August Blossom | Granevere

By graneveree

748 136 24

"๐’ด๐’ถ๐“‡๐’ถโ„“๐’ถ๐“‡๐’พ๐“‚๐’พ๐“ƒ โ„ฏ๐“‰๐“‡๐’ถ๐’ป๐’พ๐“ƒ๐’ถ ๐“Ž๐’พโ„“๐’น๐’พ๐“โ„“๐’ถ๐“‡ ๐’ธฬง๐’พ๐“๐’น๐’พ๐“ƒ ... More

๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ‘
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ’
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ“
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ”
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ–
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ—
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ๐ŸŽ
๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ๐Ÿ

๐“‘๐“ธฬˆ๐“ต๐“พฬˆ๐“ถ ๐Ÿ•

53 12 1
By graneveree

Kısa bir öksürük krizinin ardından derin bir nefes alıp üzerimdeki örtüye iyice sarıldım.

Hasta olmaktan nefret ediyordum.Kimsenin seveceğini de düşünmüyordum zaten.

Fakat benimki ilerlemişti sanırım.Uyuyamıyordum.Acı çekiyordum.

Tüm kemiklerim kırılıyormuş gibi hissediyordum.Tenime yüzlerce iğne batırılıyordu sanki.

Ciğerlerim oksijen almak konusunda büyük bir mücadele veriyordu.Her aldığım nefeste hırıltılar çıkıyordu vücudumdan.

Başımı eğdikten sonra nefesimi verdim.Yaşadığım için şanslı mıydım yoksa şanssız mıydım bunu merak ediyordum.

Nefes alıyordum ve bunun için şanslıydım fakat aldığım her bir nefeste acı çekiyordum.Yaptığım bencillikti belki de fakat yaşadığım için kendimi mutsuz hissediyordum.Ölmekten korkmama rağmen yaşamak beni daha çok korkutuyordu.

Yaşamın her alanında çektiğim acılar korkutuyordu beni...

Yanan gözlerimi kapattıktan sonra elimi yanımdaki sehpaya uzattım.Su arıyordum fakat bulamadığım için mağlubiyetle elimi çekip örtünün altına geri koydum.

Pes etmekten başka şansım yoktu

Uyumaya çabaladığım sırada açılan kapının sesini işittim ardından da içeriye dolan soğuk havayı hissettim.

Hafifçe titredikten sonra başımı kaldırdım.Granger gelmişti.Başka birisi gelseydi eğer ne yapardım bilmiyorum doğrusu.

Karşıma geldikten sonra önüme eğildi ve dikkatle yüzüme baktı.Durumumu değerlendiriyordu sanki.

Kırmızı atkısını boynuna hafifçe dolamış, üzerine siyah ceketini geçirmişti.Rüzgâr nedeniyle dağıldığını düşündüğüm saçlarında gezdirdim gözlerimi.

Her zamanki gibi burnunun ucu kırmızıydı.Elleri de öyle.

Hava soğuktu anlaşılan.

Soğuk elini alnıma yerleştirdikten sonra tekrar titredim ve başımı eğip gözlerimi kapattım.Daha fazla üşümeme sebep oluyordu.

"Çok sıcaksın." dedi boynundaki atkısını çıkarttıktan sonra.

Elini saçlarımın arasına geçirdikten sonra başımı kaldırdı ve atkıyı boynumdan geçirip sıkıca sardı.

"Ailen bu hâlini görseydi eğer beni öldürürlerdi."diye homurdandığını duydum.

Gözlerimi kaldırdıktan sonra ciddiyetle gözlerine bakıp kısılan sesimi veya ağrıyan boğazımı umursamadan ağzımı açtım.

"Benimle bunun için mi ilgileniyorsun? Ailem için mi yine?" dedim son gücümü de harcayarak.

Gözlerini, gözlerime kaldırdıktan sonra saniyelerce baktı ve ayağa kalkıp ellerini cebine attı.

