Susuyor olmam, acı çekmediğim anlamına gelmez.
~~~~~~~
Arkadaşlar vote ve yorumlar çok az. Sizden istediğim vote atmanız ve yorum yapmanız size güveniyorum.
~~~~~~
Şu an saat sabah 9'du ve ben dün geceden beri kutunun içindeki fotoğraflarla bakışıyordum. Ara ara spor odama inip kum torbasını yumrukluyordum. Ya da kahve içip duruyordum. Açıkçası kutunun içindekilere yüzleşmekten korkuyordum. Şu anda da yüzleşmekten kokrtuğum gerçeklere kendimi hazırlıyordum. Öncelikle foroğraflara bakmaya başladım. Fotoğraflardan bazıları benim küçüklüğüme ait fotoğraflardı. Diğer fotoğraflar da bir ekrek çocuğuna aitti. Bir adet kolye vardı. Bu kolye o kadar güzel ki resmen "özel tasarımım" diye
bağırıyordu.
Ayrıca küçük bir not vardı.
Öz aileni bulmak için birkaç eşya istersin diye düşündüm. Umarım yakında ailene kavuşursun. İşin sonunda hepinizin kökünü kurutucam.
E.T
Yine ve yine Ertan. Küçüklüğüme ait fotoğrafları kutudan ayırıp diğer fotoğraflara bakmaya başkadım. Küçük erkek çocuğunun fotoğraflarına sırayla bakarken fotoğraflar git gide değişmeye başladı çocuk gittikçe büyüyordu. Birine benzetiyorum ama kim.
Hızla sonunu merak ederek fotoğrafları çevirdim. Ve en sondaki fotoğrafla dona kaldım.
Kınavç mı? Fotoğrafın arkasını çevirdiğimde arkasında yazanla daha çok şaşırmıştım.
Abine merhaba de Kızıl Kraliçe.
A-abi mi?!
Hemen Oğuzu aradım
-Ef-
-Oğuz 5 dakika içinde bende ol.
Telefonu kapattım ve elimdeki fotoğrafa bakmaya devam ettim. Herşey o kadar tuhafki.
Çalan kapıyla hızla kapıya gittim. Açıp salona geri döndüm.
-Kızıl ne oldu?
-Dün yanımdan geçen bir araba bana bu kutuyu verdi ve gitti. Kutunun içinden çıkan ise bunlar.
Kutunun içindekileri bir süre inceledi.
-Şimdi bizim aradığımız aile Korkmaz ailesi mi?
-Sanırım evet.
Kolyeyi eline alıp inceledi.
-Ah birde şu kolye var.
Merakla kolyeye baktım.
-Harbi ya o kolye ne alaka onu anlamadım.
-Bak bildiğim kadarıyla bu Korkmaz ailesine ait bir kolye. Eski zamandan beri doğan kız çocuklarına bu kolye yaptırılır. Bu kolye sadece korkmaz ailesinin hanımlarında olur.
Kafa salladım.
O sırada telefonum çaldı baltığımda Kıvanç'tı.
-Kınavç arıyor ne yapim ne diyim.
Düştüğüm hallere bak.
-Aç ve şimdilik birşey belli etme. Hazır olduğunda konuşursun.
MANTIKLI!
-Alo efendim Kıvanç?
-Merhaba Doğa hanım. Bu ortaklık kutlama partisi için bu Salı gününü düşündük senin içinde uygun mu?
-1. Hanım yok demiştim 2.Evet o gün uygun.
-Peki peki sadece Doğa. O zaman ben gerekli kişilere haber veriyorum.
-Tamam teşekkür ederim.
Telefonu kapatıp Oğuz döndüm
-Ortaklık kutlaması salı günü. Sence o gün kutlama sonrasında tüm aile ile konuşsam nasıl olur.
-Kendini hazır hissedersen neden olmasın. Bu arada Ertanın notunu kafana takma o kim sizi kökünden kurutmak kim. Bi bok yapamaz.
-Orası öyle zaten. Ne bana ne Korkmazlara. Onlarda mafya ve en az benim kadar güçlüler.
-O zaman kafaya takmaya gerek yok sen sadece kutlamayı düşün tamam mı Neyse kızıl başka bir sorun olursa ara olur mu ben depoya gidiyorum kaşınanlar varmış biraz kaşıyayım.
