Siyah Kan

1.9K 153 45
                                    

Vaz geçtim. İşte aranan göz rengi buu!!! (~ ̄³ ̄)~

💕💕💕💕💕

"Bugün taşınacak. Vaftiz kızım olarak yarın da bir şölen verdireceğim. Böylece en büyük sorun hallolmuş olur."

İmparator derin bir iç çekerek sessizce,
"Çok erken.." dedi.

Kral alemindeki bir geliştirici olan Jack doğal olarak imparatorun ne dediğini duymuştu.

"Çok erken değil. Sarayda kaldığı her saniyede tehlike altında."

İmparator bu sözlere karşı çıkmadı. Kabul etmek istemesede Orion için sarayda kaldığı her saniye hayatı tehlike altında demekti. Şimdi ise onun güvenliği için kendinden uzaklaştıracaktı. Ve şuanda onunla geçireceği her saniye kıymetliydi.
Burada böyle daha fazla oturarak kızıyla geçireceği zamandan çalıyordu. Böylece koltuğundan kalkarak düz bir sesle konuştu.

"O zaman Orion taşınmadan önce onla biraz daha vakit geçireceğim. Bu sırada da yanına alacağı eşyalar toplanır."

Jack başta 'Orion'un yanına birşey almasına gerek yok' demek istese de bu sefer kendini geri çekmişti. Çünkü bu baba-kız ikilisinin diğer ailelerden farklılığından dolayı görüşmeleri daha da kısıtlıydı. İmparator eğer ki imparator olmasaydı kızıyla ayrılmak zorunda bile kalmazdı. Fakat durumlar hiç bir zaman istenildiği şekilde ilerlemezdi.

İkili çalışma odasından hızla ayrılarak Orion'un odasına doğru yola koyuldu.

Yüksek seviyedeki alemleri ve teknikleri sayesinde kimseye hissettirmeden birkaç dakikada odanın önüne gelmişlerdi.

Ancak daha kapıyı çalmadan, kapı Martha tarafından açılmasıyla birlikte karşılanmışlardı. İkili aceleyle geldiğinden odakları dağılmıştı ve Martha'nın kapıyı açması onları şaşırtmıştı. Fakat kendilerine olan öz saygılarından dolayı hiç bozuntuya vermeden içeri girdiler.

Aynı şekilde koridordan bir takım seslerle birlikte üzerinde çeşit çeşit yemekler donatılmış bir servis aracı hızlı bir şekilde odanın kapısında bekleyen Martha'nın önüne geldi.

Aslında Martha'nın kapıyı açma nedeni de tam olarak buydu. Lakin kim bilebilirdi ki kapıyı açtığı an karşısında imparatorla birlikte Jack Kordion'u göreceğini? Yinede içten içe her ne kadar şaşırmış olsa da onları selamlamış ve şaşırdığını belli etmemişti.

Odanın içerisinde Orion akşam yemeğini beklerken görmeyi beklemediği yüzleri görünce şaşırmıştı. İfadesiz yüzü bunu belli etmese de. Kısa bir düşünmenin ardından neden geldiklerini fark etmişti. Ustasından istediği istek muhtemelen gerçekleşmişti.

Asıl konuya girmeden önce özür dileyerek selamlamıştı onları.

"Üzgünüm, ayağa kalkamıyorum. Hoşgeldiniz."

Orion'un sözleri ve verdiği selama bakan ikili birbirleriyle göz göze gelerek dudaklarında acı bir gülümseme oluşmasını engelleyemediler.
Hangi 3 yaşındaki çocuk komadan çıkar çıkmaz başına gelenleri bu kadar çabuk kabullenirdi ki? Ya da hangi 3 yaşındaki çocuk büyüklerin bile zorlanacağı bu süreci olgunlukla kabul edebilir ve etik kurallara göre selam veremediği için özür dilerdi?

Bu kadar güçlü ve akıllı bir kız karşısında kendilerini sürekli olarak etkilemesine izin vermekten başka yapabilecekleri birşey yoktu.

Jack, Orion'un küçük yemek masasının diğer tarafındaki koltuğa ilerlerken yüzünde yer edinen babacan bir gülümsemeyle konuştu.
"Orion, bu özür dilemeni gerektirecek kadar önemli değil. Al, bu hapı senin için hazırladım. Toparlanmanı hızlandıracak. Birkaç güne de ayağa kalkabilirsin."

Çılgın PrensesOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz