ALABORA

By kursunirenkleeer

182K 7.1K 5.1K

Neden bence yardıma ihtiyacın olabilir hem kocalar ne için var karıcığım " dedi tırnağını ensemde gezdirip... More

Bolum 1
Bölüm 2
Bölüm 3
BÖLÜM 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7
Bölüm 8
Bölüm 9
Bölüm 10
Bolum 12
Bölüm 13
Bölüm 14
Bölüm 15
Bölüm 16
Bölüm 17
Bölüm 18
Bölüm 19
BÖLÜM 20
BÖLÜM 21
Bölüm 22
Bölüm 23
BÖLÜM 24
Bolüm 25
ALINTI
BÖLÜM 26
Bölüm 27
Bölüm 28
28 .BÖLÜM ALINTI
BÖLÜM 29
Bölüm 30
Bölüm 31
Bölüm 32
Bölüm 33
BOLUM 34
BÖLÜM 35
BÖLÜM 36
BÖLÜM 37
BÖLÜM 38
BÖLÜM 39
Bölüm 40
BÖLÜM 41
Bölüm 42
BÖLÜM 43
BÖLÜM 44
Bölüm 45
Bölüm 46
Bölüm 47
Bölüm 48
BÖLÜM 49
BÖLÜM 50
BÖLÜM 51
Bölüm 52

Bölüm 11

4.8K 192 91
By kursunirenkleeer

                              BORAN KARADAĞ

Son iki gündür şu açılış için uğraşıp duruyordum.
O kadar yorulmuştum ki bir an önce şu kulübü açıp gitmek tek isteğim haline gelmişti.
Marcus'un ölümü tam bir sır perdesi gibiydi.
Adamın dirisi de ölüsü de başıma belaydı.
İki gündür bunca derdin içinde bir de bu dava çıkmıştı başıma.
Kimin yaptığını bende araştırıyordum.
Tüm bu belalar ile uğraşırken yüzüm Efnan sayesinde gülüyordu.
Ahhh Efnan, şaşkın savunmasız halleri ,kendini koruma iç güdüsü ve şapşal hareketleri .
Ahhh hala o küçücük havluya sarılı bedeni ve üzerine düşüşüm aklımdan çıkmıyor.
Altımda o halde uzanırken kulaklarına  kadar kızarması, deli gibi atan kalbi, masumiyetle kırptığı  gözleri, bende uzun zamandır hissetmeyi dahi unuttuğum hisleri uyandırıyordu.
Dolgun dudakları ve kapanıp açılan ağzı o dudaklara yapışmamak  ve o bedene tapınmamak  için kendimi zor tuttum.
Hele önceki akşam tişörtümü çıkarmamışsın dediğim an kapalı gözleri ve farkında olmadan verdiği cevap "Çünkü sen kokuyorsun "resmen kalbimin hızla atmasına neden olmuştu.
Bu hisler bana çok uzak yasak hislerdi ama gel gör ki küçücük bir kız çocuğu bana neler yapıyordu.

Ben 34 yaşında bir çok acı ile sınanmış,karısı ve kızını vahşi bir suikastle kaybetmiş bir adamım.
Alya'm  güzel kızım şimdi yaşasaydı 8 yaşında olacaktı.
Efnan tam bir bomba gibi düştü hayatımın ortasına,yıllarca gerçek anlamda hiçbir kadınla duygusal bir ilişki yaşamadım, düzgün bir iletişim kurmadım buna gerekte duymadım.
O kadar kapatmıştım ki kendimi bu tür duygulara bu tür bir sorumluluğa, Efnan aynı zamanda omuzlarıma ağır bir yük.
Kendi canımı umursamayalı o kadar uzun zaman oldu ki ,yani en fazla ölürüm ve huzuru bulurum diye düşündüm hep nefes aldığım bu sekiz yıl içinde.
Ama Efnan hayatımı derinden sarstı diyebilirim .
Yıllarca yanında adam akıllı kadın olmayan Boran Karadağ bir gece gencecik beyazlar içinde masum güzel bir kadınla kendi evinde göründü.
Bu canımı yeniden yakmak ve zayıf karnımı arayanlar için bulunmaz bir fırsattı.
Onu karım sananlara nedense hayır diyemedim ,ürkek bakışları, korku ve endişe dolu yüzü, bir şey durdurdu beni ,zaten olan olmuştu,ne dersem diyeyim bir kere peşine düşeceklerdi.
O yüzden yanıma aldım onu ,yani hayatını kolaylaştırdım mı, daha mı çıkmaza soktum bilmiyorum.
Bildiğim tekşey son zamanlarda kafamın fazlasıyla karıştığı.
Kendime olan nefretim ve öfkem beni öyle bir ele geçirmiş ki ,bir kadına nasıl davranmam gerektiğini unutmuşum.
Bazen farkındayım canını yakıyorum, kötü davranıyorum ama bunların hepsi benim kontrolüm dışında oluyor.
Ben zor bir adamım farkındayım,duygu denen meretin esamesi bile yok artık bende .
Kapkara kalbim.
Yakıyorum kızın canını,zehir gibi dilim var tutamıyorum,sonradan acısını gözlerinde görünce,kalbini kırdığımı düşündükçe yanlış yaptığımı farkediyorum ama o zaman da iş işten geçmiş oluyor.

Birde çok ürkek Efnan ,kendini korumayı öğrensin istiyorum, kurtulsun o üzerine yapışan korkudan ,açsın gözünü, ayaklarının altına koca bir dünya serdim .
Bir servet ,bambaşka bir hayat ,biliyorum çok şey yaşamış, çok kırgın ve en önemlisi Efnan,Efnan sevmiyor kendini ,sevgiye, layık görmüyor,o bile değer vermiyor kendine beni en çok sinir eden şey bu .
Belki yöntemim yanlış ama böyle böyle güçlensin istiyorum.
Acıyla yüzleşsin, şimdi kızın çektikleri yetmiyor neyin acısı diyeceksiniz ama hayatta sınavlar hiç bir zaman bitmez ,hele benim gibi bir adamla bir yola girdiysen daha dik dursun ,bana bile  kafa tutsun istiyorum,karşımda güçlü bir kadın istiyorum çünkü ne olursa olsun o artık benim karım.
Benim soyadımı taşıyor.
Benim olan herşey onun dostum da düşmanım da ,ona servet ile beraber bir sürü belada getirdim aslında.
Bu yüzden öğrenmeli üstesinden gelmeyi ,bana bir şey olursa hayatına devam etmeyi başarmalı.
Ona dair çok şey istiyorum belki de yada neden istiyorum bunu ,işte tamda bu noktada daha da sinirleniyorum .
Çünkü beni de çekiyor kendisi ile birlikte bir bilinmezliğe.

Ona bazen o kadar sinirleniyorum ki, deliriyorum tutamıyorum kendimi ama masum bakışları ve kendini savunma şekli birde delirmeleri ,farkındayım artık yanlış bile olsa yöntemim etkisini gösteriyor,daha çok yol var katedilecek ama görüyorum gözlerine cesaret oturuyor ,biraz kararlılık lazım ,pişmesi lazım daha.

Çok çok kırık kalbi .
Onu yeniden onarmak için neler yapmazdım ki .

İki gecedir benimle uyuyor, farkında değil ama tüm gece uykusunda sayıklıyor, bu sayıklamalar  benim bile kalbimin sıkışmasına neden oluyor.
Ve ona yaptığım her şey icin kendime lanetler okuyorum ama ne yaparsam yapayım benim de zamana ihtiyacım var ,ona kolay değilse bana hiç değil.

" Tamam amca vurma " .

"Amca söz veriyorum yeter ki o kemeri çıkarma "

"Ben hiç bir şey yapmadım ki yenge neden amcama doğruyu söylemiyorsun ".

" Amca beni o adama verme ".

" Baba neden giderken beni de götürmedin ki ?".

Ve şimdi daha iyi anlıyordum  neden her defasında sende beni bırakıp gitme deyişini.
Benim ona olan tüm hayvan gibi tavırlarıma sert yanlarıma rağmen bana sığınıyordu Efnan,çaresiz Efnan ,benim gibi bir hayvana sığınacak kadar çaresiz.
Onun kadar beni de yaralıyor bu hali, neler yaşattılar sana güzel kız.

Sabah başı göğsümde uyuyordu saçları yine her yere dağılmıştı .
Bayıldığım uzun kestane saçları.
Önceki gün saçlarımı okşayışı ,uyuduğumu zannediyordu ama kıpırdanmaya başladığı an uyanmıştım.
Ben beni uyandırıp kaçacağını düşünürken o saçlarımı okşamaya başlamıştı.
Her hali her an beni daha fazla şaşırtıyor ve büyülüyordu.
Hele sabah sokak ortasında ki deli halleri ahh Efnan ah
Sabah erkenden çıktığım için tüm gün onu görememiştim.
En son bıraktığımda yatakta uyuyordu.
Gün içerisinde odasından hiç çıkmadığını kapıyı bile sadece ben adamları yollayınca açtığını öğrenmiştim.
Ben yemek yollamasam tüm gün yemek yemeyeceğinden o kadar eminim  ki .
Hazırlanması için otelin güzellik salonuna in dediğim halde inmemişti.
Hasan'ı otele yollamıştım onu kulübe getirmesi için.
O kadar yoğundum ki kulüpten çıkamamış Efnan'dan kıyafetlerimi yollamasını istemiştim.
Saatime baktım neredeyse gelmek üzereydi.

Davetlilerden ünlü iş insanı Harun bey ile üst katta konuşurken adamın gözleri bir an arkama kaydı.

" Yok artık bu afet değil de nedir ?
Boran baksana şu geleni tanıyor musun,hatun resmen yürüyen cazibe ,aşırı seksi " dedi aklım Efnan' da olduğu için dönüp bakmadım..
Zaten son zamanlarda bir şekilde aklım bir şekilde hep ona kayıyordu.
İşte buna da ayrı sinirleniyordum.

"Ne adamsın Boran bir dönüp baksana ,sanki buraya bakıyor daha doğrusu birini arıyor offf gözlerinin güzelliği, hele o saçlar " dedi .
Harun dünya üzerinde görebileceğiniz en çapkın adamdır, gördüğü her kadını yatağa atmak aklından geçen tek şey.

" Baksana " dedi ve ısrarlarına dayanamayıp baktım .
Efnan'ı görmem ile elimdeki kadeh bir anda düştü Harun'a dönüp ;
" Salyalarını topla lan karım o benim " dedim sahiplenme duygusu tüm bedenimi ele geçirirken Efnan'a doğru hızlı adımlarla yöneldim.
Onu öldürecektiktim yada şu an etrafta onu yiyecekmiş gibi bakan tüm adamların gözlerini çıkaracaktım.
Yanına varıp elini bileğinden yakaladım ve hızlı adımlarla yürümeye başladım..
Onu bir an önce burdan çıkarmalıydım.
Yoksa hiç iyi şeyler olmayacaktı.

" Boran ne oldu dur " dedi hiç bir şeyin farkında olmayışı beni daha fazla gerdi .

"Yürü Efnan "dedim sinirle üst kattan inip arka kapının çıkışına ilerledim.

" Yavaş sana yetişemiyorum " topukları yüzünden yürümekte zorlanıyor ama beni ele geçiren öfkem yüzünden daha da hızlanıyordum.

Kapıdan çıktığımızı gören korumalar çoktan arabanın kapılarını açmıştı bile.

"Bin şu arabaya "diye dişlerimi sıkarak tısladım.

Hemen beni dinleyip arabaya bindi korktuğu o kadar belliydi ki.
Ama sinir beni öyle bir ele geçirmişti ki bu benim zerre umrumda değildi.
Arabanın kapıları kapandı.
Şoför arabaya bindi " Otele "diye bağırdım ve Şoför ile aradaki cam bölmeyi kapattım .
Efnan öylece koltuğa sinmiş iki karış olan eteğini  çekistirdi, önü açık olan ceketini düzeltti.
Sinirle yüzümü sıvazladım.
Sakin ol Boran ,derin derin nefes al kendi kendimi telkin edip frenlemeye çalışırken Harun piçinin sözleri kulaklarımda yankılandı ve kendimi tutamayıp elimi koltuğa sertce vurarak "Bu ne hal Efnan  " diye bağırdım.

Korkuyla yerinden sıçrayan Efnan "Ben şey ben sadece" titriyordu onu kollarımın arasına alıp sakinleştirmek ve boğazını sıkmak arasında gidip geliyordum.

" Sen ne Efnan sen ne ,sana giyin hazırlan dedim bunun nesini anlamadın "diye bağırarak bir kez daha yerinden sıçramasına neden oldum.

" Ben senin beğeneceğini  düşünmüştüm " dedi ürkekçe.
Yaptığının arkasında bile duramıyordu hala ,bu beni daha da sinir etti.

" Sen düşünme Efnan sadece sana söylediklerimi yap ,bu ne kulüpteki tüm adamlar üzerine atlamak için sıraya girmişti resmen ,hem ben sana elbise gönderdim  neden bu saçma sapan takım elbiseyi giydin".

"Elbiseyi sevmedim ".

" Sevmedin ,ve insan içine bu varla yok arası saçmalığı  giyerek çıkmaya karar verdin öyle mi ? " diye bağırdım çünkü karşımdaki manzara benim bile ayarlarım ile oynarken onca azgın bakış aklıma geldikçe dişlerimi sıkıyordum.
Sinirle yüzünü elimin arasına alıp kendime çevirdim ;

" Sana kaç kez söyleyeceğim, benim dediklerimin dışına çıkma, ben ne dersem onu yapacaksın diye ,neyini anlamıyorsun ,ama yok hata benim sana gereğinden fazla iyi davranıp tolerans gösterdim " .

Öyle sinirliydim ki ,aklımı kaybedecektim yanımdaki adam resmen karıma yürümüş ve onu yatağa atma hayalleri kurmuştu .
Hala yüzü parmaklarımın arasında iken gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı .
Sinirim daha da tepeme çıktı hem ona hem kendime kızgındım, o ağlarken ben kendime lanetler okuyordum .
Çünkü onu aslında asla ağlatmak istemiyordum.

"Kes ağlamayı " diye bir kez daha kızdım,yine öfkemin esiri olmuştum.

Elini bileğimin üstüne koyup " Canımı acıtıyorsun " dedi ,bir anda yaptığımın farkına vararak elimi hemen yüzünden çektim , beni ele geçiren sinirim yüzünden yine kızın canını acıttığımın yeni farkına vardım ,evet hayvanlıkta sınırım yok farkındayım.
Kendimi ondan biraz uzaklaştırdığım sırada araba durdu ve kapılar açıldı.
Hemen inip elimi uzattım ,o kadar öfkeme ve sinirime ona ters davranmama rağmen uzattığım elimi ikiletmeden tuttu ve arabadan indi..
Kalbim acıdı,çırpınışlarına kırgınlıklarına rağmen bana tutunması kendime lanetler okumama neden oldu .

Yavaş adımlarla ilerlerken otele ,ne diyeceğimi bilmiyordum.
Durduk yere kıza yine hayvan gibi davranmış ve canını acıtmıştım.
Asansörden inip odaya giderken sessiz bir şekilde ilerliyorduk  yüzüne bakıp gözünden akan yaşlara bakmaya cesaretim yoktu .
Halbuki belki de ne heveslerle ne düşünerek hazırlanmıştı geceye ,çünkü daha önce böyle bir şey yaşamadığını böyle bir ortamda bulunmadığını çok iyi biliyordum.
Kartı kapıdan geçirip kapıyı açtım ve odaya geçtik.
Sessizce odanın içinde yürüyüp banyoya yöneldi.

" Nereye gidiyorsun, üstünü değiştir kulübe geri döneceğiz " dedim onu burada bırakıp canı çıkana kadar ağlamasını istemiyordum.

" Ben gelmek istemiyorum artık "dedi üzgün bir şekilde.

Gözlerimi kapatıp derin nefesler çektim yapma bunu Efnan, bana karşı gelme ,ben kendimi kontrol etmekte zorlanıyorum günün sonunda canı yanan sadece sen değil bende oluyorum, sinirime hakim olamadığım için ,canını yaktığım için hem pişman oluyorum hemde anlam veremediğim bir şekilde benim de canım acıyor ,kafamdan geçenleri ona söylemeyi çok isterdim ama sadece derin nefesler çekmeye devam ettim.

"Sana fikrini sormadım,üstünü değiştir hazırlan çıkalım" dedim şu dilim resmen zehir saçıyordu.

" Tamam " dedi ve odaya yöneldi ,bende banyoya elimi yüzümü yıkamak ve kendime gelmek için girdim.

Hayvan herifin tekiydim ona aç gözlerle bakan adamların gözünü oymak istiyordum ,benim karıma bakan benim olana göz diken herkesi düşünmeden öldürebilirdim özellikle de Harun piçini.

Banyodan çıktığımda daha sakinleşmiş bir vaziyetteydim Efnan üzerine siyah kısa bir elbise giymişti.
Ayaklarına da topuklu ince bantlı siyah bir ayakkabı geçirmişti.
Lanet olsun kız ,normal bir elbisenin içinde bile ışıl ışıl parlayıp ben burdayım diye bağırıyordu.
Elbisesi ince uzun bacaklarını daha ne kadar mümkünse, güzel ve dikkat çekici kılmıştı.
Ben bu kızla ne yapacaktım,nasıl bir imtihandı bu benim için.
Boyundan bağlı kolsuz bir elbiseydi üstündeki ,neyse ki diğerine oranla çok daha kapalı duruyordu ve buda bir nevi şükür sebebimdi.

" Hazırsın galiba "dedim .

" Eğer onay verdiysen hazırım " dedi kırılgan ve çatlak bir ses tonuyla .

Yanına gittim az önce sinirle sıktığım yüzünü bu sefer şefkatle tutup okşadım.

" Özür dilerim amacım seni kırmak yada canını acıtmak değildi, ama sen her seferinde dediğimin tersini yaptıkça ben kendime hakim olamıyorum, üstelik o yanımdaki adamın senin karım olduğunu bilmeden senin için sarfettiği sözler kendimi kontrol etmeme engel oldu .
Hem sen neden sana yolladığım elbiseyi giymedin Efnan ? ".

" Bana sürekli çocukmuşum gibi davranıp, çocuk diye hitap etmenden  sıkıldım ve sana bir çocuk olmadığımı göstermek istedim ,beni çocuk gibi görmeni istemiyorum ben cocuk değilim çünkü "dedi cevabı beni mutlu etti, çünkü en azından biraz da olsa duygularını açık ediyordu artık.

Hay ben sana çocuk diyen aklıma tüküreyim, çocuk olmadığını bu şekilde ispatlamana ne gerek vardı.
Gözlerimi üzerinde yüzünde ve vücudunda gezdirdim.
Şuan vücudumun her uzvu mantığımın dışında tepkiler veriyordu ve biraz daha bana bu şekilde bakarsa ,kendime hakim olamamaktan  korkuyordum.

" Tamam bunu gösterme şeklin bile çocukça ama " dedim ,sinirlendi.
" O yüzden şuan burdayız değil mi ?
Çünkü senden başka kimse beni çocuk gibi görmüyor " dedi .

"Kimin seni nasıl gördüğü senin için çok mu önemli yada neden bu  kadar umrunda? " Evet neden bu kadar umrunda ürkek kuş deli gibi merak ediyordum cevabını.

" Tabiki de hayır, senin nasıl gördüğün benim için önemli başkasının değil senin ne  düşündüğün benim umrumda " kalbim birden tekledi.

"Ne düşündüğümü öğrenmek ister misin? " ışıl ışıl parlayan gözlerinin içine baktım.

Hevesle başını salladı, ona dik dik bakınca "Eevet" dedi .

"Sen çocuk olmaktan çok uzaksın ve fazlasıyla güzel genç bir kadınsın ,şimdi istediğin cevabı aldıysan ve özrümü kabul ettiysen gidelim, mekanın sahibi olarak  açılışta yer almamız gerekiyor " .

" Tamam hazırım gidelim "dedi demin ağlayan fakat şuan yüzünde güller açan güzel kadın .
İşte  bu kadardı ,onu herkesten farklı kılan şey, öfkesinin altında boğulmuyor ve sadece bir hareket bir güzel sözle mutlu oluyordu Efnan ,çünkü o kadar yaralı ve muhtaçtı ki .
Birlikte otelden çıkıp arabaya bindik araba sessizce ilerlerken Efnan camdan akıp giden yolu izliyordu.
Kim bilir şuan aklından neler geçiyordu.
Keşke aklını okuma gibi bir imkanım olsaydı.
Araba durdu ve açılan kapıdan önce ben indim sonra da karımın elinden tutarak inmesine yardım ettim.

Kulübe girmeden ona baktım "Bence bu elbise sana daha çok yakışmış, otele gidince şu diğer giydiklerini yakalım yada çöpe atalım "dedim.

" Hayır hayır hayır ben çok sevmiştim onları " dedi hemen masumca bana bakarak.

"Ben hiç sevmedim ama ona ne yapacağız ?
haa bu arada ,yanımdan ayrılmıyorsun  ,erkekler ile tensel temas ".

"YASAK "Dedi ben sözümü tamamlamadan.

"Çok bilmiş, alkol ve alkollü olan her şeyden uzak duruyorsun ".

" Tamam " dedi gülümseyerek avucumun arasındaki küçük eli ile elimi sıktı  birbirine kenetli ellerimize baktım ,bu el ele yürümek son zamanlarda bana fazlasıyla güzel gelmeye başlamıştı parmaklarımı parmaklarının arasından geçirdim ve kulübe giriş yaptık.

Demin yiyecek gibi karıma bakan herkes şuan bize kıskançlık ile bakıyordu.

" Gel " dedim ve onu kalabalığı aşarak üst kata çıkardım.

Karan yanımıza gelip " Nerdesin birden kayboldun ortalıktan Hare bir kadınla birlikte sinirli bir şekilde çıktığını söyledi, ne oldu bir sorun mu var ? "Dedi kulağıma eğilip söyleyerek, Efnan duymasın diye sadece benim duyabileceğim bir tonla konuşuyordu.

" Sorun yok hallettim " dedim .

Benden uzaklaşıp Efnan'a bakıp gülümsedi " Hosgeldin Efnan ,ne kadar güzelsin "dedi .

Karan'ın  içinde herhangi bir art niyetin asla olmadığını bildiğim halde gerildim.
Karan'ın Efnan'a farklı bir sempati duyduğunun farkındaydım.

"Teşekkür ederim Karan sende çok yakışıklı ve şıksın " diye karşılık verdi Efnan ,avuçlarımın arasındaki elini bir an farkında olmadan sıktım.
Karan nazikçe Efnan'a teşekkür edip yanımızdan uzaklaştı.

" Demek Karan'ı yakışıklı buluyorsun ? " diye sordum Efnan'a birlikte el ele kulübün içinde ilerlerken.

"Evet sence de yakışıklı bir adam değil mi ,hem Karan senin yakın arkadaşın diye ben o şekilde cevap verdim" O kadar farkında değildi ki ve bu onun için o kadar normaldi ki ?
Masumiyeti beni her seferinde daha da şaşkına uğratıyordu.

Ona bir şey demeden locaya  doğru adımlarımızı yönlendirdim.
Bir anda Harun önümde bitti.

" Boran öyle bir anda nereye kayboldun? " dedi gözlerini Efnan'a dikerek .

" İşim vardı Harun " diye kısa ve net cevapladım onu.

" Beni eşin ile tanıştırmayacak mısın?
Evlendiğini duymuştum ama eşinin bu kadar güzel bir kadın olduğundan kimse bahsetmemişti "dedi şerefsiz boğazını sıkmamak için zor tuttum kendimi.

" Benim eşimin güzelliğinden neden sana bahsetsinler Harun ? "

"Genel olarak söyledim " dedi elini tokalaşmak ve tanışmak için Efnan'a uzatarak " Merhaba ,Boran bizi tanıştırmayacak galiba ,Harun ben " diye kendini tanıttı.

Efnan sadece baş selamı vererek " Efnan ben ,memnun oldum Harun bey " dedi Harun önce Efnan'a sonra da boşta kalan eline bakıp hemen elini çekip cebine koydu  " Bende memnun oldum Efnan "dedi.

Ben " Harun daha sonra görüşürüz " diyerek Efnan ile beraber ondan uzaklaştım,gelen diğer davetliler ile tek tek selamlaşırken tüm gözlerin ve ilginin Efnan da olması içten içe beni fazlasıyla germeye başlamıştı.
Efnan kendisine uzatılan tüm erkeklerin ellerini bir baş selamıyla  geri çevirip kısa ve net cevaplar vermişti.
Kadınların kıskançlık dolu bakışlarına anlam veremeden gülümsüyor,sorularına samimi karşılıklar veriyordu.
Bir an olsun yanımdan ayrılmadı,bir an olsun tuttuğum elimi bırakmadı  ama topuklulara alışık olmadığı için artık fazlasıyla yorulduğunu bulduğu her boşlukta bana yaslanmasından  anlamıştım.
Günlük hayatta ayağında hep düz tabanlar yada sandaletler,odada da hep çıplak ayakla dolaşıyordu.

" Yoruldum mu ? "

" Ayaklarım ağrıdı ."

"İstersen otele geç sen,benim ne zaman geleceğim belli olmaz çünkü birazdan millet oyun oynamaya geçecek ,burda olmam ve sisteme göz atmam lazım ."

"Saat kaç?"

Kolumdaki saate baktım " Gece yarısını geçeli çok olmuş ,çocuklar için uyku vakti " dedim gülerek.

Efnan bir anda elimi bıraktı ve bana sinirle baktı .

" İyi ben otele geçerim, uyku saatimi daha fazla geçirmemem gerek " dedi ve arkasını dönüp yürümeye başladı.

"Ne oluyor be ?" derken söylediğim son sözü yeni idrak ettim ve hemen Efnan' a yetişmek için adımlarımı hızlandırdım.

" Efnan" dedim ama durmadı yada duymadı daha hızlı yürüyüp aramızdaki mesafeyi kapattım, hemen elimi beline atarak onu yakalayıp kendime çektim yüzüme çarpan saçları bir anda nefesimi kesti.

"Nereye gittiğini sanıyorsun sen karıcığım? ".

