1.3k olmuşuz ya çok tatlısınız.
evet yeni bölümle geldim biliyorum biliyorum bölümler geç geliyo biliyosunuz ki sömestr yaklaşıyor ve benim not dilenmem lazım bu yüzden biraz geç geliyor ama elimden geldiğince yeni bölüm ekliycem.
ah tamam çok konuştum susuyorum :)
multimedia Akın
hepinize iyi okumalar !!!!
...................................................................................................................................................................................
- Biraz heycana ne dersin?
Akın'a ''ne diyorsun sen'' bakışları attım elimi tutu ve saymaya başladı
- 1,2,3 koş Mine
Akın koşmaya başladı bende ona ayak uydurabilmek için koşuyordum çarptığımız kişilere omuz üstünde özür dilerim afedersiniz gibi laflar söylüyordum en sonunda Akın yavaşladı ama hala yavaşda olsa koşuyorduk en sonunda gişelerin önüne geldik biletimizi verip uçağımıza doğru gittik ben hala nefes nefeseydim Akın'sa sanki hiç koşmamış gibi düzgün nefes alıp veriyordu uçağın merdivenlerinden çıkıp yerimize geçtik evet sıra yer meselesindeydi Akın cam kenarına geçti ben hala ayaktayken Akın bana baktı bende ona yavru köpek bakışları attım anlamış oluca ki kenara kaydı bende hemen cam kenarına oturdum.
Akın kemerini bağlamıştı ve ben hala uğraşıyorum. haaa tamam taktım derin bi nefes aldım ve koltuğa yaslandım evet neden Akın'dan yardım almadım dalga falan geçer hiç uğraşamam kafamı cama yaslayıp uçağın kalkışını seyrettim.
Ben hala dışarı izlerken burnuma parfüm kutusunun içine girmişte çıkmış gibi ağır bi kadın kokusu geldi -siz anladınız onu- başımı çevirdim töbe bismillah bu ne lan günah haram yaa karşımda kalçalarını zar zor kapatan bir etek giymiş, onun üzerine beyaz bi gömlek giymiş gömleği o kadar darki göğüsleri nerdeyse her an taşacakmış gibi bide çakma sarışın Allahım Akın hayvanınında keyfi yerinde kız neredeyse ağzının içine düşücek evet arkadaşlık görevini yerine getirme vakti yani kıskanmadım sadece arkadaşıma yardım ediyorum yani kız onu yer falan öff kimi kandırıyorum biraz kıskanmış olabilirim
hemen aklımdaki düşünceleri kovdum ve 5 dk önce bağladığım kemerimi açtım ama ne zorluklarla bağlamıştım ben onu neyse Akın'a bakarak
- aşkım kemerimi bağlayamadım sen bağlasana dedim uyarıcı bir tonla
ikisi de aynı anda bana baktı kız yani hostes ağzını açıp devreye girdi
- siz sevgilimisiniz dedi
- yok amca çocuklarıyız o yüzden aşkım dedim teallam ya
Ediz gülmemek için dudaklarını bastırıyordu ona kes sesini yoksa kafanı kırarım bakışı atmak istesemde atamadım bu yüzden dirseğimle karnına vurdum mal hosteste gitti Akın malı kemerimi bağladı sonra tutuğu kahkahasını bıraktı
- Akın kes sesini. dedim
Akın tam cevap vericekken kafamı cama yasladım ve uyumuş numarası yaptım bu olaylar biraz olsun ailemin durumunu unuturmuştu ama aklıma yine geldi artık benim yanıma gelip derslerimle ilgilenecek bir babam veya beni sinir edecek kardeşim yok belkide sabah o sımsıcak dudaklarını alnıma dayayıp beni uyandıracak annem olmayacak yanağımdan aşağıya düşen yaş kuru derimi ıslatmaya başlamıştı bile uçak inişe geçmişti elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim ve Akın'a baktım uyuyordu. uyandırmak istemesemde zorundaydım ilk önce yavaşça
- Akın dedim duymadı mal bir kaç defa böyle çağırdım kalkacağı yoktu bu sefer kolundan dürtüklemeye başladım allahım ya klasik türk erkeği işte ne olsun hala uyanmadı öküz bu arada uçak durmuştu ve herkes yavaş yavaş çıkmaya başladı Akın'ın kalkacağı yoktu sabahki onu kaldırışım geldi aklıma Edizin yanağına küçük bir buse kondurdum geri çekildiğim an Akın gözlerini açtı oha ya uçakta deprem olsa uyanmaz öpünce nasılda uyandı. bana bakarak
- geldik mi dedi
Başımı olumlu anlamda salayıp çıkışa doğru gittim Akıkn'da peşimden geldi telefonunu çıkarıp bir kaç görüşme yaptı tabi biz bu sırada havaalının dinlenme bölümündeyiz Akın konuşmalarını bitirdi bana bakarak
- mezarlar hazır cenazeler bir saat sonra gelecekmiş annenin geleceği ambulans o civarlarda gelir hadi şimdi kalk eve gidiyoruz. Akın ayağa kalktı bende ayağa kalkıp ona sarıldım biraz şaşırsada oda kolarını belime sardı ondan ayrılıp
- teşekür ederim Akın. dedim
- önemli değil Mine şimdi eve gitmemiz lazım hadi. diyip elimden tutu
onun ne zaman getirtiğini bilmediğim arabasına binene denk konuşmadık arabaya bindiğimizde Akın'a
- Büşralar nerde iki gündür göremedim. dedim
- onlar bizden önce İstanbula geldiler cenaze işleri falan Büşrada kalmak istedi ama ben izin vermedim
- anladım. dedim
Bizim yani artık benim evime gelene denk konuşmadık eve geldiğimizde Allahtan yedek anahtarı arka cebime koymuştum arabayı park ettikten sonra eve doğru gittik kapıyı açıp içeriye girdik Akın'a dönerek
- ben duş alıcam istersen sende al elbise konusunda sıkıntı yapma babamın dolabından sana giysi verebilirm dedim
- hayır teşekkür ederim ben salondayım sen duşunu al sonra da gitmemiz gerek.
