❄️"PAYLAŞACAK ÇOK ŞEYİMİZ VAR"❄️

1.1K 31 4
                                    

"Tutsaydı kazanırdık. Tutmadı..."

Boş vakit bulur bulmaz hemen uzun bir süredir boşladığım derslerime döndüm. Burada günlerim gayet güzel geçiyordu. Aysel Hanımla kolayca anlaşıyorduk. Buğra'yı görmüyordum zaten.

Okul vakti geldiğinde çantamı hazırlayıp hızlıca toparlandım. Servisi kaçırmamalıydım. Çıkış kapısına geldiğinde beni kapıda bekleyen Buğra'yı gördüm.
"Hadi burada seni akşama kadar bekleyemem."
Birlikte sevise bindiğimizde onunla ilgilenmedim ve kulaklığını taktım. Bana birşeyler söylüyordu.
Onu dinlemediğimi farkedince kulağındaki kulaklığın birini çekti ve kendi kulağına taktı. Şaşkınca ona bakarken" Ne yapıyorsun?"
"Seni öğrenmeye çalışıyorum güzelim"
Güzelim mi?
"Birlikte paylaşacak çok şeyimiz var."

Okula vardığımızda birlikte sınıfa çıktık. Tüm gözler üzerimizdeyken sırama doğru gittim. O sırada Buğra beni kolumdan yakaladı,
"Birlikte oturacağız"
Ne yapmaya çalışıyordu?
"Ben Güneş'le oturuyorum."
Sağa sola bakındı ve elimi tuttu.
"Umrumda değil,Güzelim. Artık benimlesin."
Ne yapmaya çalıştığını anlamasamda hoşuma gitmiyor değildi. Bazen ben bile kendimi anlamıyordum.
Bugün Güneş ile buluşup ödev yapacaktık. Tabi Buğra beyfendiye haber vermek bana kalmıştı.
"Buğra." Bana baktı. "Güneş bu aralar pek iyi değil. Eğer proje ödevini yapmazsak,dersten kalacağız." Bana inceler gibi baktı.
"Peki,çıkışta kütüphaneye uğrarız gerekli notları alırız. Ama hazırlaması sende." Kolayca kabullenmesi beni şaşırttı. Sadece başımı saklamakla yetindim.

Proje notlarını almak için kütüphaneye doğru yol aldık. Gayet sessizdi. Hiçbir şey söylemeden kapıyı açtı ve içeriye girdik. Kütüphanede bizden başka kimse yoktu.

Sessizce ders notlarına ararken bana seslendi,
"Uygar senden ne istedi?" Sakindim.
"Sanane." "Ben sana sorduğumda bana cevap vereceksin." Sesi sınırlı çıkmıştı. İki adımda yanımda bitti.
"Sana hesap vermek zorunda değilim." O inatsa bende inattım.
"Bileğimi tuttu ve sıkmaya başladı.
"Sinirlendiren beni!" Bağırdı. Uygarla aramda olanlar neden onu ilgilendiriyordu?
"Bırak canımı acıtıyorsun"
Bileğimi bıraktı. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Bir süre öyle durduk yüzündeki kibirli bakış beni delirtirken, kokusu kalbime heyecan veriyordu.
"Çünkü ben öyle istiyorum."
Sanki alay eder gibi burnunu öptü. Kalbimin atışları hızlandırır. Bunu farketmiş gibi gülümsedi. Daha sonra benden uzaklaştı.
"Notları aldıysan gideli. Ayrıca sorumun cevabını alacağım."
"Gidelim"

Eve gelir gelmez odama çıktım. Yaşadıklarımı düşünürken hem kendime hem de ona kızıyordum. Aslında Buğra'nın sorduğu sorunun cevabını bende bilmiyordum. Uygar çıkma teklif etmişti ama nedenini öğrenmeden kimseye birşey söylemeye niyetim yoktu.
Kafamı toparlar toparlamaz proje ödevini yapmaya başladım. Bir süre sonra başım ağrımaya başlayınca biraz ara vermeye karar verdim.

Camdan bakarken Buğra'yı gördüm telefonla konuşuyordu ve oldukça sinirliydi. Telefonu kapattı ve elini saçlarının arasından geçirdi. Cebinden sigarasını çıkardı ve bir dalını dudaklarının arasına yerleştirdi. Kafasını hiç beklemrdiğim bir şekilde bana doğru çevirdi ve ona baktığımı gördü. Ve aynı sınırlı yüzle bana bakmaya başladı ve aşağıya gelmemi işaret etti. Gerildim. Hızla arkamı döndüm ve telefonuma mesaj geldi. Tahmin ettiğim gibi mesaj Buğra'dan dı.
"Aşağıya gel."
Hırkamı alıp aşağıya indim. Dışarıya çıkar çıkmaz soğuk hava yüzümü yaladı. Yavaş adımlarla evin arkasına doğru yürümeye başladım. Bahçesi de evi gibi çok büyüktü.

Buğra'nın yanına geldiğimde sigarasının izmaritini eziyordu biraz düşünceli gibiydi. Yanına yaklaştım ve bana döndü. Bir süre öylece baktı.
Ve ben ne olduğunu anlamadan bileğime yapıştı ve,
"Seninle konuşmamız yarım kalmıştı." Dedi. Uygar ve Buğra'nın arasında ne olduğunu öğrenmeliydim.

~Günün ilk bölümü. Bundan sonra her gün bir bölüm paylaşacağım. Uygun müdür?~

ASİL ŞEYTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin