Sapık Vampirim_Jeon Jungkook...

By sweet-kookiem

530K 18.1K 12.8K

Yorumlara bakmadan okursanız spoi yemezsiniz ♡ Not: Kitap adı ile ficin ne alakası var deme, önceden ayarlanm... More

Jeon Jungkook
Kahvaltı
Dans Kursu
Basketbol Maçı
Jungkook ve Kim Yeol'ün Kavgası
"Bana Kanını Vermeyeceğini Söylüyordun"
Jungkook'la Haneul Ne Konuştu?
Haneul'un Cevabı Ne Olacak?
"Sana İhtiyacım Var"
"Öpmeseydin O Zaman Beni"
"Şu İyi Eğlenceler Lafından Nefret Etmeye Başladım"
"Şapşal Ha?"
"Çok sevdin heralde"
"Ne Yani, Şimdi Beni Affet Diye Öpeyim Mi?"
"Ben Hislerimin Cevabını Öğrendim Jungkook!"
"Seni Seviyorum Jungkook!"
"Beni Bırakma Jungkook!"
"Çocuk gibisin!"
"Ama cezan ağır olacak cadıcım!"
"Jungkook, kurtar beni!"
"Evet Koca Bebek, EVET!"
"Ben baba olmak istiyorum Haneul!"
"Evet!"
"Evlenen Evlenene"
"İlişki Durumu Karışık"
"Ama İstiyorum!"
"Baba Oluyorum! Babaaaaaaaaaa...!"
"Aman ha bebişe dikkat!"
Min-Kyung
"Uzaylı"
"Oğluma söyle, annen seni çok seviyor"
Hafıza Kaybı
"Bi Bebeğe Göre Bu Normal Değil"
Haneul Azardan Hatırlamaya Başladı
"Jungkook, Seni Asla Bırakmayacağım."
"Jungkook Yardım Et Bana"
"Jungkook Affet Beni"
"İksirle Benden Uzaklaştırabilirsin Ama KALBİMDEN ASLA!"
"Bi Bebiş Daha Mı Gelse?"
bi bakın hele
feyki jeyk

"Evlen Benimle!"

8.1K 436 321
By sweet-kookiem

Dizi Müziği

Haneul

Gözlerimi açtığımda, koltukta oturmuş, koltuğa yasladığı kolunun üstüne başını koymuş bi şekilde uyayan tavşan görünümlü ama vampir olan bir adet Jungkook duruyordu.

O kadar tatlı görünüyodu ki, canım acısa bile dayanamadım. Zorla kalkmaya çalışıp yanağına öpücük kondurdum.

Bu duruma karşı gözlerini sanki uyumuyormuş gibi açtı.

"Hey! Sen uyumuyor muydun?"

"Im... Hayır." sırıtarak bana bakmasına gözümü devirerek cevapladım.

"Ben iyiyim Jungkook. Ya sen? Sen iyi misin?"

"İyiyim canım, teşekkür ederim. Benim için kendini tehlikeye attın. 2 kez!"

"Ah, lafı olmaz. Senin için her şeyi yaparım Jungkook."

Yüzlerimiz biraz yakındı. Bi birbirimizin gözüne, bi de dudaklarımıza baktık teker teker.
Sonra dudağıma küçük bi buse kondurdu.

"Boynun acıyor mu?"

Acımasına rağmen tebessüm ile cevapladım,
"Hayır"

"Haneul lütfen. Yalan söyleme"

"Acımıyor dedim Jungkook "

"Ah... Biliyorum, acıyor!"
Dedikten sonra boynumu yönlendirdiği yumuşak dudakları ile küçük bir buse kondurdu. Boynuma baktığımda geçen acıyı hissetmiştim.

"Şimdi daha iyi misin?"

"Evet."

"Bizimkiler Kang Dae'yi esir almışlar."

"Ne? O burda mı?"

"Korkma bi tanem, hiçbir şey yapamaz. Şu an bağlı bi şekilde dip oda da."

"Jungkook! Sanırım Kang-Dae.."

"Ne? Kang Dae ne? Sana bi şey mi yaptı?"

"Hayır, sakin ol. Bana bi şey yapmadı. Kang Dae'de büyülü biri dicektim."

"Nası yani?"

"O da bizim gibi sıradan biri değil işte."

"Yani?"

"Yah! Jungkook-ah! Yani omun da güçleri var ve bize zarar vermeye devam edecek. Hazır gücü varken pes edecek gibi değil. Ki güçleri yokken de pes edecek biri değildi. Yapmak istediğini yapana kadar rahat duran biri değil."

"Bende onun bize zarar vermesine izin verecek değilim. Merak etme Haneul, ben her şeyi halledeceğim. Kang Dae bize dokunamayacak."

•Diğerleri•

"Pislik herifler! Beni nasıl kapatırsınız ha! Çıkarın beni burdaaan! Göstereceğim size gününüzü!"

"Bak psikopat herif, benim uykumu bölerek hiç iyi yapmıyorsun. Hiç acımam geçiririm dişlerimi boynuna. Ne olduğunu anlamadan ölürsün. Ki bence şu an yapmalıyım ama dua et Namjoon yapmamam için tembihledi."

"Bi denesene hadi Yoongi. Bak ne oluyor o zaman."

"Bence kaşınma. Birden buluverirsin dişlerimi boynunda."

"Denesene hadi"

"Lan!"

"Yoongi!" odaya giren Namjoon Yoongi'yi durdurmuş, gözlerini devirerek konuşmuştu "Tamam artık, sen çıkabilirsin."

"İyi ki de geldin Namjoon yoksa elimde kalacaktı bu şerefsiz."

"Tamam git hadi."

Yoongi uzaklaşırken Namjoon Kang Dae ile göz teması kurmuş, konuşmaya başlamıştı.
"Bak kardeşim. Jungkook'la Haneul'u rahat bırak!"

"Yoq yğaa"

"Neden rahatsızlık veriyorsun bu çocuklara?"

"Jungkook benim olanı elimden aldı!"

"Senin olanı elinden alan yok! Daha doğrusu senin olan yok. Haneul Jungkook'u seviyor. Anla artık bunu."

"Hayır! Haneul benim!"

"Hâlâ boşa diretiyorsun. Konuşmam bi işe yaramıyor. Kal burda da aklın başına gelsin."

"H-Hey! Nereye gidiyorsun? Hey! Çıkar beni burdan! Hey!"

Namjoon'da odadan çıkmıştı ve Kang Dae kendinde konuşmuştu.
"Ih.. Kahretsin! Hepinizi yok edicem!"

Haneul

"Ee tatlı cadı... Yatağımdan kalkmaya ne dersin? Çok sevdin galiba, istersen birlikte yatalım." lafının ardına patavatsız bir gülüş sunmuştu.

"Jungkoooook!"

"Dediklerim de ciddiydim."

" Jungkook!"

Ama yatağı rahattı. Yumuşak, iki kişilik, kocaman... İnsanın kalkması gelmiyordu.

Cidden rahat bi uyku çektiriyordu.

"Evet öyledir. Kendisi benim Yatağım sonuçta." yine aynı gülüşü sunmasıyla kısık gözlerimi karşılamıştı.

Yüzüne yastık atarak, "Jungkook!" diye bi kez daha bağırmıştım.

"Tamam tamam. Kalk hadi."

"Nereye?"

"Seni güzel bi yere götüreceğim."

"Nereye?"

"Sürpriz"

"Ama ben meraklanırım, söyle!"
Dedim kedi gibi, gözlerine bakarak.

"Diretme, sürpriz dedim. Gidince görürsün."

" Ih.. Tamam.."

"Jung... kook... Oo.. Haneul ayaklanmış. Nasılsın Haneul?"

"İyiyim Jimin, teşekkürler."

"Nereye böyle? Ayaklanmışınız?"

"Jimin bi de sen sorma. Haneul'a sürpriz yapacağım."

"Vayy tamam o zaman. Size iyi eğlenceler!"

Yine mi! Ne zaman biri iyi eğlenceler dese ardından Jungkook beni öpüyor!

"Fena mı?"

"Hı? Ih.. Yine mi içimi okudun sen? Jimin!"

"hı?"

"Sende okudun mu? Yani iç sesimi.."

"Aa.. Şey.. Hayır..."

"Okudun değil mi?"

Ağzına fermuar kapar gibi hareket yaptığında anladığım şeyi kanıtladı.

"Ih.. İçimi okumayı bırakın artık!!"

Sinirli hallerime karşın tebessümü ile,
"Gidelim mi?" dediğinde kısık gözlerim ile "Tamam" dedim.

Hoseok

"Yanıma geldiğin için teşekkür ederim Hoseok."

"Ne demek, asıl sen çağırdığımda gelmeyi kabul ettiğin için ben teşekkür ederim Cho Hee."

"Haneul'dan da hiç ses çıkmıyor. Acaba n'aptı? Iı... Şey.. Buluştuğu biri vardı, onun yanında mı ki?"

"Buluştuğu biri?"

"Evet, dans kursundan."

"Ne?"

"Çıkıyolardı ama ayrılmışlardı en son."

"Üzülme, daha iyisi var."

"Hı?"

" Y-Yani daha iyilerini bulur demek istedim.."

"Haaa.. Evet"

'Ne? Haneul biriyle daha mı çıkmış?' içinden konuşan Cho Hee, daha sonra Hoseok'a karşı konuşmuştu, "Kalkalım mı artık?"

"Aa.. Olur"

Haneul

"Gözümü niye kapadın ya?"

"Sürprizi hemen görmeni istemiyorum."

"Ama neden?"

"Şşşş.. Soru sorma!"

Arabadan indirip biraz yürüttükten sonra, "İşte geldik!" demişti.

"Hadi aç gözlerimi!"

"Daha değil"

"Yah! Daha ne kadar böyle duracağım?"

"Sabırlı ol"

"Hadi artık!"

Sabırsız bir şekilde gözlerimi açmasını bekliyorken gözlerimi kapatmak için sardığı bezi çözmüş, karşımdaki merdivenleri olan ağacı karşılamamı sağlamıştı.

"Bu ne-" yukarıya doğru yakan bakışlarım ile "eeeeeeeooooio" gibi bir ses çıkarmış, gördüğüm manzara karşısında hayranlıkla "Bu ne!" demiştim.

"Benim küçüklüğümden bu yana yapılandırdığım ağaç evim."

"Ama burası çok güzel!"

"İçeri girmek ister misin?"

"Evet!"

Tebessüm ile elimden tutup ağaca yaklaşırdığında merdivenlerden yukarı çıkmamı bekledi.

Merdivenleri tek tek adımladıktan sonra nihayet eve ulaşmıştım.

"Demek burası küçüklüğünden beri var."

"Evet"

"Nasıl bu kadar güzel yapabildin?"

"Çocukluğdam bu yana sürekli bu evle uğraştım. Detaylar falan ekleyerek bu hale getirdim. Ve bu ev hakkında bi hayalim vardı."

"Neymiş o hayal?"

"Güzel bi sevgilim olacak ve ben bu eve onunla geleceğim. Bu evde yaşıyacağız. Bu ev bizim yuvamız olacak."

"Sen" bir kahkaha "Küçükken" bir kahkaha daha "Bunları söyleyip" ve bir kahkaha daha "Bunların hayalini mi kurdun?" en sonunda tamamıyla bir kahkaha..

"Gülme!"

"Ama komik"

"Sana gülme dedim!"

"Bende komik dedim."

"Öyle mi?"

"Evet"

"Peki o hâlde."

Kahkahalarım kesilmiyorken üstüme doğru yürüdüğünü görmem ile kahkaham yavaş yavaş kesiliyordu.
"Jungkook? N-Neden üstüme doğru geliyorsun? J-Jungkook! Jungkook gelme! G-Gelmesene!"

Tam kaçacakken beni tutup duvara yaslayıp, kolunu duvara koyarak duvarla arasına aldı.

"Sen biraz önce beni komik bulup kahkaha attın değil mi?"

"Ama komikti"

"O hâlde gülme sırası bende." dedikten sonra patavatsız bir gülüş sunmuştu.

"J-Jungkook bırak! Git!"

"Gülmeden olmaz!"

"Jungko-"

Ne diye güldüysem? Al işte öpüyor beni... Ukala!

"İç sesinle konuşmayı bırak ve bana odaklan!"

"Sen benim iç sesimi okumayı bıra-"

Ya ama ya! Bırak beni Jungkook!

Şimdi de içinden mi konuşuyorsun beni durdurabilmek için?

Evet! Hemen bırak beni!

Artık çok geç

Bi dakika... Bu iş ileri gidiyor! Olamaz!

Jungkook! Hemen bırak beni! Evlenmeden olmaz!

"Evlen o hâlde benimle!"

Dudaklarımdan ayrılarak kurduğu cümle ile şaşkına dönmüş bir şekilde baktım ona.

"Ne?"

"Evlen benimle Haneul."

"J-Jungkook... Saçmalama!"

"Neden? Beni sevmiyor musun?"

"Hayır ne alakası var tabii ki seviyorum."

"O hâlde?"

"Olmaz Jungkook.."

"Neden?"

"Bizim okulumuz var. Hem ben kendimi hazır hissetmiyorum. Sence de erken değil mi?"

"Değil! Bu kadar beklemek yeter bana."

"Bana yetmiyor. Jungkook kendine gel."

"Ben kendimdeyim. Benimle evlen Haneul."

"Jungkook"

"Evlen benimle!"

"Yah! Jungkook-ah!"

Dizlerinin üstüne çökerek tekrar söyledi, "Evet de, benimle evlen Haneul."

"Ayağa kalk Jungkook!"

"Kabul etmeden olmaz."

"Ya ama Jungkook!"

"Evlen benimle Haneul!"

"Jungkook!"

Gözlerime, istediği oyuncağı almak için ailesine ısrarda bulunan küçük bir çocuk gibi bakması hiç reddedilecek gibi değildi. Öte yandan... Ben ne cevap verecektim bu deliye?

.
Bölümün yayımlanmış tarihi;
13.08.17

Düzenlenme tarihi;
19.02.20

Bir ricada bulunacağım. Diğer kitaplarıma da bakar mısınız?

Yayımda olanlar:
reStart
Lavinia
Blood & Tear

Bitenler:
Elevator
Elevator 2
Butterfly
• Nefesimsin

Yayımlanacaklar:
Onlar yayımlandığı zaman haber verilecektir.

- sweet-kookiem

Continue Reading

You'll Also Like

188K 2.5K 79
Bangtan Reactions | İkincisi Yayında
18.1K 809 20
seni herşeyden, herkesten daha çok seviyorum. (TAMAMLANDI)
78.7K 15.7K 14
oğlum sadece en sevdiği oyuncakları kırıyor. ben onun yok ettiği kumdan kalelerin kralıyım omegaverse, etl texting
2.7K 65 11
sana okulda zorba bir kızın kölesi olmaya mağrus kalır ve sonra bu ilişki aşka döner :)