Basketçi |...

By maviruyasi

6.8M 338K 91.8K

anonimhanım: Yeniden basketbol oynar mıyız? 02.04- #1 gençkızedebiyatı 09.04- #1 yarıtexting 27.04- #1 bilin... More

Tanıtım
1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
25. Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
28. Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41. Bölüm
42. Bölüm
43. Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
Röportaj 1
46. Bölüm
47. Bölüm
48. Bölüm
49. Bölüm
50. Bölüm
51. Bölüm
52. Bölüm
53. Bölüm
54. Bölüm
55. Bölüm
56. Bölüm
57. Bölüm
58. Bölüm
İnstagram
59. Bölüm
60. Bölüm
61. Bölüm
62. Bölüm
63. Bölüm
64. Bölüm
65. Bölüm
66. Bölüm
67. Bölüm
68. Bölüm
69. Bölüm
70. Bölüm
71. Bölüm
72. Bölüm
73. Bölüm
74. Bölüm
76. Bölüm
77. Bölüm
78. Bölüm
79. Bölüm
İnstagram 2
80. Bölüm
81. Bölüm
82. Bölüm
83. Bölüm
84. Bölüm
Final
Özel Bölüm

75. Bölüm

37.3K 2.8K 2.5K
By maviruyasi

Keyifli okumalar🌸

+1200 Oy
+1200 Yorum

(Lütfen yorum sınırı dolsun diye noktalama işareti, random ve emoji koymayın)

__

Ata ve Eren hâlâ şokla bana bakarken sorumu yineledim. "Ne oyunu?" Önce birbirlerine baktılar. Ata boğazını temizleyip bana döndü. "Tamam. Bu kadar uzadığı yeter. Anlatacağım"

"Dinliyorum" Ayağımla gergin bir şekilde yerde ritim tutarken söyleyeceğini içimdeki korkuyla bekliyordum. "Ben... Yani Erenle ben senden bir şey sakladık."

"Doğru düzgün anlatacak mısın yoksa böyle taksit taksit mi gideceksin?" Söylediğimle birlikte ofladı. Eliyle yüzünü sıvazlarken Eren lafa girdi. "Arya bak gerçekten kötü bir niyetimiz yoktu."

"Neye kötü bir niyetiniz yoktu? Anlatın şunu artık" Yükselen sesimle birlikte derin bir iç çektiler. "Sakin ol. Anlatacağım. Ben anlatacağım sana" Yanıma gelmek için hareketlendiğinde elimi kaldırıp durdurdum. "Oradan anlat. Şu oyun ne?"

"Eren hâlâ Kardelen'i seviyor" Eren aniden kafasını ona çevirip itiraz etti. "Ne sevmesi oğlum? İlgi dedik sadece"

"Yürü lan! İlgiymiş. Başlatma ilgine. Seviyorsun bal gibi daha ne itiraz ediyorsun" Ben ikisine de kaşlarımı çatmış bakarken onlar kendi arasında seviyor sevmiyor tartışmasına girmişti bile. "Beyler!"

El çırpıp bağırmamla bana döndüklerinde devam ettim. "Eeee? Devam et"

"Bu şerefsiz!" Eliyle Eren'i gösterip yineledi. "Aha bak bu şerefsiz" Daha sonra bana döndü. "Su ile yalandan konuşmaya başladı." Kaşlarımı kaldırıp Eren'e dönerken anında itiraz moduna girmişti.

"Ya unutmak için konuşmaya başladım. Başka bir şey yok"

"Kardelen'i unuttum artık dedi konuşmaya başlarken. Daha sonra geldi bana ben yapamıyorum demeye başladı. Kardelen de tavrını belli edince konuşma numarasına devam etti."

"Ne?" Şaşkınlığımın yüzümden belli olduğuna eminken Eren'e döndüm. "Bana söylediğinde sen bir kaç defa sormuştun. Söyleyemedim. Kardeşim dediğimin söylediği şeyi söyleseydim ihanet etmiş olacaktım."

