Gözlerimi açmaya cesaretim yoktu. Oyundan da henüz kopmadığımı düşünürsem yeteneği Ghoul'dan önce ben aktif etmiş olmalıydım. Bunları düşünürken yanımdan hızla bir şeyin geçtiğini hissettim. O an gözlerimi açtığımda tekrar sersemlediğimi anladım. Ghoul benden önce davranmış ve yeteneğini kullanarak beni ve Age'i tekrar sersemletmeyi başarmıştı. Sersemlediğim içinde yeteneğim olan 'aura'nın aktif olması iptal edilmiş oldu. En nefret ettiğim şeyde sersemletme yeteneğinin her şeyi hiçe saymasıydı.
Sınıfı suikastçı olan Stray, omuzluk kısmında altın sarısı ağzı açık ve köpek dişleri görünen aslan kafası figürleri bulunan takım zırhı ve siyah, hançere göre uzun sayılabilecek boyutlarda ince keskin ucu olan, kabzasının sağı ile solundan yukarıya doğru boynuz gibi çıkan kıvrımlı saldırı itemi ile çevik hareketlerle bossa saldırıyordu.
Gözüm ekranımın sağında bulunan parti listesine doğru kaydı. Stray ne ara gelmiş, Elenia onu partiye almış ve çoktan bossa saldırıp Ghoul'un bana son vuruşu yapmasını engel olacağı saldırılarına başlamıştı. Aklımdaki dönüp duran bütün bu soruları bir kenarı bırakarak onun burada olmasının beni ne kadar mutlu ettiğine ve içimde tekrar belirmeye başlayan savaşma güdüsüne odaklanmaya çalışıyordum.
Age ile halen kıpırdayamıyorken, Stray büyük bir profesyonellikle Ghoul'a basit yetenekleriyle saldırıyordu. Boss da boş durmadan karşı saldırılarıyla ona cevap vermek istiyordu. Stray kendisinden çok daha iri olan bossun etrafında dönerek bazen zıpladıktan sonra yetenekleri ile havada kombo saldırılar yaparak bossun canını elinden geldiğince indirmeye devam ediyordu. Suikastçılar düşük CP ile YPleri yüzünden yeteneklerini kısıtlı kullanabildikleri için partilerde düşmanlarına arka plandan ani saldırılar yaparak büyük hasarlar vermek için var olan sınıftı. Ne var ki içinde bulunduğumuz bu durumda Stray bir savaşçı görevini görevi üstlenerek bossun bizden uzak tutmalıydı.
İçinde bulunduğu durumun farkında olan Stray olabildiğince özel yetenek kullanmaktan kaçınarak bossa HP vermeye çalışıyordu Boss Stray'in basit yetenekleri ile yaptığı saldırılardan bazen HPler alsada bu saldırıların birçoğunu sol elinde taşıdığı kalkanıyla yaptığı savunmasıyla savuşturuyordu. Film izler gibi soluksuz yaptıkları çarpışmalarını izliyordum. Söylemeliyim ki şuan Stray'in bossa karşı yaptığı zekice hamleleri izlerken gerçekten çok keyif alıyordum.
Age'ın kalın ve sinirli gelen sesi çarpışmanın büyüsünden kurtulmamı sağladı. "Oğlum daha ne kadar orda beklemeyi düşünüyorsun. Kımılda da buradan canlı çıkma gibi bir imkanımız olsun." Dedi. O an üzerimizdeki sersemlemenin etkisinin geçtiğini fark ettim. Bossun davranışlarını ve saldırı şeklini yeterince görme imkanım olduğu için kendimi artık her şey için hazırlıklı hissediyordum. "Ben Elenia'ya yardıma gideyim sende Stray ile bossu tankla" Age beni başıyla onaylarken etrafı hortlaklarla çevrili Elenia'ya doğru koşmaya başladım.
