Dark Lord ~Jeon Jungkook

By myboy_jjk

130K 8.2K 2.5K

Şeytanın yazdığı iddia edilen bir kitapta kesinlikle önlerine çıkan ilk ayini yapmamalılardı. More

1
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
Final

2

7.7K 385 213
By myboy_jjk

Otobüste ben oturmuştum. Jungkooksa tam tepemde tutunarak gidiyordu.

—Gerçekten böyle bir naziklik yaptığına inanamiyroum. Okulda beni beklemiyordun bile dedim.

Ilk defa otobüse binmiştim. Ayakta da gitmek istiyrodum.

—Biraz da sen otur ben ayakta gitmek istiyorum dedim ayağa kalkarken.

—Sen otur. Dedi.

—Merak ediyorum. Dedim.

Göz devirirken bedenini koltuğa bıraktı. Çantamı onun kucağına bıraktım. Yukardaki plastik şeye tutunurken onu incelemiştim.

—Bunlar kopmuyor mu hiç? O kadar sağlamlar mi? Diye sordum asılırken.

—Senin gücünle kopmayacaklarina eminim dedi.

—Mesela beni taşıyabilirler mi? Diye sordum.

—Muhtemelen senin kilonla da kopmazlar dedi.

Şuan çocuksu davrandığımı ve onun da beni şaşkınlıkla dinleyip cevapladiginin farkındaydım. Açıkçası şuan bu hareketlerim ona tatlı geliyordu.

Diğer elimle de tutup kendimi hafifçe yukarı kaldırıp tekrar ayaklarımın üstüne pat diye indim. Çıkan sesle çoğu bakış bana dönerken umrumda olmamıştı.

—Kaslı olsam biraz daha durabilirdim. Kendimi taşıyamıyorum dedim hala plastik şeye bakarken.

—Cami açsam bir şey olur mu? Merak ediyorum. En arkadayız kızmazlar herhalde dedim.

—Açabilirsin.  Dedi.

Kafamı sallayıp onun üzerinden cama uzandım. Kaydırmaya çalışırken başaramayip kaşlarımı çattım. Bir şeylerle uğraşırken hep bunu yapardım.

—O şeyi sıkıştırman gerekiyor. Biraz sert olabilir dedi.

Kafamı sallayıp diğer elimle de tutup sıkıştırırken otobüs fren yaptı. Kafası direk olarak boynuma gelirken dişleri boynumu çizmişti. Muhtemelen burnunu acıtmıştım.

Üzerinden çekilip ona baktım direğe tutunurken tek elimle.

—Iyi misin? Burnun acımış olmalı. Dedim.

—Senin boynunun daha çok acıdığına eminim dedi.

—Alışığım desem fazla mi arsız gözükürüm? diye sordum kulağına eğilip fısıldarken.

—Sanırım evet dedi.

—Tamam sorun değil. Kalksana kafamı camdan dışarı çıkarmak istiyorum dedim.

Bıkkınlıkla oturduğu yerden kalktı. Çantamı oturma yerine bırakıp camın kenarına tutundum ellerimle. Parmak uçlarına çıkıp kafamı uzattım.

—Bir durak kaldı ineceğiz dedi.

—Ben basmak istiyorum. Basmam gereken zamanı söyler misin? Diye sordum ona camdan çekilip çantama eğilirken.

—Şimdi basabilirsin dedi. Çantamı takip direğe ilerleyip mavi düğmeye bastım. Otobüs durakta durduğunda ondan önce indim.

—Tamam o kadar da garip değildi. Şimdi ne taraftan diye sordum.

Bir şey demeden yürümeye başladı. Ben de onu takip ederken bu sefer yetişmek için çabalamıyordum. Sadece etrafı inceliyordum.

Önüme bakmadığım için biriyle sertçe çarpışırken kitapların ağırlığı yüzünden dengemi koruyamamıştım. Benim kolumdan yakalarken kendine çekti.

Bedenlerimiz birbirine tamamen değerken garip hissetmiştim.

—Özür dilerim. Acelem vardı dedi.

—Sorun değil önüme bakmıyordum. Iyi günler diyerek çekildim.

Kafasını sallayıp el salladı ve koşmaya devam etti.

—Etkilendim sanırım dedim Jungkook'a bakarken. O da bana bakıyordu.

—Bu tarz basit şeylerden etkileniyorsan az önce otobüste ölmüş olman gerekirdi. Dedi.

—Dişlerin boynumu acıttı. Canım acımasaydı muhtemelen dedim.

—Üzüldüm. Ben biraz vahşiyimdir dedi gülerken.

—Yatakta en iyisi o zaten dedim.

—Çok pasiflerden hoşlanmıyorum dedi.

—Ben de tamamen pasif birakilmaktan hoşlanmıyorum dedim ona bakarken.

—Sanırım şu an ikimizde yatmamız gerektiğini düşünüyoruz dedi. Bana bakarken durdu.

Ben de ona uyum sağlayıp durdum.

—Iki arsız yan yana gelirse ortaya anca bu çıkardı zaten. Öyleyse çantamı taşı. Yeterince yorulucam zaten dedim çantamı çıkarıp ona verirken.

Önden ilerlemeye başlarken kıkırdadı.

—Şarkılı mi seversin şarkısız mı? Diye sordu.

—Sesin güzelse inlemelerin en güzel şarkı olacaktır. Gerçi ses tonun mükemmel dedim.

—Ben de böyle düşünüyorum dedi.

—Karanlıkta mi ışıklı mı? Diye sordum.

—Şahsen ben bu konuda özgüvenliyim. Ancak çok ışık değil de loş ışık atmosferi daha güzel etkiliyor.

—Tanrım evlenmeliyiz biz. Dedim dönüp ona bakarken kıkırdadım.