"Sen de yalan söylemeyi tercih ettin" Bu sefer de ona döndüğümde kafasını salladı. "Yanlış evet ama sevgilim de olsan onun sırrını paylaşamazdım Arya. Aynı şey Kardelen için olsa sen de bunu yaparsın biliyorum. Bunu yaparken içim rahat mıydı? Asla. Ama yapmak zorundaydım."

"Şuan bunu senin bu şekilde anlatman doğru mu peki? Hiç bir şeyi yapmak zorunda değildin! Değildiniz! Ya nasıl yaptınız siz bunu?"

"Yaptığının çok yanlış olduğunu hatta iğrenç olduğunu söyledim Arya. Yemin ederim söyledim güzelim."

"Ata'nın bir suçu yok" Eren kafasını kaldırıp konuştuğunda hayal kırıklığıyla ona baktım. "Ben söyleme dedim. Bu oyunu ben başlattım. Onu da ben soktum."

Kafamı salladım olumsuzca. "Ata sana engel olurdu. Daha ilk öğrendiği dakika engel olurdu. Bunu bitirmeni sağlardı. Onca ay iki kızın da duygularıyla oynadınız siz ya! Evet ikiniz de!" Sustuklarını gördüğümde devam edip.

"Kardelen'in de sana ilgisi vardı aslında biliyor musun? Bir kaç ay önce vardı. Sen onunla da yalandan konuşmaya başlayacaktın belki de" Eren kaşlarını çatıp bana baktı. "Tanımadın mı beni Arya? Kız kardeşim dedim sana. Sen de abi dedin. Kardelen'e bunu yapar mıydım sence?"

"Benim abi dediğim, dertleştiğim, yeri geldiğinde omzunda ağladığım Eren bunu da yapmazdı ama. Kardelen olsun olmasın. Ne fark eder? Sen bu iki kızın da duygularıyla oynadın ya! Birine başkasıyla konuşacağını söyledin gözünün önünde konuşmaya başladın. Ona sevdiğini - Pardon! Ufak bir ilgi duyduğunu belli ettin. Üstüne gidip Su ile "

Elimi yüzüme kapattım." Gerçekten iğrenç! Bir insanın duygularıyla oynanması... "

"Biliyorum. Kahretsin ki biliyorum. Özür dilerim. Sakladığımız için. Onca zaman seni de üzdüğümüz için. Aranızın bozulmasına sebep olduğum için"

"Benden değil Eren. Onlardan özür dile."

"Arya" Ata'nın konuşmasıyla ona döndüm. "Sen söyleyecek misin Kardelen'e"

"Ben değil. Bunu Eren söyleyecek. Hem Kardelen'e hem Su'ya. Kararını verip duygularından emin olup söyleyeceksin Eren. İkisine de daha fazla oyun oynamayacaksın. Kardelen'in ne tepki vereceğini zaten biliyorum. Sen de biliyorsun. Yine de yapacaksın. Sen yapmazsan ben saklamam ve emin ol söylerim "

"Senin söylemen doğru olur -" Sinirle Ata'ya döndüm. "Siz bunu yaparken doğru. Eren bunu yaparken doğru. Sen saklarken doğru. Ama ben en yakınımdan bunu saklayamayınca mı yanlış?"

Sustuğunda devam ettim. "Yalan söylemeni gerektiren ne vardı Ata? Niye yalan söylüyorsun bana?"

"Mecburdum" Kafamı salladım itiraz edercesine. "Değildin. Kaçıncı bu Ata? Kaçıncı yalan bu? Hayır anlamıyorum ben. Allah aşkına sen söyle ya. Nasıl güvenebilirim ben sana? Bir daha yalan söylemeyeceğine tam inanıyorum karşıma yeni bir yalan çıkıyor."

Dolan gözlerimi ağlamamak için zorladım. "Güven bana, inan bana diyorsun. Sen böyleyken nasıl yapabilirim ben? Sen yalanlar söylerken nasıl inanabilirim ki sana? Sen söyle"

"Arya... Bak gerçekten onun bir suçu yok. Ben istedim söylememesini. Benim yüzümden yalan söylemek zorunda kaldı. İnan bana"

"İkinize de inanamıyorum artık Eren." Ata da yaptığının yanlış olduğunu bildiğinden çaresiz gözlerle bana bakıyordu. Kırılacağını biliyorken - ikisinin de - umursamamaya çalışarak sözlerime devam ettim. "İkinizi de görmek istemiyorum."

İkisi de donup kaldığında bunu beklemedikleri belliydi. İlk hareketlenen Ata oldu. "Ne diyorsun sen? Ne görmek istememesi?"

"Duydun. Ne dediysem o."

"Yanlış yapıyorsun. Ne suç-" Sinirle lafını böldüm. "Yanlış yanlış yanlış! Başlatmayın yanlışına! Sizin her şeyiniz doğru bu yanlış!"

"Doğru demiyorum! Ben mi dedim git konuş diye?"

"Niye yalan söylüyorsun niye? Hayır yarın öbür gün aynısını sana yapıyor deseler bana şaşır-" Aniden dibimde bitmesiyle sözüm kesildi. "Ne? Şaşırmaz mısın?"

Yakınlığı yüzünden bir an öylece kaldım. Sadece göz göze duruyorduk. Verdiği hızlı nefesler yüzüme çarpıyordu. Titrek bir nefes verip geri çekildim. Kapının önüne geldiğimde geri dönüp Eren'e baktım. "Ve sen eğer söylemezsen yemin ederim söyleyen ben olurum Eren. Sen de beni tanıyorsun. Hâlâ aynıyım biliyorsun"

İkisinin de cevap vermesine fırsat bırakmadan sınıftan çıktım. Çıktığım gibi daha fazla kendimi tutamadım. Gözyaşlarım birer birer yanaklarımdan dökülürken boğazım düğümlenmişti. Bulanıklaşan görüşüm yüzünden önümü düzgün göremezken birine çarptım. Kafamı kaldırmadan hâlâ ağlamaya devam ederken yandan geçmeye çalıştım. "Arya? İyi misin?"

Burak'ı görmemiş de olsam sorusundan anlamıştım kime çarptığımı. "Hızla buraya inince merak ettim arkandan geldim. İyi misin sen? Niye ağlıyorsun? Bir şey mi oldu?"

Cevap vermeden yine yanından geçmeye çalıştığımda kolumdan çekerek sarıldı. Eli hızla saçımı bulurken kendi kendine mırıldanıyordu. "Geçti... Ne oldu bilmiyorum ama geçti. Üzülme sen. Şttttt..."

Kollarından iterek geri çekilirken gözlerimi sildim. "Ne... Ne yapıyorsun?" Geri çekilmemle bocalarken cevap verdi. "Sadece yardım etmek için"

Arkadan gelen sesle o tarafa döndük. Ata ikimize bakarken yüzünde garip bir ifade vardı. İkisini de orada bırakıp merdivenleri çıkmaya başladım. Kendimi tuvalete attığımda beni her ağladığımda olduğu gibi kızlara gözlerim ve burnum karşıladı.
~

Bugün de akşamı zor etmiştim. Dün Kardelen'e bir şey anlatamamak zorlamıştı en çok beni. Anlamıştı. Anlayacağına da emindim zaten. Eren gözümün içine bakmıştı tüm gün. Ata da...

Ata'yı son gördüğümde müdürün odasının önündeydi. Burak ise kaşında ufak bir yara ile yanında duruyordu. Kavga etmemiş olmasını dilesem de ettiği belliydi. Sormamış, konuşmamıştım. Kardelen zaten önce yüzümden sonra da bu durumdan anlamıştı aramızda sorun olduğunu.

Sorduğunda olayın hepsini şuan için anlatmayacak olduğumdan Ata'nın yalan söylediğini açıklamıştım. Eren'in de dahil olduğu bir olay olduğunu ve bunu ona Eren'in anlatacağını söylemiştim. Belki doğru belki yanlış. Artık ilgilenmiyordum bunlarla.

Ata'nın Burak ve beni öyle görmesi kötü olmuştu. Özellikle de son olaydan sonra hatta ondan bir kaç dakika öncesinde yaşananlardan sonra çok kötü olmuştu. Yanlış anlamıştı. Ben onu aynı şekilde görsem ben de anlardım.

Bugün ise olanları konuşulanlardan öğrenmiştim. Ata, Burak'a vurmuştu. Boş koridor da olsa Burak müdüre gitmiş ve şikayet etmişti. Ata şimdilik disiplin ya da herhangi bir ceza almasa da ailesine haber gitmiş ve bir daha aynı şeyi tekrarlarsa bunun olmayacağını kesin dille belirtmişlerdi.

Gelen mesajla telefonu elime aldım.

Annesinin Güzeli : Ata'nın canlı yayınına girsene

Minik kuşum : Niye

Annesinin Güzeli : Ya bir gir işte

Bu sefer üstten gelen bildirimle gerçekten canlı yayında olduğunu gördüm.

atademir bir canlı video başlattı

Minik kuşum : Girmeyeceğim

Telefonu kapatıp kenara bıraktığımda merak etmiştim. Ama girmeyecektim. Evet evet girmeyeceğim. Yeniden telefonun ışığı yandığında oflayarak elime aldım. Fake hesaptan bildirim gelmişti canlı yayın açtığına dair. Tabii ya fake hesap vardı.

Girip girmemek arasında kalsam da kendimi hesapta ve canlı yayına girmiş olarak buldum. Ata'yı karşıdan başka biri çekiyordu ve sanırım canlı yayında olduğundan haberi yoktu. Genelde gittikleri canlı müzik olan kafelerden birindelerdi.

Ata ayağa kalkıp gittiğinde görüp duymasa da kaşlarımı çatarak konuştum. "Nereye gidiyor ya bu?"

Bir dakika kadar sonra yerine tekrar geldi. Arkada çalan şarkı değişti. Eren'e döndü boş bakışlarla. "Canlı yayın mı video mu?"

"Canlı" Kafasını salladı usulca. "Bak bakayım izliyor mu?" Beni sorduğunda güldüm. Eren baksa da anlamazdı benim izlediğimi. Üstten mesaj geldiğinde gülüşüm büyüdü.

Annesinin Güzeli : Salak bilmiyorum sanki fake hesabını

Eren'in sesini duyduğumda bildirimi kapatıp yayını izlemeye devam ettim." Yok be. Girmemiş. Kardelen yayında ama" Son cümleyi fısıltıyla söylemiş olsa da telefonu yakın tuttuğundan olacak ki herkesin duyduğuna emindim. Kardelen'in de tabii.

"İzliyordur o eminim." Ata kendinden emin bir şekilde kameraya baktı. Göz devirdim. "Eminmiş! Kıçımın kenarı" Elim yanlışlıkla alttaki emojiye çarptığında şokla gözlerim açıldı. "Siktir!"

Kalpli göz atmıştım çocuğa resmen. Onca kişi arasından Eren'in takıp söyleyeceğini düşünmeyerek kendimi teselli etmeye çalışıyordum. "Lan bu kızları Arya bir görse var ya. Şunlara bak nasıl kalpli göz atmışlar. Kız atmayın atmayın! Sevgilisi var çocuğun ayıp ayıp"

Eren'e kızgın oluşum gülmeme engel oldu. Altta geçen bir yorumu gördüğümde yerimde doğruldum.

sudeakay: Kızlar bence de kalp atmayın sevgili yok ama olmayacağı anlamına gelmez değil mi 👅

"Gerizekalı ya! Hayır bu nereden biliyor nereden? Okul okul değil dedikodu yuvası" Eren yorumu sesli okuduğunda Ata cevap vermedi. Şarkı yeniden değiştiğinde yerinde hareketlendiğini fark ettim. "Sen mi istedin lan bu şarkıyı? Burada çalmaz genelde"

Eren'e sadece kafa salladı. Kamerayı etrafa da çevirdiğinde çevreyi gösterdi. Çevreyi niye gösteriyorsun yani? Şarkı başladığında Ata'nın da sesini duydum. Zaten direkt gruptan çalıyordu başka söyleyen yoktu. O da kafasını önüne eğmiş şarkıya eşlik ediyordu.

