Arkadan bana sarılan çıplak vampiri uyandırmamaya çalışarak yavaşça yataktan kalktım.Dolaba doğru ilerledim ve sırt çantama gereken her şeyi koyup altıma şort üzerime bluzumu giyip odadan yavaşça çıktım.Bu saatte herkes uyuduğundan kaçmam kolay olacak gibiydi.
Kaçmak fikride ne? demesin kimse bana.Dün geceden sonra bir daha burada kalacak cesaretim yoktu.Vlad e artık inancım kalmamıştı.Buradan gitmek benim için en iyi seçenek olacaktı.Bu yüzden sessizce en alt kata kadar indim.Dış kapıya geldiğimde bir yıl geçirdiğim bu eve son kez baktım.Gururum elimde kalan son şeydi ve ben bunu heba etmeyecektim.Son kez ardıma bakıp kapıyı kapattım ve koca şatonun bahçesinden hızlıca dışarı çıktım.Şu gecenin çocukları yada Vlad in beni görmeden nasıl kaçtığıma şaşırırken sert bir şeye çarptım ve geri adım kendimi yerde buldum.Dilimi eşek arısı sürüsü soksun!
"Tanrım.." dedim ve tanıdığım sesin verdiği cevapla tırstım.
"Bizi lanetliyen Tanrı...." Dedi.Başımı yavaşça kaldırdığımda ise bir çift sinirli , yeşil ve dahi şaşkın gözle karşılaştım.
"Vlad.." dedim sessizce ve o beni kolumdan hızlıca tutup kaldırdı.Bu kadar çabuk nasıl giyindiğine hayret ederek (ki o bir vampirdi) beni şatoya doğru sürüklemesine izin verdim.Konuşmaya başlamak işte o zaman aklıma gelmişti
"Canımı yakıyorsun Vlad!" diye bağırmamla beni yere fırlattı.Popomun verdiği acıyla inledim.
"ASIL SEN CANIMI YAKIYORSUN!SEVDİĞİM KADINI BİR DAHA KAYBEDEMEM BEN!" diye bağırdı.Ben de dayanamayıp ayağa kalkıp suratına okkalı bir tokat attım.Ve size yemin ederim hangi siktiğimin cesareti geldi bilmeden yaptığım bu hareket sanırım benim sonum olacaktı.Hatta öyle ki şato dan gelen çığlığı duyduğuma bile yemin edebilirdim.Ama artık sınırları geçmişti Vlad.Hem suçlu hem güçlü ayakları beni yeterince bıktırtmıştı.
Kendimi toparladım ve Vlad in karşısında dik durmaya çalışarak(acaba canı yanmış mıdır?)
"Sana inanmıyorum Vlad..." dedim ondan bir tepki gelmeyince.Gene bir şey demeyince şatoya doğru hamle yaptığım sırada kendimi havalanmış buldum ve tabi bir de cam kırılması sesi ve dahi sonra yumuşak zemin.Işık hızıyla gerçekleşen bu olayda gözlerimi kapadığım için ,açmak sonradan aklıma gelmişti.Ve açtığımda ise üzerimde bir vampir vardı.Dişlerini bana göstererek açıp
"Sebastian!" diye bağırdı aniden.Bu arada Kollarımı kıpırdatmamı engelleyerek bileklerimden yakaladı beni ve başımın üzerinden birleştirdi.Yatak odamızın kapısı aniden açılınca içeri Sebastian girdi.Bizi bu pozisyonda gördüğünde gözleri irileşti.Ama sonra başını sağa sola sallayıp
"Buyurun efendim?" dedi eski haline dönüp
"Herkes evden uzaklaşsın hemen!" diye bağırdı Vlad gözlerini bir an bile olsun benden ayırmadan.
"Ta-tamam efendim" diye şaşkınca kekelediğinde Sebastian, "İşte şimdi sıçtığımın resmidir" diye geçirdim içimden.Sebastian saniyeler içinde kapıyı kapatıp çıktığında odada sadece Vlad ve ben kalmıştık.Vlad ise beni şaşırtarak yavaşça üzerimden kalkmışı ve soyunmaya başlamıştı.Başka zaman olsa bu hoşuma bile gidebilirdi ama şuan ölesiye korkuyordum.Aradan geçen sessizliğin ve Vlad in üzerinde sadece pantolonu kalana dek kaldığı süre boyunca birden konuşmaya başlaması kaşlarımı şaşkınca kaldırmama sebep olmuştu.