"Hayır." dedi önümden ayrılırken.

"Ne için o hâlde?" dedim.Konuşmak istediğim söylenemezdi açıkçası ama merak ettiğim de bir gerçekti.

Bazı itiraflara ihtiyacım vardı.

"Konuşma."dedi ciddiyetle.Elinde bir bardakla döndükten sonra donuk bakışlarıyla bana uzattı.

Elinden yavaşça aldıktan sonra kalkabildiğim kadar kalktım ve birkaç yudum alıp yanan boğazımın acımasını dinledim.

Bardağı sehpaya bıraktıktan sonra içimi çekip başımı geriye bıraktım ve burnumu çektim.

"Ölüyorum sanırım."

"Senden o kadar kolay kurtulabileceğimi sanmıyorum."dedi alayla.

"Ben de o kadar kolay kurtulmanı istemezdim."dedim tekrar burnumu çekerken.

"Başka bir işin yok sonuçta." dedi ona çıkarttığımı iddia ettiği zorlukları ima ederken.

Tekrar elini alnıma yerleştirdi ardından yanaklarıma son olarak da boynuma koydu.

"Hiçbir şey fayda etmiyor."dedi üzerimdeki örtüyü alırken.

"Hayır, dur!" dedim zorlukla."Ne yapıyorsun sen üşüyorum bunu yapamazsın!"

"Dört gündür bu hâldesin daha ne yapmamı bekliyorsun." dedi kolumdan tutup beni kaldırmaya çalışırken.

"Gerçekten." dedim artık yalvarırcasına."Donuyorum."

Kaşını kaldırdıktan sonra yüzüme baktı ve omzunu silkti.

"Üzgünüm."

Zorlukla ayağa kalktığım sırada hırkama var gücümle sarıldım.Dizlerimin bağı çözülmüş gibiydi.Donuyordum ve titriyordum.Ayakta durmak bile zorlaşmıştı benim için.

Omzumdan ve kolumdan tuttuktan sonra yavaş adımlarla banyoya yöneldi ve kapıyı açtı.

"Hayır!" dedim ellerini iterken.Ne yapmaya çalıştığının farkındaydım.Bu hâlde daha fazla beni üşütmesine müsaade edemezdim.

"Kendini daha iyi hissedeceksin.Güven bana."

"Sana güvenmiyorum." dedim inatla.

"Farkındayım."

Açtığı suyun altına elini uzattıktan sonra ısısına baktı ve başını sallayıp gözlerini bana çevirdi.

"Çok çirkinsin." dedi atkıyı boynumdan çıkartırken.

"Sağol."

Burnuma parmağını değdirdikten sonra alayla gülümsedi.

"Kızarmış ve yara olmuş.Saçların dağılmış ve gözaltların mosmor olmuş.Bunlara rağmen güzel olmayı bekliyor olamazsın."

"Beni sıcak örtümün altına bırakmanı bekliyorum."

"İmkânsız." dedi omuzlarımdan tutup açtığı suyun altına iterken.

Başımdan dökülen su titrememe sebep olmuştu.Tüm tenim yanıyordu sanki.Tekrar o soğuk sulara gömülmüş gibi hissediyordum.

Kalbim durmuştu sanki.Zorlukla ağzımı açıp nefes aldıktan sonra elimi uzatıp koluna tutundum.

"Çıkmak istiyorum.Lütfen!"

"Biraz daha." dedi inatla.

Gözlerimi kapattıktan sonra başımı eğdim.Yanaklarımdan akan her bir damlayı hissediyordum.Saçlarım boynuma yapışmış gıdıklıyordu tenimi.

Gözlerimi açmaya korkuyordum.

Dakikalar sonra suyun kapandığını hissettim.

"Pekâla."dedi nefesini verirken.

Gözlerimi açtıktan sonra kolunu bıraktım ve üzerime baktım.Üzerimdeki her şey sırılsıklamdı.

"Elbiselerin burada.Ayakta durabilecek misin?"

