Media:Elizabeth and Clara
"Clara benim bir suçum yok ve bu-" hemen lafa atıldım
"Anne lütfen söyle" dedim sakin kalmaya çalışıyordum
"Pekâlâ Clara , buraya gelmeni baban istiyor sadece 2 hafta kalmanı istiyor" dedi ve sustu
"Tamam gelirim" benim bu cevabıma şaşırdı Andy ve Jeremy de şaşırdı aslında gitmek istemiyorum ama James 'e ders olsun
"Gerçekten mi? Nedenini sormayacak mısın?" aslında merak ettim
"Evet , niçin?"
"Baban senin James 'den ayrıldığını duymuş onun için" hemen Jeremy 'e baktım ve başını çevirdi "Ne güzel duvarmış" dedi Andy benim yerime ona yastık attı
"Tamam anne yarın ordayım"
"güle güle" telefonu kapattım yanıma koydum ve hemen Jeremy'e döndüm
"Ne ara haber verdin sen?"
"Yani bir gün öncede olabilir bir saat öncede bilemiyorum" ve omuz silkti. Beni deli ediyor bu .
Andy. "Galiba gidiyorsun" başımı salladım ayağa kalktım Andy hemen lafa atıldı
"Hemen mi?" ona döndüm
"Evet bir sakıncası mı var?" hemen başını salladı
"Bu manyakla beni bırakma" Jeremy alayla güldü
"Asıl sen beni bu manyakla bırakma" ofladım ve ona döndüm
"Sen evine gitsen Jeremy korkar o zaman sizin başınızdan tek Diana çıkar ikinizde oraya gider" başını salladılar Jeremy konuşmaya başladı
"Benim sevgilim ne zaman gelir?" kapı çaldı
"Bugün de hep lafının üzerine geliyor" dedim, Jeremy heyecenlandı bu haline gülümseyip kapıya ilerledim üstümü son kez düzeltip kapıyı açtım ve şaşırmam bir oldu
"Elizabeth?" dedim
"Clara? Tanrım senin burada ne işin var?"
"Asıl senin ne işin var?" Kate konuşmaya başladı
"İçeri geçip herşeyi açıklar mısınız?" başımı salladım kenara çekildim içeri geçtiler arkalarından kapıyı kapadım ve bende salona geçtim Elizabeth Jeremy ' nin yanına oturdu Jeremy daha çok heyecanlandı bende bir koltuğa oturdum
Kate. "Evet şimdi açıklayın" başımı salladım
"Elizabeth benim çocukluk arkadaşım küçükken çok yakındık ama biz oradan taşındık ve ayrıldık kısaca böyle" dedim gülümseyip omuz silktim
Kate. "Demek öyle?"
"Evet öyle" dudağını birbirine bastırdı ve başını yavaşça salladı . Elizabeth yanına dönüp Jeremy 'e elini uzattı
"Ben seni tanıyorum ama sen beni tanımıyorsun , ben Elizabeth" Jeremy elini tuttu
"Bende seni tanıyorum ama olsun, ben de Jeremy yakışıklı Jeremy" Elizabeth bunun haline kıkırdadı
"Şakacı ve eğlenceli erkeklerden hoşlanırım" ellerini çektiler Jeremy üzgün bir ifadeyle
"Ama ben şaka yapmadım yani sen benim yakışıklı olduğumu düşünmüyor musun?" Elizabeth elini hayır anlamında salladı
"Tabi ki hayır ben seni tatlı , yakışıklı , karizmatik ve çekici buluyorum" Jeremy konuşmadan ben konuştum
"Pekâlâ yeter artık ne dersiniz?" Elizabeth bana döndü
"Bir şey mi var Clara?"
"Evet Elizabeth ben gideceğim"
"Ben istersen burada kalayım bakarım ve nereye gidiyorsun?" ayağa kalktım
"Annemin yanına sonra gelirim ve sen kalabilirsin yurt'ta kalıyordun değil mi?" başını salladı sadece
"Tamam o zaman ben yukarıdayım" dedim başını salladılar salondan çıktım sağa dönüp merdivene ilerledim ve hızlıca merdiveni çıktım ve odama girdim bavulumu çıkardım aslında orda birkaç kıyafetim vardı yani az bir şey alacağım.
Bavulumun fermuarını kapattım yatağın üstündeki telefonu aldım ve çantamın içine attım. Çantamı sırtıma yaktıktan sonra bavulumu aldım ve odadan çıkmak için kapıya ilerledim ama biri adımı seslenmesiyle durdum ve arkamı döndüm
"Clara nereye?" bu James 'ti yine camdan içeri girmişti bir oflama çektim ve üstüne yürümeye başladım ve önünde durdum işaret parmağını göğsüne değdirerek
"Senden. uzak. bir. yere." dedim kelimeleri bastırarak ve elimi çekecekken bileğimi tuttu
"Lütfen bir şans ver" gözünün derinliğine baktım aşkımızı aradım belki oradadır diye aradım aradım evet buldum ama hemen yanında çaresizlik vardı ve yalvarıyordu beni affetmesi için. Uzun baktığımı düşünerek başımı başka yere çevirdim gözüm dolmuştu.
"Git buradan" dedim sessizce belki duymadı dedim ama duymuş o da bir şey demeden pencereyi açtı ve gitti o gidince pencereyi kapattım. Gözümden akan yaşı sildim ayna'nın önüne geçtim makyajım akmış mı diye hayır şu an bir şey yok .
Odadan çıkmak amaçlı kapıya ilerledim. Kapıyı açtım ama açar açmaz Andy üstüme düştü ve onu zar zor tuttum ve kaldırdım yüzüme bakıp gülümsemeye başladı
"Andy burada ne işin var?" bir şey demedi
"Beni dinledin değil mi?" başını salladı saçını okşayıp
"Akıllı Andy sen Kurt'sun niye kapıya yaklaşıp dinliyorsun?" elimi çektim
"Gerçekten unuttum"
"Anladım , çekilde gideceğim" çekildi bende yerdeki bavulumu aldım gitmeye başladım. Merdivenden indim salona geçtim konuşuyorlardı ben gelince sustular ve ayağa kalktılar.
Elizabeth. "Demek gidiyorsun" başımı salladım ve salondan çıktım onlarda arkamdan geliyorlardı.
Evden çıktım onlar kapının önünde duruyorlardı arkamı döndüm .
"Hepinizi çok seviyorum , kendinize iyi bakın"
Andy. "Sende" başımı salladım ve evin önündeki arabaya ilerledim. Arabanın bagajına bavulumu koydum ve kapattım arkasından geçip kapıyı açtım ve arabaya bindim kapıyı kapattım arabayı çalıştırdım sürmeye başladım.
Uzun bir yol beni bekliyordu. Belki James'ten ayrı kalırsam iyi olacaktı hem onun için hem benim için. Telefonum çalmaya başladı kafamı çevirdim telefonun kulaklığını aldım ve kulağıma taktım ve telefonu açtım
"Efendim" dedim
"Clara bana nereye gittiğini söyle" dedi , bu James ' ti ve sesini biraz yüksek çıkmıştı sinirliydi
"Dediğim gibi senden uzak bir yere"
"Bir daha tekrarlamayacağım"
"Peki tekrarlarsan?" dedim ses gelmedi , ben konuşacakken o konuştu
"Clara artık bende dayanamıyorum , lütfen cevap ver" dedi sesi daha sakin çıkmıştı
"Pekâlâ ama bir daha beni arama , annem ' in yanına"
"Bu kadar basitti bunu demen , kendine iyi bak" bir şey demeden kapattım ve kulaklığı çıkardım ve yola devam ettim.
Andy
Clara arabaya bindi ve gitti bizde içeri geçtik ama Kate dışarda bekliyordu arkamı döndüm
"Gelmiyor musun?"
