8.BÖLÜM "ZEHİR"

16.5K 386 52
                                    

Bu bölümü bu kitaba ilk voteyi atan Gece7gece 😘,
kendiDnyan 😘,
huysuzliseli 😘,
guard_of_the_night 😘,
olayda-384823 😘,
Serkanzkan186 😘,
Okyanus72 😘,
ilyaalin 😘,
rmakArslan 😘,
sonsuzoldiye 😘,
artandpastime 😘,
hayatta1sen_😘,
azkarfani47 😘,
isimli kullanıcılara ithaf ediyorum.

Baya uzun bir ithaf listesi oldu ama ne yapayım hepinizi çok seviyorum canlarım.

Destekleriniz için teşekkür ederim.

Keyifli okumalar

Yavaş ve temkinli adımlarla kapıya ulaştım ve içimden kapının açılırken ses yapmamasını diledim. Elimi kapının koluna attım ve aciz kalbim bir kuşun kanat çırpınışları gibi pır pır atmaya başladı.

Kapı ses yapmadan açılmıştı. Fazla zamanımın olmadığı bilinciyle kapıyı biraz araladım ve eve saklanacak bir yer bulmak umuduyla kısaca göz gezdirdim.

İlerde kapısı açık bir oda vardı. Yavaş adımlarla odaya doğru ilerledim. Aralık kalan kapıdan odaya girdim. Oda çalışma odasıydı.

İlerledim ve dosyaların olduğu dolabın yanına beni göremeyeceği şekilde gizlendim ve beklemeye başladım. Arada camdan çıktı mı diye kontrol ediyordum.

Umut bir insanı ayakta tutan en güçlü mücevherdi. Kimisi bu mücevhere ne yazıkki sahip olamıyor kimisiyse sahip olduğunun farkında değil. Ben sahip olduğuma inanmak istiyorum.

Benim için bir umut olduğunu bilmek çok önemli. İnsan umutları olmadan hayalleri olmadan en önemliside sevdikleri olmadan yaşayamaz, yaşasada buna yaşamak denmez.

Yaşam dünyada bulunduğun süre değil, yaşam sevdiklerinle dolu dolu geçirdiğin zaman demektir.
Ben dünyadayım nefes alıyorum ama ne sevdiklerim yanımda nede zamanımı dolu dolu geçiriyorum.

Annem ve babam yanımdayken mutlu bir hayatım vardı. Abim şimdiki gibi değildi. Severdi beni. Onların yokluğu abimi derinden sarstı ve oda bununla baş edebilmek için uyuşturucu, alkol kullanmaya başladı.

Kötü arkadaşlıklar beraberinde kötü alışkanlıklar getirmişti. Kötü arkadaşlarının ve kötü alışkanlıkların yardımıyla kontrolsüz ve öfkeli biri olmaya başladı. Ve buda benim üzerimde patladı.

Ama bir yanım ona kızamıyor çünkü hani derler ya insanın nazı sevdiğine geçer diye onun öfkeside bana geçiyor.

Daldığım uçsuz bucaksız düşüncelerden çıkmamı sağlayan önümdeki karartı oldu.

Azer Karavaris tüm ihtişamıyla karşımda dikiliyor ve gecenin kıskandığı simsiyah hareleriyle harekerimi korkutucu bir şekilde aşındırıyordu.

Beni bulmuştu. Ama nasıl? Dış kapıyı açık görünce kaçtığımı düşünüp evden çıkıp beni araması gerekiyordu ama o tüm ihtişamıyla karşımda hiç bir fırtınanın onu sarsamayacağı şekilde dikiliyordu.

Planımın nasıl işe yaramadığına olan şoku atamadığımdan kaybettiğim gerçeğiyle yüzleşemiyordum. Ben zihin alemimde keskin savaşlar verirken odayı onun kendinden emin ve gür sesi doldurdu.

" Demek son anda kaçmaktan vazgeçtin ve eve saklanmaya karar verdin. "

Kaçmaktan vaz geçmek mi?
Söylediklerinden hiç birşey anlamıyordum. Ben kaçmaktan vaz geçmemiştimki. Sadece planımı uyguluyordum. Ben olayları anlamaya çalışırken tekrar konuştu.

" Seni denedim. Sence ben hem kapıyı açık koyup kilitlemeyecek hemde seni gözetlemeyecek kadar aptalmıyım. "

Şimdi her şeyi daha iyi anlamaya başlamıştım. Aslında telefonla konuşmuyor konuşuyormuş gibi yapıp beni gözetliyordu.

Duyduklarımdan sonra kanım damarlarımda dondu. Sırf beni denemek için numara yapmıştı. Bir insanın düşünceleri nasıl bu kadar zehirli olabilirdi.

Bir insan nasıl bu kadar içten pazarlıklı olurdu. Meğer benim umut sandığım zehrini kamufle edip bana umut olarak sunmuştu.

Bende kanıp inanmış ve buna tutunmuştum. Şimdi vücudumda gezerek beni zehirliyordu. Tüm zehrini benim zihnime benim damarlarıma benim kanıma akıtmıştı.

Bunun için üzgün değildim. Çünkü belki tüm zehrini bana harcar ve diğer insanları kurtarırdım ama onun zehri kusmakla tükenecek gibi değildi. Yavaşça dizlerinin üzerinde eğildi ve benimle aynı seviyeye geldi.

Elini kafama uzatarak kafamın arkasından saçlarımdan tuttu. Sadece tutuyordu çekmiyordu.

" Eğer kaçmak gibi bir delilik yapsaydın seni acı çektire çektire gözümü bile kırpmadan öldürecektim. Temennim bu yöndeydi kaçacağından neredeyse adım kadar emindim. "

" Beni şaşırttın ve kaçmadın."

Saçlarıma onları kökünden koparacakmışçasına asıldı.

"Ama kaçmaya yeltendin. Bunun için bir planım yoktu. Biraz düşünüp sana ölüm dışı bir ceza vereceğim. "

😥😥😥😥😧😨😨😨😨

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.


😥😥😥😥😧😨😨😨😨

Merhaba. Bölüm nasıldı?

Bölüm hakkındaki yorumlarınızı buraya alayım canlarım.

Veeee sizce Azer Helya ya nasıl bir ceza verecek?

Bazen her şey dışarıdan gözüktüğü gibi olmayabiliyor. Azer Helyanın kaçmaktan vazgeçtiğini sandı. Ama Helyanın planı ise bambaşkaydı. Yani "gözümle gördüm" lafı bazen gözüktüğü gibi olmuyor. Neyse Helya ucuz yırttı. Bu da benim ona bir kıyağım.

KANLI VİSAL ~ TARUMAR ~ (Zoraki Aşk) Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang