✩9

10K 571 43
                                    

"Teoman!"

Duyduğum sesin tanıdıklığının sadece bir benzetme olduğuna inanmak istiyordum ama bu sesi başka birinin sesine benzetemeyecek kadar iyi biliyordum.

"Yaman!" dedi karşımda duran Teoman, sol tarafa dönüp. "Hoş geldin."

"Hoş buldum." derken yanımıza gelip solumda duran adamı fark etmiştim ama oraya dönmek istemiyordum. "Hayırlı olsun, yeni koleksiyon."

Kendimi olabildiğince saklamaya çalışıyordum. Boynumu kırmak pahasına da olsa sağ tarafıma doğru bakıyordum.

"Sağ ol."

"Hayırlı olsun Teoman." Duyduğum kadın sesi yüzünden aniden soluma baktım ve daha sesini ilk duyduğumda tanıdığım o adamı gördüm. Bir de yanında o kadın vardı.

Aylardır görmekten deli gibi kaçtığım yüz tam karşımdaydı. Aramızda sadece 2 adımlık bir mesafe vardı ama aslında ben ona çok uzaktaydım.

O da beni görmenin şokunu yaşıyordu, yüzünden anlaşılıyordu... ya da ben anlayacak kadar çok zaman geçirmiştim onunla.

Yaman şaşkın bakışlarını yüzümde gezdirirken ben ona bakmaya daha fazla katlanamayıp Teoman'a doğru döndüm hafifçe. Yanındaki kadını görmeyi de hiç istemiyordum. Hatta şu an burada olmaktan hiç memnun değildim.

"Sağ ol Ada." dedi Teoman. "Yarın şirkete geliyorsun, değil mi?" dedi Yaman'a bakarak.

"Evet." derken Yaman'ın sesi afallamış çıkıyordu. "Geliyorum."

Harika! Şirkete geliyordu.

"Ne için?" diye soran, Yaman'ın nişanlısı Ada'ydı.

"Yeni bir işe başlıyoruz birlikte." diye açıkladı Yaman.

Bu da demek oluyordu ki aylardır görmemiş olmamın verdiği artılar bundan sonra neredeyse her gün görecek olmamın getirdiği eksilerle birlikte gidecekti.

Yeni yeni toparlanan dengem ve huzurum yeniden bozulacaktı.

"Ben Özgür'ün yanına gideyim." dedim Teoman'a ve hızlıca ayrıldım yanından.

Nefret ediyordum! Yaman'dan, yanındaki kadından... Bana böyle hissettirdikleri için onlardan nefret ediyordum.

Berbat hissediyordum. Oysaki birkaç dakika öncesine kadar keyfim nasıl da yerindeydi.

Özgürlerin olduğu masaya geçtiğimde Aylin ve Özgür sorarcasına bana bakıyordu. Kuzey ise gayet normaldi.

"Ne?" dedim ikisine de sırayla bakıp.

"Hayırdır? Teoman Bey'le sen?" diye sordu Özgür.

"Aramızda bir şey olmadığını daha önce de söyledim. Arkadaş sayılırız."

Aklım bulanmıştı. Buna izin veremezdim. 6 aydır emek verip toparladığım hayatımı düzende tutmalıydım. O gereksiz insanın bir süreliğine şirkete girip çıkacak olması beni hiç alakadar etmiyordu, etmeyecekti.

"Öyle diyorsan öyledir tabii canım." dedi Özgür omuz silkerek.

Birkaç dakika sonra bir anons yapıldığında hepimiz yönümüzü sahneye çevirdik. Beklenen koleksiyon şimdi sunulacaktı.

"2 dakika yalnız bıraktım, hemen biri kapmış eşimi." dedi Özgür bana doğru hafifçe eğilerek.

"Olur mu öyle şey?" dedim gülerek. "Benim kavalyem hala sensin." derken koluna girdim.

Teoman ve Kaya konuşma yapmak için sahnenin kenarındaki kürsüye çıkıp kısa birkaç şey söyledikten sonra ışıklar tamamen sahneye toplandı.

MİHMANWhere stories live. Discover now