Tanrılar Okulu #1

By ezgideniz94

298K 16.7K 1K

Sıcak sular fokurduyordu. Sıradan bir insanın ya da bir meleğin giremeyeceği kadar sıcaklardı. Ancak Janet ya... More

Tanrılar Okulu
1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4-5. Bölüm
6. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
FİNAL
Devam Kitabı Hakkında

7. Bölüm

19.7K 1.2K 85
By ezgideniz94

“Bu bir tehditti” dedi sert bir sesle Janet. “Peki, kimi tehdit ediyordun, Jase? Beni mi? Tyson’ u mu?”

Jase, başını yana eğdi. Islak saçları yüzüne yapışmıştı. Altın rengi gözleri parlıyordu. Mağaranın sıcak buharı içinde Janet’ de terlemişti. Neden burada olduğunu bilmiyordu ancak kızı yine hazırlıksız yakalayamamıştı bu sefer. En azından bu sefer Janet’ in üstünde bikini vardı. Her ne kadar suyla bu kadar yakınken kıyafetlerden nefret ediyor olsa da…

Jase, dudaklarını büzdü. “Sana ondan uzak durmanı söylemiştim, Tatlı Tanrıçam”

“Ben senin Tanrıçan değilim. Hele tatlı hiç değilim.” Janet, başını iki yana salladı. Onun önüne yürüdü. Su kalçalarına geliyordu. Saçları ıslanmış ve bedenine yapışmıştı. Tam önünde durdu. “Artık Rin’ in var. Neden benimle uğraşıyorsun o zaman? Tyson, beni biraz olsun rahatlatıyor. Neden bana bunu çok görüyorsun, Jase?”

Erkek başını yana eğdi. Dudakları ufak bir gülümsemeyle kıvrılmıştı. “Kendimce nedenlerim var” dedi sessizce.

Janet, kızgınlıkla başını eğdi. “O zaman git” dedi. “Madem bana söylemeyeceksin o zaman etrafımda durma. Seninle uğraşamıyorum. Rin ile uğraşamıyorum. Ne kadar yorulduğumu görmüyor musun?”

Jase, onun çenesini tuttu ve kaldırdı. Janet, ona dokunmayı ne çok istiyordu ama bunu yapamazdı. Elleri karıncalanıyordu. Ancak Jase’ e dokunursa kendini engelleyemezdi. Onu unutamadığını erke de görürdü. “Babanın ya da Zeus’un gözünü korkutmasına izin verme” derken erkeğin sesi yumuşak ve gözleri şefkatliydi.

Genç kadın, ona baktı şaşkınlıkla. Jase, onun yanağına yapışan bir tutam saçı geri itti. “Biliyorum” diye fısıldadı. “şu an nasıl bir piç gibi göründüğümü biliyorum. Sadece biraz daha sabret tanrıçam ve sonra her şey hallolacak”

“Dediklerinden bir şey anlamıyorum, Jase” diye fısıldadı genç kız. Ancak gözlerinin arkası yanıyordu. Ona bu kadar şefkatli davranmasını istemiyordu. Kötü davranmalıydı. Ondan tiksinmesine ondan nefret etmesine neden olmalıydı. Ancak Jase, bunu asla yapmıyordu.

“Biliyorum” diye tekrarladı erkek. Hiç çaba harcamadan Janet’ i kalçalarından kaldırdı ve genç kız birden kendini onun kucağında oturur halde buldu. Janet’ in nefesi kesildi. Ondan uzaklaşmaya çabaladı ama Jase, onun belini sıkıca tutmuştu. “Bana karşı koyma” diye fısıldadı.

Janet’ in gözleri kocaman açılmıştı. Dolan gözleri yanıyordu ve artık kendini tutamıyordu. “Yapma bunu” diye fısıldadı. Ardından hıçkırdı. “Bana böyle dokunma” dedi. Bu sefer sesi yüksekti. “Rin’ in yatağını ısıttıktan sonra bana bu şekilde dokunamazsın” diyerek çırpınmaya başladı.

Erkek, onun ellerini sıkıca tuttu. “Janet” dedi ve genç kızın bedeni gevşedi. Bunun nedeni Jase’ di. “Beni seviyorsun” dedi. “Rin’ i benimle görmeye dayanamadığını biliyorum. Benim seni o incibusla görmeye dayanamamam gibi.” Kızın yüzünü elleri arasına aldı.

Janet, geri kaçma çabasından vazgeçti. “Senden benden vazgeçtin” diye fısıldadı. “Seni istemiyorum.”

Jase, onun sözlerini öpücüğüyle boğdu. Janet inledi. Gözlerini kapadı ve yaşların akmasına izin verdi. ‘Hain’ diye düşündü. ‘Jase, bir hain. Aşkını satmış bir hain.’ Ancak Janet’ de ondan iyi değildi. Korkak bir savaşçıydı. Tekrar onun kollarında olma mutluluğu birazdan onun Rin’ e gideceğini bilerek bölünüyordu yine de bundan vazgeçemiyordu.

Jase, genç kızı suyun içine bıraktı. “Bana zaman ver” diye fısıldadı dudaklarına. “ve sonra seni tekrar kollarıma alacağım” dudaklarına ufak bir öpücük daha kondurdu. “O zamana kadar incibusdan uzak dur, Janet. Aksi halde cinayet işlemek zorunda kalırım”

Suni, Carl’ ın onu neden buraya çektiğini bilmiyordu. Erkeğin kendisiyle ne işi olabileceğini bile bilmiyordu. Carl, onu diğerlerinin göremeyeceği tenha bir yere çekti sertçe ve bir ağaca yasladı.