"Sana rağmen evet!" dedim öfkeyle.

Başıyla beni onayladı ve kapıyı açıp yanımdan ayrıldı.

İçimi çekerek üzerimdeki hırkadan ve elbiseden kurtuldum.Hareket etmek zordu.Düşmemek için mermere elimi dayadım.

Üzerime geçirdiğim yeşil elbisenin eteğini düzelttikten sonra bir başka siyah hırkayı kollarımdan geçirip ısınmak için bekledim.

Yeni kıyafetlerin soğukluğu biraz da olsa dinince saçımı kıvırıp suyundan kurtuldum ve köşede bulduğum kurdelemle hızlıca bir topuz yapıp oradan ayrıldım.

Nefes almak kolaylaşmıştı ve üzerimdeki yorgunluk az da olsa azalmıştı.Açılmıştım fakat üşümem hâlâ yerindeydi.

Hemen koltuğa oturup örtüyü bacaklarıma attım ve kolumu kenara koyup elimi çeneme dayadım.

Granger arkamdan geldi ve elini yanağıma koyup önüme geçti.

"Biraz daha iyi."dedi başını sallayarak yanıma otururken.

Konuşmak için ağzımı açtığım sırada art arda hapşırdım.Burnumu çekip kaşlarımı çatarak ona baktım.

Elini alnına yerleştirmiş, gülümsemesini bastırmaya çalışarak bana bakıyordu.

"Eğleniyorsun değil mi?"

"Biraz."

Gözlerimi yarım kalan tabloma çevirdikten sonra içimi çektim.Bitirememiştim.Yarım kalmıştı ve bu beni kötü hissettiriyordu.

Yanımdaki sehpaya bıraktığım beyaz zambak resimlerinin olduğu defteri elime alıp kalemi yanından aldım ve sayfalarını açtım.

" O nedir?" dedi kaşlarını çatmış elimdekine bakarken.

"Yapılacaklar listesi." dedim gözlerimi yazılarda gezdirirken.

"Ne?" dedi gülerek.

"Bunun içinde ne yapmam gerekiyorsa o yazılı.Yerine getirdiğim her planımın yanına bir çizgi çekiyorum." dedim açıklarcasına.

Elimi ağzıma götürdükten sonra tekrar hapşırdım ve kalemle kâğıdın üzerinde kısa bir ritim tuttum.

"Buna neden ihtiyacın olsun?"

"Ölecektim." dedim içimi çekerek."Ölüm her daim bir adım yanımızdayken yaşamın değerini fark edememek saçmalık.Dolu dolu yaşamak istiyorum ve buna ihtiyacım var.Yerine getirmem gereken amaçlarım var."

"Onlardan birisi ne mesela? "

"Mesela..." dedim yazılara bakarken "Dünyayı gezmek, tablo bitirmek, sevdiğim bir yazarın kitabını okumak ve aşık olmak..." dedim üzerini çizdiğim son maddeye bakarken.

Onun da kaşlarının çatıldığını ve üzeri çizili olan maddeye baktığını görebiliyordum.

"Bir zamanlar." dedim maddenin üzerini aceleyle karalarken.

"Kara ayak basmak." yazılı maddedin yanına çizik attıktan sonra elimdeki defteri bıraktım ve dışarıya baktım.

"Neden hayatını planlamaya gerek duyuyorsun? Sadece içinden geleni yaparak da güzel bir hayat elde edebilirsin."

"İçimden geçen her şeyi yapamam fakat imkânımın olduğu her şeyi planlayarak bunları yerine getirebilirim.Büyük hayallerimin peşinden gitmektense planlarımı yapmam daha mantıklı."

"Neden bir gökyüzü değil de bir gökkuşağı olmak isteyesin?" dedi gülerek. "Büyük hayallerin nesi kötü?"

