BAŞSAVCI || Yarı Texting

由 rubbysko

496K 26.9K 5.9K

Yaş farkı vardır, dikkate alarak okuyun. Karakterlerime gelen en ufak hakarette engellenirsiniz. Siz: adınız... 更多

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm- 10 Bin Özel
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
25. Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
28. Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
33. Bölüm
FİNAL

12. Bölüm

14.9K 1K 97
由 rubbysko

Siz: Başsavcım

Siz: Canım sıkılıyor

Siz: Sen napıyorsun

Loverman: Uzanıyorum

Siz: Senin şu an çalışıyor olman gerekmez mi?

Loverman: Bugün izinliyim ufaklık

Siz: Anlıyorum

Loverman: Sen ne yapıyorsun?

Siz: Senin bıraktığın çikolatalardan son bir tane kalmıştı

Loverman: Ee

Siz: Onu yiyorum

Siz: Bana afiyet olsun dimiiii

Loverman: Yok artık Alçin

Loverman: Afiyet falan olmasın

Loverman: O kadar çikolatayı nasıl yedin iki günde?

Siz: Sen bana çok yedin demeye mi çalışıyorsun

Siz: Ne yani çok mu yiyorum ben

Loverman: Yavrum ben onu mu dedim

Loverman: Ne kadar zararlı o çikolatalar haberin var mı

Loverman: O kadar da dedim yani birden yeme diye

Siz: Yok yok anladım ben

Siz: Sen benim lokmalarımı sayıyorsun

Siz: Tabi geldin gördün beni

Siz: Çok şişko görüyorsun beni değil mi

Loverman: Yavrum ne ilgisi var

Loverman: Değilsin şişko falan

Loverman: İncecik bir şeysin zaten, dokunsam kırılacaksın

Loverman: Sadece çok zararlı hepsini bu kadar hızlı yemen, bunu söylüyorum

Siz: Peki 🥺

Loverman: Neyse neyse, kapat hadi konuyu

Loverman: Sana bir sürprizim var adlında

Siz: Cidden mi

Loverman: Evet

Loverman: Görmek ister misin?

Siz: E heralde yani

Loverman: Pekala

Loverman: Şimdi kapıyı açabilir misin

Siz: Dış kapıyı mı

Loverman: Evet güzelim, dış kapıyı

Siz: Tamamm

Hızlıca oturduğum koltuktan kalktım ve dış kapıya doğru ilerledim. Bir sürprizi olduğunu söylemişti ve deli gibi merak ediyordum.

Dış kapının önüne geldiğimde derin bir nefes aldım ve kapı kolunu aşağı indirdim. Kapının önünde bir kedi çantası duruyordu ve doğal olarak içinde de bir kedi. Bu benim o gün gördüğüm yaralı hatta Akgün'ün de sahibi olduğu kediydi.

Şaşkınlığım had safhaya ulaşırken hızlıca çantayı kulpundan tuttum ve yerden kaldırarak içeri adımladım. Kapıyı kapatırken biraz fazla hızlı çarpmış olacağım ki kedi birkaç kere miyavladı.

Odama girip çantayı yatağın üzerine koydum ve hemen kapağını açtım. Ben kedinin dışarı çıkmasını beklerken hiçbir tepki göstermeden yatmaya devam etmişti. Anlaşılan o ki rahatına düşkün bir minnoştu bu kedicik.

"Pişt, çıkmayı düşünüyor musun... Ee, senin adın neydi ki ya?"

"Babana sormayı unuttuk iyi mi? Dur bakayım sen bir sorayım."

Telefonu almak için odaya gitmeden önce kediyi kucaklamış ve yatağıma yatırmıştım. Hanımefendi hala uykusundan ödün vermiyordu, orası ayrıydı.

Oturma odasında koltuğun üzerinde duran telefonumu aldım ve kediyi yalnız bırakmamak adına vakit kaybetmeden yatak odama geri döndüm. Halinde pek farklılık yoktu, hala yatıyordu...

Yanına oturdum ve mesajlaşmalar kısmından 'Loverman' olarak kayıtlı olan Akgün'ün ismine tıkladım.

Siz: Şimdilik hediyenin harikalığını ve şaşkınlığımı kenara bırakacağım ve çok önemli bir soru soracağım

Siz: Hazır mısın Başsavcı'm?

Loverman: Gönder gelsin yavrum

Siz: Bu kedynin adı ne?

Loverman: Kedy nedir Alçin djshkf

Siz: Kedi işte ya, hadi söyle

Siz: Yavrucağıza pişt diye sesleniyorum

Siz: Kedi dillense 'pişt kim' diyecek

Siz: Zaten yattı kalkmıyor

Siz: Amma uyuşuk bir şey çıktı

Siz: Ben bu kediyi ilk gördüğümde böyle değildi

Siz: Çok daha farklı bir haldeydi gerçi ama...

Siz: Neyse konudan uzaklaştım iyice

Siz: Adı ne bunun?

Loverman: Sen yine taramalıya bağladın

Loverman: Makbule adı

Siz: NE NE NE

Siz: AY İNANMIYORUM

Siz: JEQOSNKSNSOSSJSUE

Siz: Ciddi olamazsın Akgün

Loverman: Allah Allah Makbule isim değil mi

Loverman: Niye gülüyorsun benim kızımın ismine?

Siz: Ay yok tabii ki o da isim de yani

Siz: Senden daha elit bir isim bekliyordum

Siz: Sen hani böyle İstanbul beyefendisi gibisin ya

Siz: Güzel güzel yabancı isimler bulursun diye düşünmüştüm

Loverman: İstanbul beyefendisi miymişim :)

Siz: Öylesin tabi :)

Siz: Neyse hadi ben kaçıyorum

Siz: Makbule beni bekliyor -uyuyarak-

Siz: Görüşürüzzz

Loverman: Görüşeceğiz yavrum.

Bu adam bu aralar fazla mı ateşli olmuştu ne? Yavrum demeler, yanıma gelmeler, yanıma yatmalar, iyi gelsin ayağına sarılmalar falan. Hayır tabii ki de etkilenmiyordum bu durumdan ama ateşliydi yani baya baya. İnkar edilecek gibi değildi. Bir de yüzünü görebilseydim dört dörtlük olacaktı ama o da eksik olsundu yani bir şeycik olmazdı -şimdilik.

Yanımdaki Makbule'nin miyavlaması ile dikkatimi ona verdim. Beş dakika ilgiyi kesince nasıl da ayaklanmıştı böyle. Demek ki kedilere fazla ilgi vermemek gerekiyormuş. Verdiğinizde şekil 1A'da olduğu gibi sizi malum bir yerlerine takmıyor da.

Yanıma yanaşıp iyice sırnaşması ile elimi griye çalan tüylerinin üstünde gezdirdim. Başsavcı iyi bakıyordu sanırım ,hatta emindim, çünkü tüyleri yumuşacık ve tertemizdi. Onu sevmem oldukça hoşuna gitmiş olacak ki tatlı tatlı mırıldanıyordu. Bu ses terapi yöntemi falan olabilirdi, cidden yatıştırıcı bir tınısı vardı.

Aslında Makbule ile daha fazla kaynaşmak ve vakit geçirmek istiyordum ama onun uyulukluğu bana da bulaşmış, mırıltılarının da etkisiyle iyice uykum gelmişti. Hazır yatağın üstündeyken de bu fikir fazlasıyla cazip gelmişti. Makbule'nin çantsını kaldırıp yatağın kenarına koydum ve uyuyan kediye fazla ilişmeden yan tarafına uzandım. Ben onu rahatsız etmemek için yatağın ta en köşesine kadar gitmiştim ama Makbule bundan hoşlanmamış gibi tekrar yanıma gelip göğsüme doğru sokulmuştu.

Belliydi, başsavcı ile uyuduğum geceden sonra geçirdiğim en iyi ikinci gece olacaktı bu gece. Bunun verdiği huzur ile gözlerimin kapanmasına ve bedenimin hasret kaldığım huzurlu uykuya kavuşmasına izin verdim.

Başsavcı verdiği sözün arkasındaydı, hasret kaldığım duyguları doyasıya yaşatmaya başlamıştı bile...






BÖLÜM SONU

Merhabalar, ben bu bölümü diğer bölümün sınırının geçmesini beklerken yazıyorum ve inanın yetiştirme konusunda hiçbir güçlük çekmiyorum, nedeni de çok açık olsa gerek. Sınırın geçilmesi o kadar uzun sürüyor ki bana da yazmam için oldukça geniş bir zaman dilimi kalıyor ama gelin görün ki ben bu durumdan hiç hoşnut değilim. Bölümü hemen olmasa da iki üç gün içinde yüze yakın kişi okuyor ve on kişi anca oy veriyor. Yapmayın böyle lütfen. Bölümleri aman aman uzun tutmuyorum ama emin olun yazmak o kadar kolay değil. Kitabın harika olduğunu falan da iddia etmiyorum ama emeğim karşılıksız kalıyor ve kendimi boşuna yazıyormuş gibi hissediyorum. Lütfen okuyan herkes oy versin, gerçekten motive olamıyorum ve yazma isteğim uçup gidiyor böyle olduğunda.

Eğer zaman ayırıp okuduysanız ve dikkate aldıysanız size minnettarım.

Ve son olarak şunu söyleyeyim eğer oylar on beşin üstünde olursa sınırları kaldırıp her gün bölüm atmayı düşünüyorum. Çünkü böyle giderse sıralamalarda oldukça düşeceğiz.

Sınır 20 vote

Bir sonraki bölüm görüşmek üzere.🖤

Düzenlendi 11.11.2023

继续阅读

You'll Also Like

VENOM|JİKOOK 由 zona

青少年小说

83.1K 6K 25
Jimin kimseye yenilmeyen, söz dinlemeyen, kendi başına tüm dertleri üstlenen ve asla kendini kimseye küçük düşürmeyen biri. Özellikle ona emir verilm...
13.1K 162 4
Acımasız iki ruh. İki beden. Biri geçmişinin, diğeri elinde olmayan bir hatanın esiri. Olasılıklar hayatlarına yön verirken, Bir kader yazılır, ona...
374K 12.9K 55
Öncelikle kitabım kadına karşı fiziksel zihinsel şiddet konulu değildir. İçermez. Bad boy ve bad girl hikayesi de değildir. 'Ezik' ve 'Mafya' temalar...
959K 37.6K 45
Hayatına heyecan katmak için kendinden yaşça büyük bir mahkuma mektup gönderen genç kız... Her şey böyle başlıyor ve olanlar oluyor. ÖpüldünüzZzZz<3