Suni itiraz etmek için ağzını açtığı anda erkek parmaklarını onun dudaklarına bastırdı. “Konuşma” dedi sakin bir sesle. Suni’ nin kulağına eğilmişti ve nefesi kızın tenini yakıyordu. Dışarıdan bakan biri onların oynaşan bir çift olduğunu düşünebilirdi.

“Ne yapıyorsun?” diye tısladı Suni.

“Sus” dedi Carl daha da sert bir sesle ve uyarı için kızın belini sıktı. “Beni dinle sadece.” Suni, inlememek ya da gözlerini kapamamak için kendini zor tutuyordu. Carl, çok sert ve sıcaktı. Nefesi gizli küçük öpücükler gibiydi. “İncibustan uzak dur, peri”

Suni, yaşadığı şokla gözlerini kırpıştırdı. Carl, onu kendine bakmaya zorladı. “Seni o aptal duygularla beslemesine izin verme. Sözcükleriyle baştan çıkma”

Suni, onu itmeye çalıştı. “Sen ne saçmalıyorsun?” diye bağırdı. Yumruklarını erkeğin göğsüne indirdi. Ancak erkek onu bir hamlede etkisiz hale getirdi. “Tyson, Janet ile ilgileniyor seni kas kafalı. Benim sadece arkadaşım. Janet, bunu hal ediyor tamam mı? Jase denen o aptalın ona verdiği acıdan sonra bunu hayli hayli hak ediyor”

Carl, onun ellerini başının üstünde birleştirdi ve bedenini ona bastırarak genç kızı hareketsiz kıldı. Suni, karnına dayanan sertliği hissedince gözleri kocaman açıldı ve yutkundu. Yanakları kızarmıştı.

Erkek başını yana eğdi. “Birilerinin sana bir erkeğin kollarında çırpınmaman gerektiğini öğretmesi gerek” dedi. Ardından kalçalarını hareket ettirdi. “En azından benim kollarımda.”

Erkeğin dudakları bir anda kızın dudaklarını buldu. Sert bir öpücükle onu esir aldı. Suni, ani darbeyle şok olmuştu. Başını iki yana salladı ve itiraz etmeye çalıştı ama Carl, onu sıkıca tuttu. Dudakları birbirinden uzaklaştı. Suni, nefes nefese ona baktı. “Daisy, bunu öğrendiğinde hiç mutlu olmayacak” dedi tehditkâr bir şekilde.

Carl, gülümsedi. “Kesinlikle” dedi. “Bu yüzden onun öfkesine değecek bir şey istiyorum” dudaklarını tekrar eğdi. “Dudaklarını arala benim için. Tadına bakmama izin ver, tatlı peri”

Suni bunu yapamazdı. Başını yana çevirdi ama erkeğin dudakları yanağını buldu. “Yapma” diye fısıldadı genç kız. Sesi titriyordu. “Lütfen, dur”

Carl durmadı. Onun dudaklarını tekrar esir aldı. Dudakları birbirine mühürlendi. Suni dudaklarını araladı ve erkeğe izin verdi. Carl’ ın dili kendisininkiyle dans etmeye başladı. Genç kız, inledi ve kollarını onun boynuna doladı.

İkisi sıkıca birbirlerine sarıldılar. Her bir atılım her bir ses daha çok istemelerine neden oluyordu. Carl, onunla sadece dudaklarıyla sevişiyordu. O bir şeytandı ve Tyson gibi bir incibusun bile veremeyeceği şeyleri Suni’ ye sunuyordu.

Suni, ellerini onun yumuşak saçlarının içinden geçirdi ve kendini ona daha çok bastırdı. ‘Eğer Jase bunun yarısı kadar iyi hissettirebiliyorsa, Janet’ in neden ondan vazgeçemediğini anlıyorum’ diye düşündü.

Carl hafifçe ondan uzaklaştı. İkisi de nefes nefese kalmışlardı. Suni yanakları kıpkırmızı olmuştu. Carl, onun yanağına dokundu başparmağıyla. “Bu iyi bir zaman değil” diye fısıldadı. Ardından onun alt dudağını okşadı. “Beni dinle, peri. İncibustan uzak dur ve bana zaman ver. Daisy’ nin seni kızdırmasına izin verme.”

Suni gözlerini kırpıştırdı. Zihni tekrar kendine geliyordu. “Sen neden bahsediyorsun?” diye fısıldadı şok olmuş bir şekilde.

Carl, gülümsedi. “Senden” dedi. “Benden” diye fısıldadı. “Bizden” dedi en sonunda.

“Çok şey istediğimi biliyorum ama bunu yapmak zorundasın, güneşin kızı” ardından arkasını döndü ve yürümeye başladı.

Suni o ortadan kaybolana kadar arkasından baktı ve sonra dizlerinin üstüne çöktü. “Ah, Janet” dedi. “Mahvolduk biz”

Continue Reading

You'll Also Like

163K 10.9K 51
görmediğiniz bir şeye aşık olabilir misiniz? belki bir sese. saçmalama dediğinizi duyar gibiyim. inanın saçmalamıyorum ben oldum. hemde deliler gib...
23.4K 1.1K 26
Hoştur bana senden gelen Ya Gonca gül,yahut diken Ya hayattır,yahut kefen Narında hoş, nurunda hoş Kahrında hoş, lütfunda hoş... (Algon hayali sahnel...
224K 19.8K 58
Eleanor için kurt adam, vampir ve büyücülere inanmak kolaydı. Sonuçta o, anne ve babasının kurt adamlar ve vampirler tarafında öldürüldüğünü savunan...
722K 38.7K 82
Yeniden aşık olmak mı? Pek inandırıcı değil.