlı yaktırdı, parçalatıp sokaklara attırdı. O dönem sokakların gerçek anlamda kana bulandığı ve hatta thames nehrinin kırmızı renge döndüğü söylentiler arasındadır. Bu derece kanlı katliamlarla adı anıldığından tarihe Bloody(kanlı) olarak geçmiştir.
Efsaneye göre 9-14 yaş arasındaki kızlar tarafından çağrılır ama erkeklerin de denediği görülmüştür.Bloody Mary i çağırmak için Tamamen karanlık yada mumla aydınlatılmış bir banyoda ayna karşısına geçilir. Birkaç kan damlası için parmağa toplu iğne batırılır. Daha sonra kanayan yere diğer parmakla baskı uygularken gözler kapatılarak 13 kere "kanlı mary ye inanıyorum" denir. İlk önce fısıltıyla söylenir kalan 12 tanesi gittikçe yükselen bir sesle söylemek gerekiyor. 13. kez söylenip gözler açıldığında Kanlı Mary'nin yüzünün hayali aynada görünecektir. Söylenenlete göre 3 kere bloodymary derseniz yüzünüzde çizikler olur 4te gözünüzü oyar 5 te boynunuzu çizer kısaca atar damarınızı keser. Eğer hala yaşıyorsanız ve 6. defa bloody mary derseniz sizi parçalayarak öldürür...