Babasının yıllar önce işlediği bir suç yüzünden başına gelmeyen kalmayan bir kızın hikayesi. Oku geç
Abi başlarda cidden baya saçmalamışım ama sonlara doğru idare eder be 👉🏻👈🏻
Not: cringe 💋
Tekrar uyandığımda saat 11di. Mia uyanmış telefonuyla ilgilenirken Kelly yatakta dönerek tekrar uyumaya çalışıyordu.
Sonra derin bir off çekip "Ben acıktım hadi kalkın" dedi. "Sinda nene kahvaltı sofrasını doldurmuştur şimdiye hadi ineli-" derken aklıma hafta sonu olduğu geldi. Hafta sonları eve gelmiyorlardı.
Biraz düşününce dışarda kahvaltı yapmaya karar verdik. Alışveriş de yaparız diye düşünüp hazırlandık. Rahat bir kombin yaptım. Saçlarımı da hafifçe arkadan bağladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hazırlanıp çıktık. Çok güzel bir mekana girdik Kelly ve Mia oturmuşlardı. Ben de onların karşısına oturdum ve sipariş verdik.
Kelly bişey diyecekmiş gibi ağzını açtı. Sonra kapatıp telefonumu işaret etti ve mesaj gönderdi.
K: Arkada bir grup meteor oturuyo haberin olsun
Yüzüne baktım ve sırıttım. Sonra kalkıp tuvalete gittim ve ellerimi yıkadım. Amacım gelirken bakmaktı. Geri dönerken baktım ve *iç ses* "Ohaa bunlar insansa biz neyiz :O"
Onlara ağzım sulanarak bakarken biri bana döndü ve göz göze geldik. Gülümsedi ve ben de aynı şekilde ona gülümseyip yürümeye devam ettim.
Arkadaşları da bana döndü ve oturana kadar izlediler. Bizimkilere göz kırpıp oldu bu iş diye onayladım.
Sonra siparişlerimiz geldi. Ben ve mia krep söyledik. Kelly tost istemişti. Yedik ve oturup sohbete daldık.
O sırada arkadakiler yanımıza sandalye çektiler ve oturdular. Üç kişiydiler ve hepsi birbirinden müq. Biraz sohbet ettikten sonra numaralarımızı aldılar ve gittiler. Biz de biraz oturduktan sonra kalktık.
Alışveriş merkezine gidip tonla kıyafet ve makyaj ürünleri aldıktan sonra yorulup evlere dağılma kararı aldık.
Tayloru aradım ve çok beklemeden geldi. Poşetleri arka koltuğa attıktan sonra yorgunca kendimi ön koltuğa attım.
Eve giderken hava hafif kararmaya başlamıştı. Taylor sürekli bana bakıyordu ve arabayı bir kenarda durdurup üstüme eğildi.
"Çok yorgunum, lütfen. Eve gidelim" desem de beni dinlemedi. Dudağıma yaklaşmaya çalıştı koltuğu biraz daha indirerek yetişmesini zorlaştırdım. Sinirlenmişti ve çenemden sıkıca tutup "Sana soru sormadım Adelin! Tekarı olursa bahsedeceğim şeylerden baban hiç hoşlanmaz" dedi ve sinsice güldü.
Çok sert tuttuğu için canım acımıştı ve gözlerim dolmuştu. *iç ses* "Sıçtın canım benim sıvazlama istersen". Elini çekince sertçe yutkundum ve gözlerine baktım.
Artık bir koca sorun daha vardı ve yanımda oturuyordu. Bildiğin beni 'f*ckbuddy' yapmıştı kendine.
Her neyse söyleyeceği bir durum olursa ondan önce davranıp ben söylerdim ve babam tabiki bana inanırdı. Ama şu anda hiç sırası olmadığı içi bu fikri çıkardım kafamdan.
