Boşluktasın. Yorgunsun . Halsizsin . Ama şikayet etmeksizin yoluna devam edersin . Umutların tükenir. Koca orman . Ormanın içinde ben . Peşimde olan onca adam .
Koşuyorum . Nereye ,kime gideceğimi bilmeden. Gök bana ağlamaktan yorulmamaştı. Kalbimdeki sızı, dudaklarımın arasından huzursuzca çıkan nefesim . Arkamda olan onca adam.
Durmamı söylüyorlardı. Alp'in üstümde olan ıslak gömleği vücudumun her yerini belli ediyordu. Kafamın dönmesini aldırış etmeden koştum.
Halise ablanın çığlıkları, kardeşi için aglayışı,bana "neden Nisan" diye bağırırken ki yüzünü unutamıyordum.
Sonra bir anda nefes almıyor diyisini. Kolumu tutup beni sarsan dadının tuttugu yerlerin sızlayışını. Nefes almıyordu ...
Kendimi o kabusum olan evden zorla dışarı attığımda arkamda birden beliren adamlardan kacıyordum . Bir tarafım ölmesin diye bas bas bağırırken diğer tarafın onun ölüşü senin kurtuluşun diyor .
Yüreğimdeki sızı. Kalbim delice atarken bu koca ormanda kaybolmuştum. Etrafımda dönüp duruyordum . Her yer sanki aynı . Az önce ne taraftan geçtiğimi bile bilmezken ,nefesim ve derman kalmayan bacaklarım yeter diye bas bas bağırırken koşuyordum.
İçimdeki ağlama isteğini bastıramıyordum . Güçlü duramıyordum . Güçsüzdüm .
"Yeter" diye haykırdım .
Yere çöktüm . Her yerim çamura bulanmış bir ben . Kendimi taniyamiyorum. Bu ben değilim . Başımı gökyüzüne kaldırdım . O ağladı ben ağladım . Ellrimi yerdeki çamura uzattım . Avuçlarıma doldurduğum bir avuç çamurla kalakaldım.
Kafamın dönmesi artarken yere uzandım . Yağmur üstüme üstüme aktı . Sanki onun dokunduğu yerleri , öpüp ısırdığı yerleri silmek istermiş gibi . Ellerimi yere gömerek ağladım .
Çaresizliğime ağladım. Napmam gerektiğini bilmeyişime ağladım . Umudum. Umudum sönmüştü.
Bağıra bağıra ağladığımı tüm dünya duysun istedim. Arkamda onca adam varken benim burda bu halde . Umrumda değildi .
"Kırgınım dünya sana " diye haykırdım .
Gök gürledi.
"Biz bunu haketmedik"
Göğün sesi benim sesimle yankılanırken yorgunluktan gözlerim kapanmaya başladı . Elimi hareket dahi ettiremeyecek hale geldiğimde yağmur damlaları gözümdeki yaşa eşlik edip çamura karıştı . Sonra üstüme örtülen bir ceket .
"Merak etme " diyen bir ses
Beni kucağına aldığında kokusu burnuma doldu . Kokusu ,kokusu huzur doldururken göğsümü derin bir nefes aldım .
Yüzünü seçemesem de güvende gibi hissettim . Gözlerim daha fazla dayanamazken karanlığa bir kez daha kapattım gözlerimi
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Gözlerimi yavaşça açtığımda ilk önce beyaz tavan görüş alanıma girdi. Sıcak yatak . Halim olmasa da elimi kaldırıp gözlerimin önüne düşmüş saçlarımı geriye ittirdim . Gözlerimi kapattım . Aldığım koku
Burnum sızlarken sıcak gözyaşlarım yine aktı . Gözlerimi açıp etrafa baktım. Evim..
Burası benim evim. Halim yoktu evet ama bir anda yataktan kalktım . Tüm bunların rüya olmasını diledim . Sadece rüya . Sonra karşıdaki aynaya baktım .
Üstüme pembe pijamalarımı giydirmislerdi . Boynumdaki morluklar bunun bir rüya olmadığının kanıtıydı. Aynaya iyice yaklaşıp boynuma dikkatlice baktım . Beyaz tenim morluklardan gözükmüyordu.
Elimle dokunduğumda ağlamaya başladım . Kapı açıldı . Can içeriye girdi. Kapıyı hızla kapatıp bana koştu . Öyle bir sarıldı ki işte bunun rüya olabileceğinden çok korktum.
Haykira haykira ağlarken bacaklarım yere çöktü. Güçsüz kalmıştım. Can beni defalarca öperken gözyaşlarımı sildi .
"Ağlama " dedi sesinin yettiği kadar
"Sen niye ağlıyorsun sümüklü sulu göz " dediğimde ikimiz de gülmeye başladık .
Yüzüme uzun uzun baktığında dudaklarını büzdü. Öyle ağladı ki karşımda . Sanki küçük bir cocukmuş gibi. Sarıldım . Sarıldı
"Seni öldü sandım " dedi hıçkırıklarının arasından.
"Bida olmayacaksın sandım "
Ağlayışımız devam etti . Ben onu susturup kendim ağladım o beni beni susturup kendi ağladı . Ağlayışlarımız iç çekişlere dönerken içeriye babam girdi .
İlk defa . Ben ilk defa babamı bu denli çökmüş gördüm . Ayağa hızla kalkıp ona koştum. Küçükken hep beni koruyan kahramanıma.
