- Egemen, hadi hızlı ol!
Dedi Maraz, tekerlekli sandalyede Egemen'i beklerken. Egemen ise Esin'e yetişmeye çalışan Damla ve Sarp Komiser'in peşinden gideceklerdi. Fakat bir sorun vardı, Damla ve Sarp Komiser apar topar çıktığı için görüntü kayıtlarını evde unutmuşlardı.
Egemen, görüntü kayıtlarını gizli bir yere saklamalıydı ama aklına yatar bir gizli yer bulamadı. En sonunda saklamayı bırakıp yanında götürmeye karar verdi.
- Yanında götüreceksen neden boşuna oyalıyorsun?
- Ya ne bileyim Maraz, belki kaybederim sandım.
- Kaybetmezsin hadi yardım et bana arabaya bindir gidelim okula ortalık alev almadan.
- Tamam.
İlk başta dış kapıyı açtı ve Maraz'ı dış kapıdan çıkararak kapıyı kapattı. Daha sonra Damla'nın arabasının kapılarını açtı, Maraz'ı arka koltuğa zor bile olsa bindirdi. Kendiside arabayı sürmek için şoför koltuğuna binerken karşı yoldan gelen iki araba fark etti.
Göz ucuyla baktığında bunların Kenan ve Testereli kişiler olduğunu görünce hemen şoför koltuğuna oturdu. Arabayı çalıştırdı ve biraz ilerledikten sonra araba bir anda sarsılarak durdu. Arabanın küçük camlarından baktığında ise Kenan, elinde silah ile arabanın tekerleğine ateş ettiğini anladı.
- Çık dışarı Egemen!
Egemen'in adını söylediğine göre daha Maraz'ın arabanın içinde olduğunu bilmiyordu. Egemen, Maraz'a sessiz olmasını ve burada olduğunu belirtmemesi için uyardı. Maraz'ın yapacak bir şeyi olmadığı için sadece başını sallayarak onayladı.
Egemen, yavaşça şoför kapısını açtı ve arabadan indi. İnmeden önce Maraz'a görüntü kayıtlarının olduğu USB Belleğini fırlattı. Kenan, Egemen'in indiğini görünce ileri doğru atıldı.
- Görüntü kayıtları nerede Egemen?
Diye sordu. Egemen normal davranmaya çalışarak karşılık verdi.
- Ne bileyim ben? Sadece uğramak için geldim ama yoklar evde.
- Damla'nın arabası ile mi uğradın?
Dediğinde Egemen ne diyeceğini bilemedi. Kenan, biraz daha yaklaştı ve bu sefer sinirle sordu.
- Görüntü kayıtları nerede Egemen!
***
Esin alevlerin önünde bize doğru gülmeye devam ederken Sarp Komiser'in çağırdığı itfaiye, ambulans ve polis ekipleri gelmişti. Alevler o kadar hızlı çoğalıyordu ki Esin yanacaktı. Bunu göze alamazdım, hemen Esin'in olduğu yere koştum. Sarp Komiser'in arkamdan "Damla Gitme!" Cümlesinin duydum ama Esin orada korkuluk gibi durmuş ve alevlerin kurbanı olmasına izin vermezdim.
Esin'in olduğu yere vardıktan sonra Esin'in kollarından tuttum ve ileriye doğru zor bile olsa çekerek onun ilerlemesini sağladım. Daha sonra ambulansların olduğu yere vardık. Hemen ambulans aracında olan doktora Esin'i kontrol etmesini söyledim.
Esin, ambulans arabasında kontrol edilirken itfaiye ekipleri çoktan yangını söndürmüşlerdi. Sarp Komiser ise polis ekiplerine yangının nasıl çıktığını anlatıyordu. Bende yanına gitmeye çalışırken Esin'i kontrol eden doktor bana seslendi ve hemen oraya geri döndüm.
- Arkadaşım iyi mi doktor bey?
- Tansiyonu oldukça artmış, ve bu onda travma yaratmış. Şu an sakinleştirici verdim. Birazdan kendine gelir. Hastane aracında ilacın etkisi olsun diye on dakika dinlenmesi gerek.
- Tamam doktor bey çok sağolun.
Doktor gerekli kontrolleri yaptıktan sonra araçtan indi. Bende Esin'in yanında onun uyanmasını beklerken Sarp Komiser'in bize doğru geldiğini gördüm.
- İyi mi Esin?
- Sakinleştirici vermişler, on dakika içinde kendine gelecekmiş. Sen polislere neden ifade verdin? Yani sende polissin ya o yüzden soruyorum.
- Damla ben polis bile olsam olay yerinde kim varsa ifade alması gerekir. Ama size gerek kalmadı, ben sizin yerinize ifade verdim zaten.
- İyi ki varsın Sarp Komiser.
- Şu Komiser lafını kaldırsak diyorum, ne dersin?
- Peki tamam o zaman Sarp :)
Sarp ile muhabbet ederken Esin'in sesi ile ikimizde gözlerimizi Esin'e diktik.
- Damla, neredeyim ben?
- Esin, sonunda kendine geldin. Yavaş yavaş hatırlarsın. Seni eve götüreyim.
- Durun ben sizi götürürüm.
- İşin yok dimi Sarp?
- Yok merak etmeyin hadi gelin.
Arabaya bindik ve şoför koltuğundaki Sarp Komiser'e telefonumdan konumu açıp arabanın içindeki konum cihazına yolladım.
- Şimdi hatırlıyorum Damla, ama isteyerek yapmadım.
- Biliyorum Esin, bir dakika...
- Bir sorun mu var Damla?
- Görüntü kayıtlarını evde unuttum!
- Egemen ve Maraz nerede o zaman?
***
Kenan, Egemen'den yanıt alamayınca Damla'nın arabasını kontrol etmeye gitti. O sırada ise Maraz, görüntü kayıtlarının olduğu USB Belleğini pantolonundaki gizli cebe sıkıştırdı.
Kenan, ilk ön koltuğu aradı. Arka kapının kapısını açtığında ise Maraz ile karşılaştı.
- Vay vay, burda kimler varmış.
Maraz korkudan birşey deme cesaretinde bulunmadı. Kenan, testereli kişileri çağırarak Maraz'ı arabadan aldı ve Egemen ile birlikte testereli kişilerin olduğu arabaya attı.
Egemen kaş ve göz ucu ile Maraz'a USB Belleğini nereye sakladığını soracaktı ki testereli kişiler bir an bile olsun gözlerini onlardan ayırmıyordu.
***
Esin'in cümlesi ile hemen eve doğru hızlıca sürdü Sarp. Yaklaşık beş dakikada eve vardık. Evin kapısını açıp içeri girecektik ki testreli kişiler kapıyı açar açmaz bizi karşıladı. Testereli kişilerden birisi beni gördüğü anda hemen elimi diğer elime katarak bir ip bağladı. Esin bizden önce şaşkınlığını belli etti.
- Ne oluyor ya!??
Aynısı Sarp ve Esin'e de yaptılar. Bir anda neye uğradığımızı şaşırdık. Daha sonra bizi kapıdan içeriye çekiştirerek aldılar. Hiçbirimiz şaşkınlıktan kılımızı bile kıpırdatmadık.
Ardından koltuğa oturmamızı söylediler. Daha sonra ise yukarı katta görünen merdivende Kenan belirdi. Bize o yine sinir bozucu gülümsemesi ile;
- Görüntü kayıtlarının sizde olduğunu biliyorum, onu bana verin yoksa şu an öleceksiniz! Bunu yapabileceğimi biliyorsunuz.
Kenan'a cevabı verecektim ki, arkasından siyah swirtshirt giyen ve yüzü maskeli olan birisi çıktı ve Kenan'ın boğazından sıkarak geri geri götürerek ortadan kayboldular.
Bu kişi kim? Bize yardım etmeye mi çalışıyor yoksa başka bir amacı mı var?
'30. Bölüm Sonu'
~Devam Edecek~
Yeni Bölümde Görüşmek Üzere🤍✨