AKVARYUM BXB

Door MortalDance_TA

19.1K 1.2K 232

Küçük bir akvaryumda birbirlerini yutmaya çalışan Pirana gibiydiler. Ve bu vahşi balıklardan biri bir gün içl... Meer

1 🐠
2 🐠
3 🐠
4 🐠
5 🐠
6 🐠
7 🐠
8 🐠
9 🐠
10 🐠
11 🐠
12 🐠
13 🐠
14 🐠
15 🐠
16🐠
17🐠
18🐠
19🐠
21🐠
22🐠
23🐠
24🐠
25🐠
26🐠
27🐠
28🐠

20🐠

246 20 9
Door MortalDance_TA


Dünyada ki bütün çiçeklerin yok olduğunu düşün.  Tek bir renk ve tek bir tür çiçek kalsa geriye ,onun ne gibi bir özelliği cazip gelirdi bize ? Hiç bir çeşit yok başka. Farklı renkler ,farklı kokular ,farklı görüntüler yok. 

Geriye kalan o tek çiçek güzel olsa ne fark ederdi ? O güzellikten milyonlarca kopyası varken. 

Farklılıklarımız bizi özel kılar. Bir insan elmayı çok sevebilir ,diğeri nefret ederken. 

Bir insan bir renge aşık olabilir ,diğeri kör iken. 

"Nasıl gidiyor varoşların içinde ki deneyimin kardeşim ?" dedi ağzında ki sakızı gevşekçe çiğnerken. 

"Kaydımı yaptırdım işte bugün" dedi Ferit elinde ki shot bardağını tek dikişte içerken. Bardağın hemen yanında ki limon parçasını attı ağzına. 

"Tarık Amca'dan bu kadar klişe bir ceza beklemiyordum doğrusu. Ne bileyim seni oto sanayiye falan verir diye düşünmüştüm " dedikten sonra yanında ki arkadaş gurubuyla birlikte büyük bir kahkaha attı Cenk. 

Ferit tepside ki diğer bardağı da tek dikişte midesine indirdiğinde yüzünü buruşturdu. Ne yaptığını bilmeden yaşayan bir çocuktu. Hayatta tek bir amacı veya gayesi bulunmuyordu. Bütün hayatı planlıydı zaten. O yüzden düşünmesi gereken pek bir şey kalmıyordu geriye. Babasının işlerini devralacak ,onun istediği bir hayatı yaşayacaktı. 

Bu yüzden hayal kurmayı bile beceremezdi. Olmayacak şeylerin neden hayalini kursundu ki ? Şayet bir müzisyen olmak istese babası asla buna izin vermeyecek. Veyahut bir sporcu olmak istese buna babasıyla birlikte karşı çıkacak bir çok insan vardı. 

Hiç bir zaman kendisi gibi olmamış ,biçilmiş rolleri üstlenmişti. Bir barda tanımadığı bir erkekle öpüşürken çekilen fotoğraflarının üzerine son sınıfta okulunu değiştirmişti babası. Cebinde ki kartları ve altında ki arabayı almıştı. Çünkü hiç biri kendisinin değil babasınındı. 

Bu düşünceler ile boğuşurken derin bir nefes verdi. Ve tepsiden bir bardak daha alıp kafasına dikti. Bugün arkadaşlarına sağlam hesap kitleyecek gibiydi. Sımsıkı kapattığı gözlerini açtığında karşısında ki görüntü de durdu bakışları. Görüşü bulanık olsa dahi karşısında ki bedeni tanımıştı. 

Dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme oluştu genç adamın. Bugün bu ikinci kez olmuştu. İkinci kez kalbi böyle atmıştı. Etrafında ki seslerin hepsi uğultu gibi gelmeye başladı kulağına. Tek gördüğü minik bedendi. Bu ortamlara yabancı olduğu her halinden belliydi. Yanında ki kısa saçlı kıza yapışık şekilde yürüyor ve gözlerini merakla etrafta gezindiriyordu. 

Cenk arkadaşına defalarca seslenmesine rağmen hafif kafasını iyi olan arkadaşından yanıt alamayınca onun baktığı yöne çevirdi gözlerini. Bir kız ve kız ile aynı boylarda olan kumral çocuğu gördüğünde bir kez daha arkadaşına çevirdi bakışlarını. 

Resmen ayran budalası gibi izliyordu ikiliyi. Cenk sinsi bir gülümseme kondurdu suratına ve ayağa kalktı. Ferit'in izlediği ikiliye doğru yürümeye başladı. 

Doğa bar taburelerinden birine kendisinin bıraktığında hemen yanında yer alan çocuğa bakıp gülümsedi. Berkin biraz çatık kaşlarla biraz da merakla etrafı inceliyor neden buraya geldiklerini sorguluyordu içten içe. 

"Far görmüş tavşan gibi bakma etrafa " dedi alaycı bir sesle. Berkin bakışlarını hızla yanında ki kıza çevirdiğinde oturduğu yerde dikleşti. Ona cesur imajı vermeye çalışsa da bunu beceremediğini çok iyi biliyordu. Gecenin bir yarısı yatağından başka bir yerdeydi ilk defa. 

"Neden buradayız Doğa" dedi meraklı bir sesle. Doğa akşam üstü evine gelmiş ve annesine ne söylediyse ikna edip bu gece onlarda kalacaktı. Fakat ikisi de gecenin bir yarısı zenginlerin takıldığı bir mekandaydı. 

Doğa dudağının sağ köşesini yukarı kıvırıp cevap verdi. "Serdar ve Barış güzel bir dersi hak ediyor. O yüzden onlara sağlam bir öğretmen bulmaya geldik" 

Berkin kaşlarını çattı. "Nasıl bir ders?" Doğa bu soru üzerine daha geniş gülümsedi ve barmen çocuğa seslendi. "Alp nerede?" 

Çocuk elinde ki bardağı önünde ki müşteriye uzatıp Doğaya döndü. "Daha gelmedi. Ama 10-15 dakikaya burada olur. Neden ?" 

"Seni ilgilendirmez" Doğa'nın cevabı üzerine barmen çocuk umursamaz bir tavırla yeniden işine döndü.  

"Alp kim?" Berkin'in diğer bir sorusu ile cevap verdi Doğa. "Sana benim maç görüntülerini gönderen dangalak " Berkin'in kaşları şaşkınlıkla havaya kalkarken yanlarında beliren kişi ile ikisinin de yüzü turuncu saçlı çocuğa döndü. 

Yüzünde ki yılışık gülümse ve ağzında ki sakız ile elini uzattı Cenk. "Selam Cenk ben. Tanışalım mı ?" 

Hala yüzünde ki gülümsemeyi koruyan Cenk , Doğa'nın Berkin'e  dönüp sorduğu soru ile gülümsemesi yüzünde dondu. 

"Bu sik kim?" 

Bu soruyu beklemeyen iki çocukta öylece kalakalırken kimse cevap verememişti. Cenk saniyeler içinde şaşkınlığını üzerinden atıp ağzında sakız olduğunu unutup yutkundu. 

Boğazında kalan sakız ile gözleri korkuyla açıldı. Yüzü git gide kızarırken bar taburelerinde oturan ikili bir birine baktı. 

"Ne oldu şimdi buna ?" 

Berkin oturduğu yerden kalkıp Cenk'e yaklaştığında sordu. 

"İyi misin ? Yüzün kızardı." 

Aldığı tek cevap öksürük ve öğürme arası bir sesti. Doğa kaşlarını çatıp yüzünü buruşturdu ve ayağa kalktı. Cenk'e bir adımda yaklaştığında tekrar konuştu. 

"Ne oldu be , makak maymunu gibi ses çıkarıyorsun ?"

Cenk kendisini benzetilen hayvanı sonra düşüneceğini bir kenara yazıp öksürmeye başladı. Olayın ciddiyetine yeni yeni varan ikili şaşkınca turuncu kafalı çocuğa baktı. 

Berkin telaşla Doğa'ya döndü. "Nefes alamıyor gibi ne yapacağız Doğa ?" Genç kız bir anda gelen aydınlanma ile turuncu kafalı çocuğun önüne geçti ve çocuğun çenesini tutup yüzünü kaldırdı. 

"Ağzında ki sakızı mı yuttun lan yoksa ?" 

Cenk hızla kafasını aşağı yukarı sallarken Doğa yüzünü buruşturdu ve tekrar konuştu. "Fikir yoksunu" diyerek hızla arkasına geçti. 