"Kızım" diye ağlamaya başladığında az önce dinmis olan gözyaşlarım tekrar ortaya çıktı.
Öyle sıkı sarıldı ki bir daha beni yanından ayırmak istemeksizin . Kokusu. İşte kokusu huzur doluydu. Güvendi . Bu koku ömrümü verebileceğim bir kokuydu. Baba kokusuydu.
"Rüya olmasın " dedim kısık sesle
"Lütfen"
Arkamdan Can'ın da sarılmasıyla artık inandim . Bu gerçekti . Evimdeydim .
Sonra kadroya ablam ve annem de katılınca o günü ağlamaklı ve mutlu bir gün olarak geçirdik . Hala olayları anlıyamıyordum .
Beni buraya getiren genç bir adam ve yaşlı bir kadın ben uyanmadan gitmişlerdi . Hazar'ı kucağıma aldığımda tombul yanaklarını öptüm . Küçük aşkımı ne çok özlemiştim
"İyki geldin abla . Ben Selin ablamla yatmayı hiç sevmedim " dediğinde ablamın yüzüne baktım .
"Vay seni küçük velet " diyip gülmesiyle hepimiz gülmeye başladık .
Yatağa girdiğimizde yanıma doğru gelen Can'a yer açtım . Belime doladigi kollarla işte dedim güven . Güvendesin Nisan .
"İyi geceler abla" dediğinde sesi ağlamaklı çıkıyordu.
Kafamı kaldırıp ona baktım . Gözyaşlarının arasından bana baktı .
"Sabah uyandigimda burda ol nolur . Yine rüya olma " dediğinde elimi yanağına koydum .
"Burdayım"
"Hep öyle diyordun " dedi gözlerime bakarak
"Burda olduğunu söylüyordun sonra sabah yok oluyordun "
"İnan bana burda olucam "
Alnıma koyduğu öpücükle kendi yatağına geçti . Gözlerini bir dakika bile benden ayırmadı . Sanki gideceğimden korkar gibi .
"Gitmiyceksin demi"
Gülümsedim . Neden şu lalet olası göz yaşlarım dinmez ki .
"Gitmiycem " dedim dudaklarımı birbirine bastırarak
Gözlerini yumdu . Onun izleyisini izlerken uykuyla savaşan gözlerimi karanlığa kapattım .
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Bir tıkırtı duyduğumda gözlerimi yavaşça açtım . Bulanık gözlerim etrafı tararken camın açıldığını ve rüzgarın içeri girdiğini gördüm . Can'a baktığımda üstü açık bir şekilde uyuduğunu gördüm . Ayağa kalktım ve ilk önce onun üzerini örtüp yanağına küçük bir öpücük bıraktım.
Dudagini uzatmış bir şekilde uyurken gülümsedim . Cama yaklaşıp dışarıya baktım . Rüzgarın sertliği yüzüme vururken derin bir nefes aldım . Aldığım nefes ciğerlerime dolarken aya baktım .
"Kurtuldum " dedim gülümseyerek
"Başardım "
Cami yavaşça kapatıp perdeyi çektim. Arkamı döndüğümde bir el ağzımı kapatıp beni duvara yasladı . Gözlerim korkuyla açılırken karşımdaki kişiye baktım. Olamaz dedim içimden
"Özledim " dedi kulağıma doğru .
Kocaman gözlerle ona bakarken dehşete düşmüştüm . Kalbim delice atarken Can'a baktım . Bağırmaya çalışırken elini daha sıkı bastırdı
"Deneme Nisan" dedi boynuma sokularak
"Dışarıda onca adamım varken bunu deneme"
Sustum. Tek kelime edemedim . Korktum .
"Şimdi ağzını açacağım . Sakın ses çıkarayım deme . Ses çıkardığın an burdan gideriz ve kimse beni durduramaz "
Kafamı tamam anlamında salladıktan sonra yavaşça elini indirdi
"Benden kurtulduğunu sanma . Ben istemesem buraya adımını atamazsın " dedi gözlerime bakarak
"Senin amacın ne" dedim sessizce
"Sensin "
Bitti sanmıştım. Kurtuldum . Ama o burdaydi . Benim evimde . Benim yanımda .
"Kimseye bişey anlatmayacaksın . Yoksa " dediğinde " tamam " dedim
Tehditlerine alışmıştım . Ne diyeceğini biliyordum. Aileme zarar verecekti . Ve verirdi . O verirdi. Geri çekildiğinde ellerini cebine soktu .
"Bu gün kurtulduğunu zannetme " dedi ifadesizce
"Seni almaya geri geleceğim "
Bu cümleleri söyledikten sonra çıkıp gitti . Öylece donakaldım . Bu sefer gerçekten inanmıştım . Bu gözümdeki yaşlar galiba hiç dinmiyecekti .
Evet arkadaşlar bir bölüm daha sonu. İns beğenirsiniz. Bir de wq gurubu açmak istiyorum . Tabi siz de isterseniz . Eğer katılmak isteyen varsa bana özelden yazıp numarasını atabilir . Zorunlu değil. İsteyen katılacak . Eğlenceli geçeceğine de inanıyorum . Sizleri seviyorum bir dahaki bölümde yani yarın görüşmek üzere 💋