-35-

41.1K 2.6K 411
                                    

Lütfen bölümün tamamını eksiksiz okuyun. Kaçırmamanız gereken yerler var ;) 

İyi Okumalar^^

Soğuktan buz kesen vücuduma hükmedemiyordum. Bir an önce buluşma yerine gitmek gibi bir eylemde bulunmam gerektiği kafama yeni dank etse de hala yerimde öylece beklemeyi sürdürdüm. 

Bir şeyler yapmam gerekiyordu. İlk öpücüğünü sonra düşün Maya. 

Telefonumu çıkarıp kalp atışlarımla aynı ritimde numarayı yazmaya başladım. İkinci çalıştan sonra açmıştı Serenay. ''Alo?''

''Serenay, bize düşmanın buluşmak için teklif ettiği yeri hatırlıyor musun?'' diye sordum uzatmadan.

Bir süre cevap gelmemişti. ''Oraya gideceğini söyleme Maya.''

''Gitmek zorundayım! Eray gitti çünkü, onu durduramadım Serenay, tek başına düşmanla-''

''Kahretsin. Bekle, halledeceğim. Eray'ı ara, açmıyorsa kararı kesin demektir ve eğer onun aklına ulaşabilirsem ne düşündüğünü kavradığımda buluşma yerini öğrenirim. Onu ara ve hemen bana dön.'' diyerek telefonu kapatıvermişti.

Tekrardan Eray'ın numarasını çevirdim. Birkaç çalıştan sonra açacağını ümit etsem de reddetmişti. Bilerek telefonunu kapatmamış olmalıydı, hala iyi durumda olduğunu anlamam için aramayı reddederek sakin olmam gerektiğini anlatmak istemişti belki de. 

Serenay yeniden aradığında anında açarak kulağıma götürdüm. ''Eray telefonu açmıyor.''

''Pekala. Zihnine girdim ama hiçbir şey öğrenemedim. Kafası çok karışık, gideceği yerin rotasını beyninde bulamadım. Belki de çoktan oraya ulaştığı ve düşmanı aramaya başladığı içindir.''

Söyledikleriyle hafifçe yutkundum. ''Erayların evinin önündeyim. Buraya gelmen gerek.''

''Bir saniye. Buluşma yerini hatırladım. Kapatmam gerek, sana söylemediğim için kızma ve sakın beni arayıp da planımı meşgul etme. Erayların orada bekle. Geliyorum.''

•••••••

Elis'in Ağzından

Maya, Serenay ve Eray'a korkunç bir sürpriz yapacaktık. Onlara düşmanın ağzından bir mektup göndermiştik.

Pars yanıma geldi. ''Hani Erayların evine yolladığımız mektup gitmemişti ya, demek ki gitmiş. Serenay beni aradı. Eray'ın başının dertte olduğunu söyledi, arabayı almak istedi.'' dedi gülerek.

Maya'nın Ağzından

Evin önünde heyecanlı bekleyişim sürerken sokağın başında görünen araba farları bilmem kaçıncı ümidim olmuştu. Araba gittikçe bana yaklaştı ve yanımda durdu.

İçinde Dolunay, Serenay, Pars ve Elis duruyordu. Şoka uğramıştım. Bunlar ne alakaydı?

Serenay arabadan inerek yanıma geldi. ''Amacım sadece Pars'tan arabasını istemekti, Maya. Eray'ın başının derde girdiğini söyleyince Dolunay bunu işitti ve gidelim diye tutturdu. Elis de yanlarındaymış. Cümbür cemaat geldiler. Yılbaşı gecesinde bize çam ağacı yollayan kişiden haberleri olduğu için düşmanımız olduğunu biliyorlar. Neyse, bin hadi.''

Hala öylece ona baktığımı farkettiğinde bağırmak zorunda kalmıştı. ''Hadi, bin!''

Cipin arka kapısını açarak havasız arabaya bindim. Dolunay önde, Pars'ın yanındaydı. Arabayı Pars kullanıyordu. Elis arkadaydı. Ben ortaya oturmuştum ve Serenay yanıma geçmişti.

TelekineziWhere stories live. Discover now