DİFFERENT | PARK JİMİN

By TAEKOOKER09031993

7K 156 22

18+ Çok fazla smut içerir! Boy, I hate the thought Of you with Somebody else Somebody else And I know that... More

|Giriş|Bölüm 1.
|BÖLÜM 2
|BÖLÜM 3
|BÖLÜM 4
|BÖLÜM 5.
|BÖLÜM 6
|BÖLÜM 7.
|BÖLÜM 8
|BÖLÜM 9.
|BÖLÜM 10.
|BÖLÜM 11.
|BÖLÜM 12.
|BÖLÜM 13.
|BÖLÜM 14.
|BÖLÜM 15
|BÖLÜM 17.
|BÖLÜM 18.
|BÖLÜM 19.
|BÖLÜM 20.
|BÖLÜM 21.
|BÖLÜM 22.
|BÖLÜM 23.
|BÖLÜM 24.
|BÖLÜM 25.
|BÖLÜM 26.
|BÖLÜM 27.
|BÖLÜM 28.
|BÖLÜM 29.
|BÖLÜM 30.
|BÖLÜM 31
|Bölüm 32.
|Bölüm 33
|BÖLÜM 34.
|Bölüm 35.
|BÖLÜM 36.
|BÖLÜM 37.
Duyuru!
BÖLÜM 38|2.SEZON|AS EVERYONE.
|BÖLÜM 39.
|BÖLÜM 40.
|BÖLÜM 41.
BÖLÜM 42.
BÖLÜM 43.
Bölüm 44.
BÖLÜM 45.
BÖLÜM 46.
BÖLÜM 47.
BÖLÜM 48.
BÖLÜM 49.
Bölüm 50.
Reklamlar.
51.

|BÖLÜM 16.

106 3 0
By TAEKOOKER09031993

BEYENİP YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.İYİ OKUMALAR.



(Wendy'nin dilinden)

2-3 saat kadar havadan sudan konuştuk .

(Jimin'in dilinden)

Konuştuklarımızdan sonra annem beslenme kabından sandwich çıkardı.

A:Kızım,yol için sandwich yapmıştım sana.Öğlen oldu.Ye bir az.

W:Efendim,araba kullanıyorum.Teşekkür ederim.Varınca yerim.

A: Aa...Olur mu öyle şey ,kızım?!Aç kalamazsın.Jimin yedirir sana.

Ben anneme şokla bakıyordum.

A:Ne bakıyorsun?!Yedirsene kıza!Açlıktan ölsün mü?!

Ona ani bir bakış attığımda sırıttığını gördüm.Tabi zevk alır imperatriça hazretleri!

Sonra ağzını açtı.Yemeyini bekler gibi.

Annem omuzuma hafifçe vurdu.

A:Ne bekletiyorsun kızı?!Acıkmış.

Annemden sandwich'i alıp ağzına götürdüm.Isırık aldı.

Sonra memnuniyetle araba camından anneme bakarak:

W:Ne kadar güzel!Ellerinize sağlık.

Annem utanmayla karışık gülerek:

A:Büyük bir şey değil ,kızım.Afiyet olsun.

W:Olur mu öyle şey?Zahmet etmişsiniz.Tekrar teşekkür ederim.

A:Afiyet olsun,afiyet olsun.

Sessizce yediriyordum. Ama aniden Wendy öksürmeye başladı.Boğuluyor muydu?!

J:Wendy!

Wendy aniden firen yaptı.Ama hala öksürmeye devam ediyordu.
Beline vuruyordum.Annem de çantadan su çıkartdı.

A:İçir,içir kıza!

J:Wendy,iç hadi!

Baktığımda marketin önünde durdurmuştu arabayı.

1-2 dakika sonra öksürmesi geçti.Kafasını rola yaslamış kendine gelmeye çalışıyordu.
Ben de sırtını sıvazlıyordum.

Annem beni azarlamaya başladı.

A:Neden dikkatli olmuyorsun?!Yavaş -yavaş yedirsene!Tıkadın kızın ağzına.

Ben hala Wendy'nin sırtını sıvazlıyordum.5 dakika sonra kafasını kaldırdığında gözleri kan çanağına dönmüştü...

Sinirlendiyi zaman böyle olurdu hep.Şimdi de mi kızmıştı ?

İlaç!İlacını içmesi gerek!

J:Wendy...Gözlerin kızarmış.İlacını içmen lazım...

Başını sinirle dışarıya doğru çevirdi.

Annem şübheyle:

A:Ne ilacı ,Jimin..?

J:Sinir sisteminde rahatsızlığı var.

A:Öfke kontrolü gibi mi?

J:Onun gibi bi' şey.

A:Anladım.İlacını iç,kızım.

Elini yumruk yapmış ,sıkıyordu.
Kendini kontrol etmekte zorluk çekiyor gibiydi.

J:Anne dışarı çıkması gerek.Sen bizi arabada bekle.

Arabanın kapotundan ilacını aldım.Gidip Wendy'nin de kapısını
açtım.
Kolundan tutarak çıkmasına yardım ettim.Arabadan indiğinde kolundan
tutmama izin vermedi.

Sinirli ama alçak ses tonuyla :

W:Ben yürürüm.

1-2 adım attıktan sonra yine koluna girdim.Destek amaçlı.

Bana gözünü kısmış bakıyordu:

W:Seni anlamıyorum,Jimin...
Bu konudan nefret ettiğimi bile-bile neden annenin yanında da bu konuyu açıyorsun?Hala ne kadar tehlikede olduğunuzu anlamıyorsun değil mi...?
Lucas yoksa ben varım.Seni yaşatmam ,Jimin...
Yemin ederim,seni yaşatmam.

Yanağımda bir ıslaklık hiss ettim.Göz yaşlarımdı yine...
Çünki beni kıra-kıra gidiyordu.Bari bu gün yapmasan be güzelim...
Birlikte son günümüzü güzelce geçiremez miyiz...?

Sesim titreyerek:

J:S-sadece yardım etmek istemiştim...

Sessiz kalıp süpermarkete girdi.
Ben de takip ettim.

(Wendy'nin dilinden)

Jimin'e kızgındım.Hem de fazlasıyla.Daha fazla bi' şey yapmayayım diye onu arkamda bırakıp süper markete girdim.O da arkamdan geliyordu.

Kasiyere dönerek:

W:Merhaba.Lavabo var mı acaba?

Kasiyer(K):Var,efendim.İlerden sağda.

O sırada Jimin de arkamdaydı.

Bşımı sallayıp tarif ettiği yere gidiyordum.Kasiyer Jiminle bi ' şeyler konuşuyordu.

(Jimin'in dilinden)

Wendy'yi takip ederken kasiyer arkadan bağırdı:

K:Orası kadınlar için.Giremezsiniz!

Ona dönmeden:

J:İşim çok uzun sürmez.

(Wendy'nin dilinden)

Benden sonra Jimin girdi lavaboya.

W:Çık dışarı.Burası kadınlar için.

Beni dinlemeden bir -bir kapıları açtı.
Hepsi boştu.

Ben ondan uzaklaşmaya çalıştıkça dibimde bitiyordu.Bu sinirlerimi daha da geriyordu...

(Jimin'in dilinden)

İçerinin boş olduğundan emin olduktan sonra Wendy'ye döndüm.Gözüme çarpan ilk şey ellerini yumruk yapmasıydı.Gözlerini yummuş ellerini yumruk yapmış sakinleşmeye çalışıyordu.

Aniden içeri az önceki kasiyer girdi.

K:Beyefendi!Burası kadınlar için.Çıkın, hanımefendiyi rahatsız etmeyin!

J:Rahatsız olunacak bir durum yok.İçerisi boş .Bir kaç dakikalığına buraya kimsenin girmesine izin vermeyin lütfen.Hemen alacaklarımızı da alıp çıkacağız zaten.

K:Ama beyefendi-

J:Lütfen.Bir az zaman verin.

K:Ah...Peki.Çabuk olun.

Deyip kapıyı kapattı.

Wendy'ye baktım.Bana boş bakıyordu...
Elleri hala az önceki haldeydi.Yaklaştım , yumruğunu açtım.Ellerini tuttum...

J:Wendy... İlacın bende.İşini hall et.Lavabodan çıktığımızda içersin.

Elini bir hışımda çekti elimden.
Ateş çıkıyordu gözlerinden.

J:Wendy,ben özür dilerim.Dikkatli olmalıydım-

Aniden beni kolumdan tutup kapıya
sertçe fırlatdı.Kötü çarpmışdım.Ağzımdan inilti çıktı.

Wendy beni kapıyla arasına aldı.Kapıyı kitledi.

Nefesini boynumda hiss ediyordum.


W:Beni sinirlendiriyorsun.Şimdi de beni azdırmaya mı çalışıyorsun..?

Zorla nefes alıyordum.Dibimdeydi çünki.

J:Ha-hayır...

Boynumu ısırdı.

J:Ihm...Wendy...

W:Adımla inliyorsun...Hala beni azdırmaya çalışmadığını nasıl söylersin..?

J:W-Wendy...Gitmemiz lazım.

Kulağıma fısıldamaya başladı.Nefesi çok sıcaktı.

W:Ama ben şu an seni istiyorum...

J:Wendy...Yolumuz uzun.Gecikemeyiz...

Boynumu hem öpüyor hem de ısırıyordu.Yine ağzımdan inilti sesi çıktı.

Sırıtarak:

W:Ama istiyorsun...Öyle değil mi?

Nefes-nefese:

J:Ha-hayır...İstemiyorum.

Gözlerini gözlerime dikmiş söylediğimin doğru olup olmadığını anlamaya çalışıyordu.

Bir kaç saniye sonra :

J:Çıkalım artık.İlacını içmen gerek-

Kapıya vurdu.Başlıyoruz yine...

W:Senin benim ilacımla alıp veremediğin ne?!Neden devamlı bu meseleyi gündeme getirip duruyorsun!?

J:İlacını alman gerek-

Boğazıma yapıştı.Beni boğuyordu.
Gözlerini gözlerime dikmiş daha da sıkmaya devam ediyordu.Gözlerinden ateş çıkıyordu resmen.

J:B-bırak...Nefes alamıyorum.B-bırak-

Sonunda bıraktı.Elimi dizime koyup nefes almaya çalıştım.Öksürmem artıyordu.2-3 dakika sonra artık rahatlamıştım.Wendy-e baktım.Önündeki şovmuş gibi izliyordu...Hiç mi beni düşünmüyorsun...?Bir azcık bile umurunda değil miyim?

Ağlıyordum.Onun gözlerinin derinliklerine bakarak...
Hiç bir ifade yoktu...Dün gece saçımı okşayan , öpen o değil miydi?Neden yine en başa döndük...?

Geçip yanımdan giderken bileyinden nazikçe tutdum.Birden hıçkırıklarım araya karışmaya başladı:

J:We-wendy...Yapma böyle.Ne olursun...

Bana bakmadan:

W:Benim işime karışmaya devam ediyorsun.Şu an yanımda sağ kalma sebebin patronun başka ceset görmek istememesi.Yoksa şimdiye çoktan bitirmişdim işini.

J:Bu kadar çabuk kurtulmak istediyin biri miyim?

Sustu...

J:Her şeyi pas geçiyorum.Bana neden "güzelim"diye seslendin...?Birlikte olduklarına hiç böyle seslendin mi?Eminim seslenmemişsindir.
O adam yataktan başka kimseyle yakınlaşmadığını söylemişti.Ama sen benimle yatmadan beni öptün,saçımı okşadın...Bunlar duygusuz birinin yapacağı şeyler değil.Senin de bana karşı hislerin var-

W:Ben kimseye aşık olmam!

J:Bana aşıksın demiyorum.Ama hislerin var.Lütfen bize sadece şans ver...

Bir az sonra :

W:Ben her kese böyleyim.Sana özel hiç bir şey yok.

Artık sesliydi ağlamam.Nasıl her kese böyle olur...?Nasıl...

Elini çekip giderken bağırdım.

J:Her kese böyle olmuş olamazsın!
Yalan söyleme!Beni kendinden uzaklaştırmak için yapıyorsun!Senin söylediklerine inanmayacağım!

Söylediklerim onu durdurmuştu.Bana döndü.Tam karşıma geçti.Bakışları soğuk deyildi.Ama ne düşündüyünü de anlamıyordum.

Aniden sarıldım.Ağlamam devam ediyordu.Bir kaç saniye sonra ellerini belimde hiss etdim.O da bana sarılıyordu...O zaman nasıl söylediklerimi yalanlardı...?

J:Bana sarılıyorsun.Hala nasıl yalan söylersin..?

Hem ona sarıldığım hem de ağladığım için sesim boğuk ve titrek çıkıyordu.

W:Ben...Her kese karşı böyleyim.

Ben her kese karşı böyleyim...
Ben her kese karşı böyleyim...

(Wendy'nin dilinden)

Ağlaması şiddetlendi.Omuzuma yavaşça vurmaya başladı.
Hala ellerim belindeydi.

J:Ben senin sürtüğün değilim!Bana onlara davrandığın gibi davranamazsın!

Hıçkırıkları araya karışıyordu.

J:Ben her kes gibi değilim!Senin sürtüklerin gibi her gece başka yatakta değilim!

Demek istediklerini söylemişti.Rahatlamış olmalı ki başını omuzuma koydu.

J:Her kes gibi değilim, Wendy...
Ben sana özel olmak istiyorum.Senin de aynı şekilde bana özel olmanı istiyorum.
Lütfen beni onlarla bir tutma...Onlara baktığın gibi bakma bana.Onlara dokunduğun gibi dokunma bana...

Bu cümleleri sesi titreyerek ve burnunu çekerek söylüyordu.

Bir az sustuktan sonra devam etti:

J:Belki sana yaklaşmam sende yanlış düşüncelere yol açtı.Yalan söylediğimi düşünmüş ola bilirsin.Ama gerçekten senden başkasına isteyerek yaklaşmadım.Üvey babamın bana yaptıklarını biliyorsun.Ondan sonra insanlardan korkmaya başladım...
Ama sana yaklaşma sebebim sana aşık olmamdı...Benim hakkımda yanlış düşünmeni istemiyorum.
Sadece ...İlk defa birini istediyimi anladım.Evet , seni gördüyümden beri içimde bir his vardı.Bunun sadece hayranlık olduğunu düşünmüştüm.Ama seni görmediğimde bile yüzün gözümün önüne geliyordu.Hayranlıktan fazlası olduğunu anlamıştım.Sana aşık olduğumu anlamıştım.


Derin nefes aldıktan sonra devam etti:

J:Zaten bana ilk kez yaklaştığında anlamıştın.Korkuyordum...
Sonralar sana yaklaşma çabam kendiliyinden oldu.Bilmiyorum, sana güvendiyim için öyle oldu her halde...

Continue Reading

You'll Also Like

169K 9.1K 59
Oynanılan her oyun er ya da geç bitmeye mahkumdur..
14.7K 786 32
Suppasit hilekar bir kumarbaz. Yaşadığı ülkenin dört bir yanında herkesi dolandırıp kazandığı paraları amaçsızca harcıyor. Kana müşterisi çok olan bi...
6.4K 515 12
Duyguların sadece karşı cinste olmadığını savunan biriydim ki bu çocuk bu düşüncemi doğrulatı
43.5K 4.1K 37
barış alper yılmaz, dm kutusunu sorunlarını anlatıp bir dert defteri gibi kullanan fanının mesajlarını okur.