Kıkırdayarak kapıya kadar geçirdim.
Oğuz gittikten sonra saate baktım 4.45 odama çıkıp kendimi yatağa attım. Direk attım yani. Gece uyumamıştım. Şu son zamanlarda o kadar şey yaşadım ki. Şu an kendimi çökmüş gibi hissediyorum. Kafam allak bullak. Belki biraz olsun uyuyabilirim.
~~~~~~
Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda hava hala aydınlıktı. Ne yani bu kadarcık mıydı? Telefonumu alıp saate bakacağım sırada gözüme çarpan şeyle gözlerim kocaman açıldı. Bugün günlerden Pazartesi.
Koca bir YUH! 1 gün ne be!
O kadar uykusuz kalırsam olacağı bu. Bugünün tarihini not alalım ilk defa bu kadar uzun uyudum. Neyse yarın için elbise bakmam lazım. Ama avmlerde sürünmeyi sevmediğim için online takılacağım. Bilgisayarımı alıp araştırmaya başladım bakalım nasıl bir elbise bulucam. Hem kutlama olucak hemde sonrasında sadece korkmaz ailesi ile konuşma yapıcam kendimi mükemmel hissedeceğim bir elbise olmalı.
10 dakikalık arayışın ardından sonunda buldum
Siparişi verdim akşama elimde olur. O sırada telefonumun bildirim sesini duyunca gelen mesaja baktım.
Kıvanç'tandı yani "Abim"
Kimden: Kıvanç Bey
Doğa kutlama yarın saat 7 de başlayacak. Yeri ise ........ hotel.
Kime: Kıvanç Bey
Tamamdır. Şey tüm Korkmaz ailesi orada olacak mı acaba?
Gönderdikten sonra fark ettim ki Şey ne yaa.
Kimden:Kıvanç Bey
Evet holdingimiz aile holdingi olduğu için herkes orada olacak. :)
Kime:Kıvanç Bey
Tamam teşekkürler yarın görüşürüz :)
Pekala biraz kafamı dağıtabilirim. Odadan çıkıp aşağıya indim yani aşağının aşağısı. Burda sadece spor odam ve kütüphanem vardı. Kütüphaneye girdim, burası en sevdiğim yerdi. Kafamı dağıtabileceğim tek yer.
Elimdeki kitabı okurken daha doğrusu okumaya çalışırken aklım notdaydı. Birşey yapamazdı. Ama ya yaparsa
offf. Kendim için kokmuyordum. Ama ya beni büyüten ailem gibi ya onları da öldürmeye kalkarsa. Aynı acıya bir daha dayanabileceğimi sanmıyorum.
Oflayarak ayağa kalktım birşeyler atıştırsam iyi olucak.
Odama çıkıp rahat birşeyler giydim.
Sonra da aşağıya indim mutfağa gidip yemek yedim.
Sabahları pek kahvaltı yapmam ama akşam yemeği tabiki yerim. Gücü biryerden almam lazım sonuçta. Sonra salona geçip bir film ayarladım.
Favori filmim: Suicide Squad/Gerçek Kötüler
Filmin ardından çalışma odasına gidip şirketle işgili belgeleri incelemeye başladım. Sonuçta başı boş ilerleyemez ya.
Keşke bu kadar biriktireseydim üst üste binmişler neyse umarım biter.
~~~~~~~
1.30 saatlik bir savaş sonucu bütün dosyalar nihayet bitti ama bende bittim. Bütün dosyaları inceledim sonra da bilgisayara geçirdim.
Şimdi diyeceksiniz ki senin asistanın yok mu o niye halletmiyor. Asistanım zaten büyük bir kısmını hallediyor bu dosyalar ise şahsıma özel dosyalar o yüzden bizzat ben ilgileniyorum.
Son kez maillerimi kontrol ettikten sonra odama döndüm ve kendimi yatağıma attım. Bu sıralar kesik kesik de olsa uyuyabiliyordum. Şaşırmıyor değilim aslında her zaman sabahlayan ben artık fazlasıyla uyumaya başladım. Umarım bu iyi bir değişimdir. Gözlerim kapanırken bir kez daha uykunun beni esir almasına izin verdim.
~~~~~~~
Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin. Korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredersin.