Ömrümün sonuna kadar bir şey okuma hakkım olsa bu bölüm olurdu, bir de bir iki part sonra Atsumu'nun "ödüllendirildiği" yer. Mükemmeller.
Favori bölümlerime yıldız koyacağım artık, aynı zamanda her seks bölümü demek bu
thunder in the bottle zor bitecek kardeşler en az on partı var. bölüm orjinalde 19444 kelime zaten, diğer bölümler 10k üstüne çıkmamıştı şuana dek.
*
Sonra Kiyoomi, Atsumu'nun hiç açıklama olmadan ne anlama geldiğini tam olarak anlayacağını bildiği için, yeleğinin cebine uzanıp korkunç turuncu kaplamalardan birini çıkardı.
Atsumu'nun gözleri gördüğü şeyle birlikte komik bir şekilde genişledi, anında Kiyoomi'nin pantolon kumaşına karşı çadırlaştığı yere kaydı. "Evet...!"
Kiyoomi sırıttı. "Bu sorumu cevaplıyor, o zaman."
"Kesinlikle evet, Omi, lütfen bana izin ver, ben-" Atsumu kıvranarak bir nefesi tıslayarak çekti, vibratörler hâlâ alçak bir şekilde titriyordu, siki tamamen sertti- "sana çok iyi yapacağım, lütfen..."
Siktir. Kiyoomi yutkundu, aleti titredi. "Benim için sabit kalmanı istiyorum gerçi, Atsumu. Ağzını kullanmak istiyorum."
Atsumu titredi, aletinde zevk sıvısı parlarken -penis yüzüğüne rağmen biraz sızdıracak kadar tahrik olmuştu- zincirleri ses çıkardı. Dudaklarını yaladı ve geveledi. "Yine de çok iyi yapacağım."
"Yapacağını biliyorum," diye mırıldandı Kiyoomi, hâlâ saçına gömülü eliyle hafifçe başını kaşıdı. Lanet olsun, bayağı heyecanlıydı. "Aferin oğluma."
Övgü karşısında alçak sesle inleyen Atsumu dudağını ısırarak gözlerini sımsıkı kapattı. Kiyoomi saçını biraz çekiştirerek dişlerinin o yumuşaklığa biraz daha gömülmesini izledi. Sonra elini çekti, cebine uzandı ve rastgele bir kumandayı iki ayar arttırdı.
Bastırılmış vızıltıya ve Kiyoomi parmaklarını içinde doğru yerde her kıvırdığında yaptığı gibi Atsumu'nun bağırışı, kaşlarını çatışı ve sırtını büküşüne bakınca Kiyoomi bunun vibratörün kumandası olduğunu tahmin etti. Memnundu, kendini düzeltmek için Atsumu'nun dikkatinin dağılmasına ihtiyacı vardı, bütün bunların hissettirdiği samimiyetten bunalmıştı.
Atsumu yenilenen uyarılmaya alışırken Kiyoomi derin bir nefes alıp pantolonunu açmaya koyuldu, sikini nereye koyacağını düşündükçe kalbi göğsüne güçle çarpıyordu. Boxerının kenarından çıkardığında kaygan ve tamamen sertti, üzerine kondomu geçirirken zonkluyordu. Yapay şeftali kokusu Kiyoomi'nin burnunu kırıştırmıştı, ama içinden geçen tutkuyu mahvetmeye yakın bile değildi.
Yakınlaştı, nefesi ağırdı. Atsumu'nun dudakları ona dokunmamıştı bile ve şimdiden bunalmıştı.
Atsumu'nun gözleri yine açılıp aletine kilitlenmişti. Aralarındaki kısacık mesafeyi de kapatırken ilgiden dolayı Kiyoomi kızardı; eline alıp aletinin başının üzerinden başparmağını gezdirdiğinde Atsumu'nun ağzı açıldı ve dilini beklentiyle dışarı çıkardı. Kiyoomi zor yutkundu, görüntü midesine yumruk gibi vurmuştu.
Kiyoomi ona sabit durmasını söylemişti ama Atsumu sabırsızlanıp boynunu öne eğdiğinde ve dudaklarını Kiyoomi'nin aletinin ucunda kapattığında onu azarlamadı. Azarlamadı çünkü yapamadı, çünkü nefesi yetmedi, çünkü ciğerleri donmuştu ve beyni kısa devre yapıyordu. Atsumu'nun ağzı ıslaktı, ve yumuşaktı, ve sıcaktı. Başını kaldırıp Kiyoomi'ye baktı, dudakları Kiyoomi'yi daha çok almaya çalışarak kayarken gözleriyle yalvarıyordu.
Karanlık içgüdüler Kiyoomi'yi ele geçirdi ve elleri özgürce uçup Atsumu'nun yumuşak saçlarından avuç dolusu yakalarken kalçaları öne fırladı, içeriye ilk kez girdi.
Aletinin başını saran kaygan sıcaklık şimdi onu tamamen sarmıştı. Kiyoomi homurdanarak geri çekti, Atsumu'nun dilinin kendisi altında kaydığını hissetti; yarım adım öne çıktı ki Atsumu boynunu yaklaştırmak zorunda kalmasın, sonra tekrar içeri itti.
Ah siktir. Ah, siktir.
İçeri her girişi bir öncekinden daha iyi hissettiriyordu. Tekrar. Ve bir kez daha. Kiyoomi denemeden bir ritim yakaladı.
Atsumu rüya gibi alıyordu. Kiyoomi böyle yapacağını biliyordu.
Şlik, şlik, şlik...
Kiyoomi çok derine gittiğinde Atsumu boğuk bir ses çıkardı, ıslak ses Atsumu'nun boğazı aletinin etrafında kasılırken Kiyoomi'nin omuzlarında iğnelenme yarattı. Özür mahiyetinde hafifçe geri çekti, bir sonrakinda o kadar derine gitmedi, ama acımasız tempoyu da düşürmedi.
"Siktir, çok iyi hissettiriyorsun."
Atsumu övgüye inledi, ıslak sıcaklık Kiyoomi'nin aleti bounca titredi. Kiyoomi saçlarındaki tutuşunu sıkılaştırdı, Atsumu o günahkar dille çalışırken midesi burkuldu.
"Hmm, hoşuna mı gitti?" Atsumu tekrar inledi. "Gittiğini biliyorum. Bunun için yaratılmışsın."
Bu daha da sesli bir tepki aldı, Atsumu'nun boğazının derinliklerinden Kiyoomi kendini her içeri gömdüğünde kesilen bir ses. Bu erotik konuşmaydı, ama Kiyoomi bunu kastediyordu. tsumu'nun doğal olarak ne kadar itaatkar olduğunu düşündüğünde midesi takla atıyordu. Barda ilk aşkları hakkında konuştukları zamanı hatırlıyordu, Atsumu'nun lise kaptanının onu hizada tutmakta ne kadar iyi olduğundan bahsederken gözleri yıldızlarla dolmuştu. Muhtemelen Kiyoomi sonunda ona bunu vermeden önce yıllarca böyle bir şey istemişti.
"Dizlerinin üzerinde olmak için yaratılmışsın," diye döküldü Kiyoomi, karakterine aykırı bir şekilde ağzı çalışıyordu. "Doğru değil mi? Buna uzun zamandır ihtiyacın vardı. Bahse varım lisedeki kaptanının, adı neydi, Kita? Bahse varım ki sen farkında bile değilken onun sana haddini bildirmesini istedin. Muhtemelen başına sorun açmışsındır, derinlerde bir yerlerde seni dizinin üzerine yatırmasını umarak."
Atsumu gerildi, Kiyoomi yarım saniyeyi bir sınırı aşıp aşmadığını merak ederek geçirmişti ki Atsumu feryat etti, zincirlere öyle sert asıldı ki deri kelepçeler gıcırdadı. Kaşları çatıldı, kirpiklerinin arasından gözyaşları akarken biraz daha öne atıldı, Kiyoomi'yi daha bile derine almaya çalışıyordu.
Siktir. Siktir.
"Biliyordum işte."
Atsumu'nun gözleri açılıp kapandığında, ağzı dolu ve boğazı deri tasmaya sarılmış halde yalvarırcasına Kiyoomi'ye bakarken, sulu altın bakışları kararsızken Kiyoomi kendini daha da sersemlemiş hissetti. Ne utanmazdı.
Kiyoomi'nin kontrolü kaydı ve fazla derine itti, Atsumu başka bir boğuk, ahlaksız bir ses çıkardı. Kiyoomi gözlerini Atsumu'nun yüzünden, aletinin Atsumu'nun ağzında kaybolmaya devam ettiği yerden, yanaklarından özgürce yaşlar dökülen gözlerinden ayıramıyordu. Tanrım, Atsumu çok iyiydi.
Onu ödüllendirme niyetiyle, ellerinden birini çekip cebinde diğer kumandayı arandı. Bulduğunda düğmeye bastı -bir kez, ikinci kez- ve Atsumu ciyaklarken, ses Kiyoomi'nin sikiyle boğuklaşırken, Atsumu'nun penisinin dibine yerleştirildiği yerde titreşen yüzüğün ana hatlarının bulanıklaştığını görmek için aşağı baktı. Atsumu'nun sesleri artık daha aceleliydi; inlemelerinin titreşimleri o kadar iyi hissettiriyordu ki Kiyoomi vibratörün ayarını da bir kez arttırmak için kumandayı buldu, sonra da elini tekrar Atsumu'nun saçına gömdü.
Atsumu çığlık atarken Kiyoomi gözlerini bir an kapatmak zorunda kaldı, Atsumu'nun ne hissettiğini hayal ederken ürperti dalgası üzerinden aktı.
Bir dakika ya da o kadar bir süre sonra, Kiyoomi aletini dışarı çıkardı, Atsumu'ya özgürce nefes alma şansı verdi. Atsumu'nun şişkin dudaklarından aletinin başına doğru bir tükürük çizgisi esnedi. Mide bulandırıcıydı, ve büyüleyiciydi, ve Kiyoomi'nin bu görüntüyü aşması biraz uzun sürdü. Atsumu inlerken başı öne düştü, onu izlerken Kiyoomi'nin aleti titredi. Atsumu tekrar gerilmeye başlıyordu.
"Nefeslen," diye hatırlattı Kiyoomi, çenesini eline alarak, elmacık kemiğine bastırılı başparmağıyla başını geriye eğdi.
"Mmmnnngh." Atsumu'nun nefesi kesikti. Zincirleri kavrayan ellerinde eklemleri beyazdı. "Omi- b'n... şey hiss..."
Cümlesini bitiremiyordu bile. "Tekrar yakın mısın?"
Atsumu gözlerini kapatıp başını salladı, aletinden prostatına karşı acımasız titremelerin zorladığı zevk sıvısı kayarken neredeyse hıçkırdı.
"İyi," diye mırladı Kiyoomi, birkaç damla göz yaşını silmek için parmağını sıcak teninde gezdirdi. "Bu iyi. Bırak gelsin, Atsumu. Tekrar kuru boşalmanı istiyorum. Benim için yapabilir misin bunu?"
Tekrar bir yarı hıçkırık. Kiyoomi parmağını Atsumu'nun çenesine kaydırıp başını istediği yere eğdi, gözleriyle tekrar buluştu.
"Bana cevap ver, Atsumu."
"E-vet," dedi Atsumu kekeleyerek. "Evet, evet- y'pabil'rim, söz- Omi..."
Kiyoomi gülümseyip yanağını okşadı. "İşte böyle."
Sonra kendini tekrar eline alıp Atsumu'nun gevşek ağzına itti. Atsumu'nun çıkardığı şaşkın ses Kiyoomi'nin dudaklarından sökülen ince zevk tınısını ayna gibi yansıttı, Kiyoomi'nin sıkı sıkı tutunduğu kontrolü, aletinin üzerindeki her sıcak kayışta ellerinden kaymaya devam ediyordu.
Atsumu'nun sesleri daha da panik bir hale geldi, vibratörler onu daha da yakına iterken ve Kiyoomi'nin sikinde boğulurken gözleri coşkuyla kocaman açılmıştı. Eğer bu turu Atsumu'nun boğazının sıcaklığına gömülü bitirmeyi seçerse ikinci tur için sertleşmekte hiç sorunu olmayacağına emindi Kiyoomi, bu yüzden kendi zirvesine ulaşmasına izin verdi, Atsumu'nun ağzını sikmeye devam ederken inledi.
Atsumu ses çıkarmayı kesemiyor gibiydi.
"Mmm-nnh-mm'ih-mm'ih-"
Ah lanet. Kiyoomi'nin adını söylemeye çalışıyordu, ağzında bir şey olduğunda her seferinde böyle yapıyordu- gerçi bu kez, top tıkaç değildi, bu-
"Siktir," diye hırladı Kiyoomi, kalçaları öne fırlamaya her devam ettiğinde Atsumu'yu giderek kendine daha çok çekiyordu. "siktir- yap şunu, benim için boşal- tam şu an- Atsumu-"
Dayanılmaz bir saniye için gözlerini kilitlerlediler ve Kiyoomi, Atsumu'nun bakışlarının derinliklerinde yüzen panik ve kırılganlığı içine çekerken alevlerin vücudunu yaladığını hissetti - sonra Atsumu'nun gözleri yukarı kayarken, titrerken boğuk bir çığlık attı. Kiyoomi aşağı bakıp sarsılıp zıplayan aletinden aşağı kayan kalın zevk sıvısı damlacıklarını gördü.
Atsumu yine kuru boşalmıştı, tam da Kiyoomi'nin dediği gibi. Sikik emrinin üzerine.
Kiyoomi gözlerini kapatmak zorunda kaldı, keskin bir zevk onu boğazından yakalayıp nefesini dışarı atmaya zorladı, prezervatife dökülüp kendini gidebildiği kadar derine gömdü.
Zirvesinden aşağı inmeye başlarken çıkardığı sessiz inilti, Atsumu'yu çıldırttı; aletinin etrafında sızlanarak zincirleri tekrar gıcırdattı. Kiyoomi'nin Atsumu'nun hâlâ boşalmakta olduğunu fark etmesini sağladı.
Kuru boşalmanın birden fazla, uzun süreli salınımlara izin verebileceğini okumuştu, ancak Kiyoomi kendi orgazm sonrası pusunun içinde gözlerini kırpıştırırken ve Atsumu'nun kalçalarının tekrar tekrar tekmelediğini beyni sonunda işlerken bunun ne kadar doğru olacağını fark etmemişti. Atsumu'nun Kiyoomi'nin aletininin etrafında nefes almak için mücadele ederken her inleme arasında burnundan çılgınca hava emdiğini fark etmesi birkaç saniyesini aldı.
"Siktir," diye nefeslendi Kiyoomi, Atsumu'nun ağzından ahlaksız, cıvık bir sesle dışarı çekerken.
"Mmmnnnghhh..."
Atsumu'nun sesi pürüzlüydü, bir başka sarsıntıya kapılıp zincirlerini çekerken, derisinin altındaki kaslar kabarırken kalın bir inlemeye dönüştü. Kiyoomi eğer vibratörü kapatmazsa, Atsumu'nun devam edemeyecek kadar bitkin olacağından endişe ederek tıkacı kapattı.
Çünkü Kiyoomi'nin işi henüz bitmemişti.