—Tamam seni sevmeyi denerim dedi.

—Tamam ben de öğrenmeye çalışırım dedim omuz silkerken.

—Peki açken mi tokken mi? Diye sordu.

—Tokken hareket etmekten hoşlanmıyorum. Zaten yemek çok da önemli değil. Dedim.

—Ben açken hayatta yapamam dedi.

—Tamam senin yemeni beklerim. Bu arada alkollüyken mi ayık kafayla mi? Diye sordum.

—Bir kaç kadeh içmişken. Karşı taraftan aldığım şarap tadı hoşuma gidiyor dedi.

—Ruh eşimi bulmuş gibiyim. Dedim.

—Bu kadar ortak noktamız çıkmasına şaşırdım. Bir de ben de kitaplara bayılırım. Koleksiyonum bile var. Hatta büyükbabamin bana bıraktığı mükemmel eski kitaplardan oluşturulmuş bir kütüphane var evimizde dedi.

Okuldaki soğuk görüntüsünün aksine günlük hayatta konuşmayı seven ve biraz da sevecen bir insandı. Hatta kendisi gibi biri varken karşısında onunla herhangi bir konuşmaktan asla çekinmiyordu.

Şuan ikimizde birbirimizi gözlemliyorduk. Bu tespitlerin aynısını onunda benim için yaptığını tahmin edebiliyordum. Herkesle yatak meselesini konuşmazdım. Hatta ilk defa bu kadar açıkça konuşmuştum.

Muhtemelen o da aynı durumdaydı. Nedenini bilmediğim bir şekilde şuan ona kendimi yakın hissediyordum ve her şeyi anlatasım geliyordu. Ancak ne dediğimin farkında olarak konuşmalı ve kimsenin eline hiç bir koz vermemeliydim.

Çünkü sevgi görmediğimi farkettiği an çoktan beni ordan vurmaya çalışmıştı bile.

Içeri girdik.

—Ailem şehir dışında. Iş için. Dedi.

—Biliyorum ondan geldim zaten. Resmiyet günümde değilim. Onların olduğunu bilsem hayatta gelmezdim bugün. Dedim.

—Bu arada yolda yeterince açıktık ikimizde ancak yine de sormak istiyorum. Sonuçta birbirimizin ismini duysak dahi ilk defa karşılaştık emin misin? Diye sordu.

—En az senin kadar sorun etmiyorum bu şeyleri. Bu şekilde söyleyince önüme gelenle de yatmıyorum tabi ki.

—O zaman ben yemek yiycem o sırada sen şarap içebilirsin dedi.

Onunla birlikte mutfağa ilerledik. Şarap çıkarıp bana verirken kadehleri aldım. O kendisi için dolaptan yemek çıkarırken ben de şarabı açıp bardaklara doldurdum.

Bir yudum alıp tadına bakarken dudaklarımı yaladım.

—Bunun tadına bayılıyorum en sevdiğim dedim gözlerimi kapatıp tadını hissederken.

—Ben de en çok bunu seviyorum. O yüzden çıkarmıştım dedi.

Gözlerimi açıp ona baktım.

—Kadere inanır mısın? Diye sordum.

—Inanıyorum. Sadece zamana bırakalım dedi.

Kafamı salladım. Bu kadar tesadüf normal değildi. Bundan bahsetmiştik.

O yemeğini yerken ben ikinci kadehimi içiyordum.

—Açıkça soracağım tırnaklarımın sırtını çizmesi bir sorun mu? Diye sordu ellerimi kaldırıp şarap rengi ojeli tırnaklarımı gösterirken.

—Tenime o tırnaklarla en ufak bir çizik bile atarsan kendini ölmüş bil dedi.

Göz devirdim. Kadehi tekrar elime aldım.

—Aman tamam. Dedim kadehi dudaklarıma götürürken.

Yemeğini yedikten sonra kaldırdı. Üçüncü kadehini onun için doldururken soğuk su içti. Ben de sürekli soğuk su içerdim. Yaz kış farketmeksizin midemi bulandırıyordu.

—Bu arada benden bir yaş küçüksün. Okula bir sene geç başladım dedi.

Kafamı salladım. Ayağa kalkarken mutfaktan çıkıp salona ilerledim. Kadehimi sehpaya bıraktım. Yüzüklerimi parmaklarımdan tek tek çıkardım. Saatimi ve bilekliklerimi de çıkardım. Boynumdaki kolyeyi çıkardım

—Sadece şurda bir araba alıcak kadar takı olması komik değil mi? Diye sordum.

—Bindiğimiz arabadan daha pahalı saatlerimiz olması da komik. Dedi.

Yüzüklerini benim takılarımın kenarına bıraktı. Ardından belimden tutup kendine çekti.

—Siktir belin aşırı ince diye mırıldandı.

Ince bele olan zaafa bayılıyordum.

Continue Reading

You'll Also Like

56K 3.1K 20
[Revenge] İntikam için yanıp tutuşan Heijin'in geri dönüşünü Taehyung nasıl karşılayacak acaba? Başlama [02.01.2021] Bitiş [02.03.2021]
110K 4.1K 38
"Yeterince yaşadım!!boşanmak istiyorum !!!" Öfkeyle söyledin Jungkook soğuk bir kahkaha attı ve ????????
92K 5.8K 28
"Teşekkür ederim." Kaşları anında havalanmış ve başını iki yana sallamıştı. "Ne için?" Dudaklarımı birbirine bastırıp ensesindeki saçlarla oynadım...
36.9K 2.7K 50
# Gençkurgu-- Fantastik # # 1. Akademi # 1. Efsane # 1. Ejderha # 2. Savaş # 1. Büyü - Düşünsene, sen büyünün her şey olduğu bir dünyada, zerre ka...