" Uyku saatim geçmiş ya uyumaya "diye cevap verdi ters bir şekilde.

Dudaklarımı kulağına değdirerek," Sadece şakaydı " dedim.

" Ama komik değildi bak gülmüyorum . ".

" Haklısın komik değildi üzgünüm ."

Efnan tepki vermeyince " Bak bana " dedim yavaşça kolumun etrafında dolandı ve bana baktı.
Şimdi gözgöze gelmiştik.
Deniz mavisi gözlerini siyah gözlerime dikti ,hareketli parça slow bir parça ile yer değiştirdi.

" Dans et benimle" dedim bir anda Efnan gözlerini kırpıp bana baktı.
Önünde duran ellerini tutup kollarını boynuma doladım.
Normalde Efnan ile aramızda 20 cm kadar fark vardı ama giydiği topuklu sayesinde farkı biraz kapatmıştı.
Efnan kısa değil maalesef ben 194 cm olduğum için  fazla uzundum.

Efnan'ın kolları boynumda benim de ellerim belinde şarkının ritmine uygun yerimizde sallanıyorduk.
Efnan başını omzuma yasladı ve bu şekilde şarkı bitene kadar dans ettik .
Şarkı bittikten sonra " Bence seni gerçekten otele bırakmanın zamanı geldi "dedim çenesinden tutup bana bakmasını sağlayarak.

" Tamam,kabul ediyorum ayaklarım artık çok zorluyor beni "dedi.

" Gel "dedim elini tutarak ve yürüme başladık.

" Boran gidiyor musunuz? " Hare koşar adım yanıma gelerek.

" Ne oldu Hare ,eşimi otele bırakıp geleceğim " .

" Boran birazdan oyun alanı açılacak da haber vermek istedim orda olacağını söylemiştin ".

Hare bizim kulüplerin genel müdürü aynı zamanda bel kemiğidir.
Bütün işlerle kendi ilgilenir ve üstesinden çok iyi gelirdi.

Bir baş selamı ile Efnan'a bakıp "Hoşgeldiniz " dedi sonra Efnan'ın cevap vermesini beklemeden tekrar bana bakıp " Sen gitmesen ,çocuklar eşine eşlik edip otele bıraksa? " Hare 'nin bu hadsiz tavrı sinirime dokundu.

"Ne yapmam gerektiğini bana söyleme konumuna ne zaman geldin Hare ?" Diye tersledim onu.

" Ben olsam bende bu kadar güzel bir kadını tek başına hiç bir yere bırakmam Hare Hanım "dedi Harun yanımıza gelerek.

Dönüp Harun'a baktım " İki oldu Harun ,karımın güzelliği ile alakalı herhangi bir söz daha sarfedersen ,sonuçlarına katlanmak zorunda kalırsın "

Harun ellerini teslim olur gibi havaya kaldırıp " Dostum ne kadar şanslı bir adam olduğunun farkında ol diye söylemiştim, sakin ol "dedi ve bir adım geri çekildi .

"Sen de işini yap Hare birazdan gelirim "dedim tüm bu konuşmalar arasında Efnan sessizce yanımda duruyor ve asla lafa karışmıyordu ,bu sefer elimi Efnan'ın beline atarak daha sahiplenici bir tutuş sergiledim ,daha sakin olan arka kapıya doğru yönlendirdim onu.
Anlaşılan karımın bu kadar güzel olması başıma fazlasıyla iş açacaktı.
Üstelik o bunun farkında bile değil saf ve masum bir şekilde etrafta dolaşıyordu.
Bir an önce İstanbul'a dönsek iyi olacaktı.
Kulüpten çıkıp önce arabaya bindik sonrada otele geçtik.
Otel ve kulüp arası mesafe kısa olduğu için hemen varmıştık.
Uyuklayan kızarmış gözlerle bana bakan Efnan ,öyle masum ve hayranlık uyandırıyordu ki kendimi ona bakmaktan alamadım bir an .

" Sen çıkma yukarı istersen ben çıkarım " dedi .

" Ne o benden sıkıldın mı hemen karıcığım ".

Bir anda telaşla " Hayır kulübe dönmen gerekiyor ya ,bir de yanımıza gelen o " durdu adını hatırlayamadı .
" Hare mi ? " Diye sordum.

" Evet ismini unuttum, Hare kalman gerektiğini söylemişti ya o yüzden öyle söyledim ".

" Hadi inelim önce seni odaya bırakalım sonra bende üstümü değiştirir öyle giderim " dedim.

Arabadan önce ben ardımdan Efnan indi ve hemen elini tuttum, önce asansöre ardından odaya geçtik.
Odaya girer girmez daha kapının önünde yere oturan Efnan'a şaşkınlık içinde baktım..
O ise ona baktığımı bile fark etmeden ayaklarında ki ayakkabılardan  kurtuldu .
" Oh be dünya varmış "dedi kendi kendine hem konuşup hem gülerek.

" Rahatladım  diyorsun ?" dedim yerden kalkması için elimi uzatırken.
Bana ve uzattığım elime baktı ve hemen elimi tutup ayağa kalktı.

"Hemde nasıl ,biraz daha kalsam  o topuklarla sabaha topal bir karın olacaktı " söylediğine gülünce bende onunla güldüm .

"İyi o zaman iyi ki gelmişiz, çünkü topal bir karım olsun istemezdim herhalde " dedim.

" Gitmeyecek misin ? "Diye sordu kalmamı ister gibi.

" Üstümü değiştirip gideceğim "dedim sesini çıkarmadan gözlerini yere dikti, konuşma ihtiyacı hissederek ;

"Sen ne yapacaksın?" Diye sordum.

" Duş alıp uyurum büyük ihtimalle " cevabına başımı sallayarak karşılık verdim ve dolaba yönelip ceketimi çıkardım ,o arada Efnan yatağın üstüne kıvrıldı.
Gerçekten çok yorulmuş olmalıydı, ben üstümu değiştirirken Efnan çoktan uyku moduna geçmişti öylece yatağa kıvrılıp.

Tebessüm ederek ona baktım, yerini düzeltip üstünü örtmek için eğildim ,yorganı açıp onu yatağın benim olan tarafına yerleştirirken  gözlerini açıp bana gülümsedi sonra tekrar kapattı .
"Ama ben duş alacaktım " dedi sonra tekrar gözlerini açtı ben onu yatağa bırakırken ellerini kaldırıp yüzümü avuçlarının arasına aldı.

"Çok yakışıklısın" dedi kalbim bir anda normalden fazla atmaya başladı, beni en son bu kadar etkileyen bir söz ne zaman duydum hatırlayamadım bu kadar samimi, içten güzel bir söz.

Halbuki benimle konuşan her kadın ikinci cümlesinde bana ne kadar yakışıklı ve etkileyici olduğumu söylerdi fakat hiç biri böyle bir his uyandırmamıştı bende .

Ben öylece ona bakarken o çoktan uykuya teslim etmişti kendini.
Üstünü örtüp saçlarını okşadım ve ceketimi alarak odadan çıktım.
Kokusu hala burnumda ,gülen gözleri gözlerimin önündeyken başımın fena halde belaya girecek olduğunun farkında olmadan aklımda yatakta bıraktığım Efnan ile kulübün yolunu tuttum.

                           🦋   EFNAN  KARADAĞ 🦋

Ayaklarım o kadar çok sızlıyordu ki daha fazla dayanamayıp uyandım, etrafıma baktım odada benden başka kimse yoktu.
Boran hala kulüpte mi diye düşündüm telefona uzanıp baktım saat sabahın ücüydü  biz zaten odaya geldiğimizde saat bire geliyordu, sadece 2 saat uyumuşum herhalde dedim kendi kendime Selin'i aramak için saat cok geçti şimdi arayıp korkutmak istemiyordum .
Sonra telefona gelen arama ve mesajları gördüm, Hepsi Selin'e aitti .

Selin : Ne yaptın ?

Durum nedir ?

Bana neden hiç yazmıyorsun, çok merak ediyorum.

Efnan nerdesin yahu ? " Diyen bir sürü mesaji vardı

Güldüm ve hemen cevap yazdım.

" Her şey tahmin ettiğin gibi oldu Boran çıldırdı ve beni odaya getirip üstümü değiştirmemi istedi ve benim bir çocuk olmaktan çok uzak olduğumu söyledi "yazdım.

Her şeyi canımı nasıl acıtıp bana kızdığını söylememe gerek yoktu amacımız beni bir kadın gibi görmesini sağlamaktı ve Boran bana dün gece gerçekten bir kadınmışım gibi davranıp ,bir an olsun yanından ayırmadı.
Ve üstüne üstlük bir an gerçekten beni kıskandığını düşünmeden edemedim.
Üzerine basa basa herkese Eşim, demesi çok hoşuma gitmişti ve bu geceyi bir nevi Selin'e borçluydum.
Bundan sonra da bana yardımcı olmasını çok istiyordum.
Telefona cevap gelmeyince mesajları sildim ne olur ne olmaz Boran'ın görmesini ve Selin'in sorun yaşamasını istemiyordum.
Telefonu yatağa bırakıp dolaptan Selin'in almam için ısrar ettiği beyaz saten uzun bir geceliği ve çamaşırımı yanıma alıp banyoya gittim .
Belki sıcak bir duş ayaklarımın ağrısına iyi gelirdi.
Duştan sonra iyice kurulanıp yanıma aldığım geceliğin askılarından  tutup şöyle bir baktım.
Gecelik ip askılı sırtı komple açıkta bırakan aşağıda bel kısmı güpürlü  ve baldır kısmı tül detaylıydı.
Neyse dedim nasılsa Boran yok diyerek üzerime geçirdim.
Sırtım ve yan kısımlarım  komple açıktı.
Hemen saçlarımı hafifçe kuruttum ve banyodan dışarı çıkmak için hareketlendim.
Geceliğin tek iyi yanı uzun olmasıydı.
Banyonun kapısından çıkmam ile bir anda birine çarparak tökezlemem bir oldu .

Ben bir anda o anki korkuyla çığlık atarken "Dur dur sakin ol korkma Efnan benim Boran  "dedi  ve ben ses vermeyince;

" İyi misin? " dedi elimle kalbimi tutarken.

"Ben korktum bir anda " dedim.

Boran elini kenarda duran ışığa açmak için uzattı, oda daha çok aydınlansın diye.

Işığın açılması ile donup kalması bir oldu.
Ağzını açıp kapattı yüzünü sıvazladı " Ben en iyisi bir duş alayım " dedi ve beni geçip banyoya girdi..

Boran'ın banyoya girmesi ile bende hemen koşup yatağa girdim her  ne kadar uykum gelmese de Boran'a bu şekilde yakalandığım için çok utanıyordum en azından kendimi uyumaya zorladım.

Hala yatakta öylece beklerken banyonun kapısının açılma sesini duydum ve gözlerimi kapadım.
Boran'ın odanın içinde gidip geldiğini dolabın kapılarını açılıp kapandığını çıkardığı seslerden anladım.
Sonra yatak çöktü, Boran yatağa girdi ,sırtım dönüktü ona, arkasını dönüp uyumasını beklerken bana yaklaştı elini belime dolayıp başını saçlarımın arasına gömdü.
Yaptığı hareketin şaşkınlığı ve heyecanıyla kalbim duracak zannettim bir an ,ben her sabah kollarında  uyanırken farkında olmadan o şekilde o hale geldiğimizi zannediyordum.
Ama bu gece Boran gelip bana sarılarak uyumustu.
Bir süre sonra sakin bir şekilde nefes alıp verişinden uyuduğunu anladım.
Onun sakin nefes alış verisleri  sayesinde bende sakinledim elimi belime attığı elin üzerine koyup gözlerimi kapattım.
Sabah uyandığımda Boran yoktu .
Hemen telefonu elime alarak gece olan biten her şeyi Selin'e anlatmıştım .
Selin sevinç çığlıkları atarken Selin'e teşekkür etmiş ve her zaman yanındayım demişti.

Nihayet dönüş yolundaydık.
Boran gün  içerisinde arayıp hazırlan dönüyoruz demişti.
Bende onun ve benim eşyalarımı toplayıp gelmesini beklemiştim ama onun yerine Hasan gelip beni almıştı.
Kendimi o kadar yorgun ve halsiz hissediyordum ki üzerime gündüz giydiğim eşofman takımını değiştirmeden otelden çıkmıştım.
Eşofman altım yüksel bel üstü de crop kapsonlu ve uzun kolluydu, ayağıma da beyaz spor ayakkabılarımı geçirmiştim.
Saçlarımı da arkada toplamıs hafif bir makyaj yapmıştım.
Yanıma çanta almamıştım  sadece telefonum ve kitabım vardı elimde .

Boran alanda beni görünce " Kül kedisi Hosgeldin" Demişti bana gülerek.
Neyseki çocuk yerine onu tercih ederdim.
Cidden dünkü halimden sonra bugün ki halimle tam bir kül kedisi gibi duruyordum.