Kendime gelemedim hala dün geceden beridir
Uçtum ardından ama düşsem, yeridir
İçimde bir his var ki, tanıyamadım inan ki
Sanırım yenidir, (ah) ölsem yeridir

Gelemem ben, sana gelemem ben
Öperim seni, sana doyamam ben
Uzandım kaçtın, tuttum sandım
Şimdi gel desen de gelemem, sana gelemem ben
Öperim seni, sana doyamam ben

İkilemi çözemedim hala, ama yok ki sorasım
Ne zaman burdaydın ki şimdi kaybolasın?
Bi' gün bi' kuşluk vakti, uyanamadım inan ki...
Saatim geridir, (ah) ölsem yeridir

Gelemem ben, sana gelemem ben
Öperim seni, sana doyamam ben
Uzandım kaçtın, tuttum sandım
Şimdi gel desen de gelemem, sana gelemem ben
Öperim seni, sana doyamam ben

Son kısmı kameraya bakarak söylediğinde yüzümde oluşmuş buruk gülümsemeyi silmeye çalıştım. Aynı gülümseme onda da oluşmuştu. Hatta şarkıyı söylerken de ara ara dalıp gülümsediğini fark etmiştim. "İzlediğini biliyorum güzelim..."

Yüzündeki serseri gülüşle içim gitse de kızgınlığımı korumam gerekiyordu. Alttaki yorumlara da gözüm çarpıyordu ara ara.

-Bu çocuğu kim üzüyor lan böyle

-Kıyılır mı böyle çocuğa? Buldunuz da bunuyorsunuz he

Kendime hakim olamayarak yazmaya başladım.

O çocuğun üzdükleri ne olacak peki?

Benimle aynı anda Sude'nin de yorum attığını gördüm.

sudeakay : Öperim seni, sana doyamam ben.... Çok severim💘

Yorum beni iyice sinir ederken Eren ara ara okuyordu yazılanları. Benimkini okumasıyla gülmesi bir oldu. Ata da yüzündeki sırıtışla kameraya döndü yine. " Demiştim... Seni üzmeye kıyamam ki ben.. "

"Kıyamazmış! Yalan söylerken iyi! Ayrıca sen neyi demiştin acaba? Uyuz! İkisi de uyuz ya bunların"

Sude'nin yorumunu imayla okuyan Eren'e Ata gülerek karşılık verdi.

sudeakay: Bizim mekan değil mi orası? Yakınım aslında size

Uzak olduğun an mı var? Hiç bir fırsatı kaçırma. Eren okuduğunda Ata ilk defa ona yönelik konuştu. "Gerek yok. İyiyiz böyle"

Sude ise yazmakta gecikmedi.

sudeakay: Neyse canım, okulda görüşürüz artık. Öpüyorumm👄

Öpeceğim ben seni bir güzel o olacak. Eren bu sefer okumadı. Ata önündeki tabaka uğraşırken hâlâ Eren'in canlı yayında olduğunu görünce peçete fırlattı. "Kapatsana oğlum!"

"Aşkım milletin gözü gönlü bayram ediyor işte daha ne istiyorsun?" Ediyordu da. Üstünde mavi bir spor gömlek vardı. Ayağa kalktığında gördüğüm kadarıyla da siyah kot pantolon. Sandalyesinin arkasına astığı ve çok beğendiğim deri ceketi ile tamamlamıştı üstünü.

Dağınık saçları ona ayrı bir hava katıyordu. Önündekilerden alıp yediği her şeyden sonra dilini üstünde gezdiği dudakları, düzgün burnu ve çenesi ile gerçekten benim gözümü gönlümü açıyordu.

Kapanan yayınla birlikte ben de telefonu kapattım. Şarkı söylediği kısmı ekran kaydı almıştım. Kulaklığımı takıp yatağın içine girdim. Videoyu tekrar açarken gözümün önünde gelen görüntüsüyle birlikte şarkıyı bir kez daha dinlemeye başladım. Gözlerim kapanırken Ata'nın sesi hâlâ kulağıma doluyordu.
~

Sabahtan daha söylenmeye başlamıştım. Ama kendi salaklığıma. Telefonu öylece bıraktığımdan şarja anca sabah takabilmiştim. Anca yarım dolmuştu o da. Üstümü giyinip hızla evden çıktığımda her zaman ki gibi kulaklığımı çıkardım. Şarjım az da olsa dinlerdim.