"Gerçekleşmesi imkânsız onca hayale umut bağlamak istemiyorum.Ben bu hayatta bir şiir olmak isterken müsvedde oluyorum buruşmuş sayfalarda." dedim hafifçe öksürüp burnumu çekerek.

"Umutlanmak güzel bir his olmalı." dedi düşünürcesine."İçinde hâlâ bir olasılık olması,inanmak güzel.Buna sahip olduğun için şanslı olduğunu fark edemiyorsun."

"Senin umutların yok mu?" dedim kucağıma elimi bırakırken.

"İntikam alacağıma dair umutlarım vardı evet."dedi öfkeyle."Ama artık buradayım."

Ailesinin intikamını almak istediğinin farkındaydım ve bu konu hakkında konuşmak bana düşmezdi.Acısı hakkında yorum yapmak istemiyordum.

Ona göre ben şanslıydım.Elinin altında istediği her şeyi olan bencil bir prensestim ona göre.

Oysa her prenses şanslı değildi.En azından ben değildim.Elmayla lanetlenip bir öpücükle uyanan ya da camdan ayakkabılarıyla baloya giden bir soylu değildim.

Balkonuna Romeo'nun tırmandığı bir Juliet'de değildim.

Evinden kaçan ve sadece normallik arayan ama bunlara rağmen burada olan bir kızdım ben.

Gülümsedim.

"Ne oldu?" dedi bana bakarken.

"Küçükken bana bir çiçek verdiğini hatırlıyorum." dedim hırıltılı bir nefes alırken."O çiçeği bile öfkeyle ve çatık kaşların ile uzatmıştın bana.Her zaman huysuz olmuştun"

"Hadi ama sadece bir çiçek!"

"Ailenin sana her gün bir çiçek verdiğine eminim." dedi kızarak.

"Ama ben senden istiyorum." dedim ayaklarımı yerde sürüyerek.

"Seni rahat bırakmayacağımı biliyorsun." dedim ona gülerek bakarken.

İçini çektikten sonra yerden hızla bir çiçek koparttı ve öfkeyle kolunu arkaya uzatıp çiçeği bana verdi.

Burnumun ucundaki çiçeğe baktıktan sonra gülerek elime aldım.

"Teşekkür ederim."

Bölüm hakkındaki fikirlerinizi yorum olarak bırakır ve oylamayı unutmazsanız beni mutlu edersiniz

Guinevere aşırı tatlı bir karakter yazmayı çok seviyorum. ❤️

Continue Reading

You'll Also Like

221K 9.6K 39
Twitch yayฤฑncฤฑsฤฑ Meriรง DaฤŸdelen'in valorant oynadฤฑฤŸฤฑ 5'li den birinin ฤฐnternetinin gitmesi รผzerine 5. KiลŸinin kim olacaฤŸฤฑnฤฑ oyun belirler. EฤŸlencesin...
ASYA By Su

ChickLit

291K 16.4K 33
Abi kitaplarฤฑ kฤฑtlฤฑฤŸฤฑ รงekiyorsanฤฑz doฤŸru yerdesiniz. Bรถlรผmleri yazdฤฑkรงa atacaฤŸฤฑm. "Onu istemiyorum." Nefret dolu bakฤฑลŸlarฤฑ bendeyken babamdan uzakla...
53.9K 2.1K 18
Mirzah Arslan 3 yฤฑldฤฑr aลŸฤฑk olduฤŸu kฤฑzฤฑ yanฤฑna almak isterse ne olur? Mirzah Arslan โค๏ธ Gizay ร‡etin Not: -ArkadaลŸlar bu kitap benim kendi yazdฤฑฤŸฤฑm k...
41.7K 1.6K 17
Gerรงek ailem kurgusu ama bu sefer ki farklฤฑ kฤฑzฤฑmฤฑz evli ve hamile. (Bazฤฑ yerlerde +18 vardฤฑr ayrฤฑca Kรผfรผr, argo vardฤฑr.) Cringe'den ve kliลŸelerden u...