Kar Tanem

By Tardela

132K 8.8K 7.3K

"Muhammet abi..." Arkamı döndüğümde kız kardeşlerimin can dostu Rumeysa'yı gördüm. Gözlerini kaçırıp tekrar b... More

❄️ Tanıtım ❄️
1 ❄️ Rumeysa
2 ❄️ Uzak
3 ❄️ Genç bir adam
4 ❄️ Kafası karışık
5 ❄️ Niyet
6 ❄️ Aile
7 ❄️ Beklemek
8 ❄️ Gözyaşı
9 ❄️ Mutlu
10 ❄️ Söz
11 ❄️ Rumeysa'm
12 ❄️ Sevgi
13 ❄️ Utanmak
14 ❄️ Yalnız
15 ❄️ Hoş geldin
16❄️Korkuyorum
17 ❄️ Hasta
18 ❄️ Nişanlı
19 ❄️ Evli
20 ❄️ Sevgili karım
21 ❄️ Delisin
22 ❄️ Tatlı Kahvaltı
23 ❄️ Üzülmek
24 ❄️ Sadece sen
25 ❄️ Çaresiz
26 ❄️ Yok
27 ❄️ Zaman
28 ❄️ Çok güzelsin
29 ❄️ Birlikte
30 ❄️ Benzemek
31 ❄️ Seni seviyorum
32 ❄️ İstiyorum
33 ❄️ Çilek gibi
34 ❄️ Ruhsuz bir beden
35 ❄️ Güzelim
36 ❄️ Kıskanmak
37 ❄️ Doğum günü
38 ❄️ Merhamet
39 ❄️ Çekirdek
40 ❄️ Çağlar
41 ❄️ Seviyorum
42 ❄️ Arkadaş
43 ❄️ Çöpçatan
44 ❄️ Kavga
45 ❄️ Deli sevgilim
46 ❄️ Şükür
47 ❄️ Hurma
48 ❄️ Kocaman aile
49 ❄️ Heyecan
50 ❄️ Hayal
51 ❄️ Anne
52 ❄️ Babaanne
53 ❄️ Ayşegül bebek
54 ❄️ Torun
55 ❄️ Dünür
56 ❄️ Yaşama sevinci
57 ❄️ Alışmak
58 ❄️ Tutku
59 ❄️ Çekirdek aile
60 ❄️ Ramazan Ayı
61 ❄️ En mutlu gün
62 ❄️ Baba
63 ❄️ Mavi
64 ❄️ Doktor Bey
65 ❄️ Bırakma beni
66 ❄️ Şifa
67 ❄️ Destek
68 ❄️ Yakışmak
69 ❄️ Mücahit
70 ❄️ Deliyim
71 ❄️ Güzel günler
72 ❄️ Kıskanırım
73 ❄️ Lale
75 ❄️ Güzel adam
76 ❄️ İstanbul
77 ❄️ Hediye
78 ❄️ Teslim
❄️ Son ❄️

74 ❄️ Kavuşmak

522 56 101
By Tardela

Biz geldik 🤍

Özlendik mii?

Bölüme geçelim. İyi okumalar 😍

Temsili Mucize ile Mücahit




Rumeysa Can YURTOĞLU 

"Hazır mısın karıcığım?"

Telefonun ekran kilidini kapatıp yerimden kalktım gülümseyerek. Bugün için kırmızı renk tercih ettim. Mucize'nin düğünü olacak inşallah.

"Hazırım, Çağlar'ım. Nasıl olmuşum?" diyerek etrafımda döndüğümde bir anda kolları arasında buldum kendimi. Ellerim omuzlarına tutunurken gülüşüne takılı kaldım. Gözlerimi gözlerine çevirdim. İç çekti. Kollarım boynuna uzanırken beni kendine doğru çekip öptü şefkatle. Yavaşça benden ayrıldığında gülümsedim. Yoğun bakışları beni heyecanlandırıyordu. Hoş sesini duydum. 

"Çok güzelsin..." dediğinde kalp atışlarım hızlandı. Elim saçlarına uzanırken gülüşünü duydum. "Maşallah karıma."

Güldüm. Yanağıma uzanıp öptüğünde elim boynuna serpildi. Dudaklarını yanağımdan ayırdığında göz göze geldik. Yüz yüze bakıyorduk.

"İstersen tatile gideriz, güzelim. Havalar da sıcak." dediğinde duraksadım. Telefonda denizli mekanlara baktığımı görmüş olmalı. Sudan korkuyorum ama istiyorum. 

"Tatil değil de her ne kadar su beni korkutsa da hoşuma gidiyor. Ne bileyim ayaklarımı sokarım. Yüzmek istemem zaten." dedim düşünceli hâlde. "Çocuklar suyu seviyor. İkizler banyodan çıkmak istemiyor mesela." deyip güldüğümde başını sallayıp gülümsedi. Aklıma gelenle yerimde kıpırdandım. Gecikmeyelim.

"Neyse, Çağlar. Gecikmeyelim. Mucize yanında istedi beni. Erkenden orda olmalıyız. Görümceme mutlu gününde destek olmalıyım." deyip yanağına öpücük kondurdum. Kollarını sıklaştırdı. Ellerimi gömleğinin yakalarına getirip kırmızı kravatını düzeltmeye başladım. Takım elbisenin içinde çok hos duruyor. "Çocuklar odada oyuna daldılar. İkiz oğullarımız, ablalarının sözünü dinliyor."

Başımı kaldırdığımda gülümsediğini fark ettim. Yerimde kıpırdandım nazlanarak. "Bir şey demeyecek misin?" deyip gülümseyiverdim. Güldü. Sözleri üzerine kaldım öylece. Bir tuhaf oldum ben.

"Kudurukluğunu yerim senin. Nazlı bebeğim benim."

___

Mücahit KORKMAZ

"Hemen giremezsin. Bekleyeceksin bacanak. Bu ailenin damatları gelin odasının kapı önünde bekletiliyor."

Başımı salladığımda Muhammet Çağlar gülerek kolunu Yağız'ın omzuna attı. Bacanak sırıtıyor. Güldüm bu hâllerine. Çok heyecanlıyım.

Dün resmi nikahın ardından dini nikah kıyıldı. Kına derken çok telaşlı geçti. Doğru düzgün bir çift laf edemedik. Düğün hazırlıkları, davetlilerin gelişi de eklenince konuşmamız hayal oldu. Allah'tan bugün telefon almayacağım. İzne ayrıldım birkaç hafta zaten.

Kapı aralandığında dikkat kesildim. Rumeysa çıktı odadan. Sonra kucağında bebeği ile Menese. Mucize'nin çıkmasını beklerken kapıyı kapattılar. Anlamaz hâlde kaşlarım çatılırken Rumeysa'nın konuşmasına kulak verdim.

"Keyifler yerinde gözüküyor." dedi memnun hâlde. Muhammet Çağlar gülümserken bacanak bana döndü. Yüzündeki sırıtış büyürken kahkaha attı birden. İrkildim.

"Mücahit keyifsiz. Biraz sonra bize dalacak. Baldız hazır değil mi?" dediğinde kayınço bana döndü. Kaşlarını çattı ciddiyetle. Bacanak gülmemek için kıvranıyordu yerinde. Boğazımı temizledim.

"Bacanak ortalığı karıştırıyor. Eşimi bekliyorum gelin kapısının önünde." deyip bacanağa sert bakış attım. Sırıtıyor. Kayınçonun sesiyle önüme döndüm.

"Biraz daha bekleyeceksin. Davetliler yeni geldi." deyip karısına döndü. "Ee güzelim ne yaptınız?"

Bir şey diyemedim. Bacanağın dediği gibi Muhammet Çağlar abiliği ile bize kök söktürüyor.

"Mucize hazırlandı Çağlar'ım da biz davetlilerle ilgilenirken arkamızdan gelin ve damat gelebilir. Dün çok yoğun geçti. Onlara da biraz zaman verelim öyle değil mi?" dedi Rumeysa kararlılıkla. İçten içe sevinirken kayınço cevapladı.

"Orası öyle tabii." dediğinde şaşkınlığımı gizleyemedim. Kabul etti. Rumeysa memnun hâlde eşinin koluna girdiğinde gözlerim bacanağa gitti. Başını iki yana salladı rahat tavırda. Bacanak doğru söylüyor. Kayınçoyu ikna etmenin yolu Rumeysa'dan geçiyormuş. Kayınçoyu götürdü bile. 

"Hadi papatyam biz de gidelim de davetlilere bakalım." diyerek Menese'nin kucağından kızını aldı bacanak. Yüzündeki sırıtışla bana döndü sonra. "Hadi yine iyisin. Ben varken sırtın yere gelmeyecek. Yat kalk dua et bana."

Gözlerimi devirip güldüm. Başımı salladım memnun hâlde. Eşini alıp ayrıldı yanımdan. Gözlerimi gelin odasına çevirdim. Derin nefes alıp verdim önce. Cesaretimi toplayıp kapıyı tıklattım. İçerideki komutla kapıyı aralayıp girdim odaya. Kapıyı ardımdan kapattım.

"Mücahit..."

Yumuşak sesi yüreğimi okşadı. Hissettiğim kalp atışlarımla arkamı döndüm. Beyaz gelinliği masum bakışlarını ortaya çıkarmış. Öyle sevilesi ve güzel ki. Gözlerimi zarif duruşundan ayırmak istemedim. 

Elleri gelinliğinin eteğinden tutundu. Birkaç adımda yanıma yaklaştığında kendime gelebildim. Aklımı kaybettim.

"Beğendin mi?" dedi güzel gülümsemesi ile. Gülümsedim.

"Çok..." dedim heyecanım sesime yansırken. Kızaran yanaklarıyla başını eğip gülümsedi. Ellerimle yüzünü kavradım. Başını kaldırdı şaşkın gözlerle. Göz kapakları şefkatle kısılırken kirpikleri ahenkle hareket etti. Alnına yaklaşıp öptüm uzunca. Gözlerimi kapattım.

Kuş cıvıltıları doldu kulaklarıma. Bir sahil kenarında hissettim bizi. Kıyıya vuran su ayaklarımızı serinletti. Çocuk gülüşleri eşlik etti kumsalda. Çocukluğumda biriktirdiğim gözyaşlarımı sildi su. Bir yanağımı annem öperken diğer yanağımı babama sakladım. Mucize girdi hayatıma. Güzel bir Mucize.

Kollarını belime doladığında gözlerimi araladım. Dudaklarımı aynından ayırdığımda göz göze geldik. Kirpikleri ıslaktı. Sertçe yutkundum. Gözlerimi ıslak bakışlarından ayıramazken yanağıma uzanıp öptü özlemle. Kalbimin ritmi değişti. Yavaşça benden ayrıldığında gözlerim nemli dudaklarına kaydı. Dudaklarını birbirine bastırıp gözlerini kaçırdı. Kendime geldim. Yanaklarım ıslanmış. Yüzümde serinlik hissederken başımı çevirdim. Silmek istedim ama ellerimi yüzünden ayıramadım. 

Kararsız hâlde kalırken sıcaklık hissettim yüzümde. Başımı çevirdiğimde ummadığım bir şey oldu. Aramızdaki yakınlık kalbimin ritmini değiştiriyorken davetsiz gelen öpücüğü nefessiz bıraktı beni. Şaşkınlığımın arasından şaşkınlığını izliyorum. Ellerimin altındaki yanakları ısındı. Aralanan dudakları aklımı karıştırırken kısık sesini duydum.

"Yanlışlıkla oldu yani şimdi olmamalıydı. Ben çok utanıyorum." deyip gözlerini kapatıverdi. Sıkıca kapattı gözlerini. Nefes almayı hatırladım. Kollarını belimden ayırdığında atıldım.

"Utanma..." dedim kendime gelmeye çalışarak. "Nikahımız kıyıldı. Utanılacak bir şey yok-"

"Ben yüzüne bakamayacağım. Bizi bekliyorlar bir de."