Mezar taşlarının arasından hızla Elenia'nın yanına koşarken bir yandan da saldırı pozisyonu aldım. Elenia da CPsinin neredeyse yarısını kaybetmişti. Ona konuşma mesafesi kadar yanaştığımda ona gelen saldırıları karşılamakta güçlük çekmeye başladığını fark ettim. Ağlamaklı sesiyle "Özür dilerim. Gerçekten çok özür dilerim. Başaramadım." Dedi. O bu cümleyi kuruyorken ben etrafında bulunan moblara basit saldırılar yaparak hepsini kendi üzerime çekmeye odaklandım. "Sorun yok." Dediğimde konuşmayı sonraya bırakmamız gerektiğini anlamış olmalıydı. Yine de halen şoktan çıkamamıştı. Hızlı olmalı ve burada bulunan Ghoul'un küçüğü olan hortlakları serice temizleyip Age ve Stay'e yardıma gitmeliydik. "Şey bir şeyi unutuyorsun." Gülerek bu cümleyi kurup onu rahatlatmak istedim ve ekledim "Biraz healini alsam sanırım iyi olurdu." Cümlemi kurarken göz göze geldik.
O anda durumumuzun farkına varıp kendini toparlaması çok uzun sürmedi. Tozpembe ve beyazlı Alderas item setinin miğferinden görünen küçük pembe dudaklarından "Heal" kelimesi döküldüğünde etrafımda beliren yeşil '+' sembolleri CPmi yükseltmeye başladı.
"İşte benim kızım." Dediğimde söylediklerime kendim de inanamamıştım. Elenia'nın yüzüne baktım gülümsediğini fark etmemem mümkün değildi. Elenia'nın yeteneğini birkaç defa daha kullanmasıyla CPem beklediğim seviyeye geldiğinde kurduğum cümlenin olayı nerelere götüreceğini düşünecek vaktim olmadığını biliyordum. Elenia'ya "Sen diğerlerine yardıma git." dediğim de kullanacağım yeteneğimin hangisi olduğunu anlamış olmalıydı. Ghoul ile çarpışmaya devam eden Age ve Stray'e doğru koşmaya başladı.
Fazla düşünmeden seri saldırılar ile gelmeye devam eden hortlakları tek tek üzerime çektikten sonra mezarlık taşlarının daha az bulunduğu bir noktada hepsini topladım. Etrafıma doluşmaya başlayan sıska vücutların istediğim konuma geldiğini düşündüğüm anda ise vakit kaybetmeden "karanlık" dedim.
Yerin iki tarafından yükselen siyah ışınım yarı çemberleri beni ve hortlakları içerisine almaya başladı. Çember tamamen üzerimize kapandığında neyle karşı karşıya olduğumu biliyordum. "Umarım cezanızı çekmeye hazırsınızdır." Dedikten sonra fazla geçmeden kulağımı çınlatan o sesleri duymaya başladım. Çemberin içinden tekrar onlara doğru baktığımda Elenia diğerlerinin yanına varmış ve ikisini de sırayla healliyordu. Bu sırada çemberin içindeki esintiyi hissetmeye başladım. Mobların bağırışları arasında almaya başladıkları 700 HPler etrafta adeta uçuşuyor gibi beliriyordu. Karanlık yeteneğim bana da HPler versede artık alışmıştım ve ilk zamanlarda olduğu gibi canımı yakmıyordu.
Yeteneğimin süresi bitmeden hortlakların hepsi ölmüş ve pikselleşiyorlardı. Karanlığın birkaç saniye daha bana zarar vermesi devam ettikten sonra siyah küre yavaşça etkisini kaybetti ve ortadan kayboldu. Geriye beni neredeyse tekrar ölümle burun buruna getiren Ghoul'u öldürmek kalmıştı. Öldürdüğüm hortlardan elde ettiğim ganimet kutularından item düşme olasılığının neredeyse hiç olmadığını bildiğim için kutuları açmadan hızla diğerlerinin yanına doğru koşmaya başladım.
Ghoul'un CPsini yüzde yetmişlere kadar indirmeyi başarmışlardı. "Artık aranıza döndüğüme göre bu işi daha seri şekilde bitirebiliriz." dedikten sonra saldırı yapmak için moba doğru atıldım. Canavarın etrafında Age ile birlikte slayt atmaya başladık.
"Stray biraz geri de dur ve şimdilik saldırıyı ikisine bırak." Elenia partiyi tekrar yönlendirmeye başladığına göre iyice kendine gelmiş olmalıydı. Stray onun dediğini harfiyen yerine getirmek için seri birkaç hareketiyle geriye doğru sıçradı.
"Oğlum daha önce hiçbir mobu bu kadar çok öldürmek istediğimi hatırlamıyorum. Sende geldiğine göre şimdi ödeşme vakti." Age susar susmaz birden havaya sıçradı. Bana samuray kılıcını andıran siyah kabzasının sapından beyaz iplerin sarktığı ve koyu kırmızı keskin ucu olan tek el silahıyla yeri hedef aldı ve yere indiğinde dizlerinin üzerinde durup itemin ucunu yere değdirdiği gibi 'şok etme' dedi. O an intikamdan kastının ne olduğunu anladım. Kırmızı ve grili takım zırhı kuşanmış Age kafasını yerden hafifçe kaldırıp 'hahaha' diye gülerken Ghoul onun kullandığı bu yetenek ile sersemledi. Başında gri hortumu andıran bir simge beliren Ghoul olduğu yerde kaldığı anda 'üçlü darbe' dedim. İtemim Ejecta ile seri saldırılarımdan ilkini yaptığım anda bossun sersemleme etkisi ortadan kalktı ve ikinci, üçüncü saldırılarım göz açıp kapayıncaya kadar moba HP verdi.
Basit saldırılar ile slayt atmaya tekrar başladığımızda boss bazen karşı saldırılar yaparak bazen de kalkanıyla savunma yaparak bize karşılık veriyordu. Arkamızda Elenia'nın olduğunu bilmek ve bossun saldırı şekline alışmış olmamız çarpışmanın bütün avantajını elimize vermişti. Elenia "şimdi" dediğinde saniyelik bir duraksama ile kiminle konuştuğunu anlamaya çalıştım. Çok geçmeden Ghoul'un arkasından mobun üzerine doğru çevik bir şekilde atılan Stray'i fark ettim. Kendimi öylesine işime kaptırmıştım ki onun ne ara bossun arkasına gittiğini bile fark etmedim. Stray havada bossa doğru süzülürken 'şok etme' dedi. Boss bir kez daha sersemlemenin etkisine girdi. Stray hala havadayken ikinci yeteneğini kullandı, 'yıkım'. Ağzından yeteneğini kullandığı kelimeler döküldükten sonra Stray'i görmek neredeyse imkansız olmuştu. Anlık olarak siluetini en az beş farklı noktada görsemde, yaptığı gözle görülemez seviyedeki seri saldırları bossda yaralar oluşturmadığı sürece yaptığını takip edemedim. Suikastçıların yetenek kullanma süreleri ve onlara özgü olan çok seri saldırılara sahip yeteneklerin gözümü korkutmama olasılığı yoktu. Bossun sersemleme etkisi Stray'in yaptığı ilk saldırıda ortadan kalkmış olsada 'yıkım' yeteneğinin vermiş olduğu HPler için tepkisiz kalmaktan başka çaresi yoktu.
Bir yandan Stray'in karşı konulamaz bu saldırsını takip ederken Age ile birlikte bossun etrafında slayt atmaya devam ediyordum. Biz ne kadar mobu tanklayıp üzerimizde tutmaya çalışsakda böylesine seri saldırıların dezavantajı canavarı üzerine çekmek oluyordu. Bunun farkında olan Stray saldırısından hemen sonra birkaç adım geriye sıçradı. Ghoul ona doğru döndüğünde ise 'görünmezlik' dedi ve boss için ortadan kayboldu. Aynı partide olduğumuz için biz onu bir hayalet gibi soyut bir şekilde görebiliyorduk. Yüzündeki gülümsemeden ne kadar çok keyif aldığını belliydi. Moba yaptığımız basit saldırılar ile tekrar onu üzerimize çektik.
Elenia "İyi iş çıkardın." derken bir yandan bossun saldırılarını atlamadığımız sıralarda azalan CPmizi heal yeteneği ile doldurmaya devam ediyordu.
"Benim için büyük bir zevkti." derken Stray görünmez şekilde sürekli yönü değişen bossun etrafında dönerek yine arkasında kalmaya çalışıyordu.
Dakikalar boyunca yaptığımız saldırılar ile Ghoul'un canını yüzde beş civarına kadar düşürmeyi başardık. Benim yaptığım bir saldırıdan sonra boss savunma yapmayı bıraktı ve kükremeye başladı. O kükrerken kocaman ağzından etrafa saçılan salyalar bir şeylere hazır olmamız gerektiğinin işaretiydi.