16-Kütüphane köşelerinde kimler kimlerle

Start from the beginning
                                    

Annem kahvelerimizi verdikten sonra yerine oturdu. Höpürdeterek bir yudum içtikten sonra Jungkook'a baktı. Kaynana olmayı sevmişti.

"Jungkook sen nerelisin çocuğum?"

"Busanlıyım Jihyun anne."

"Aaa! Bende Busanlıyım. Kimlerdensin söyle bakayım bilebilecek miyim?" Annemin her Busanlıyı tanıdığına dair bir iddiası vardı. Jungkook böyle bir soru beklemiyor olacak ki ilk başta afalladı.

"Şey, annemin ismi Park Yoona."

"Busan kız lisesinde mi okudu?"

"Evet." dedi şaşkınlıkla. Şapşal ya.

"Bilmiyorum o zaman."

Jungkook ikinci şokunu yaşarken derin bir nefes aldım. Annem ticaret meslekte okumuştu ve her Busanlıya ilk kız lisesinde mi okudun diye soruyordu. Doğru olanı ilk önce kendi lisesini sormasıydı ama annem tam tersini yapıyordu. Kız lisesindense tanımam etmem mantığını yıllardır bırakamamıştı.

"Babanda Busanlı mı?"

"Evet, İsmi Jeon Jinsung." Sülalecek Busanlıydılar galiba. Busan kekosu!

"Busan erkek lisesinde mi okudu?" Jungkook başını salladı. "Bir tane de abisi vardı."

"Evet."

"Bizim bir alt sokakta oturuyordu babangiller." Evet bu topa girersek hiç çıkamazdık. Jungkook şaşkınca anneme bakmaya devam ettiğinde annem onu şaşırtmanın verdiği zevkle gülümsedi.

"Şaka yapıyorum hahahaha! Tanımıyorum aileni."

Jungkook eror verdiğinde daha fazla onu anneme maruz etmemek adına ayağa kalktım.

"Biz odamdayız anne." Jungkook'un elini tutup ayağa kaldırdığımda annem hala gülmeye devam ediyordu. İnsanlarla dalga geçmeye bayılıyordu bunu çok iyi biliyordum ama Jungkook onun damadı sayılırdı! Her neyse odama gitmemiz çok daha iyi olacaktı.

Jungkook hala aptal bir ifadeyle etrafa bakmaya devam ediyordu. Tam salondan çıkacakken annemin dedikleriyle olduğumuz yerde kalakaldık.

"Jungkook'un kapı korkusu yok muydu?"
Jungkook yalanının ortaya çıkmasıyla paniklerken anneme kötü kötü bakışlar attım. Kendisi de çok iyi biliyordu bunun bir yalan olduğunu! Sevgilimin ruh sağlığıyla oynuyordu.

"Şey- ben- şey..."

"Anne kes şunu!" dedikten sonra Jungkook'un daha fazla konuşmasına izin vermeden odama sürükledim. Kapıyı kapattıktan sonra odamın ortasında öylece dikilen Jungkook'a baktım. Hala eror vermekle meşguldü.

"Annen yalan söylediğimizi anladı!" Korkuyla bana baktı. Kaynana tarafından sevilme hayalleri suya düşmüştü.

"Of salak! Sence annem gerizekalı mı da inanacak senin kapılardan korktuğuna? Dalga geçiyordu seninle?"

"Daha önce kimse akli dengemle bu kadar oynamamıştı." Yatağıma oturup oyuncak ayıma sarıldı. Annemin böyle bir etkisi vardı işte. Söylediklerinde ciddi mi yoksa dalga mı geçiyor asla anlayamazdınız. Sonra bir bakmışsınız dakikalar içinde ağzınıza sıçıveriyor. Jungkook şu anda bunu yaşıyordu.

"Aptal yerine koyulmuş gibi hissediyorsun değil mi?" dedikten sonra yanına oturup ona sarıldım. Kollarını bana sarıp geriye doğru yatmamızı sağladı.

"Aptalla kalmadığıma emin olabilirsin." Gülüp yanağımı koluna yasladım. "Annen çok korkutucu." Korkutucu demeyelimde biraz dengesiz diyelim Jungkook.

"Annemle çok fazla benzer yanımız vardır." Yutkunuşunu hissettim. Bu ben sıçtım yutkunuşuydu. Gülümseyip kolları arasından çıktım. Kollarımı başımın altında bağlayıp tavana baktım. "Eskisi gibi davranmaya çalışıyoruz ama son olanlar ikimizi de mahvediyor." Sağ kolunun üzerine yanağını yaslayıp bana döndü. Eli yüzüme düşen saçları yavaş bir şekilde geriye doğru ittirirken gözlerimi kapattım.

High School Love •taekookWhere stories live. Discover now