Şimdi uçakta Karan ile muhabbet ediyordu üstelik dönüş yolunda Tuğçe yoktu ama dün gece kulüpte gördüğüm Hare vardı.
Öğrendiğim kadarıyla o bizden önce gelmişti ve açılıştan sonra bizimle dönmeye karar vermişti.
Birı gidiyor biri geliyordu resmen.
Hare'yi gördükten sonra esofman ile geldiğime çok pişman olmuştum.
Kadın benim aksime son derece bakımlı ve şıktı.
Platin sarısı omuzlarına dökülen düz fönlü saçları, ful ve özenle yapılmış makyaji ve son derece şık duran şortlu keten beyaz takımı.
Takımın içine siyah boyundan bağlı  gibi siyah bir bluz giymisti ve ayaklarında da siyah topuklu ayakkabılar vardı.
Yakından görünce kadının çok güzel olduğunu fark ettim.
Gerçekten Hare çok güzel bir kadındı ve hem Karan  hem Boran ile aşırı samimi ve rahattı.

(YENI KARAKTERİMİZ HARE )

Ben uçakta kitabımı okurken Hare ortalıkta görünmüyordu, belki arka tarafa dinlenmeye gitti diye düşünüyordum,sonra elinde üç  kadeh ve bir içki şişesiyle göründü.

" Beyler ,o zaman dün akşam ki açılışın ve kulübün getirdiği sese içmeye ne dersiniz? "Dedi yanımdan geçip giderken.
Şu Boran'ın etrafındaki kadınların derdi neydi acaba çok merak ediyorum, neden beni görmezden geliyorlardı.

"Karan gerçekten dün gece iyi ses getirdi açılış bu kadar yoğun olacağını düşünmüyordum " dedi ,elim de kitapla okumaktan çok onların konuşmalarına kulak kesilmiştim.
Hare elindekileri masaya bırakıp "Kesinlikle katılıyorum Karan " dedi ve elini Boran'ın omzuna koydu.

"Umarım bu şekilde devam eder " dedi Boran, Hare Boran'ın omzunda ki elini yavaşça hareket ettirerek Boran'ın ensesine götürdü ve orda durdu .
Sinirle yerimden kalktım,elimde duran kitabım sert bir şekilde yere düştü, Boran dönüp bana baktı " Size afiyet olsun "dedim ve yerimden kalkıp  lavaboya doğru yürüdüm.

Salak Efnan gerçekten sana değer vermeye başladığını nasıl düşünürsün ,kadın resmen gözümün önünde Boran'la flört ediyordu ve Boran sesini dahi çıkarmadı ensesine okşamasına izin verdi.
Belki de sevgilisiydi  ve şuan bilerek onu gözümün önüne sokmak için getirmişti.

" Efnan " dedi Boran ama umursamadım hatta bana doğru gelen hostese çarpıp elindekileri dökmesine bile  aldırış etmeden yürümeye devam ettim.

"Ne oldu şimdi durduk yere " dediğini duydum Boran'ın kendimi uçağın lavabosuna  kapatıp, klozetin kapağını kapatarak üzerine oturdum.
Gözümden akmayi bekleyen yaşları serbest bıraktım.
Her seferinde nasıl kendimi bana değer verdiği gerçeğine inandırmayı  başarıyordum ki ,al işte daha üç gün önce Tuğçe yüzünden neler yaşadık bugün de Hare çıktı başıma ,Tuğçe hiç Hare kadar cüretkar davranamamıştı ama ellerini ensesine götürüp  okşamak nedir yaa .
Kapı çaldı " Efnan aç kapıyı " dedi Boran .

"Git Boran " dedim.

" Bende sana aç su kapıyı diyorum ".

" Açmayacağım git "

" O zaman Boran  kapıyı kır diyorsun yani ".

" Hayır Boran  git diyorum ".

" Aç kapıyı birazdan uçak inişe geçecek ve sen siktiğimin tuvaletinde kendini kapalı tutuyorsun, koltukta otururken korkarken ,burda ölmeyi düşünüyorsun herhalde ".

" Sanki çok umrunda bana ne olduğu ".

" Efnan aç kapıyı " dedi ve kapıya sert bir yumruk indirdi.
Yerimden sıçradım.

"Bak bir kez daha söylemeyeceğim, Aç " diye bağırdı sert bir daha darbe vurdu.
Yerimden kalkıp yavaşça ve korka korka kapıya yöneldim ve kapının kilidini açıp geriye doğru gittim.
Boran kapıyı açıp başını içeriye bakacak şekilde eğdi ,
Sonra beni lavabonun  kenarına yaşlanmış görünce kapıyı tam açıp ayaklarını açarak kapının önünde ellerini göğsünde bağlayarak durup bana baktı .

" Gel buraya " dedi.

Yerimden kıpırdamadım.

" Efnan " dedi içimi donduran öfke dolu sesiyle .

Yanına istemeyerek yürüdüm ve önünde durdum.
Başımı önüme eğdim çünkü gözlerimden akan yaşları durduramıyor ve bunu onun önünde yapmaktan nefret ediyordum.
Parmağıyla çenemi tutup yüzümü ona çevirdi.

" Ne oldu bir anda yine delirdin? "Dedi gözümdeki yaşı silerken.

"Niye ağlıyorsun Efnan ? ".

Elini yüzümden çektim ve onu geçmeye çalıştım.

" Sana git dediğimi hatırlamıyorum " .

Durdum ona baktım " Kendi salaklığıma  ağlıyorum " dedim.

" Boran  Bey iniş yapılacak birazdan ,yerinize geçseniz iyi olacak ? " dedi demin çarptığım hostes .

Zamanlaması harikaydı.

" Tamam " dedi Boran sonra bana dönüp " Bu konu kapanmadı  Efnan " dedi elini uzattı tutmam için, ona ve uzattığı elini çarparak geçtim ve koltuğa oturdum.

" Efnan iyi misin? " dedi Karan .

" Evet midem biraz ağrıyordu ondan hızlıca gitmek zorunda kaldım " dedim kemeri bağlarken.

" Geçmiş olsun "dedi Hare ,başımı salladım sadece .
Boran da yanımda yerini alıp kemerini bağladı uçak inişe geçerken elimi tutmaya çalıştı elimi çektim ama izin vermedi ve kulağıma eğilip "Bak sabrımı zorluyorsun "dedi.
Sesimi çıkarmadım, yolculuk bitti alandan çıkıp eve doğru yol aldık yolda da Hare Hanım bizimle geldiği için hiç konuşmadık ,evin önünde durduğumuz ve arabanın kapısı açıldığı an kapıdan kimseyi beklemeden fırlayarak indim ve yürümeye başladım.
Kapıdaki korumalara bile selam vermedim.
Ben daha kapıyı çalmadan kapı açıldı ve Elif, Efnan diye bağırarak boynuma atladı.
Hemen onun sevincine karşılık verdim gülerek.
Hatice abla da gülerek yanımıza gelip " Hosgeldin güzel kızım "dedi Elif'ten ayrılıp ona sarıldım..

"Hosgeldiniz Boran Bey " dedi Elif ,ben Hatice Abladan  ayrılırken.

" Sağol Elif misafirimiz var ona göre hazırlık yapın" dedi Hatice abla ile de ayak üstü selamlaştı ve " Hare gel salona geçelim "dedi .

"Bu kim ?"dedi Elif.

" Bilmem git patronuna sor " dedim sonrada onu orda bırakarak salonun önünden geçip üst kata yöneldim.
Arkamdan adım sesleri duydum ama Elif 'tir diye dönüp bakmadım.
Odamın kapısını açıp içeriye girdiğim anda Boran benimle birlikte içeriye girip kapıyı kapattı sırtımı kapıya yaslayıp beni kendi ve kapı arasına sıkıştırdı.

"Boran " dedim kısık sesimle .

" Evet seni dinliyorum ."

" Anlamadım ".

" Bir daha söylemeyeceğim Efnan ".

" Hare senin sevgilin mi ? " dedim ve kendimi tekmelemek istedim aynı anda ağzımdan  çıkan sözler ile beraber .

Boran sanki uzaylı görmüş gibi hayretler içinde bana baktı.

" Ne alakası var ,bunu da nerden çıkardın? "

"Gördüm çünkü kadın uçakta sürekli sana dokunuyor ve sen ses etmiyordun  " .

" Saçmalama ? ".

"Doğru saçmalıyorum, zaten ensende parmakları gezende Hare değildi haklısın ."

" Efnan Hare benim sevgilim felan değil, hem ayrıca olsa olacak ki ?"

"Olsa  ne mi olacak gerçekten bunu soruyor musun ? ".

" Efnan unuttun galiba sen benim gerçek karım değilsin, ayrıca sana hesap vermek zorunda da değilim."

" Haklısın ne halin varsa gör kiminle ne yapıyorsan yap ,umrumda değil sana sadece gururumu kırma demiştim ama oda zaten senin umrunda değil onu da görmüş oldum " dedim .

"Efnan bak sen her şeyi yanlış ".

" Boran Bey odasın da  mı ?
Boran ". Diye seslendi Hare .

" Bak seni çağırıyor " dedim ve kendimi ondan kurtardım ve odanın içine doğru yürüdüm.
Akşam yemeğine de uyuyorum dedirterek  inmedim..
Aynı evin içinde üç gün boyunca Boran ile bir kez bile karşı karşıya gelmemek için elimden gelen ne varsa yaptım..
Oda beni rahat bıraktı zaten ,eskisi gibi yemeğe inmeyince  yada kahvaltıya çıkıp beni indirmedi.

" Efnan Boran Bey yemeğe gelmeyecekmiş gelsene aşağıya beraber yiyelim " dedi Elif odanın içine kapıyı çalmadan girerek.
Bende öylece oturmuş camın karşısında oynayan Zeus ve Gren'i izliyordum.

" Keyfim yok Elif "

" Saçmalama üç gündür burdasın  ve odandan dışarı çıkmadın bile hadı gel lütfen " .

"İyi tamam  "dedim ve üzerimdeki krem rengi eşofmanım ve kısa kalın askılı  beyaz crop atletim ile aşağıya inmek için odamdan çıktım.

"Sofrayı bahçeye mi kursaydınız ,hava güzeldi ? "

" öyle yaptık zaten "

"Harikasın " dedim gülerek ve " O Efnan nihayet odandan çıkmanı neye borçluyuz ?"dedi Boran.

Yutkundum son 3 gündür onu görmemiştim .

" Hani gelmeyecekti " dedim Elif'e.

"Gerçekten Efnan gelmeyeceğim dedi Hatice teyzeme."

" Hosgeldin,yemek yiyecektik " dedim.

"İyi afiyet olsun o zaman ."

Cevap vermeden mutfağa yöneldim, Elimi tutup beni çekti " Evin içinde böyle mi dolaşıyorsun sen ? "

Kendime baktım " Ne giyeyim Sevgilin Hare gibi takım elbise mini etek felan mı ? ".

" Elif mutfağa "dedi sertce ve bileğimden tutup beni de  peşinden sürükleyerek üst kata çıkardı.

" Bırak beni "dedim.

Bana bakıp sırıttı ve daha hızlı çıktı merdivenleri, benim odama gideceğini düşünürken kendi odasına yönlendirdi  adımlarını ve kapısını açıp içeriye girdi beni de peşinden sürükleyerek.
Beni odanın içine koyduktan ve ortada bıraktıktan sonra kapıya yöneldi ve kapının kapanma ve kilit sesini duydum .
Manyak adam beni odasına kilitleyip gitti diye düşünürken kravatını boynundan çıkararak bana doğru geldiğini gördüm.
Gitmemişti ve delirmiş gibi bana bakıyordu.

" Ne yapıyorsun ? " dedim.

" Sence ,üstümü çıkaracağım " dedi gömleğinin kollarını açarken.

"O zaman neden beni getirdin buraya?"

" Konuşmak için ? " .

" 3 gün sonra mı geldi aklına Konuşmak ".

Dudaklarının kenarları alaycı bir gülüşle kıvrıldı.

" Sana zaman tanıdım ,aklını başına alman mantıklı düşünmen için ."

"Benim aklım da mantığımda  gayet yerinde " dedim .

Gömleğinin yakasını açarken tam önümde durdu.

" Hımm bana öyle gelmiyor ,kıskançlıktan aklını kaybetmiş gibisin? ".

"Saçma seni kıskandığım falan yok ".

" O yüzden mi Hare yüzünden delirdin ? ".

" Kıskançlık değil o "dedim ama Boran bir anda iki elini belime atarak beni kendine çekti ve eğilip kulağıma

" Madem kıskanmıyorsun ,o zaman Hare ile birlikte bir tatile çıkmamda  sakınca yok ,yada bu geceyi onunla geçirmem de ".

Kalbime sanki bir hançer saplandı ve karnıma biri sert bir yumruk geçirdi.
Bir an ikisinin aynı odada ve aynı yatakta ki görüntüsü gözümün önüne geldi ve midem bulanmaya başım ağrıma başladı.
Bütün bunlar da neyin nesiydi böyle.

" Ee cevap alamadım, bende öyle düşünmüştüm "dedi ve bir anda dudaklarıma yapıştı...











Continue Reading

You'll Also Like

1.9M 132K 30
Onların kaderi yıllar önce yaşanmış tek bir gece sayesinde birleşti. Bir anda karşısına çıkan ve peşini bırakmayan Atmanlı aşireti genç kızın bütün s...
2.9M 151K 17
Maça Kızı 8 serisinin devam bölümlerini içermektedir.