"Senin hep cesaretine hayran kalmışımdır güzel Fiona.Güzelliğinden sonra beni etkileyen ikinci şeyde buydu aslında.Ama şimdi beni çok kızdırdığını söyleyebilirim ve inan seni bu kadar ölümüne sevmesem ...." Dedi ve bir anda üzerimdeki yerini tekrardan aldı.Gözleri gözlerimde dudakları ise dudaklarıma çok yakın bir mesafede kalıp
"Çoktan o güzel başını gövdenden ayırmıştım.Ama seni ölümüne seviyorum ve bunu anlamanı sağlayacağım." Dedi nefesini dudaklarıma vererek.Şuan işte korkmaya ekstradan başlamıştım bile .Çünkü üzerimdeki tişörtü yırtıp atmıştı ben olayları anlayana kadar.Aynı şekilde altımdaki şortumu da yırtıp atmıştı birden.Sadece çamaşırlarımla kalmıştım önünde.Sanırım yapacağı şey belliydi.Eee şimdi ne olacaktı? Ve ben nasıl bir anda bu kadar sakinleşmiştim?
"O kadar güzel ve gençsin ki...Senin yanında kendimi sübyancı gibi hissetmeme şaşırmamalı." Dedi ve dudaklarını boynuma götürdü bir cevap vermemi bile beklemeden.Bedenlerimizi birbirine bastırdı.Ciğerlerimdeki bütün hava boşalır gibi oldu ve kalbim atmaya başladı.Uzanıp başını daha da bastırdım ve vampir dişlerini tenimde hissettim.Bir eliyle de arkadan sütyenimi açıp bir kenara atışını hissettim.Ateşli bakışları göğüslerim de dolaşırken hem soluksuz kaldım hem de hafif bir utanca kapıldım.Bir kendime bir ona baktım.Daha iyilerine layıktı.
"Kendini bana karşı sakın küçümseme.Acımasız denecek kadar güzelsin ve seninleyken,ağır hareket etmek için bütün gücümle, irademi kullanmam gerekiyor" dedi düşüncelerimi duyarcasına.Bu sözlerinden sonra içimde daha da kuvvetli bir arzu birikti.Vlad yavaşaça kilodumu çıkardı.Bedenini benimkinin üzerine yerleştirdiğinde nefesim kesildi;teni öyle sıcaktı ki..Göğüslerimi okşayıp,göğüs uçlarımı çimdiklediğin de,içimde acı verici arzu dalgaları yayıldı.
Vlad in kaslı bedeni üzerimi örttüğünde ihtiyacım çaresizliğe dönüştü.Başını aşağı çektim ve dudaklarımı onunkilere dayadım,dilimi açık bir taleple ağzına soktum.Dilimi emdi ve kuvvetli bir şekilde beni öpmeye başladı.Acı umurumda bile değildi.Vlad üzerimdeki baskısını azaltıp
"Bacaklarını aç güzel Fionam" dedi.Sanırım şimdi tamamen onun olacaktım.
Verdiği emirle bacaklarımı açtım.Kalbim küt küt atıyordu.Vlad bacaklarımın arasındaki yerini aldığında bacağımın içine değen,kalın,nabız gibi atan erkekliği sıcacıktı.Sonra Vlad aşağıya uzandı ve gözlerimi kapattım.Hem onu çok istiyor hem de acıdan korkuyordum.Çünkü bu ilk seferim olacaktı.Ama öyle olmadı.Çünkü beklediğim darbe yerine,parmağı içime girip beni erotik bir acımasızlığa sürükledi.Sırtımı bükerek aldığım zevkle bir çığlık attım.Vlad başını eğdi,dudaklarını göğüs ucuma sardı.Ve ardından öyle güçlü emdi ki dudaklarımdan bir haykırış koptu.Sonra parmağı kayarak içime girmeye başladı.Bağırtılarımı gitgide hızlanan soluklarımla bölen bir ritim tutturdu.Kendisi ise göğüslerimi ısırmaya başladı.
Hareket edip kalçalarımı eline ayak uyduracak şekilde kaldırdım,başını da göğsüme bastırdım.Tırnaklarımı sırtına bastırdım ve inledi.
Kendi nefesim ve iniltilerimin arasından Vlad in tahrik edici sesini duydum.
