Not: Kelimenin tam anlamıyla mükemmel bir bölüm oldu. Neden mi? Çünkü beklediğiniz her şeyin gerçekleştiği, beklemediklerinizin de olduğu bir bölüm. Yine uzun, yine dolu dolu. Oku oku bitiremeyeceksiniz yani. Ben de aynı kuvveti oku oku bitireme yorumlarınızdan bekliyorum. Ah tabii bir de votelerden. 57. Bölümde daha kısa bir sürede görüşmek umuduyla der ve kaçarım.
Gözlük kullanmaktan kaçındığım ama sonunda kullanmaya mahkûm bırakıldığım günlere geldik. Bu iki gün gözlerimi biraz word dosyalarından uzak tutacağım. Bu sefer faydası olmasını umduğum yeni ilaçlarla biraz dinlendireceğim hemen sonra yeni bölüm için canla başla mücadele edeceğim. O zamana dek kendinize iyi bakın ve sağlığınıza dikkat edin.
Ben dikkat edemediğimi fark ettim. :)
Keyifli okumalar canlarımın en en içi.
Afiş için GulsumBlgn kuzuma teşekkür ederim. Efsane oldu. 😍
İnstagram: sehnaz.gulsenn (Şehnaz yamyamı orada yok. Hazır o yokken eccük dedikodusunu yapabiliriz bence. Benim açımdan sakıncası yok. :))
Bu arada yarın yine soru cevap günümüz. Bu sefer ben tek varım. Arızalı üzerine tekrar konuşalım. )
-Bölümün tamamının düzenlenmesinde etkisi büyük. Concuğumu dinleyerek okuyabilirsiniz bence.-
ARIZALI
56.Bölüm
Her Bir Zerrene Aşığım Bebeğim
Doğu... Bebeğim bizi hâlâ hissedebiliyor musun? Ben hissediyorum bebeğim... Ben seni dibine kadar hissediyorum!
Bir asır koşsa bir menzil uzağına yetişemeyecek kadar geç kalmış hissediyor, bu hissi iyileştirmek için ulaştığı kapı yüzüne kapanınca yetersizliğine kahroluyordu. Suçunu kabul etmenin bir faydası olacak mıydı?
Ona ulaştığında itilmezse belki...
Soğuğun tir tir titrettiği bedeni ısınacak bir kol arıyordu. Peluş ev terliği, mavi polar şortu ve incecik kazağıyla kapı önünde dikiliyordu. Uyandığında başına çektiği göz bandını çıkarmadan komodin üzerinde gördüğü arabanın anahtarını alarak yola çıkmıştı.
Bu kapının ardında Doğu vardı ve onu kabul edip etmeyeceği meçhuldü. Onu gördüğü ilk an sıkıca sarılacaktı. Kokusuna bulanana kadar bırakmayacaktı. Kalan bir miktar aklı öğrendikleriyle uçup gitmişti.
Bu zamana kadar ihtiyaç duyduğu tek gerçeği kendinden iterek karşılıklı zarar vermişti.
Elindeki anahtar ezilse İnanç'ın elinde şimdiye toz olmuştu. Bütün gerginliğini bir anahtara yıkarak kapının açılmasını bekliyordu. Açılmak bilmeyen kapı gerginliğini katlayarak zile yüklenmesine, kapı açılana kadar kapıyı yumruklamasına neden olacaktı. Nihayet açılmaz sandığı kapı uzun süredir görmediği Üzeyiroğlu malikânesini gözleri önüne sermişti.
"İnanç!"
Şaşkın narasıyla kapı önünde kalakalan Ayfer Sultan yerinde daha bir saat beklese İnanç dürtüp kıpırdatamayacak kadar aklı karışık, bir an önce sevdiği adama kavuşmak için sabırsızdı.
YOU ARE READING
ARIZALI
Teen FictionArızanın ta kendisi olan adam DOĞU ÜZEYİROĞLU! Ne çok iyi ne çok kötü. Onu acımasızlaştıransa kardeşinin bir başka kıza ondan habersiz nakil edilen kalbi. Batu'nun kalbini geri almaya ant içtiği günlerin azabını ise yaşam çiçeği yeni oksijen almış...