Gözlerini açmamakta kararlı gözüküyor. Derin nefes aldım. "Açma." dedim kısık sesle. Karşımda iki büklüm duruyordu. Cesaretimi toplayıp öptüm karımı. Ayrılmadım hemen. Kollarını belimde hissettim. Aşkla çarpıyordu kalbim. Tekrar aşık oldum sana. Avukat Hanım'a aşık oldum.

___

Muhammet Çağlar YURTOĞLU 

Ahmet ile Talha'yı ellerinden tutarak yürütüyorum. Tatlı sesler çıkartıyorlar. Bana benzerlikleri yüzümü güldürürken baba deyişleri duygulandırıyor beni. Bir sağıma bir soluma bakıyorum. Çimenlerin üzerinde yürüyoruz. 

"Anne görsün bizi. Tatlı oğullarım."

Güldüklerinde dişleri gözüküyor. Maşallah oğullarıma. Allahım ne güzel evlatlar nasip ettin bana. Şükürler olsun. Karıma da bakmaya doyamıyorum. Ben çok mutluyum Allahım. Rumeysa'm ile güzel aile kurabilmemi nasip ettin. Seni çok seviyorum.

Başımı kaldırıp etrafıma baktım. Ayşegül, Mucize halasının yanında. Gelin ve damatla konuşuyor. Keyfi yerinde. Gelin ve damat da hâlinden memnun. Kızımın gülüşleri geliyor kulağıma. Bu hâli beni mutlu ederken ikizlerime küçük bir bakış atıp karımı aradı gözlerim. En son Menese'nin yanındaydı. Menese, yeğenim Lale'yi emzirmek için hazırlık odasına gitmişti. Menese yalnız kalmasın diye karım da gitti. Yağız davetlilerle ilgileniyordu. Karım koşturdu gün içinde. Kıyamıyorum ona. 

"Çağlar!"

Başımı çevirdim. Gülen yüzüyle koşar adım bana doğru geliyor. Gözleri ikizlerimize kaydığında güldüm. O sırada gözlerim başka tarafa gitti dalgınca. İki adam gözlerini ayırmadan karıma bakıyordu. Gülüşüm anında silinirken yüzüm gerildi. Kaşlarımı çattım. Şerefsizler!

"Çağlar, sevgilim?"

Önüme döndüm. Rumeysa tedirgin hâlde yüzümü turluyordu. "İkizlerimizi al, güzelim. Ben geliyorum birazdan." dediğimde atıldı.

"Ne oldu? Neye sinirlendin? Korkutuyorsun beni." deyip dudaklarını büzdü. İç çektim. Tatlı tatlı bakmaya başladı bana sonra. Ayarlarımla oynuyor. "Oturalım mı? Sanki ayakta kaldığında sinirin geçmeyecek gibi."

"Oturalım." diyerek başımı salladım. Ayrılmayın ordan şerefsizler. Az sonra geleceğim yanınıza.

Yerlerimize geçtik. Anneannem, Ahmet'i kucağına aldı neşeyle gülerek. Talha'yı da babaanneme verdi karım. Babannem, Talha'yı kucağında düzeltirken konuşmaya başladı. Gözleri bendeydi.

"Hayırdır torunum? Adam dövecek gibi ne bakıp duruyorsun? Bayram şekerimden uzak dur. Çatacak yer arıyorsun."

"İyi bildin, babaanne. Karım size emanet. Ben gidiyorum." deyip yerimde hareketlendiğimde Rumeysa elimi tuttu hızla. Duraksadım.

"Askerliğini yaptın. Cenke mi gidiyorsun? Bir şey anlamadım, anlat." dedi babaannem hararetle. Anneannem devam etti. "Ne askerliği Fidan? Bir şey olmuş."

"Burda kal, güzelim. Konuşacağım sadece. Kardeşimin düğününde kavga edecek hâlim yok." dedim beklentili hâlde. Tedirgindi bakışları.

"Kavga edecek gibi bakıyorsun ama. Ben seni tanıyorum. Çok sinirlisin-"

"Seni seviyorum." deyip ayrıldım yanından. İki şerefsizin yanına doğru ilerledim. Kendi aralarında konuşuyorlar. Bunlar Mücahit'in doktor arkadaşları olmalı. Hastanenin bir kısmı burada zaten. Yanlarına geldiğimde beni fark ettiler. Bakışları donuklaştı başta. Ürktüler. Nasıl gözüktüğümü düşünmeme gerek yok.

"Kimsiniz siz?" dedim sakince. Renkli gözlü konuştu ilk. "Biz Mücahit'in meslektaşlarıyız. Mutlu gününde yanında olmak istedik. Ekip olarak-"

"Kes sesini!" dedim dişlerim arasından. Tedirgin oldu. Birkaç adım gerilediler. "Karıma bakan gözlerinizi oyarım. Ayağınızı denk alın. Ne için geldiniz buraya lan?!"

Sesli yutkundu diğeri. "Kırmızılı kız senin karın mıydı?" dediğinde kolundan tuttum hızla. Sıktım kolunu. Renkli gözlü hararetli konuşmaya başladı. "Biz onu bekar zannetmiştik. Çok genç duruyor. Güzel yani bakımlı. Tatsızlık çıkmasın-"

Omzundan sertçe kavradığımda iki büklüm oldu. "O karıma uzattığın dilini keserim! Her kıza bakar mısınız siz lan şerefsizler?! Def olun gidin şimdi. Yoksa hiç iyi şeyler olmayacak. Gözüm görmesin sizi!" dediğimde başını salladı ikisi. Etrafımı kolaçan edip ittirdim onları. Ağaca yakın yerdeler. Biri ağaca çarparken diğeri yere düştü. Bakmayı sürdürdüğümde yerdeki ayağa kalkıp yanındakiyle birlikte koşarak çıkışa doğru ilerledi. Şerefsizler!


Menese Çakıroğlu 

"Rumeysa, abim nereye gitti öyle? Göremiyorum."

Tedirgin bakışları beni daha fazla telaşlandırdı. Konuşacağı vakit babaannemin sesini duydum.

"Dünyadan haberiniz yok. İki oğlanı hırpaladı ağaçlığın orda. Kaçtı gitti oğlanlar. Geliyor şimdi. Dedesine çekmiş bu da. Kıskanıyor hep." dedi babaannem nazlanarak. Ağzım açık kaldı. "Hoş, ben de az kıskanmadım. Yün gibi yolukladım kızları."

Gözlerim Rumeysa'ya gittiğinde gülesim geldi. Babaannem, Rumeysa'nın kıskançlık olayını öğrendiğinde çok desteklemişti. Şimdi de babaannem bayram şekerine imada bulunuyor. Çok iyi ikili oldular vallahi.

"Hoş geldin, torunum. Askerlik kaç ay sürdü?" 

Abim, karısının yanına oturduğunda kendime engel olamayıp güldüm. Yağız geldi o sırada yanıma. Lale'yi kucağımdan aldı merakla. Abimden haberi yok. Sırıttım. Birazdan öğrenir.

"Ne askerliği babaanne?" dedi abim üzerine çeki düzen verirken. Rumeysa'nın gözleri abimde. Mahzun bakışları ile çok tatlı duruyor. 

"Çağlar gelir misin benimle?" 

Abim, karısına döndü. Rumeysa hafifçe çattığı kaşları ile yerinde kıpırdandı. Abime de kıyamıyor. Babaannemin çenesinden kaçmak da istiyor olabilir.

"Ayrılma karının yanından. Çok göze geliyor. Kocası olduğunu bilsinler. Yoksa yarın İstanbul'a giderken bayram şekerimle torunları da alır, giderim. Karın gibi iyi yoluklasaydın oğlanları. Akılları başlarına gelseydi-"

"Karımın ve çocuklarımın bir yere gittiği yok, babaanne. Gerekeni yaptım. Pis zihniyetler yanımda da bakar." dedi abim sinirle. Sık sık nefes veriyordu. Rumeysa abimin elinden tuttuğunda kocama döndüm. Çatık kaşlarıyla bana döndü. Yağız da sinirlendi. Abime döndü sonra.

"Kim onlar?" diye sordu Yağız. "Mücahit'in meslektaşlarıymış. Ekipten..." dedi abim cevaben. Vay pislikler. 

"Konuyu kapatalım artık. Bugün Mucize'nin en mutlu günü. Mutlu olduğumuzu hissettirmemiz lazım ona. Yanında olmalıyız." dedi Rumeysa ciddiyetle. O sırada eniştemin halası geldi yanımıza. Sohbet ettik. Masaya davet etsek de davetlilerle ilgileneceğini söyledi nezaketle. Memnun kaldık.

"Vedat Hocam!"

Sesin geldiği yöne döndük hızla. Vedat Hocam mı? Eniştemin çalıştığı hastanedeki başhekim?

"Açılalım!" dedi bir doktor. Ayağa kalktık. Etrafında toplaşan insanları uzaklaştırıyorlardı. Kargaşada Mucize'yi aradı gözlerim. Mücahit ile ayağa kalkmışlar. Ayşegül'ün korktuğu belli. Mucize, Ayşegül'ü kucağına aldığında Mücahit kalabalığa doğru koştu. Başhekiminin yanına gitti. Hep bir ağzından ses çıkıyordu. "Nabız alamadım." dedi biri. Mücahit kalp masajına başladı. Başıma ilk defa böyle bir şey geliyor. Kanım çekildi sanki.

Ellerini başhekimden çektiğinde sertçe yutkundum. Öldü mü?

"Vedat Hocayı hastaneye yetiştirmemiz lazım. Daha önce bir defa kalp krizi geçirmişti."

Sonrası hastane. Düğün kapanış.

___

Muhammet Çağlar YURTOĞLU 

"Mücahit ne dedi oğlum?"

"Ameliyat iyi geçmiş, baba. Kalp krizi geçirmiş başhekim. Mücahit yeni çıkmış hastaneden. Geliyor buraya." dedim rahat nefes vererek. Annelerim sesli şükürleini yapıyorlardı. Lokman babamın sesini duydum.

"Çok şükür. Mucize, eşin geliyormuş kızım. Başhekimi de iyiymiş. Üzülme." dediğinde gülümsedim. Mucize başını salladı. Yanına oturdum kardeşimin. Gelinlikle duruyordu. Kolumu omzuna attığımda sindi yerine. Başından öptüm. 

"Doktor karısı olmak kolay değil Avukat Hanım." dedim gülümseyerek. "Bunları bilerek kabul ettin. Eniştem oldu. Yapacak bir şey yok."

Güldü, Mucize. Diğer tarafına babam oturdu. O da sarıldı benim gibi. "Yüzün gülsün işte böyle. Mücahit gelince evinize geçersiniz." dedi babam merhametle. Gülümsedim. Mucize'nin de yüzü gülüyordu. 

"Bacanak iyidir. Kendi düğününde hayat kurtardı, ameliyata girdi. Bu evlilik huzurlu, bereketli, güzel olacak inşallah baldız."

"Amin inşallah, enişte." dedi Mucize gülerek. Mutlu olmuştu. Hepimiz mutlu olduk. "Eksik olmayın." 

Biraz sonra Mücahit geldi. Mucize ile Mücahit bizlerle vedalaştıktan sonra saat geç olduğu için evden ayrıldılar. Yola çıktılar. 

Çekirdek'i pusetine yatırıp elime aldım. Maviş koltukta uyuyor. Karım ve çocuklarımı da alıp vedalaştıktan sonra evden çıktık.

___

Mucize YURTOĞLU KORKMAZ 

"Mücahit?"

Evimizin kapısını kapatıp başını bana çevirdi. Çok yorgun gözüküyor. Üzülüyorum bu hâline. Düğünümüzü böyle hayal etmemiştim.

"Yorgun gözüküyorsun." deyip gülümsedi. Kendi yorgunluğundan haberi var mı? Dudaklarımı aralayacağım vakit kucağına aldı beni. Kollarım boynuna dolanırken kalp atışlarım hızlandı heyecanla. Aramızdaki yakınlık hiç öpüşmemişiz gibi utandırıyor beni. Güzel bakışlarına takılı kaldım. "Uyumalıyız."

Yatak odasına geçtiğimizde beni yatağın üzerine oturttu. Gözlerimden uyku akarken uyanık kalmak için direndim. Başım da ağrıyor. Yanımda hissettiğim hareketlilikle başımı çevirdim. Boynundan kravatını çıkartıp iki düğmesini çözdü. Ceketini de çıkardığında elim başıma uzanırken duraksadım. Nasıl olacak şimdi ki? Bu gelinlik de ağırlık yapıyor bana. Keşke annemle babamın evinde çıkarsaydım gelinliği. Bir tarafım da gelinlikli durmak istedi. Evimize gelinlikli girmek istedim. Mücahit'e özel kalmak...

"Yardım etmemi ister misin?" dedi nazikçe. Yanan yanaklarımla başımı salladım. Yaptığı her harekette bana bakıp onay alıyordu. Başımdaki iğneleri çıkardı. Başörtü başımda kalırken gözleri gelinliğime gitti. Şimdi cesaret etmeliyim. Sonra zor olacak.

Başımı eğip başımdaki başörtüyü çıkardım. Saçlarım omuzlarıma dökülürken heyecandan ellerim titriyordu. Tepkisini merak etsem de utancımdan başımı kaldıramıyorum. Ellerimi kucağımda birleştirdim. Gözlerimi kapattım sıkıca. Gözlerimin önüne yanlışlıkla onu öptüğüm geldi. Biraz daha kızarırken sonrası geldi aklıma. Daha çok utandım. Ama o zaman utanmamıştım. Ben nasıl alışacağım ona?

Ellerini yanaklarımda hissettim. Gözlerim şaşkınlıkla aralanırken başımı kaldırdım. Göz göze geldik. Çok yakındık birbirimize. Bakışları beni kendine çekiyor. Hani utanıyordum ben?

Kafam karıştı.

Alnıma yaklaşıp öptüğünde gözlerimi kapattım. Kollarım beline uzanırken sıcak dudaklarını alnımdan ayırdı. Gözlerimi aralayıp başımı kaldırdım. Yüz yüze bakıyorduk. Derin bakışları kalbimi hızlandırıyor. Kollarımı beline sardım ona duyduğum sevgiyle. Elleri yanaklarımda hareket ederken dudaklarında gülümseme belirdi. Gözlerimi mavi gözlerine diktim. Heyecanını hissediyorum. Gülümsedim.

"Sen benim özelimsin." deyip derin nefes aldı. Heyecan bütün vücudumu sararken dudaklarımı araladım.

"Sen benim özelimsin."

Güldü hafifçe. Huzurlu ve mutlu gülüştü bu. Gülüşü beni etkisinde bırakırken bu defa yanlışlıkla olmadı. Kollarım daha tutkulu sardı bedenini. Elleri saçlarımı okşadı. Ve kalplerimiz aynı heyecanla çarpmaya başladı. Sevgime kavuştum ben.

🦋❤️

Sevgime kavuştum ben :')
Ne güzel cümle.

Bölüm nasıldı?
Düşünceleriniz?

Sadece bedenen yorgun değilim :')

Konuşalım 😇

Kendinize iyi bakın. En güzele emanetsiniz ❤️

Kavuştum.

Continue Reading

You'll Also Like

3.5M 199K 36
Kız kardeşinin hatası yüzüden ceza alan ve ailesinden veto yiyen Rojbin, parasız pulsuz bilmediği bir şehre sürgün edilir. Tabi bu sürgüne ek deli do...
635K 42.3K 107
[22.12.2020 - 05.04.2021] Bir kadın düşünün kendi halinde mesleğini yapan doktor...●■ Bir adam düşünün nişanlısını kaybettikten sonra ,nişanlısının...
3.1K 284 20
"Umudunun kırıldığı yerde sakat kalmaya mecbursun." Anladığımı belirten harekette başımı salladım. Her günüm bir önceki günden berbat geliyordu gözüm...
132K 8.8K 80
"Muhammet abi..." Arkamı döndüğümde kız kardeşlerimin can dostu Rumeysa'yı gördüm. Gözlerini kaçırıp tekrar bana baktığında sesini duydum. Rahatsız o...