Cenk daha ne olduğunu anlamadan arkasında ki benden kollarını karnına doladı ve midesinin üzerine sağlam bir baskı uyguladı. Genç adam öne doğru sendelerken karnında ki kollar hala varlığını koruyordu. 

Dakikalardır arkadaşlarını uzaktan izleyen gurup kahkahalarla gülmeye devam ediyordu. Cenk'in rezilliklerine alışmışlardı artık.  Öyle ki hafif sarhoş olan Ferit bile kendine gelmiş arkadaşının rezilliğine genişçe gülümsedi. 

Ferit'in gözleri bir an olsun merak ve endişeyle önünde gerçekleşen olayı izleyen Berkin'den ayrılmıyor ve onu daha fazla izleme isteği doluyordu içine. 

Doğa aynı baskıyı bir kez daha gerçekleştirdiğinde Cenk'in boğazında ki sakız zemine düşmüştü. Yere düşen sakıza bakan üçlünün yüzü tiksinti ile buruştu. 

Doğa kollarını çözüp Berkin'in yanına ilerlediğinde turuncu kafa ile göz göze geldi. Cenk karşısında ki kıza minnetin yanında hayranlıkla baktı. 

"Teşekkür ederim ,hayatımı kurtardın" Doğa bu cümlenin üzerine alayla güldü. 

"Teşekküre gerek yok. Kafa tasının içinde ki yüzünden fazla yaşamazsın sen zaten ,ben süreyi biraz daha uzattım sadece."

Kızın ne alaycı sesi ne de aşağılayıcı cümlelerini umursamadı Cenk. Onun yerine güzel bir gülümseme kondurup kısa saçlı kıza bir kez daha hayranlıkla baktı. Ve ardından gerisin geriye dönüp arkadaşlarına doğru ilerledi. 

Bir bardak içkiyi bitirmemişti fakat bir şişeyi kafaya devirmiş gibi sarsaktı adımları. Arkadaşlarının olduğu locaya gittiğinde bedenini külçe gibi bıraktı koltuğa. Hala kahkahalarla gülen arkadaşlarından birisi sordu. 

"Ne oldu oğlum az önce ?"

Cenk yüzünde şapşal bir sırıtma ile cevap verdi. "Az önce ,aşık oldum" dedi. Loca da tekrar bir kahkaha tufanı kopmuştu. 

İçlerinde gülmeyen tek kişi Ferit'ti. Cenk aşık olmuştu ama kime ? İşte bu belirsizlik Ferit'i tedirgin etti. Daha bir çok tedirginlikle karşı karşıya kalacağını bilemeden ilk kıskançlığını o gün  tatmıştı. 


Merhaba arkadaşlar. Kitabın ilerleyişi hakkında yorumlarınızı bekliyorum. 

Kitapta tek bir baş karakter yok. Son baş karakterimiz ise Cenk. 

Kitap ; Berkin ,Barış ,Ferit, Doğa, Serdar ve Cenk üzerinden ilerleyecektir. 

Kitap buradan itibaren biraz daha hareketli ve şaşırmacalı ilerleyecektir. Umarım beğenirsiniz. 

Favori karakteriniz hangisi ?

Ga verder met lezen

Dit interesseert je vast

948K 62.4K 50
Çilek Alança Yıldırım mı yoksa Çilek Alança Saruhan mı demeliyiz? 17 yaşında tam bir neşe patlaması olan Çilek, ailesinin gerçek olmadığını ve küçük...
YUVA Door _twclr

Tienerfictie

562K 28.9K 49
Amelya 20 yıl sonra aslında ailesinin gerçek olmadığını intikam için bebeklerin karıştırılmasına nasıl bir tepki verecek gelin hep birlikte okuyup öğ...
1.7M 91.3K 48
En yakın arkadaşının hattını değiştirmesi sonucu, ona yeni numarasından mesaj atmaya çalışan Ada, aslında mesajı attığı kişinin bir yıldır hoşlandığı...
1.4M 56.3K 26
(18+ cinsellik ve şiddet içerir.) Başımızın üstünde ki elçilik binasının içinde bir ses yankılandı. "Şuandan itibaren; Onun tek bir saç teline zarar...