Sonra bir anda elinin yerini içime doğru bastıran çok daha kalın bir şey aldı.Onu ilk hissedişimle çok sıcak,çok sert ve akıl almayacak kadar baştan çıkarıcı erkekliğini de hissettim.
"Kasma kendini Fiona,Yavaş olacağım" dedi hayvani bir sesle.Vlad in eli yüzüme sürtündü,saçlarımı düzeltti,sonra aşağıya kayıp kalçamı kavradı.Sonra kendini öne itti ve bıçak gibi sert erkekliği derinliklerime saplandı.İçimde bir sızı hissettim,gırtlağımdan bir ses çıktı.Acı çok fazlaydı ve ben bu acıdan kaçmak istiyordum.Vlad bunu fark edecek ki güçlü bedeniyle beni durdurdu.Çok yavaş hareketlerle ileri geri gitmeye başladı.Ve o an aldığım zevki hiçbir şeye değiştirmemek istedim.Kalçalarımı kaldırarak daha fazlasını talep ettim.Vlad bu arada göğüs uçlarımı daha sıkı sıktı.Parmaklarımı Vlad e bastırdım,içime dolan hazla ikimizde inledik.Artık tüm kontrolüm ondaydı.Her yeni sert darbesiyle beni yatağa daha çok bastırıyordu ve ben ezildiğimi hissediyordum.Kollarımı tepemde birleştirdi ve kendini daha çok itti.Ağlar gibi bir ses çıkarmamla Vlad ağzını benimkine örttü ve çığlımı yutup sonuna kadar içime girdi.
Haz da hissettiğim acı gibi beni içine aldı.Onu tamamen içime almak anlatılamayacak bir histi.Vlad in git gide sertleşen darbeleri artık bana yetmiyordu
"Daha sert" diye yalvardım ve Vlad kalçalarımı daha sıkı kavrayıp içimden çıkıp öyle ani ve sert girdi ki bir an öleceğimi sandım.Kasıklarım sıkıştı ve inanılmaz bir hazza dönüştü.
Vlad içime sıcacık akarken bana sürtündü ve o son darbeler,aklımın son kırıntılarını da alıp götürdü.
Vlad nefesimin son kırıntısıyla ciğerlerimden çaldığı son havayı da öpücüğümü de çaldı ve yanıma yattı.Kollarıyla beni sıkıca kendine çekti.Bense hala nefesimi düzenlemeye çalışıyordum.Vlad in teni sıcacık olmasa donabilirdim çünkü pencere camımızı gene kırmıştı.
Vlad saçlarımı küçük küçük öpücükler bırakırken
"Seni seviyorum Fionam,sonun da artık tamamen bana aitsin.Artık benden kaçamazsın" Dedi rahatlarcasına.Ben de bunun verdiği sıcaklıkla Vlad e döndüm.Ellerimi yüzüne yerleştirip
"Hayatımın en güzel gecesini verdin bana.Fakat kalbim hala kırgın sana" dedim gerçekleri de itiraf etmeyi unutmayarak.Omzuma bir öpücük kondurdu
"Asıl ben teşekkür ederim;bu kanı tek bir kez dökebilirdin ve sen onu bana hediye ettin.Ve bu evimdeki her şeyden daha değerli yapıyor bu kanı.Ayrıca seni seviyorum gerçekten.Sadece bunu düşün" dedi.Dudaklarımla dudaklarını açlıkla kavradım ve Vlad in üstüne çıktım.
"Sanırım artık en çok kimi sevdiğini biliyorum" dedim dudaklarını kapamadan önce.Saatler öncesine kadar kızgın ve sinirli olduğum bu vampire şimdi daha şevkat doluydum.O da kalçalarımdan sıkarak
"Sadece seni..." dedi ve beni yatağın demirlerine itip içime sertçe girdi
"Yarın sabaha daha çok var" dedi hınzırca.Bu gülüş onu daha da seksi yapıyordu.Dudaklarını boynuma götürürken
"Dracula nın uykusu yok anlaşılan" dedim ve kıkırdayarak kendimi ebedi aşkıma teslim ettim.Gerçekten saatler içinde ikimizin de değişimi beni oldukça şaşırtsa da aşk denilen şeyin aslında saçmalıklarla dolu bir dünya olduğuna bir kere daha şahit olmuştuk .......Ne diyebilirim ki? Beni kandırmayı iyi bilen bir vampire sahibim .........