Durağa yaklaştığımda onu gördüm. Sağ omzunu yaslamış minibüs bekliyordu. Ondan biraz uzağa da olsa ön tarafa geçtim. Bakışlarının yandan bana döndüğünü hissettim. Elimi saçıma götürüp kulağımın arkasına atarken şans eseri olmuş gibi ondan tarafa baktım.

Göz göze geldiğimizde kızarık gözleri erken yatmadığını belli ediyordu. Zaten o saatte kafede oturmaları eve geç gideceklerini gösteriyordu. Gözlerimi ondan kaçırarak yola çevirdim. Şarkı kendi kendine değiştiğinde yanıma yaklaştı.

Neden geldiğini sormak için dönecekken gelen minibüsü gördüm. Çocuk minibüse binmek için bu tarafa gelmişti. Ne sandım ki? İstemiyorum dedikten sonra peşimden koşacağını falan mı?

Önümüzde duran minibüsle herkes teker teker binmeye başladı. Tam binmek için ilerlerken hafifçe elime değen eliyle duraksadım. Parmakları elime hafifçe dokundu. İşte bunu bilerek yapmıştı...
🌙

Hellööö🎈

2063 kelime

Bildiğiniz gibi wattpad ile ilgili bir sorun var. Ve hikayeyi kaldırmadım ama ne olur ne olmaz diye yeni uygulama arayışına da girdim. Bakalım umarım düzelir.

Sınır koymayı gerçekten seven biri değilim ama ortada bir emek var ve okunmaya göre oy düşük geliyor. Sınır geçildiği gibi de bölüm atmamı bekleyenler oluyor. Anlıyorum seviyorsunuz merak ediyorsunuz ama bunu uygun bir üslupla dile getirmek varken emir vererek veya onlarca kez 'yb' yazarak söyleyenler var. Rahatsız oluyorum. Bu tarz yazanları da engellememek için zor duruyorum. Müsait olmayabilirim, bir sıkıntım olabilir, hazır olmayabilir, wattpad ile ilgili bir sorun olabilir... Rica ediyorum biraz anlayışlı olun🙏🏻

Arya ve Ata'nın durumu ne olur?

Eren gerçekten karar verip söyleyebilir mi Su ve Kardelen'e?

Ata'nın yaptığının yanlış olduğunu düşünüyor musunuz?

Burak ve Arya'yı gören Ata ne düşünmüş olabilir?

Sude boş durmaz diyenler?

Ata'nın canlı yayındaki halini nasıl buldunuz? Yaptığı güzel miydi sizce?

Arya'nın tepkisi yerinde miydi?

Kardelen ve Su öğrendiğinde ne yapar dersiniz?

Gelecek bölümde görüşmek üzere❤️

Oy vermeden geçmeyin lütfen 💫

İnstagram : maviruyasi_

Continue Reading

You'll Also Like

1.2K 114 16
Bir çarpışma ile başlayan aşk, ölüm, kullanılma, pişmanlık ve yalan... --- "Doğruluk mu? Cesaret mi? " diye sordum. "Doğruluk" "Telefonuna beni nasıl...
311K 12.8K 21
|Tamamlandı.| 0532*******: Neden bana bu kadar soğuksun ki sanki? Utku: Çünkü seni önemsemiyorum.
1.1K 157 19
0543*: Teneffüste bir ara göz göze geldik. 0543*: Bu yüzden seni affettim.【𝟷𝟶:𝟻𝟽】 ••• ~ Tüm hakları saklıdır ~ Kapak tasarımı: yazarın kendisi ~...
2.8K 73 16
Kıyafet bulamadıysanız burdan alabilirsiniz🤍 İçindekiler :Gece elbiseleri, günlük kıyafetler;etek kombini, pantolon kombini,elbiseler.mayo ,eşofman...