- tamam diyip merdivenlerden odama çıktım.
Direk banyo ya geçtim kıyafetlerimi çıkarıp sıcak suyun altına girdim sıcak su bir kez daha ağlamamı sağladı
kapının tıklatılmasıyla kendime geldim acaba kaç dakikadır hatta saatir banyodayım
- Mine iyimisin Mine ses ver Akın'dı suyu kapatıp havluyu aramaya başladım ama içerdeydi kapıya doğru gittim.
- Akın iyim, havlu içerde bana getirirmisin? dedim
- tamam. dedi uzaklaşan ayak seslerinden gittiğini anlamıştım.
2-3 dakika sonra kapı çalındı
- Mine havluyu getirdim al.
Kilidi açtım kolumu uzatıp havluyu aldım tekrar kapıyı kapatım havluyu kendime sarıp aynanın karşısına geçtim şişen gözlerim biraz inmiti saçlarımda damla damla su akıyordu saç kurutma makinesini açıp saçlarımı kurutum. kurutma işlemi bitince odama girdim dolabın karşısına geçtim Akın odada değildi çok şükür bir de onunla uğraşacak halim yok iç çamaşırlarımı giydim siyah dar paçamı giyip onun üzerinede yine aynı şekilde siyah örgülü kazağımı giydim saçlarımı tarayıp at kuyruğu yaptım işim bitince odadan çıktım merdivenlerden inip salona geçtim ama Akın buradada yoktu tam Akın diye seslenecektim ki mutfaktan tabak sesleri geldi mutfağa doğru ilerledim Akın beni görünce yüzünde hafif bi gülümseme belirdi
- hadi gel yemek yiyelim sonrada çıkarız. dedi
masaya baktığımda hazır çorba ve makarna Akın'a bakarak
- sen mi yaptın bunları dedim
tamam kolay olabilir ama sonuçta karşınızdaki bir erkek
Ediz elini ensesine götürerek
- şey evet ben yaptım yani bulduklarım bunlardı. dedi
masaya geçtim sesiz ve kısa bir yemek ten sonra kalktık Akın'a bakarak
- elerine sağlık dedim
- afiyet olsun dedi
tabakları makineye tıkıştırıp evden çıktık .
.............
kısa bir araba yolculuğundan sonra mezarlığa gelmiştik Akın yol boyunca sadece bana
- annen hastanede baban ve kardeşinde mezarlıkta. dedi
tek konuşmamız bu olmuştu
kalabalık olan yere doğru ilerledik onlara bakınca şirketen tanıdığım birkaç kişi Büşra ve Büşranın ailesi sınıftan arkadaşlar Ege bi dakika Ege demi burda onu en son kavga ettiğimiz gün görmüştüm Egeyele göz göze geldik kafamı hemen mezarlara doğru çevirdim iki tane yan yana mezar birinin başında Rıza Saraçlar diğerinin başında Berk Saraçlar dua edildikten sonra herkes taziyelerini verip gitti Egede yanıma gelip
taziyesini verdi
- istersen yanında kalabilirim dedi
- yok teşekür ederim gerek yok
- peki ısrar etmiycem bişey olursa ararsın diyip gitti Büşra ve ailesiylede böyle bi konuşma geçti aramızda ama Büşrayıda yanımdan gönderdim mezarlıkta ben ve Akın sadece kalmıştık Akın'ın yanından ayrılarak iki mezarın ortasına oturdum....
————————————————————————————————————————————————————————————————-
evet bitti.
uzun bi bölüm oldu herhalde
bakın sizin için heycanlı yerden kesmedim yeni bölüm ne zaman gelir bilemiycem kitabın gidişatı nasıl? bana yorum atarak cevap verebilirsiniz yine çok konuştum biliyorum hepinizi öptüm ....