Halledebilirdik | GXG +18

By 1userr_

146K 6.6K 2.9K

Bade, her gün okuluna gidip gelen sıradan bir öğrenciydi. Okuluna yeni gelen öğretmen, aklını ve kalbini karı... More

Düşünmek
Fotokopi
Yeni komşu
Yemek
Market
Baba Sorunları
Kadın
Ödev
Ananas
Hastalık & Uyku
İlaçlandırma
Şahaser
Yara
Temas
Yakın
Yeniler
Cesur'um
Mutlu Aile Tablosu
Merak
Yolculuk
Kamp
Koku
🎗️
Öpücük
Yarışma
Ödül
Dönüş
Korku
Çıt..
Çaresiz
Posta Kutusu
Yüzleşme
Çaba
Affetin mi?

Tanışma

17.5K 248 107
By 1userr_

"Bir kadın gelir, değiştirir seni.
Alıştığın o sert, kararlı şeklini."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bade'nin anlatımından
Balkonumda keyifli keyifli sıcacık kahvemi yudumlarken, bir yandan da şarkı dinliyordum, sanırım en sevdiğim aktivitelerden.

Yalnız kalmak bana iyi geliyordu. Zaten çoğu zaman yalnız kalabiliyordum, buda bana her şey hakkında düşünme zamanını veriyordu fakat bu her zaman iyi bir şey değildi maalesef. Bazen kendimi çok kaptırdığım oluyor ve düşüncelerimin içinden bir türlü çıkamıyordum.

Yarın okulların açılacak olmasına rağmen ben şaşırtıcı derece de huzurluydum.

Sen öyle san. Kesin kötü bir şey olacak. Bak benden demesi.


"Ya ne alakası var? Ne güzel oturmuşum işte şurada. Neden uğraşıyorsun benle be?"

Kaşlarım çatık bir şekilde gökyüzüne konuştuğumu fark edince kendime gelip silkindim. Kahvenin son yudumunu da içip, son kez temiz havayı ciğerlerime çektim ve içeriye girdim. Cidden bazen "acaba deli miyim?" diye düşünüyorum.

İçeriye geçtiğimde çantamı hazırlamak için kitaplığın karşısına geçtim. Aslında pek bir şey koymadım. Bence gerek de yoktu. Bir defter ve bir kalemlik ayrıca kitaplar verilebilir diye poşet. Evet, çantam vardı ama hiç bir yıl çantamın bu konuda yeterli olduğunu görmedim. Günün sonunda çantam bana yetmiyordu ve poşet imdadıma yetişiyordu. Yarın da aynı şeyler olacaktı. Uyumak için canım yatağıma koştum. O sırada bir bildirim geldi. Mesajı okumak için üstüne tıkladım.

OLAY VAR!

Dersucuk: Hello! Uyudunuz mu gençleeer?

Alpella: Evet, haberlerin nedir Dersu dinliyoruz.

Dersucuk: Lan nerden anladınn?

Siz: Biz seni çözeli çok oldu kızımm. Şimdi öt hadi. Uyuyacağım ya!

Dersucuk: Bizim matematik hocası okuldan gitmiş!Ayrıcaa yeni hoca gelmiş!

Alpella: Ooo çok kritik. Şimdi zıbarıyorum.

Dersucuk: Ne güzel tepkiler bunlar. O kadar haber getirdik. Değil mi ama Bade?

Siz: Alper ile aynı fikirdeyim. İyi geceler, mucuk.

Dersucuk: Aman iyi ne yapıyorsanız yapın!

~~~
Zaten neredeyse her hafta başka bir hoca geliyordu veya buradaki hocalar gidiyordu. Farklı bir şey olmadığı için de tepki vermemiştim. Gruptan çıkıp alarmımı kurdum. Telefonumu kapatıp komodinin üstüne koydum ve kendimi uykuya bıraktım.

Sabah kulağımın dibinde çok ama çok sinir bozucu şekilde öten alarmımı kapatmak için elimi komodine doğru uzattım. Gözüm kapalıyken etrafı ellerimle yoklayarak telefonumu buldum ve hemen alarmı kapadım. Gözüm hâlâ kapalıydı. Bu okul işlerinde gerçekten en kötü şey erken kalkmak. Mesela neden bir insan evladı bunu bir insan evladına yapar aklım almıyordu. Gözlerimizden akan uykularla bedenimiz kendini kapatmamak için zorlarken ders dinlemek çok daha zordu. Sabah dinç olunuyormuş, sabah öğrenilen şey akılda kalıyormuş. Sanki o uykuyla dinleyebiliyorum da ben, bide akılda kalması kaldı.

Ayağa kalktım ve gözümü istemeden de olsa açtım derken kendimi tekrar yatakta buldum. Bu her gün yaşadığım bir şeydi birden kalkınca gözüm kararıyor. Bu sefer gerçekten kalkıp, tuvalete girdim. İşlerimi hallettikten sonra hazırlandım. Kalkar kalkmaz bir şey yemeyi sevmezdim. O yüzden kahvaltı da yapmadım. Dışarı çıkıp, okulun yolunu tuttum.

Okula girer girmez benimkileri görmemle gülümsedim. Yanlarına doğru yürümeye başladım.

Bade: Hiçte özlememişim ya ben sizi,
çirkinler!

Alper: Sus be mal! Naz yapma ve sarıl.

Sırıtarak ikisine de sarıldım. Birazcık özlemiş olabilirim. Sadece birazcık.

Dersu: Daha dün görüştük aslında, nasıl yapıyorsunuz bilmiyorum ama yanımdayken bile özlüyorum.

Bade: Tek özlemeyen benim o zaman.

Bu dediğime ikisi de göz devirmekle yetinmişti. Törenden sonra sınıflara dağıldık. İçeriye geçtiğimizde yine eski yerlerimize geçtik. Duvar kenarı ve arka sıraları öbür sıralara degişceğimizi sanmıyorum. En arkada ben, benim önümde Dersu ile Alper otururdu. Ben tek başıma oturmayı sevdiğimden tek otururdum neyse ki sınıf nüfusu da o kadar çok değildi ama uyuyacağım zaman Alper'i hastaysam Dersu' yu yanıma alırdım. Evet, değişik bir yöntem.

Öğretmenin geleceğini herkesin bir anda sus pus olup, ayağa kalkmasından anladım. Ben çok kalkmazdım. Alper'in boyu uzun olduğundan hocalar göremezdi. Bu hoca gelince de aynı şeyi yaptım. Yüzünü göremiyordum. Bunun ayağa kalkan insanlarla da alakası vardı ama asıl sorun miyop olmamdı. Hocadan "oturun" sesi duyduğumda bir yandan takmak için gözlüğümün camlarını siliyordum. Fısıldaşmalar başlamıştı ve gitgide arttı.

X: Oha düşülür lan buna! Taş değil meteor sankii.

Y: Sonunda şöyle bir hocamız oldu. Dikkatimi dağatacak haklı bir bahanem var.

Sanırım yeni hoca bizim dersimize girecekti. Abazaların kükreyişinden kadın olduğu anlaşılıyordu. Güzel olduğu anlaşılıyordu, demiyorum farkındaysanız. Çünkü onlara kadın olsun yeter.

İşim biter bitmez gözlüğümü takıp hocaya baktım. Herkesin "kızıl" diye tabir ettiği ama aslında şöyle bir bakınca bakırımsı turuncu rengi olduğunu gördüğünüz bir saç rengi vardı. Gayet güzel bir fiziği vardı. Ayrıca keskin bakışları vardı. Gerçekten etkileyici bir güzelliğe sahipti. Hoca ayağa kalkıp, ismini tahtaya yazdı. İçimden bir ses "Bu hoca bize çektirecek." diyordu.

Beria SÜMBÜL.

Beria: Evet arkadaşlar, yeni matematik hocanız benim. Bir sorun çıkmazsa bundan sonra beraberiz. Sorusu olan varsa sorabilir.

Hemen oradan, Arda aç köpek gibi lafa atladı.

Arda: Hocam bekar mısınız? Bu güzellikle sanmıyorum ama.

Ergenliğin dibini görmüş birinin ağzından çıkan cümlelerdi bunlar. Bir öğretmene böylesine saygısız cümleler kurarken nasıl oluyorda kendilerinden bu kadar emin oluyorlardı? Oysa ki büyük ihtimal onlar öğretmenin gözünde küçük ergen bir veletti.

Hocanın hoşuna gitmemiş olacak ki kaşlarını çattı ve zaten soğuk gözüken yüzünü bir kalkan haline getirdi.

Beria: Özel hayatın sorulmasını sevmem. Bir daha sorulmasın. Hoş olmaz sizin için.

Arda'ya ağzının payını vermesine keyiflenip kıkırdadım. O yavşak yüzü iki saniyede hortlağa döndü. Ardından biri daha el kaldırdı. Hoca ona söz verdiğinde konuşmaya başladı.

Duru: Hocam acaba tanışacak mıyız?

Beria: Kitaplar daha verilmediğine göre ders işleyemeyeceğiz. Yani evet, tanışabiliriz. Cam kenarından başlayalım. Herkes adını ve istediği mesleği söylese yeter.

Herkes kendini tanıtmış sıra bana gelmişti. Bu sefer ayağa kalkıp, kendimi tanıtmaya başladım.

"Adım Bade ÖZKAN. Moda tasarım okuyup, yan iş olarak yazarlıkla uğraşmak istiyorum."

Beria: Güzel.

Mimik bile oynatmadan diğer kişilere geçmişti.

~~~~~~
Tanışma faslı bitince serbest bırakmıştı. Arada bir ona bakıyordum çünkü hem güzeldi hem de değişik bir aurası vardı. Onun da bana baktığı kaçamak bakışlar yakalıyordum. Çok fazla baktığımı düşünüp bakmış olabilir. Ama sınıfı yoklamak için herkese tek tek böyle baktığına emindim. Umarım bu hocayla iyi anlaşırız.

~~~~~~~

EVEETT ben geldim.
İlk öncelikle herkese selamlarr. İyi misiniz?
Burdakı ilk hikayem umarım seversiniz.
Tanıtım bölümü yapmadım. Hikayede arada karakterlerin dış görünüşünü betimleyeceğim ve fotolar da koyabilirim ama siz nasıl hayal ediyorsanız öyle devam edebilirsiniz. Yazım ve noktalama yanlışlarım varsa kusura bakmayın.
Bu arada karakterler 12. Sınıfa geçtiler.

Bade'yi nasıl buldunuz?

Alper'i nasıl buldunuz?

Dersu'yu nasıl buldunuz?

Beria'yı nasıl buldunuz?

Continue Reading

You'll Also Like

1.7K 18 17
En büyük isteği iyi bir doktor olmakken bir adamın saplantısı yüzünden o adamla evlenmek zorunda kalan Bahar ve ona saplantılı olan Ozan
BERDEL By ~ilkay~

Non-Fiction

295K 11.1K 27
17 yaşında bir kız çocuğu daha hayatının baharında bir kız Berdele kurdan düşüyor. O Feray Bartan'dı Bartan aşiretinin biricik kızı. Ama karşısındaki...
569K 11.1K 13
-Kızımı al götür hem güzel hemde bakire Ağzım açık ona bakarken yirmili yaşlarındaki adam yanındakine işaret verip beni aldılar evden çıkmadan önce...