Gözyaşı

1.BÖLÜM

"Esra hadi kalk okula geç kalacağız !"

Esra uykusunu almamış bir şekilde sinirle üzerinde ki yorganı itekleyip Nil'e kızgın bakışlar atarken bir yandan da söyleniyordu.

"Tamam Nil sabah sabah ne bağırıyorsun. Buda kafa yani?"

"Ama hadi kalk okula geç kalacağız diyorum mabadın kımıldamıyor"

Gözleri ovalayarak kalktı. Kalkıp, lavabo da işlerini halleden Esra, dolabın karşısında geçip altına kısa siyah dar bir etek üzerine ise omuzlarını açıkta bırakan kayık yaka kırmızı bluz giyip abartılı makyaj yaptı. Son olarak da yurt dışından getirdiği parfümü üzerine bolca boca edip kendisini sabırsızca bekleyen Nil'e döndü

"Hazırım gidebiliriz."

Nil şaşkın gözlerle Esra'ya bakıyordu.Bu kızı anlamak her geçen gün daha da zor olmaya başlamıştı.Her geçen gün sanki başka birisine dönüşüyordu.Olmadığı gibi davranıyor,olmadığı gibi giyiniyordu.Düşündüklerini de daha fazla içinde tutamadı.

"Bu ne hal böyle şeylere benzedin! tövbe tövbe"

Esra,Nil'in sözlerini umursamadan omuz silkip saçlarını da havalı olduğuna inandığı şekli ile savurdu.Kim ne derse desin Demir kendisini böyle beğeniyordu.Ya da Esra buna inanmak istiyordu.Kendisine hala şaşkınca bakan Nil'e de düşüncelerini aktardı.

"Ne var canım Demir beni böyle beğeniyor. "

Nil,Esra'ya inanamazcasına başını sağa sola salladı.Bazen insanlara bazı şeyleri söyleyerek anlatamazdın.Bazı şeyler yaşanmalı,görülmeli ders çıkarılmalıydı.

"Bu kız deli... Demir'e olan aşkı gözünü kör etti .Ne desek ne yapsak büyülenmiş gibi Demir diyor başka bir şey demiyor onun bu hallerinden korkuyorum Esra benim hem kuzenim hem en iyi arkadaşım .Ama o hödük Demir onu hep üzüyor Esra onu ne kadar seviyor ilgi gösteriyorsa Demir tam tersini yapıp ilgisiz ve sevgisiz davranıyor. Demir'in bu davranışları beni deli ediyor ama Esra onu o kadar çok seviyor ki bizim gördüklerimizi görmüyor. Demir'in ona bir gülümsemesini yada ona dönüp konuşmasını sevgi sanıp hep kendinden verip her şeyin düzeleceğini ve Demir'in de kendini onun sevdiği gibi seveceğini söyleyip her şey çok güzel olacak diyerek bize söz söyletmiyor.."

İçinden söylediklerini dışından da söylemek istiyor ama Esra'nın heyecanını ve hevesini kırmak istemiyordu.Çünkü aşk denen oldu başka bir şeydi.Aşık insan ne kimseyi dinler ne de sevdiğine en ufak bir söz ettirirdi.İki arkadaş düşünceleri içinde yola çıkmışlar okula gelmişlerdi.İkisi de bir süre konuşmamış İç hesaplaşmalarına girmişlerdi.Okulun kantinine geldiklerinde en çok ilgiyle bakılan masa da Nur,Sevda ve Ayla oturuyordu.Şüphesiz ki en dikkat çeken masa onlarınkiydi herkesin gözleri bu muhteşem kızlardaydı.Peki kimin cesareti vardı onların yanına gitmeye...

Nil ve Esra kızların masalarına yaklaştıkların da selam verip onlarda karşılarına oturmuşlardı.

" Merhaba "

Selamlarına karşılık kızlarda onlara selam vermişti.

"Merhaba "

Nil kızların sabahları olan etrafı keşfetme işlemine girdiklerini görünce gözlerini devirmeden edememişti.Bu yüzden ki kızlar kısa cevaplarla kendilerini geçiştiriyorlardı.

"Nasılsınız kızlar ?"

"İyiyiz siz?"

Nil,Sevda, Nur,Ayla ve Esra...

Okulu popüler zengin kız gurubuydu Esra can arkadaşlarına baktı çok seviyordu onları diğer insanlar ile konuşmak istiyordu kimse ile kasıntı olmak istemiyordu herkesle arkadaş olmak onlardan 'da öğrenecek çok şeyler olduğunu düşünüyordu ama bazı insanlar zengin arkadaşım var havası atmak isteyenler, çıkarcı ve sırf zengin diye havalı görünmek için yaklaşıyor arkadaş olmak istiyorlardı Esra onlara karşı kibirli ulaşılmaz kasıntı rolünü güzel oynuyordu bu düşünceler içinde o da kızlar gibi etrafına bakınırken kalbini tekleten o cümleyi duymuştu.