"Hayır teşekkürler" başımı salladım ve gitti kapıyı kapattım içeriye geçtim. Salonda oturuyorlardı ve birbirlerine bakıyorlardı şimdi ben bu aşk kuşlarıyla tek başıma mı kalacağım? Tabi ki hayır şimdi görürler.
Sahte bir şekilde öksürdüm bana baktılar
Jeremy. "Ne var Andy?" ellerimi ğöğsümün üstünde birleştirdim.
"Akşam pijama partisi yapalım mı?" hemen başını salladı
"Ama sadece dördümüz" tek kaşını kaldırdı
"Derken biz üç kişiyiz şu an"
"John' nu da çağıracağım"
"Evet evet hadi çağır" dedi ve beni evden sürükleyerek çıkardı of beni deli ediyor neyse.
Yan tarafa doğru gittim evlerinin önüne geldim ve kapıya vurdum. Kapıyı James açtı ona soğuk davranacaktım
"John' u çağır" o da bana soğuk bir şekilde
"Niye?"
"Çağır" ofladı içeri geçmeden John'a seslendi. John yanımıza geldi James içeri geçti
"Bu akşam pijama partisi var Jeremy ve ben gelmeni istiyoruz" başını salladı
"Sen iste gelirim , pijamamı alı- dur bir saniye Clara kızmaz mı?" gülümsedim
"Korkma o gitti evde sadece Jeremy , Elizabeth ve ben varım sende gelince sadece dördümüz parti yapacağız" başını salladı ve içeriye gitti.
Birkaç dakika sonra elinde pijamalarla geldi ve kapıyı kapatmadan önce
"James! Ben gidiyorum haberin olsun"
"Evet evet hadi git" dedi kapıyı kapattı beraber yan eve geçtik kapıya vurdum. Kapıyı Jeremy açtı John'u görünce birden çok sevindi
"Dostum! Seni çok özledim" dedi ve birbirlerine sarıldılar bu hallerine gözümü devirdim hadi ama eviniz yan yana.
Birbirlerinden ayrılınca içeri geçme zahmetinde bulundular-ki bende geçebildim.
Salona geçtik ve yerlerimize geçtik .
Elizabeth. "Ben pijamam yok ama yani burada yok" elimi hayır anlamında salladım
"Clara 'nın var onu giy sorun olmaz" başını salladı
"O zaman beraber gidelim odaları bilmiyorum sonuçta"
"Pekâlâ , hadi çocuklar sizde giyinin" dedim gülümseyip ayağa kalktık ve odalara gittik.
Üstümüzü giymiştim şimdi Elizabeth'i bekliyorum
"Hadi ama biraz daha hızlı ol" dedim ve çıktı
"Tamam geldim işte" dedi ve odadan çıktım. Salona geçtik bizden önce gelmişlerdi ve şimdi abur cubur yiyecekleri hazırlıyorlardı.
İşimiz bitince "Parti başlasın!" dedim .
Clara
Arabayı park ettim yan koltukta duran telefonumla çantamı aldım ve çıktım kapıyı kapattım. Bagajda duran bavulumu aldım bagajı kapattım ve ilerlemeye başladım. Evin önüne geldim zile bastım ve beklemeye başladım kapıyı annem açtı
"Tanrım! Seni gerçekten çok özledim" dedi ve bana sarıldı bende karşılık verdim ve ayrıldım içeri geçtim annem kapıyı kapatıp arkamdan geldi. Babam her zamanki gibi köşesine geçmiş kitap okuyordu benim geldiğimi görünce kitabını bıraktı bende yanına gittim ve sarıldım.
"Onu sevmekte hata ettin" ayrıldım
"Baba lütfen" gülümsedi
"Tamam küçük prenses , sen eşyalarını koy odana biz buradayız" başımı salladım bavulumla beraber yukarı çıktım.
Bavulumdaki eşyaları yerleştirmek istemedim zaten çok kalmayacaktım öyle açıp çıkarmak istemiyorum.
Aşağı inmeden önce odamdaki balkona çıktım derin nefes aldım burada hiç canlı yok denecek kadardı buradaki tek doğaüstü canlı tek biz varız diğerleri insandı en azından ben öyle biliyorum.
Balkondan çıkmak için hareketlendim ama burnuma kurt ve tanıdık koku gelince olduğum yerde durdum etrafı incelemeye başladım koku çok yakından geliyordu. Etrafa son kez baktım şaşırmam bir oldu sinir tüm hücremi ele geçirmişti. Bu kişi Amy 'idi ve yine bir oğlanla öpüşüyordu.
Balkondan indim oğlan insandı ve yürümeye başladım yanlarına bir iki adım kala
"Oo eski dostum nasılsın?" dedim alayla sinirliydim ama sinirimi saklayacağım. Amy ve tanımadığım oğlanın öpüşmesi yarıda kalmıştı Amy' nin arkası bana dönüktü sinirle soludu yavaş şekilde arkasını dönmeye başladı
"Sen kims-" bütün vücudu bana dönüktü ve korktuğu buradan belli kalbini dinledim o kadar hızlı atıyorduki yerinden çıkacaktı. Kaçmak için hareketlendi elimi omzuna hızlıca attım
"Eski dostum daha konuşacaklarımız var nereye?" cevap vermedi sadece yutkundu
"Sen kimsin?" dedi oğlan şimdi bu oğlanı da dövsem mi dövmesem mi bilemedim.
"Arkadaşıyım" kaşlarını çatıp
"Görmedin mi bizim ne yaptığımızı biraz sonrada gelebilirdin" pekâlâ senide döveceğim
Amy 'e döndüm elimi omzundan çektim ve boynunu kırdım Amy yere yıkıldı oğlan korku içinde baktım ve üstüne yürümeye başladım benim görünce kaçmaya kalktı ensesinden tuttum
"Daha yeni ne dedin?" dedim elimde titriyordu
"B.bilmiyorum" başımı salladım demek öyle sen bilirsin. Vampir dişlerimi çıkardım ve boynuna yapıştım kanı içiyordum korkudan bayılmıştı. Boğazıma iyi gelmişti çünkü boğazım çok kurumuştu.
Birden biri beni çekti tam o kişiye kızacaktım ama bu babamdı ups işte şimdi ben bittim
"Sen ne yaptığını sanıyorsun ya biri görseydi?" dedi sinirle
"Baba korkma zaten kimse yok buralarda" hâlâ siniri geçmiş gibi gözükmüyordu
"Yaşıyor mu?" yere düşen çocuğa eğildim kendimi kaybettim ama bilmiyorum. Elimi nabzına getirdim atıyordu derin bir nefes verdim dudaklarımın arasından arkamı döndüm
"Yaşıyor" dedim ayağa kalktım etrafa baktım ama Amy yoktu bırkatığım yerde yoktu işte!
"Lanet olsun ! Tanrı aşkına neredesin sen!?" dedim ve elimi saçımın arasından geçirdim sinirle soluyordum
"Neler oluyor Clara?" dedi babam ona dönmedim
"Baba James'in olayındaki o kız'ı bulmuştum ve bayılttım ama şimdi yok" etrafa baktım
"Adı neydi?"
"Amy" dedim kısaca
"Ah lanet olsun ! Bu kız'ı duydum evi buralarda bir yerde olmalı" Bir şey diyemeden oğlan kalktı yerinde doğruldu ve ısırdığım yeri tuttu elini çekti ve bana baktı gözü açıldı
"Sen" dedi ve ayağa kalktı ama onu durdurdum
"Tamam eskide yaşanan olayları unutalım , senin bana yardımın var" bana anlamsızca baktı
"Ne yardımı?" babamla birbirimize baktık.
Evet nasıldı beğendiniz mi bu bölümü?
2 gün önce LGS vardı girenler var mı? Nasıl geçti umarım iyi geçmiştir. Umarım güzel yerlere gelirsiniz.
Sizi seviyorum 💙